Fırıncıların yaşadığı sorunları dile getiren Çelik, haksız rekabetin ve insan sağlığını tehdit eden gayri resmi fırınların önüne geçilmesini ve İzmir’e göre fazla olan fırınların sınırlandırılması gerektiğini belirtti
Haber Giriş Tarihi: 31.10.2023 13:42
Haber Güncellenme Tarihi:
Kaynak: Haber Merkezi
ilksesgazetesi.com
Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) Ekim ayı meclis toplantısında konuşan EBSO 8. Grup Ekmek Sanayi Meclis Üyesi Soner Çelik, fırıncıların son zamanlarda yaşadığı sorunlara dikkat çekti. İzmir’de şu anda resmi olarak 800, gayri resmi olarak da 100 adet fırın işletmesinin bulunduğunu belirten Çelik, “Buna ek olarak da bin 200 adet unlu mamuller adı altında işletmelerimiz var. Talep ve adetlere baktığımız zaman bu rakamlar İzmir için çok fazla. Öte yandan, belediyelerin gerçekleştirdiği ekmek üretimiyle zaten kapasite fazlalığı olan sektörümüzün pazarı daha da daralmaktadır. Belediyelerimiz ve yerel yönetimler halkımıza ucuz ekmek tedarik etmek istiyorlarsa gelip bizlerle anlaşıp, parasını ödeyerek bu hizmeti sunabilirler” şeklinde açıklamalarda bulundu.
KAÇAK FIRINLARIN ÖNÜNE GEÇİLMELİ
Türkiye’nin gelişen koşullarına karşı fırıncıların çok sayıda engele rağmen ayakta kalma mücadelesi verdiğini ifade eden Çelik, “Bu sorunların en başında kayıt dışı kurumların varlığı geliyor. Kayıt dışı üretim vergi kayıplarına yol açarak haksız rekabet oluşmasına da sebep oluyor. Diğer taraftan kayıt dışı üretilen ekmeklerin pazaryerlerinde açıkta ve araç üzerlerinde sokak aralarında satılması tüketici sağlığını da tehdit etmekte. Kayıt dışı fırınlar insan sağlığı açısından ciddi sorunlar barındırmasının yanı sıra ekmek israfına da önemli etkileri var. Kaçak fırınlar istediği kadar ekmek yapıyor, bakkala, markete fazladan götürüyor satabildiğini sat gerisini alacağım mantığıyla hareket ediyor. Bu da daha fazla ekmek kalmasına ve çöpe atılmasına sebep oluyor. Ülkemizde günde ortalama 4.9 milyon adet ekmek çöpe gidiyor. Bunun önüne geçmek için ilgili kurumlarca daha fazla denetim yapılmasını talep etmekteyiz” diye konuştu.
İZMİR’DE EKMEK FIRINI FAZLALIĞI VAR
İzmir’de bulunan fırınlar sayısının talebe göre fazla olmasından ve yerel yönetimlerin ekmek üretmesinden dolayı pazarın daraldığını belirten Çelik, “İzmir’de şu anda resmi olarak 800, gayri resmi olarak da 100 adet fırın işletmesi mevcut. Buna karşılık da bin 200 adet unlu mamuller adı altında işletmelerimiz var. Talep ve adetlere baktığımız zaman 800 tane fırın İzmir için çok fazla. Kapasite kullanım imkânımız çok yüksek olmasına rağmen fırınlarımız bu kapasitenin sadece yüzde 35-40’lık oranında bir kullanım gösteriyor. Bu da hem maliyetlerin artmasına hem de zamanla haksız rekabet oluşmasına yol açmakta. Bu duruma ruhsatların sınırlandırılarak önüne geçilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Öte yandan, belediyelerin gerçekleştirdiği ekmek üretimiyle zaten kapasite fazlalığı olan sektörümüzün pazarı daha da daralmakta. Fiyatı tarifeye bağlı olan ekmeğin daha da ucuza satarak haksız rekabete yol açmaktalar. Belediyelerimiz ve yerel yönetimler halkımıza ucuz ekmek tedarik etmek istiyorlarsa gelip bizlerle anlaşıp, parasını ödeyerek bu hizmeti sunabilirler. Bu şekilde zor koşullara karşı fırıncılarımız desteklenerek ayakta kalmış olur” dedi.
