Yorgancılar’dan kredi tepkisi: Diğer bankalar nerede?

NURETTİN BAKİ-ESLEM TÜRKOĞLU
Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) ağustos ayı meclis toplantısını İzmir İZQ İnovasyon Merkez Binası’nda gerçekleştirdi. Toplantıda konuşan Başkan Yorgancılar, Tarıma Dayalı İhtisas Organize Sanayi Bölgeleri’nin (TDİOSB) İzmir tarımına ve ekonomisine sağlayacağı katkıya vurgu yaptı. Dikili Sera Tarıma Dayalı ihtisas Organize Sanayi Bölgesi (Dikili TDİOSB) temel atma töreniyle ilgili, “Benim bir hayalim vardı; bu alanda hem gıda üretilecek hem de onun sanayide kullanılmasıyla elde edilen ürün ihraç edilecek. Tarım Bakanımız buraya 30 milyon euroluk bir kaynağı da aktarılacağını müjdeledi” dedi. EBSO Başkanı Ender Yorgancılar, yurtdışı vizesi alma konusunda zorluk yaşandığını belirterek, “Mal olsaydım vizesiz giderdim ama insan olunca gidemiyorum” dedi. Ticari kredilerde sadece kamu bankalarının elini taşın altına koyduğunu söyleyen Yorgancılar, “TOBB ile yapılan toplantıya sadece kamu bankaları katıldı; diğer bankalar nerede?” ifadesini kullandı.

DİĞER BANKALAR NEREDE?
Ekonomistlerin Merkez Bankası’nın 100 baz puanlık değerlendirmesini yorumlayan Yorgancılar, “Ekonomistlerin ortak fikri, faiz indiriminin olmaması yönünde.  Bunun sonucunda Merkez Bankası, bankalara zorunlu karşılıklar konusunda düzenlemeye giderek finansmana erişimi rahatlamayı hedefledi.  Tüm sistemi kamu bankalarına yoğunlaşmış bir kredi sistemine doğru gidiyoruz ama özel bankalar da kredi sürecinde mutlaka elini taşın altına koymak zorunda. TOBB ile yapılan toplantıda sadece 3 tane kamu bankası yer aldı; diğer bankalar, özel bankalar nerede? Sadece kamu bankalarıyla bu iş gitmez; zaten onların da sermayeleri bir süre sonra yetmez” ifadelerini kullandı.

MAL OLSAM GİDERİM
Şirketlerin aldı araçların 6 bin kilometre veya 6 ay boyunca satılamayacağına yönelik düzenlemeyi de eleştiren Yorgancılar, “Şahıslar istediği kadar alıp satabiliyor ama şirketler yapamıyor. Alınan bu karar doğru ama şahısları da kapsamalı” diye konuştu. Firma temsilcilerinin yurt dışına vize almakta zorlandığını açıklayan Yorgancılar, “Birçok arkadaşım yurtdışındaki fuarlara katılacak, orada stant açacak; biletini de almış ama vize alamadığı için gidemiyor. Bunu nedenle olabildiğince erken başvuruda bulunun. Bizim ürettiğimiz mal vizesiz gidiyor ama biz gidemiyoruz. Bizim kabahatimiz insan olmak mı? Ürün olsaydım sorunsuz giderdim ama ben gidemiyorum” diye konuştu.

 SERBEST DEĞİL ‘GÜDÜMLÜ’ 
Toplantıda konuşan EBSO Meclis Başkanı Salih Esen ise, Merkez Bankası’nın 100 baz puanlık indirimini eleştirerek, serbest piyasa ekonomisinin artık sona erdiğini ve güdümlü piyasaya ekonomisine geçildiğini söyledi. Esen, “Bunca senedir sanayicilik yapan ve bu ülkede yaşayan biri olarak yapılan faiz indiriminin ne işe yarayacağını bir türlü bulamıyorum. Eskilerin dediği gibi, bu ne lahana turşunu bu ne perhiz. Eğer faizleri düşürüp yatırımları artırmak istiyorsak o zaman TL cinsinden kredilere erişimi niye yasaklıyor veya zorluyorsunuz? Bir ülke düşünün ki, yerli firmaların kendi paralarıyla borçlanmasını yasaklasın. Artık serbest piyasa ekonomisi değil güdümlü serbest piyasa ekonomisine geçmiş oluyoruz” dedi.

SALİH ESEN’DEN VEDA
Yaklaşan seçim dönemi için adaylığıyla ilgili bilgi veren Esen, yaklaşık 20 yıldır EBSO çatısı altında görevler aldığını belirterek, “Son 2 dönemdir EBSO Meclis Başkanlığı’na beni layık gördünüz ve birçok başarıya imza attık. Bana bu imkanı verdiğiniz için çok teşekkür ediyorum ancak her görevin bir bitiş noktası olduğuna inanıyorum. Bu bitiş noktasının benim açımdan geldiğini, hem Meclis üyeliği hem de meclis Başkanlığı’nı bırakacağımı söylemek istiyorum. Önümüzdeki dönem aday değilim ve hepinize çok teşekkür ediyorum” dedi.

300 BİN YAZILIMCI ARANIYOR 
Türkiye’nin çip üretiminde atağa geçmesi gerektiğini kaydeden EBSO Meclis Üyesi Mustafa Karabağlı geçtiğimiz haftalarda çip üretimi konusunda Teknoloji Bakan Yardımcısı ile Ankara’da görüşme imkanı bulduğunu söyledi. Karabağlı şunları söyledi: “Bu toplantıda çip krizinde ne yapabileceğimizi görüştük. Dünyadaki çip üretiminin yarısını Tayvan yapıyor ama maalesef Çin ile yaşanan gerilim yeni bir yatırım yeri aranmasına neden oldu. Biz de çabuk davranırsak bu konuda önemli gelişmeler yaşayabiliriz. Bu çip teknolojisinin yerli ve milli bir şekilde yapılması da gündemimizde. Dijital ekonomide kodlama ve yazılımcılara önemli görevler düşüyor. Ülkemizde 300 bin yazılımcı ve kodlamaya ihtiyacı var. Bunun için acilen bir şey yapılmalı. Fransa’da ‘Okul 42’ ismiyle kurulan ve her şeyin yanıtının arandığı bu okulun benzerleri Kocaeli ve İstanbul’da hizmete girdi. Bunu İzmir’de hayata geçirebiliriz ve şu anda 750 metrekarelik bir alan bakıyoruz. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin Girişimcilik Merkezi’nde bu okulu hayata geçirme ihtimali ağır basıyor. İnşallah bu projeyi kentimizde hayata geçirebiliriz.”