TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

“Zamlar tüketiciyi tüketti!”

İzmir Barosu ve TÜKODER tarafından 15 Mart Dünya Tüketici Hakları Günü dolayısıyla düzenlenen açıklamada, “Akaryakıta gelen yüzde 200’ün üzerinde, elektriğe yüzde 185’e varan, gıdalarda yüzde 200’ü aşan zamlar artık tüketiciyi tüketmiştir” denildi

Haber Giriş Tarihi: 15.03.2022 13:18
Haber Güncellenme Tarihi:
Kaynak: Haber Merkezi
ilksesgazetesi.com
“Zamlar tüketiciyi tüketti!”

ÇAĞLA GENİŞ

İzmir Barosu ve Tüketiciyi Koruma Derneği (TÜKODER), 15 Mart Dünya Tüketici Hakları Günü dolayısıyla basın açıklama düzenledi. Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde gerçekleştirilen açıklamanın ardından kurulan stantta gün boyunca tüketicilere broşürler dağıtılarak, bilgilendirme yapıldı. İzmir Barosu Tüketici Hakları Komisyonu Üyesi Avukat Elçin Kılınçer Ot ile Tüketiciyi Koruma Derneği İzmir Şube Sekreteri Leyla Demir tarafından yapılan açıklamada, zamlar karşısında tüketicilerin yaşadığı mağduriyete dikkat çekildi ve Meclis’e sunulan Tüketici Kanunu’ndaki yapılmak istenen değişikler eleştirildi.

FATURA TÜKETİCİYE ÖDETİLİYOR

Zamlardan dolayı tüketicilerin taklit ve tağşiş ürünlere yöneldiğini belirten Tüketiciyi Koruma Derneği İzmir Şube Sekreteri Leyla Demir, “Bugün 15 Mart... Dünya Tüketici Hakları Günü. Her daim tüketicinin yanında olan İzmir Barosu ile birlikte bugün sizlere; tüketicilerin yaşam kalitesinin yükseldiğini, Evrensel Tüketici Hakları’nın ülkemizde karşılık bulduğunu, hak ihlallerinin yapılmadığını, tüketicinin sağlıklı, besin değeri yüksek, ekonomik gıdaya ulaşımı ve pahalılık diye bir sorunu olmadığını anlatmak isterdik. Ama nafile… Söyleyecek tek bir sözümüz kaldı, tüketici tükendi. Türkiye’de 83 milyon vatandaşın hepsi tüketicidir. Ne yazık ki sadece ismi kaldı, kendisi tükendi! Döviz krizi, ekonomik kriz, savaş derken, ülkenin içine girdiği darboğazın faturası aşırı zamlar ile tüketiciye ödetiliyor. Bu krizlerin hiçbirinin nedeni ve sorumlusu tüketici değildir. Gün geçmiyor ki bir zam haberi almayalım, marketler de her gün etiket değişir oldu, çarşı pazarda tezgahların yanından geçilmiyor, seyahat biletleri uçmuş durumda… Bir yılda akaryakıta gelen yüzde 200’ün üzerinde, elektriğe yüzde 185'e varan, gıdalarda yüzde 200’ü aşan zamlar artık tüketiciyi tüketmiştir. Zamlar geldikçe ÖTV ve KDV artmakta olup tüketicinin tüketimden kaynaklı vergi yükü de artmaktadır. Gıda fiyatlarının indirilmesinin yolu ithalat ya da depo baskınlarından geçmez. İflas eden tarım politikalarının değiştirilmesinden, betonlaştırılmaya çalışılan tarım arazilerinin çiftçinin kullanımına açılarak, küstürülen çiftçinin tarlaya dönmesinin teşvik edilmesi ve üretimden geçer. Zeytinlik alanlarını madencilik şirketlerine açmaktan geçmez, tam tersi; yeni zeytin ağaçları dikmekten geçer. Eskiden olduğu gibi tekrar kendi kendine yeten yedi ülkeden biri olmak istiyoruz. Ülkenin gıda egemenliğini ulus ötesi şirketlere teslim edilemez. Zamlardan dolayı tüketici sağlıklı, besin değeri yüksek, ekonomik gıdaya ulaşamamakta, merdiven altı, taklit ve tağşiş ürünlere yönelmektedir. Bu ürünler nedeniyle toplum sağlığı ciddi tehdit altındadır” dedi.

HAKLAR DAHA DA TIRPANLANACAK

Meclise sunulan Tüketici Kanunu’nda yapılmak istenen değişiklere değinen İzmir Barosu Tüketici Hakları Komisyonu Üyesi Avukat Elçin Kılınçer Ot ise, “Halihazırda kredi çekilmesinde yapılması zorunlu olmayan sigorta, artık yasa ile meşruluk kazanacak ve sigorta yapılıp yapılmamasına göre kredi maliyetlerinde değişiklik görülecektir. Oysaki kredi ve sigorta birbirine bağlı işlemler değildir. Tek bağlılık kredi kuruluşlarının aynı zamanda sigortacılık faaliyeti yürütmesidir. Ön ödemeli konutlarda azami teslim süresi 36 aydan 48 aya çıkarılmış olacaktır. ‘Yenilenmiş ürün’ adı altında hayatımıza yeni bir tanım girecek; donanım, yazılım veya fiziki özelliklerinde iyileştirme yapılarak tekrar satışa sunulan kullanılmış mallar denilen bu ürünler yeni sorunları beraberinde getirecektir. Özetle tüketicinin hakları daha da tırpanlanacaktır. Başka yasa değişikliği çalışmalarında olduğu gibi Tüketici Yasası’na ilişkin değişiklik çalışmalarının da hiçbir sürecine dahil edilmeyen ve fakat yasa yapma sürecinde asli unsur olan Baroların görüşleri yok sayılamaz. Yasa yapımı ve değişikliklerinde en önemli paydaş olan Barolar dikkate alınmalıdır. Bizlerin tüketici adına söyleyeceği çok şey bulunmakla irademizin yok sayılmasını kabul etmeyeceğimizi ve her zaman tüketicinin yanında olduğumuzu bir kez daha hatırlatıyoruz!” ifadelerini kullandı.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.