8 Mart’ın gölgesinde… Güneşimize gölge olanlara karşı güneşi biz zapt edeceğiz!
8 Mart’ın gölgesinde… Güneşimize gölge olanlara karşı güneşi biz zapt edeceğiz!
Geçtiğimiz 8 Mart’tan bu yana coğrafyamızda tüm canlılar için ama en çok da kadınlar için yaşamın son zamanlarda hiç olmadığı kadar zorlaştığını kaydeden platform, Dünya Kadınlar Günü çağrısı yaptı
Haber Giriş Tarihi: 24.02.2024 12:06
Haber Güncellenme Tarihi: 24.02.2024 12:06
Kaynak: SULTAN GÜMÜŞ KAYA
Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu, yaklaşan 8 Mart Dünya Kadınlar Günü kapsamında önemli bir açıklamada bulundu. “8 Mart’ta ciğerlerimize dolan kirli havanın hesabını sormak için dört bir yandan kadınlar olarak özgürlük bayrağını kaldıracağız” çağrısında bulunan kadınlar, “Yaşamlarımızı karanlığa gömüp güneşimize gölge olanlara karşı güneşi biz zapt edeceğiz, güneşin zaptı yakın” mesajını verdi.
Platform tarafından yapılan yazılı açıklamada, “Geçtiğimiz 8 Mart’tan bu yana coğrafyamızda tüm canlılar için ama en çok da kadınlar için yaşam son zamanlarda hiç olmadığı kadar zorlaştı. Mayıs ayındaki genel seçimler sonucunda ülke tarihinin en gerici adayları meclise girdi. Şimdi de yerel seçim öncesi haklarımız yine seçim pazarlığının konusu mu olacak diye beklemeyeceğiz” ifadeleri kullanıldı.
CİĞERLERİMİZE DOLAN KİRLİ HAVANIN HESABINI SORMAK İÇİN…
“Korkma! O pazarlık masalarını biz dağıtacağız” denilen açıklamada, “Anayasal işleyişten vazgeçmeyeceğiz, 6284 sayılı kadınları şiddetten koruyan kanuna, Medeni Kanun’a asla dokunamayacaklar… 8 Mart Dünya Kadınlar Günü yaklaşırken Filistin’de, Gazze'de soykırıma varan İsrail saldırıları, Afganistan’da kız çocuklarının okula gidemediği, İran’da başörtüsü dayatmasının kadınların hayatlarına mal olduğu, ülke yönetimlerine otoriter sağcıların geldiği bir karanlık tabloyla çevrelendik. Bu yüzyılda olmaz denilen savaşların koptuğunu görüyoruz. Bu yüzyılda göz göre göre gelen kapitalizmin tüm ekolojik, tahripkâr, sömürücü sonuçlarıyla yüzleşiyoruz. Yine zenginler sefasını sürerken kadınlar, geleceğimiz denilen çocuklar, emekçiler köle olmakla, güzelim doğa ve canlılar yok olmakla sınanıyor. Tüm dünyada tüm canlılar için özgürlüğün nefes almak demek olduğunu daha iyi anlıyoruz. 8 Mart’ta ciğerlerimize dolan kirli havanın hesabını sormak için dört bir yandan kadınlar olarak özgürlük bayrağını kaldıracağız. Yaşamlarımızı karanlığa gömüp güneşimize gölge olanlara karşı güneşi biz zapt edeceğiz, güneşin zaptı yakın” sözleri kullanıldı.
