TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Asrın Felaketinin Üzerinden 1 Yıl Geçti

Yazının Giriş Tarihi: 09.02.2024 09:14
Yazının Güncellenme Tarihi: 09.02.2024 09:14

Geçtiğimiz gün, 6 Şubat 2024... Kahramanmaraş merkezli 11 ili etkileyen bir yıkım, ihmalin neden olduğu on binlerce yitip giden can, ardında kalan yüz binlerce gözü yaşlı insan. Türkiye tam 1 yıl önce asrın felaketi olarak adlandırılabilecek bir doğal afet ile karşı karşıya kalmıştı, 1 yıl demesi her ne kadar dile kolay olsa da o enkazın altında tanıdıklarını bırakanlar için daha dün gibi. Bu kadar insanı öldüren şey deprem miydi yoksa, ihmal mi? İlkokuldan beri sürekli kulağımıza aşina olan bir laf vardı, “deprem değil, bina öldürür” şeklinde, keşke doğruluğunu bu kadar acı bir şekilde öğrenmek zorunda kalmasaydık.

Deprem riski altındaki bölgelerde yaşayan insanlar için, güvenli ve sağlam binaların inşası çok önemlidir. Ancak, maalesef birçok ülkede, özellikle de gelişmekte olan ülkelerde, deprem dayanıklılığı standartlarına uygun olmayan binaların varlığı büyük bir sorundur. Bu binalar, depremde büyük hasar görmekte veya tamamen yıkılmaktadır, bu da büyük can kayıplarına ve maddi kayıplara neden olmaktadır. Bu durumun yakın örneklerine İzmir ve 6 Şubat depremlerinde şahit olduk.

Bu sorunu çözmek için, hükümetler, inşaat şirketleri ve sivil toplum kuruluşları arasında iş birliği yapılması gerekmektedir. İnşaat sektöründe çalışanlar, depreme dayanıklı bina malzemelerinin kullanılmasına öncelik vermelidir. Ayrıca, mevcut binaların güçlendirilmesi ve depreme karşı dayanıklı hale getirilmesi için teşvik edici politikalar ve düzenlemeler uygulanmalıdır. Ülkenin ileri gelen deprem uzmanlarına bu süreçte kulak verilmeli ve bir an önce bir sonraki depremlere hazırlıklı hale gelebilmek adına herkesin elinden geleni ortaya koyması gerekmektedir.

Toplumun deprem konusunda bilinçlenmesi de çok önemlidir. Deprem öncesi, sırası ve sonrasında alınması gereken önlemler hakkında insanlara eğitim verilmelidir. Deprem tatbikatları düzenlenmeli ve acil durum planları oluşturulmalıdır. Böylece, insanlar depreme hazırlıklı olabilir ve olası riskleri azaltabilirler.

Ayrıca, deprem riski altında yaşayan bölgelerdeki yapılaşma planları gözden geçirilmeli ve yeni yapıların deprem riskine uygun olarak inşa edilmesi sağlanmalıdır. Böylece, gelecekteki depremlerde can kayıpları ve hasarlar en aza indirilebilir.

Sonuç olarak, deprem değil bina öldürür gerçeği, deprem riski altındaki bölgelerde yaşayan insanların dikkate alması gereken önemli bir gerçektir. Güvenli ve sağlam binaların inşası, deprem riskini azaltmanın ve insanların yaşamını korumanın en etkili yollarından biridir. Bu nedenle, bina güvenliği standartlarının yükseltilmesi ve toplumun deprem konusunda bilinçlendirilmesi büyük önem taşımaktadır.

Herkes üzerine düşeni gerektiği şekilde ve usulüne göre yapmış olsaydı, bugün kaybettiğimiz binlerce kişi hala aramızda olabilirdi. Uzmanlar şimdilerde İstanbul depremi için uyarılarda bulunuyor ve tabiri caiz ise bas bas bağırıyorlar. Daha kötü senaryolarla karşı karşıya kalmamak için bir deprem ülkesi olduğumuzun bilincine vararak buna uygun politikaları bir an önce hayata geçirmeliyiz. Kaybedecek zamanımız yok.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.