Başkan Soyer, yeniden aday olacak mısınız sorusuna cevap verdi, merak edilenleri yanıtladı... İşte o cevaplar:
Haber Giriş Tarihi: 19.03.2023 10:23
Haber Güncellenme Tarihi:
Kaynak: Haber Merkezi
ilksesgazetesi.com
İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkanı Tunç Soyer, Independent Türkçe'nin sorularını yanıtladı. Başkan Soyer, yeniden aday olacak mısınız sorusuna cevap verdi.
İşte merak edilen o cevaplar:
Gelecek sene de belediye seçimleri var. Aday olacak mısınız?
Bu da benim irademle sonuçlanacak bir şey değil. Bu konuda hem genel merkezimizin hem toplumun, İzmirlilerin memnuniyetine bakmak lazım. Ondan sonra ortaya çıkacak bir karar olur bu. Nazım’ın çok güzel bir lafı vardır. “Hiç ölünmeyecekmiş gibi yarın ölecekmiş gibi yaşayacaksın bu hayatı” der. Ben de öyle yapıyorum doğrusu. Bu görev sürem içinde son nefesime kadar elimden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyorum.
“Göreve devam et” derlerse büyük bir heyecan ve gururla yapmaya devam ederiz. “Yeteri kadar çalıştın, kenara çekil” derlerse tabii ki kenara çekilir otururuz.
Diyelim ki aday gösterilmediniz bu durumda bir B planınız var mı? Daha spesifik olmak gerekirse sayın İmamoğlu ve Yavaş’ın cumhurbaşkanı olduğu bir senaryoda, Millet İttifakı’nın iktidarı ele geçirdiği bir senaryoda sizin bir milletvekili olma planınız var mı?
Yok. Şöyle söyleyeyim: Ben siyaseti çok severek yapıyorum. Siyasetin hayatı dönüştürme sanatı olduğunu düşünüyorum. O nedenle hangi platformda, hangi konumda, hangi sıfatla, hangi koltukta oturduğumun bir önemi yok. Hayatı dönüştürmek, hayatı iyileştirmek için nerede olursanız olun yapacak çok şey var.
Ben de çok uzun yıllardan beri bu kararı vermiş bir insanım. Ben hayatımı buna vakfettim. Bu topraklar üzerinde yaşayan insanların, doğanın, çok daha iyisini hakettiğini düşünüyorum. Olanca birikimimi, gücümü, enerjimi bunu mümkün kılmak için harcıyorum. O nedenle belediye başkanlığı koltuğu olur, bir vakıfta çalışmak olur, bir dernek bünyesinde çalışmak olur… Her şey olabilir. Çok seviyorum bu memleketi ve nerede olursa olsun onun için çalışmaya devam edeceğim.
Önümüzdeki bir seçim var ve biz yakın zamanda Millet İttifakı’nda bir kriz yaşadık. Bu kriz, sayın Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş’ın cumhurbaşkanı yardımcılığı senaryosu ile çözüldü. Bu senaryo konuşulurken sizin de isminiz bilhassa sosyal medyada çok fazla geçti “Neden Tunç Soyer de katılmıyor?” diye. Sizce bunun nedeni İstanbul ve Ankara yönetiminin uzun süre sonra AK Parti elinden alınması mı? İzmir bir “başarı” olarak görülmüyor mu? Cumhurbaşkanı yardımcılığı tartışmasında siz dışarıda bırakıldığınızı düşünüyor musunuz?
Hayır, zaten böyle bir talebimiz de beklentimiz de yoktu. Dolayısıyla “dışarıda bırakılmak” gibi bir durum görmüyorum kendi açımdan.
Ama şunu söyleyeyim: O masa devrildikten sonra tekrar kurulduysa, bu, sohbetimizin en başında söylediğim sebepledir. Yani, toplum buna izin vermedi. Olağanüstü büyük bir tepki gösterildi. Olağanüstü büyük bir itiraz dile getirildi ve siyasetin aktörleri kararlarını yeniden gözden geçirmek zorunda kaldılar. Bu çok umut verici bir şey.
Yani siyasetin aktörleri, dinamikleri artık toplumu yok sayarak, bir tarafa bırakarak karar alamaz hale geldiler. Bence en kıymetli yanı bu. Yoksa kimin cumhurbaşkanı, kimin yardımcı olacağı meselesi işin detayı. HABER MERKEZİ
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Başkan Soyer, yeniden aday olacak mısınız sorusuna cevap verdi, merak edilenleri yanıtladı... İşte o cevaplar:
İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkanı Tunç Soyer, Independent Türkçe'nin sorularını yanıtladı. Başkan Soyer, yeniden aday olacak mısınız sorusuna cevap verdi.
İşte merak edilen o cevaplar:
Gelecek sene de belediye seçimleri var. Aday olacak mısınız?