Açıklamada şu ifadelere de yer verildi: “Ülkemizde de durum hiç farklı olmuyor. Farklı düzeylerde sonuçları bizler de yaşıyoruz. Depremin etkileri henüz geçmemişken seçim için tehditler savurmaktan geri durmuyorlar. Kadın cinayetleri ve şüpheli kadın ölümleri artarken İstanbul Sözleşmesi’nden imzayı çektikleri gibi şimdi de 6284 sayılı kanunu hedefe koyabiliyorlar. Anayasa Mahkemesi’nin kararlarını dikkate almadıkları, anayasal işleyişin yerle bir edileceği adımları atmaktan milli yargı diye bahsediyorlar. ÇEDES protokolü, gönüllü ablalık - abilik gibi bize geçmişi hatırlatan yöntemleri devreye sokuyorlar. Laiklik karşıtı söylemleri söylem olmaktan çıktı. Diyanet eliyle eğitimden sağlığa her alana nüfuz edecek adımlar atıyorlar. En önemlilerinden biri modern medeni haklarımızı barındıran laikliğin teminatı Medeni Kanun’u tartışmaya açıyorlar. Kadınları ailelere hapsetmek isteyip aileyi sürekli yüceltiyorlar. Yerel seçimler yaklaşırken seçildikleri takdirde sorumlulukları sığınak açmak olan adaylar sığınaktan bahsetmiyor. Her mahallede bir kadın danışma birimi yokken her mahalleye irşat büroları açıyorlar. Kendi dini inançları doğrultusunda bir yaşamı toplum mühendisliğine kalkışarak erkeklerin lehine kadınlara dayatıyorlar.”
ÖZGÜR SOKAKLARI VAR EDECEĞİZ
Platform, “Sokak röportajlarında hangi kadını çevirip bir soru sorsalar kendinizi güvende hissediyor musunuz diye, hayır yanıtı veriliyor. Öyle ki bizlere özgürlüğü unutturanlar güvenlik diye karşımıza çıkıyor. Siz kadınları korumak için diye başladıkları vaatler kadınları ya eve hapsetmek oluyor ya da başına bir erkek dikmek. Yoksulun kaderi, kadının fıtratı bitmiyor onlar için. Kadınlar için özgürlük boşanmaya, ayrılmaya, dilediğini sevmeye karar verebilmesidir. Arkamıza bakmadan, korkmadan yürüdüğümüz sokaklardır. Laik bir arada yaşayabilmektir. Her mahallede yemekhanelerin, bakım evlerinin, kreşlerin olabilmesidir kadını evden kurtaracak olan özgürlük. Özgürlük, bazen kooperatifçiliğe sıkışmamış bir kadın istihdamı modelleri yaratmakla mümkündür. Özgürlük, kayyım atanır mı korkusu olmadan dilediğimiz adayı seçebilmektir şehirler için. Korkma! Özgürlük yüreğimizde, bayrağı ellerimizde, gücümüz örgütlülüğümüzde! Üzerimize bombaların yağmadığı, bir erkek tarafından öldürülmediğimiz, arkamızı kollamadan yürüdüğümüz, dilediğimizde saçlarımızı savurarak koşacağımız özgür sokakları var edeceğiz” mesajını verdi.
BERABER YÜRÜYECEĞİZ
Son olarak ise “Korkma! Bize toplu mezar olmayacak, üzerimize yıkılmayacak binaların olduğu, yemyeşil parklarında piknik yapabileceğimiz, kadınların omzuna yüklenmiş her bir işi kamusal hizmete dönüştürecek, kadınlar için de seferber olacak yerel yönetimlerle kadınlar için de özgür şehirleri var edeceğiz. Korkma! Tek bir hakkımızı bile kaybetmeden, yeni haklarımızı kazanarak, kendi kararlarımızla eşit ve özgür bir yaşamı var edeceğiz. Özgür sokaklar, şehirler, yaşamlar kuracağız! Asla yalnız değil seninle kuracağız, beraber yürüyeceğiz. Korkma! Senin bir cesaret sokağa çıkmanla başlar bazen her şey. Şimdi 8 Mart için tüm meydanlarda buluşacağız. Senin yola çıktığın sokağın, buluştuğumuz meydanlara varmasını bekleriz. Cesaretimiz, öfkemiz, bayraklarımızla, fikirlerimizle buluşmak üzere. O zaman kadın düşmanları, o meydanlarda güneşi zapt edecek kadınları görsünler” çağrısı yapıldı.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Geçtiğimiz 8 Mart’tan bu yana coğrafyamızda tüm canlılar için ama en çok da kadınlar için yaşamın son zamanlarda hiç olmadığı kadar zorlaştığını kaydeden platform, Dünya Kadınlar Günü çağrısı yaptı
Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu, yaklaşan 8 Mart Dünya Kadınlar Günü kapsamında önemli bir açıklamada bulundu. “8 Mart’ta ciğerlerimize dolan kirli havanın hesabını sormak için dört bir yandan kadınlar olarak özgürlük bayrağını kaldıracağız” çağrısında bulunan kadınlar, “Yaşamlarımızı karanlığa gömüp güneşimize gölge olanlara karşı güneşi biz zapt edeceğiz, güneşin zaptı yakın” mesajını verdi.