EKMEK FİYATLARI SERBEST BIRAKILSIN
Konuşmasının sonunda tarif ile belirlenen ekmek fiyatlarının hem gecikmesi ve hem de istedikleri oranda olmaması sebebiyle fırıncıların mağdur olduğunu dile getiren Çelik, konuşmasını şu sözlerle sürdürdü: “Ekmeğin fiyatına etki eden girdi maliyetlerinin serbest piyasaya göre olmasına ve her geçen gün artış göstermesine karşın ekmek fiyatının tarifeye bağlanması bizi ciddi anlamda zora sokuyor. Bizim verdiğimiz tarifenin ilgili kurumlarca incelenip onaylanması neredeyse 3-4 ayı buluyor. Sorunların giderilmesi için ya ekmek fiyatının serbest bırakılması, bırakılmıyorsa aylık veya yıllık enflasyona göre otomatik uygulanan bir sisteme bağlanarak devam etmesi gerekiyor.”
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Fırıncıların yaşadığı sorunları dile getiren Çelik, haksız rekabetin ve insan sağlığını tehdit eden gayri resmi fırınların önüne geçilmesini ve İzmir’e göre fazla olan fırınların sınırlandırılması gerektiğini belirtti
Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) Ekim ayı meclis toplantısında konuşan EBSO 8. Grup Ekmek Sanayi Meclis Üyesi Soner Çelik, fırıncıların son zamanlarda yaşadığı sorunlara dikkat çekti. İzmir’de şu anda resmi olarak 800, gayri resmi olarak da 100 adet fırın işletmesinin bulunduğunu belirten Çelik, “Buna ek olarak da bin 200 adet unlu mamuller adı altında işletmelerimiz var. Talep ve adetlere baktığımız zaman bu rakamlar İzmir için çok fazla. Öte yandan, belediyelerin gerçekleştirdiği ekmek üretimiyle zaten kapasite fazlalığı olan sektörümüzün pazarı daha da daralmaktadır. Belediyelerimiz ve yerel yönetimler halkımıza ucuz ekmek tedarik etmek istiyorlarsa gelip bizlerle anlaşıp, parasını ödeyerek bu hizmeti sunabilirler” şeklinde açıklamalarda bulundu.
KAÇAK FIRINLARIN ÖNÜNE GEÇİLMELİ
Türkiye’nin gelişen koşullarına karşı fırıncıların çok sayıda engele rağmen ayakta kalma mücadelesi verdiğini ifade eden Çelik, “Bu sorunların en başında kayıt dışı kurumların varlığı geliyor. Kayıt dışı üretim vergi kayıplarına yol açarak haksız rekabet oluşmasına da sebep oluyor. Diğer taraftan kayıt dışı üretilen ekmeklerin pazaryerlerinde açıkta ve araç üzerlerinde sokak aralarında satılması tüketici sağlığını da tehdit etmekte. Kayıt dışı fırınlar insan sağlığı açısından ciddi sorunlar barındırmasının yanı sıra ekmek israfına da önemli etkileri var. Kaçak fırınlar istediği kadar ekmek yapıyor, bakkala, markete fazladan götürüyor satabildiğini sat gerisini alacağım mantığıyla hareket ediyor. Bu da daha fazla ekmek kalmasına ve çöpe atılmasına sebep oluyor. Ülkemizde günde ortalama 4.9 milyon adet ekmek çöpe gidiyor. Bunun önüne geçmek için ilgili kurumlarca daha fazla denetim yapılmasını talep etmekteyiz” diye konuştu.
