Yargıtay, mülk sahibinin başka bir evde kiracı olarak oturması durumunda kiradaki evin boşaltılması gerektiğine hükmetti.
Haber Giriş Tarihi: 06.07.2023 10:31
Haber Güncellenme Tarihi:
Kaynak: Haber Merkezi
ilksesgazetesi.com
Yüksek Mahkeme, konut tahliye davalarında ev sahibinin kirada oturmasının ihtiyacın varlığının başlıca kanıtı olduğunu vurguladı.
Türkiye Kahramanmaraş merkezli depremlerin yarasını sarmaya çalışırken, son günlerin tartışma konusu olan kiralık evlerle alakalı Yargıtay'dan emsal nitelikte bir karar çıktı. İşten çıkarılmasıyla bulunduğu kentten kirada evi bulunan ilçeye taşınan mülk sahibi, kiracısına 'İşimi kaybettim, evi boşalt' dedi. Kiracısının evi boşaltmaya yanaşmaması üzerine Sulh Hukuk Mahkemesi'nin kapısını çalan davacı ev sahibi, işten çıkartılması sebebiyle çalıştığı ilçeden taşınarak dava konusu taşınmazın bulunduğu ilçeye yerleştiğini, halen başka bir konutta kiracı olarak yaşadığını belirtti. Ev sahibi, oğlunun konut ihtiyacı sebebiyle kiralanan evin tahliyesine karar verilmesini talep etti. Davalı kiracı ise davanın reddini istedi.
Mahkeme, davacı tarafın ihtiyaç iddiasını kanıtlayamamış olması sebebiyle davanın reddine karar verdi. Davacı kararı temyiz edince devreye Yargıtay 3. Hukuk Dairesi girdi. Emsal nitelikteki kararda, mülk sahibinin başka bir dairede kiracı olarak oturması yeterli delil olarak sayıldı. Kararda şu ifadelere yer verildi:
"İhtiyaç iddiasına dayalı davalarda tahliyeye karar verilebilmesi için ihtiyacın gerçek, samimi ve zorunlu olduğunun kanıtlanması gerekir. Devamlılık arz etmeyen geçici ihtiyaç tahliye sebebi yapılamayacağı gibi henüz doğmamış veya gerçekleşmesi uzun bir süreye bağlı olan ihtiyaç da tahliye sebebi olarak kabul edilemez. Davanın açıldığı tarihte ihtiyaç sebebinin varlığı yeterli olmayıp, bu ihtiyacın yargılama sırasında da devam etmesi gerekir. Somut olayda kira sözleşmesinin varlığı hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Dava, davacının oğlunun konut ihtiyacının doğmasına dayanmakta olup, ihtiyaçlının kirada oturduğuna ilişkin akit dosya arasında bulunmaktadır. Konut sebebine dayalı tahliye davalarında kirada oturan ihtiyaçlının kirada oturması, ihtiyacın varlığının başlıca kanıtıdır. Dinlenilen davacı tanıklarının da ihtiyaç iddiasını doğruladıkları anlaşılmaktadır. Bu durumda ihtiyacın samimi, gerçek ve zorunlu olduğunun kabulü icab eder. Mahkemece ihtiyaç nedeniyle tahliye isteminin kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir."
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Yargıtay, mülk sahibinin başka bir evde kiracı olarak oturması durumunda kiradaki evin boşaltılması gerektiğine hükmetti.
Yüksek Mahkeme, konut tahliye davalarında ev sahibinin kirada oturmasının ihtiyacın varlığının başlıca kanıtı olduğunu vurguladı.