Platform tarafından yapılan yazılı açıklamada, “Geçtiğimiz 8 Mart’tan bu yana coğrafyamızda tüm canlılar için ama en çok da kadınlar için yaşam son zamanlarda hiç olmadığı kadar zorlaştı. Mayıs ayındaki genel seçimler sonucunda ülke tarihinin en gerici adayları meclise girdi. Şimdi de yerel seçim öncesi haklarımız yine seçim pazarlığının konusu mu olacak diye beklemeyeceğiz” ifadeleri kullanıldı.
CİĞERLERİMİZE DOLAN KİRLİ HAVANIN HESABINI SORMAK İÇİN…
“Korkma! O pazarlık masalarını biz dağıtacağız” denilen açıklamada, “Anayasal işleyişten vazgeçmeyeceğiz, 6284 sayılı kadınları şiddetten koruyan kanuna, Medeni Kanun’a asla dokunamayacaklar… 8 Mart Dünya Kadınlar Günü yaklaşırken Filistin’de, Gazze'de soykırıma varan İsrail saldırıları, Afganistan’da kız çocuklarının okula gidemediği, İran’da başörtüsü dayatmasının kadınların hayatlarına mal olduğu, ülke yönetimlerine otoriter sağcıların geldiği bir karanlık tabloyla çevrelendik. Bu yüzyılda olmaz denilen savaşların koptuğunu görüyoruz. Bu yüzyılda göz göre göre gelen kapitalizmin tüm ekolojik, tahripkâr, sömürücü sonuçlarıyla yüzleşiyoruz. Yine zenginler sefasını sürerken kadınlar, geleceğimiz denilen çocuklar, emekçiler köle olmakla, güzelim doğa ve canlılar yok olmakla sınanıyor. Tüm dünyada tüm canlılar için özgürlüğün nefes almak demek olduğunu daha iyi anlıyoruz. 8 Mart’ta ciğerlerimize dolan kirli havanın hesabını sormak için dört bir yandan kadınlar olarak özgürlük bayrağını kaldıracağız. Yaşamlarımızı karanlığa gömüp güneşimize gölge olanlara karşı güneşi biz zapt edeceğiz, güneşin zaptı yakın” sözleri kullanıldı.
LAİKLİĞİN TEMİNATI MEDENİ KANUN’U TARTIŞMAYA AÇIYORLAR!
Açıklamada şu ifadelere de yer verildi: “Ülkemizde de durum hiç farklı olmuyor. Farklı düzeylerde sonuçları bizler de yaşıyoruz. Depremin etkileri henüz geçmemişken seçim için tehditler savurmaktan geri durmuyorlar. Kadın cinayetleri ve şüpheli kadın ölümleri artarken İstanbul Sözleşmesi’nden imzayı çektikleri gibi şimdi de 6284 sayılı kanunu hedefe koyabiliyorlar. Anayasa Mahkemesi’nin kararlarını dikkate almadıkları, anayasal işleyişin yerle bir edileceği adımları atmaktan milli yargı diye bahsediyorlar. ÇEDES protokolü, gönüllü ablalık - abilik gibi bize geçmişi hatırlatan yöntemleri devreye sokuyorlar. Laiklik karşıtı söylemleri söylem olmaktan çıktı. Diyanet eliyle eğitimden sağlığa her alana nüfuz edecek adımlar atıyorlar. En önemlilerinden biri modern medeni haklarımızı barındıran laikliğin teminatı Medeni Kanun’u tartışmaya açıyorlar. Kadınları ailelere hapsetmek isteyip aileyi sürekli yüceltiyorlar. Yerel seçimler yaklaşırken seçildikleri takdirde sorumlulukları sığınak açmak olan adaylar sığınaktan bahsetmiyor. Her mahallede bir kadın danışma birimi yokken her mahalleye irşat büroları açıyorlar. Kendi dini inançları doğrultusunda bir yaşamı toplum mühendisliğine kalkışarak erkeklerin lehine kadınlara dayatıyorlar.”