Bu da benim irademle sonuçlanacak bir şey değil. Bu konuda hem genel merkezimizin hem toplumun, İzmirlilerin memnuniyetine bakmak lazım. Ondan sonra ortaya çıkacak bir karar olur bu. Nazım’ın çok güzel bir lafı vardır. “Hiç ölünmeyecekmiş gibi yarın ölecekmiş gibi yaşayacaksın bu hayatı” der. Ben de öyle yapıyorum doğrusu. Bu görev sürem içinde son nefesime kadar elimden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyorum.
“Göreve devam et” derlerse büyük bir heyecan ve gururla yapmaya devam ederiz. “Yeteri kadar çalıştın, kenara çekil” derlerse tabii ki kenara çekilir otururuz.
Diyelim ki aday gösterilmediniz bu durumda bir B planınız var mı? Daha spesifik olmak gerekirse sayın İmamoğlu ve Yavaş’ın cumhurbaşkanı olduğu bir senaryoda, Millet İttifakı’nın iktidarı ele geçirdiği bir senaryoda sizin bir milletvekili olma planınız var mı?
Yok. Şöyle söyleyeyim: Ben siyaseti çok severek yapıyorum. Siyasetin hayatı dönüştürme sanatı olduğunu düşünüyorum. O nedenle hangi platformda, hangi konumda, hangi sıfatla, hangi koltukta oturduğumun bir önemi yok. Hayatı dönüştürmek, hayatı iyileştirmek için nerede olursanız olun yapacak çok şey var.
Ben de çok uzun yıllardan beri bu kararı vermiş bir insanım. Ben hayatımı buna vakfettim. Bu topraklar üzerinde yaşayan insanların, doğanın, çok daha iyisini hakettiğini düşünüyorum. Olanca birikimimi, gücümü, enerjimi bunu mümkün kılmak için harcıyorum. O nedenle belediye başkanlığı koltuğu olur, bir vakıfta çalışmak olur, bir dernek bünyesinde çalışmak olur… Her şey olabilir. Çok seviyorum bu memleketi ve nerede olursa olsun onun için çalışmaya devam edeceğim.
Önümüzdeki bir seçim var ve biz yakın zamanda Millet İttifakı’nda bir kriz yaşadık. Bu kriz, sayın Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş’ın cumhurbaşkanı yardımcılığı senaryosu ile çözüldü. Bu senaryo konuşulurken sizin de isminiz bilhassa sosyal medyada çok fazla geçti “Neden Tunç Soyer de katılmıyor?” diye. Sizce bunun nedeni İstanbul ve Ankara yönetiminin uzun süre sonra AK Parti elinden alınması mı? İzmir bir “başarı” olarak görülmüyor mu? Cumhurbaşkanı yardımcılığı tartışmasında siz dışarıda bırakıldığınızı düşünüyor musunuz?
Hayır, zaten böyle bir talebimiz de beklentimiz de yoktu. Dolayısıyla “dışarıda bırakılmak” gibi bir durum görmüyorum kendi açımdan.
Ama şunu söyleyeyim: O masa devrildikten sonra tekrar kurulduysa, bu, sohbetimizin en başında söylediğim sebepledir. Yani, toplum buna izin vermedi. Olağanüstü büyük bir tepki gösterildi. Olağanüstü büyük bir itiraz dile getirildi ve siyasetin aktörleri kararlarını yeniden gözden geçirmek zorunda kaldılar. Bu çok umut verici bir şey.
Yani siyasetin aktörleri, dinamikleri artık toplumu yok sayarak, bir tarafa bırakarak karar alamaz hale geldiler. Bence en kıymetli yanı bu. Yoksa kimin cumhurbaşkanı, kimin yardımcı olacağı meselesi işin detayı. HABER MERKEZİ
Son Girilen Haberler
TED Aliağa Koleji'nde işten çıkarma: Sendika ve veliler birlikte mücadele ediyor
İzmir'in Aliağa ilçesinde bulunan TED İzmir Aliağa Koleji'nde, kurumun maaş politikasına karşı tepkiler artıyor. Yaşadıkları stres, sıkıntı ve geçim kaygısı nedeniyle hasta olan 22 öğretmenden biri, okul yönetimi tarafından işten çıkarıldı. Öğretmenin raporunun "Fenni olarak uygun olmadığı" iddiasıyla gerekçelendirilen bu karar, sendika ve velilerin tepkisini çekti
DEÜ 6 proje ile Türkiye’nin zirvesinde yer aldı
Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) 1001 – ‘Cumhuriyetimizin 100. Yılı Özel Çağrısı’na yapılan başvurular neticesinde destek almaya hak kazanan projeler belli oldu. Türkiye’nin saygın yükseköğretim kurumlarından birisi olan Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ), 6 proje desteği ile Türkiye birincisi olarak önemli bir başarı elde etti
Kadro revizyonu devam ediyor: Tugay’dan iki yeni atama
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay’ın kadro revizyonu çalışmaları devam ederken İZELMAN A.Ş. ve İZTARIM A.Ş.’ye yeni genel müdürler atandı.