Bu hastalık en çok erkelerde görülüyor

Dr. Türkcan'a göre, hemofili, kanın pıhtılaşma sisteminde rol alan faktör 8 ve 9'un doğumsal eksikliği sonucu ortaya çıkan, X kromozomuna bağlı genetik bir hastalıktır. Dünya genelinde 7,5 milyondan fazla insanı etkileyen bu hastalık, en sık görülen ağır kanama bozukluklarından biridir. Hemofili A, faktör 8 eksikliğinden kaynaklanırken, hemofili B faktör 9 eksikliğinden kaynaklanır. Hastaların üçte birinde aile öyküsü bulunmamaktadır ve hastalık genellikle taşıyıcı kadınların erkek çocuklarında ortaya çıkar.

Hemofilinin belirtileri genellikle erken çocukluk döneminde başlar. Kolay morarma, eklem içi ve kas içi kanamaların yanı sıra beklenenden uzun süren kanama öyküsü bu hastalığı akla getirir. Kanama sıklığı ve şiddeti, faktör düzeyi ile ilişkilidir.

Dr. Türkcan, hemofili hastalarının takiplerinin hematoloji uzmanları tarafından yapılması gerektiğini ve hastaya uygulanacak tüm girişimsel işlemler öncesi koruyucu faktörler uygulanması gerektiğini vurguladı. Kan alma ve aşı gibi işlemler en ince iğnelerle yapılmalı ve uygulama sonrası bölgeye en az 15 dakika bası uygulanmalıdır. Faktör yerine koyma, hemofili tedavisinin temel unsurudur ve düzenli faktör kullanımı ile hastalar güvenle yaşamlarını sürdürebilirler. Son zamanlarda gen tedavileri de hemofilinin tedavisinde gündeme gelmektedir.

Hemofili hakkında farkındalık yaratmanın ve doğru bilgilendirme yapmanın önemli olduğunu vurgulayan Dr. Türkcan, bu hastalığa sahip bireylerin ve ailelerinin desteklenmesi gerektiğini belirtti.