Türkiye Kahramanmaraş merkezli depremlerin yarasını sarmaya çalışırken, son günlerin tartışma konusu olan kiralık evlerle alakalı Yargıtay'dan emsal nitelikte bir karar çıktı. İşten çıkarılmasıyla bulunduğu kentten kirada evi bulunan ilçeye taşınan mülk sahibi, kiracısına 'İşimi kaybettim, evi boşalt' dedi. Kiracısının evi boşaltmaya yanaşmaması üzerine Sulh Hukuk Mahkemesi'nin kapısını çalan davacı ev sahibi, işten çıkartılması sebebiyle çalıştığı ilçeden taşınarak dava konusu taşınmazın bulunduğu ilçeye yerleştiğini, halen başka bir konutta kiracı olarak yaşadığını belirtti. Ev sahibi, oğlunun konut ihtiyacı sebebiyle kiralanan evin tahliyesine karar verilmesini talep etti. Davalı kiracı ise davanın reddini istedi.
Mahkeme, davacı tarafın ihtiyaç iddiasını kanıtlayamamış olması sebebiyle davanın reddine karar verdi. Davacı kararı temyiz edince devreye Yargıtay 3. Hukuk Dairesi girdi. Emsal nitelikteki kararda, mülk sahibinin başka bir dairede kiracı olarak oturması yeterli delil olarak sayıldı. Kararda şu ifadelere yer verildi:
"İhtiyaç iddiasına dayalı davalarda tahliyeye karar verilebilmesi için ihtiyacın gerçek, samimi ve zorunlu olduğunun kanıtlanması gerekir. Devamlılık arz etmeyen geçici ihtiyaç tahliye sebebi yapılamayacağı gibi henüz doğmamış veya gerçekleşmesi uzun bir süreye bağlı olan ihtiyaç da tahliye sebebi olarak kabul edilemez. Davanın açıldığı tarihte ihtiyaç sebebinin varlığı yeterli olmayıp, bu ihtiyacın yargılama sırasında da devam etmesi gerekir. Somut olayda kira sözleşmesinin varlığı hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Dava, davacının oğlunun konut ihtiyacının doğmasına dayanmakta olup, ihtiyaçlının kirada oturduğuna ilişkin akit dosya arasında bulunmaktadır. Konut sebebine dayalı tahliye davalarında kirada oturan ihtiyaçlının kirada oturması, ihtiyacın varlığının başlıca kanıtıdır. Dinlenilen davacı tanıklarının da ihtiyaç iddiasını doğruladıkları anlaşılmaktadır. Bu durumda ihtiyacın samimi, gerçek ve zorunlu olduğunun kabulü icab eder. Mahkemece ihtiyaç nedeniyle tahliye isteminin kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir."
İHA
Son Girilen Haberler
Buzları eritmek için değil, halkın sorunları için görüştük
CHP Lideri Özel ile AK Parti Lideri Erdoğan arasındaki tarihi görüşmeyi değerlendiren CHP’li Gökçen, “Bu görüşmeler, buzları eritmek için değil, halkın gerçek sorunlarının çözümü için gerçekleştirilmiştir” dedi
Benzin ve Motorinde tek fiyat uygulaması başlıyor
Benzin ve motorinde artık tek fiyat uygulaması hayata geçiriliyor. EPDK'nın kararı Resmi Gazete'de yayımlandı. Artık akaryakıt istasyonlarındaki satışlarda aynı tür benzin ve motorinde farklı fiyat uygulanamayacak. Karar 15 Mayıs tarihinden itibaren geçerli olacak.
Saadet Partisi lideri Karamollaoğlu Genel Başkanlığı bırakıyor
Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu katıldığı bir programda sağlığının artık el vermediğini ifade ederek genel başkanlık görevini bırakacağını ifade etti. görevinden ayrılacağını açıklayan Karamollaoğlu, Ekim ayı öncesinde bir olağanüstü kongre gerçekleştireceklerini de belirtti. Karamollaoğlu, yeni genel başkanın teşkilatlarının görüşü alındıktan sonra değerlendirileceğini, isim tekliflerine açık olduklarını ve siyaseti değil, sadece genel başkanlık görevini bıraktığını açıkladı.