TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

‘Utanç davası’ görülmeye devam etti: “Benim haklarımı da gözetin!”

Otizmli çocuğa cinsel istismar suçundan yargılanan eğitmen U.E., hakkında verilen 30 yıl hapis cezasının bozulmasının ardından ikinci kez hâkim karşısına çıktı. “Psikolojim alt üst oldu. Benim haklarımı da gözetin” savunması yapan sanığın beraat talebini reddeden mahkeme heyeti, davayı 13 Haziran’a erteledi

Haber Giriş Tarihi: 03.04.2023 13:01
Haber Güncellenme Tarihi:
Kaynak: Haber Merkezi
ilksesgazetesi.com
‘Utanç davası’ görülmeye devam etti: “Benim haklarımı da gözetin!”

ÇAĞLA GENİŞ

İzmir’de faaliyet gösteren bir otizm derneğinde 2018 yılında yaşanan cinsel istismar dehşeti kamuoyunda şok etkisi yaratmıştı. Anne P.’nin dernekte müzik kursuna giden 13 yaşındaki otizmli oğlunun çantasına yerleştirdiği ses kayıt cihazıyla ortaya çıkan ve yargıya taşınan olay, eğitmen U. E.’in ‘çocuğa nitelikli cinsel istismarı’ suçundan 30 yıl hapis cezası almasıyla sonlanmıştı. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının da müdahil olduğu davada, sanık U.E.’in avukatları dosyayı temyiz ederek Yargıtay’a taşımıştı. Yapılan incelemenin ardından sanığın aldığı 30 yıl hapis cezası, Yargıtay 9. Ceza Dairesi tarafından bozulmuş ve davanın yeniden görülmesine karar verilmişti. Yargıtay’ın temyiz incelemesinde, her ne kadar ses kaydı delil olarak kabul edilmişse de 08.11.2019 tarihli Jandarma Genel Müdürlüğü Komutanlığı uzmanlık raporunda herhangi bir çözümleme yapılamadığı da dikkate alındığında tahmini olarak tespit edilen konuşmaların delil olarak kabul edilemeyeceği belirtilmişti. Yargıtay’ın bozma kararının ardından dava İzmir 12. Ağır Ceza Mahkemesi’nde 27 Ocak’ta yeniden görülmeye başlanmıştı. Tarafların dinlenmesinin ardından mahkeme heyeti, sanığın tutukluluk halinin devamına, tartışmalı kısımların giderilmesi için ses kaydının Adli Tıp Kurumu’na gönderilmesine karar vermişti.

SANIK DURUŞMA SALONUNA GETİRİLMEDİ

Yargıtay’ın bozma kararının ardından sanık U.E.’in yeniden yargılanmaya başladığı davanın ikinci duruşması ise bugün İzmir 12. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Duruşmaya sanık ve müşteki avukatlarının yanı sıra istismara uğrayan çocuğun ailesi de katıldı. Afyon’da tutuklu bulunan sanık U. E., duruşmaya (Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi) SEGBİS yoluyla katıldı. Duruşmada otizmli çocuğun Çocuk İzlem Merkezi’nde (ÇİM) alınan ilk ifadesinin kaydı izlendi ve dinlendi. İfade kaydında çocuğun, “Sen şimdiye kadar hiç U. Hoca’nın kalemini (penisini) gördün mü?” sorusuna, “Gördüm, dün gördüm. U. Hoca kötü biri. Kızdı. Kolunu kaldırdı. Onu sevmiyorum” yanıtını verdiği duyuldu.

MAHKEME BAŞKANI: ŞOV YAPMAYIN!

Çocuğun ifadesinin dinlenmesinin ardından Mahkeme Başkanı Mustafa Utku Şanlı, anne P.’ye, Yargıtay’ın bozma kararında geçen kabızlık sorununa ilişkin, “Bununla ilgili bir tıbbi yardım aldınız mı?” diye sordu. Anne P., “Ara ara kabızlık oluyordu ama tıbbi yardım almadık. Kabızlıkta morarma olmaz ben de hekimim. Zaten morarmayı gördüğüm için ses kaydını çantasına koymuştum” şeklinde açıklama yaparken Mahkeme Başkanı Şanlı tarafından sözünün kesilmesine müşteki avukatları tepki gösterdi. Müşteki avukatı Nergis Tuba Aslan ve Mahkeme Başkanı Şanlı arasında kısa süreli tartışma yaşandı. Avukat Aslan’ın üslup eleştirisinde bulunduğu Mahkeme Başkanı Şanlı, “Şov yapmayın avukat hanım. yargılamayı ben yapıyorum” diye konuştu. Bunun üzerine Avukat Aslan ise “usule uygun davranın böyle yargılama olmaz” yanıtını verdi.