ÖZGÜR SOKAKLARI VAR EDECEĞİZ
Platform, “Sokak röportajlarında hangi kadını çevirip bir soru sorsalar kendinizi güvende hissediyor musunuz diye, hayır yanıtı veriliyor. Öyle ki bizlere özgürlüğü unutturanlar güvenlik diye karşımıza çıkıyor. Siz kadınları korumak için diye başladıkları vaatler kadınları ya eve hapsetmek oluyor ya da başına bir erkek dikmek. Yoksulun kaderi, kadının fıtratı bitmiyor onlar için. Kadınlar için özgürlük boşanmaya, ayrılmaya, dilediğini sevmeye karar verebilmesidir. Arkamıza bakmadan, korkmadan yürüdüğümüz sokaklardır. Laik bir arada yaşayabilmektir. Her mahallede yemekhanelerin, bakım evlerinin, kreşlerin olabilmesidir kadını evden kurtaracak olan özgürlük. Özgürlük, bazen kooperatifçiliğe sıkışmamış bir kadın istihdamı modelleri yaratmakla mümkündür. Özgürlük, kayyım atanır mı korkusu olmadan dilediğimiz adayı seçebilmektir şehirler için. Korkma! Özgürlük yüreğimizde, bayrağı ellerimizde, gücümüz örgütlülüğümüzde! Üzerimize bombaların yağmadığı, bir erkek tarafından öldürülmediğimiz, arkamızı kollamadan yürüdüğümüz, dilediğimizde saçlarımızı savurarak koşacağımız özgür sokakları var edeceğiz” mesajını verdi.
BERABER YÜRÜYECEĞİZ
Son olarak ise “Korkma! Bize toplu mezar olmayacak, üzerimize yıkılmayacak binaların olduğu, yemyeşil parklarında piknik yapabileceğimiz, kadınların omzuna yüklenmiş her bir işi kamusal hizmete dönüştürecek, kadınlar için de seferber olacak yerel yönetimlerle kadınlar için de özgür şehirleri var edeceğiz. Korkma! Tek bir hakkımızı bile kaybetmeden, yeni haklarımızı kazanarak, kendi kararlarımızla eşit ve özgür bir yaşamı var edeceğiz. Özgür sokaklar, şehirler, yaşamlar kuracağız! Asla yalnız değil seninle kuracağız, beraber yürüyeceğiz. Korkma! Senin bir cesaret sokağa çıkmanla başlar bazen her şey. Şimdi 8 Mart için tüm meydanlarda buluşacağız. Senin yola çıktığın sokağın, buluştuğumuz meydanlara varmasını bekleriz. Cesaretimiz, öfkemiz, bayraklarımızla, fikirlerimizle buluşmak üzere. O zaman kadın düşmanları, o meydanlarda güneşi zapt edecek kadınları görsünler” çağrısı yapıldı.
Kaynak: SULTAN GÜMÜŞ KAYA
Son Girilen Haberler
4 Mayıs Mersin elektrik kesintisi! Mersin'de elektrikler ne zaman gelecek?
Mersin'de elektrik kesintisi listesi... Mersin'de elektrik ne zaman gelecek? 4 Mayıs 2024 Cumartesi hangi ilçelerin hangi mahallelerinde elektrik kesintisi yaşanacak?
OEDAŞ duyurdu: Kütahya'da elektrik olmayacak... 4 Mayıs Kütahya'da büyük elektrik kesintisi
Kütahya'da elektrik kesintisi listesi... Kütahya'da elektrik ne zaman gelecek? 4 Mayıs 2024 Cumartesi günü hangi ilçelerin hangi mahallelerinde elektrik kesintisi yaşanacak?
İzmir haber: Korkunç cinayetle ilgili 2 tutuklama daha
İzmir’de, bir süre önce cezaevinden çıkan ve evinin önünde husumetlileri tarafından öldürülen Ömer Gülen'in cinayetiyle ilgili firari 2 kişi daha tutuklandı