İZMİR’DE EKMEK FIRINI FAZLALIĞI VAR
İzmir’de bulunan fırınlar sayısının talebe göre fazla olmasından ve yerel yönetimlerin ekmek üretmesinden dolayı pazarın daraldığını belirten Çelik, “İzmir’de şu anda resmi olarak 800, gayri resmi olarak da 100 adet fırın işletmesi mevcut. Buna karşılık da bin 200 adet unlu mamuller adı altında işletmelerimiz var. Talep ve adetlere baktığımız zaman 800 tane fırın İzmir için çok fazla. Kapasite kullanım imkânımız çok yüksek olmasına rağmen fırınlarımız bu kapasitenin sadece yüzde 35-40’lık oranında bir kullanım gösteriyor. Bu da hem maliyetlerin artmasına hem de zamanla haksız rekabet oluşmasına yol açmakta. Bu duruma ruhsatların sınırlandırılarak önüne geçilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Öte yandan, belediyelerin gerçekleştirdiği ekmek üretimiyle zaten kapasite fazlalığı olan sektörümüzün pazarı daha da daralmakta. Fiyatı tarifeye bağlı olan ekmeğin daha da ucuza satarak haksız rekabete yol açmaktalar. Belediyelerimiz ve yerel yönetimler halkımıza ucuz ekmek tedarik etmek istiyorlarsa gelip bizlerle anlaşıp, parasını ödeyerek bu hizmeti sunabilirler. Bu şekilde zor koşullara karşı fırıncılarımız desteklenerek ayakta kalmış olur” dedi.
EKMEK FİYATLARI SERBEST BIRAKILSIN
Konuşmasının sonunda tarif ile belirlenen ekmek fiyatlarının hem gecikmesi ve hem de istedikleri oranda olmaması sebebiyle fırıncıların mağdur olduğunu dile getiren Çelik, konuşmasını şu sözlerle sürdürdü: “Ekmeğin fiyatına etki eden girdi maliyetlerinin serbest piyasaya göre olmasına ve her geçen gün artış göstermesine karşın ekmek fiyatının tarifeye bağlanması bizi ciddi anlamda zora sokuyor. Bizim verdiğimiz tarifenin ilgili kurumlarca incelenip onaylanması neredeyse 3-4 ayı buluyor. Sorunların giderilmesi için ya ekmek fiyatının serbest bırakılması, bırakılmıyorsa aylık veya yıllık enflasyona göre otomatik uygulanan bir sisteme bağlanarak devam etmesi gerekiyor.”
Son Girilen Haberler
Midyat Fen Lisesi ülkemizin eğitiminde destan yazmaya devam ediyor
Midyat Fen Lisesi 2015 yılında eğitim-öğretim faaliyetlerine başladı. 2019 yılında mezun vermeye başlayan okul, geçen sene yapılan 2023 YKS sınavında 40 tıp puanı alan öğrencileriyle büyük bir başarıya imza attı. Bu başarı, Midyat Fen Lisesi'nin eğitim alanındaki uzun süreli gayretlerinin bir yansıması oldu. Son 5 yılda 150'den fazla öğrencisini tıp fakültelerine yerleştirebilmenin gururunu yaşamakta. Fakat başarıları sadece tıp alanıyla sınırlı değil; yüzlerce öğrenci mühendislik, diş hekimliği, hukuk ve eczacılık fakültelerinde eğitim alma hakkı elde etti
İzmir haber: Sürücülere buradan geçmek istemiyor
İzmir merkezde birçok ilçenin bağlantı noktasında yer alan Yeşildere Köprülü Kavşağı adeta ‘Survivor'u andırıyor. Her gün binlerce taşıtın geçtiği ve onlarca kazanın meydana geldiği kavşakta yaşanan karmaşa sürücülere zor anlar yaşatıyor.
İzmir elektriksiz kalacak! 3 Mayıs İzmir elektrik kesintisi listesi
İzmir'de elektrik kesintisi listesi... İzmir'de elektrik ne zaman gelecek? 3 Mayıs 2024 Cuma günü hangi ilçelerin hangi mahallelerinde elektrik kesintisi yaşanacak?