SALIVERİRSENİZ BİR DAHA BULAMAYIZ

Yaşanan tartışmanın ardından dosyaya ilişkin beyanlarda bulunan müşteki avukatı Aslan, sanığın tutukluluk halinin devamını talep ederek, “Kayıtta çocuğa cinsel organ sorulduğunda net bir şekilde ‘kalem’ diyor. Bu öğretilmiş. Otistik bir çocuğun hayal gücü yoktur, uyduramaz. Sanık cinsel organını ‘kalem’ diye öğretmiş. Uzman eşliğinde alınan bu beyan bizim için yeterlidir. Dosyada karar verilmesi için çokça delil var. Müvekkil yüzde 90 oranında otizmli bir çocuğun cinsel istismara uğradığı daha nasıl ispatlayabilir? Eğer adil yargılama yapılıyorsa sanığın asla tahliye edilmemesi lazım. Dosyada somut deliller vardır, sanığı salıverirseniz bir daha bulamayız. Tutukluluk halinin devam edilmesini ve Adli Tıp Kurumu’ndan gelecek raporun beklenmesini talep ediyoruz” şeklinde konuştu.

BAŞKA DELİL YOKMUŞ GİBİ DAVRANILIYOR

Müşteki avukatlarından Şule Arslan Hızal da “Bu dosyada mağdurun beyanından başka delil yokmuş gibi davranılıyor ama bu beyana gelinceye kadar başkaca deliller var. 4 tane rapor var dosyada bu sözlerin duyulduğuna dair. Kuvvetli suç şüphesi olduğu açık. Tutukluluk halinin devamını talep ediyoruz” dedi.

BERAATİMİ TALEP EDİYORUM

Duruşmada söz hakkı verilen sanık U. E., “Oradaki kalemi ilk duruşmada açıkladım, kalem açıp kapatılmaz gibi konuşmalar yapılıyor. Keçeli kalemler var ya başkanım, açılır kapanır. Otizmli çocukların hayal dünyası geniş değil ama kendi hayal dünyaları epey geniş. Tutuklulukta 5. yılımın içine gireceğiz. Beni maddi ve manevi çok yordu. Sağlığım bozuldu, gözlerimdeki bozukluk sebebiyle mahkemeye sevk edildim. Elimdeki gözlük idarenin, idareten verdiği gözlük. Tedavi olmak istiyorum. Psikolojim alt üst oldu. Benim haklarımı da gözetin. 6 Şubat’ta deprem oldu, Şanlıurfa’da, Hatay’da sülalem var. Yanlarında olamadım. Yanlarında olmak istiyorum. Çocuk benim hakkımda yapmadı etmedi diyorsa beraatımı talep ediyorum.” sözleriyle kendini savundu.

TUTUKLU KALMASININ GEREĞİ YOK

Sanık avukatı Soner Hamza Çetin ise, “Piyanoda renkli kalemler kullanılır. Penis için kalem kullanıyorsa gerçek kalem için ne kullanıyor bu da sorulmalıydı. İşlerinin kalemle olduğu kesin nota yazarken renkli kalemler kullanıyorlar. Kalemiyle vücuduna dokundu mu diye soruyorlar hayır diyor. Poponu açan oldu mu diyor olmadı diyor. Kabızlıkla oluşan yırtılmanın cinsel birleşme ile olduğu iddia ediliyor. Elini kaldırdı diye cinsel istismar çıkar mı bundan insaf yani. Yüzde 100 bu suç işlenmiş diye bir şey yok. Adli Tıp’tan rapor alınmasına gerek yok. Sanığın tutuklu kalmasının gereği yoktur, bundan sonrası sanığa zulümdür. Sanık piyano öğretmeniydi, piyano çalmayı bıraktı. Defalarca intihar etmeye kalktı, çocuk dünyasından bezdi. Böyle bir ithamla karşılaşmak kolay bir şey değil. Kaçması için hiçbir delil yok. 4,5 yıldır tutuklu, bu aşamada tahliye edilmesini talep ediyorum” ifadelerini kullandı.

DAVA 13 HAZİRAN’A ERTELENDİ

Tarafların dinlenmesinin ardından mahkeme heyeti, sanığın tutukluluk halinin devamına, Adli Tıp Kurumu’ndan çocuktaki cinsel istismar bulgusunun kabızlıkla ilgili olup olamayacağına ilişkin görüş alınmasına, tartışmalı kısımların giderilmesi için Adli Tıp Kurumu’na gönderilen ses kaydının çözümlemesinin beklenmesine karar verdi. Dava 13 Haziran 2023 tarihine ertelendi.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.