TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Bitmeyen Dert ‘İşsizlik’

İzmir Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürü Kadri Kabak ile tüm Türkiye’nin hatta tüm dünyanın sorunu olan işsizlik konusunu konuştuk

Haber Giriş Tarihi: 19.11.2014 10:17
Haber Güncellenme Tarihi:
Kaynak: Haber Merkezi
ilksesgazetesi.com
Bitmeyen Dert ‘İşsizlik’

DAVUT İPEK

İzmir Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürü Kadri Kabak, Türkiye'nin hatta tüm dünyanın en büyük sorunlarından bir tanesi olan işsizlik hakkında gazetemize önemli demeçler verdi. İşsizlik konusunu masaya yatırdığımız röportajımızda Kadri Kabak şunları söyledi: “İşsizlik noktasına öncelikle iş gücüne katılma oranı ve işsizlik oranını bir arada ve birbiriyle bağlantılı ele almamız lazım. İzmir’de işgücüne katılma oranı olarak baktığımızda, Türkiye ortalamasının üzerindeyiz. İşsizlik fazla ama işgücüne katılma oranı da fazla.”

“DURUM ÇOK KÖÜ DEĞİL”

İşsizlik oranının fazla olmasına rağmen, işgücüne katılım anlamında da üst sıralarda yer aldığımızı söyleyen Kabak, “İş oranı ve işsizlik birbirine bağlı olarak ele alınmalı. Bir ilde işsizlik yüksekse, ona nispi olarak o ülkenin işgücüne katılma oranına da bakmak lazım. İzmir’de 2007 yılında işgücüne katılma oranıyla işsizlik oranı, Türkiye ile İzmir arasında benzerlik gösteriyor. Türkiye’de de İzmir’de de yüzde 46 düzeyinde bir katılım oranı var. Ancak 2014 yılına geldiğimizde bu makasın açıldığını gözlemliyoruz. İzmir, artık piyasanın içinde daha fazla yer almaya çalışıyor. Dolayısıyla biz buna karşılık olarak daha fazla istihdam üretmek zorundayız ki işsizlik oranımızın artmasını engelleyelim. İşsizlik oranı bakımından iller arasında yedinci sırada bulunmakla birlikte, işgücüne katılma konusunda da aynı düzeyde bulunuyor. Yani bu işgücü piyasasına ilişkin analizleri bu kalıplarda yapmak gerekiyor” dedi.

“EN ÇOK KADIN ÇALIŞAN BİZDE”

Kadınların işgücüne katılım oranları hakkında da bilgiler veren Kabak şunları da kaydetti: “Türkiye’de kadınların işgücüne katılma oranı yüzde 30,8 iken İzmir’de bu rakam 38,7 şeklinde karşımıza çıkıyor. Türkiye’nin 2018 yılında kadınların işgücüne katılması bakımından hedefi yüzde 34’tür. 2023 yılında ise bu hedef yüzde 41. Fakat biz İzmir olarak kadınların işgücüne katılma oranı bakımından gelecek hedeflerin bile üstündeyiz. Yaklaşık iki puanlık artışla 2023 hedeflerini belki de biz 2016’da yakalayacağız. Birçok alanda olduğu gibi kadınların işgücüne katılması, işgücü piyasasına dahil olması anlamında da birinciyiz. Çok net bir şekilde ilk sırada yer alıyoruz. Bu açıdan bu durum da pozitif bir tabloyu gösteriyor bize. Birçok noktada diğer illere göre daha iyi noktada olduğumuzu görebiliyoruz. Bu ülkede son beş yıl içerisinde tam altı milyon ilave istihdam yaratıldı. Bu rakam son beş yıl içerisinde gerçekleştirildi. Kadınların işgücüne katılma oranı 23’lerden 30’lara çekildi.”

“BAZEN DONMALAR OLABİLİR”

Bazı sektörlerin, mesleklerin zaman zaman duraksadığını belirten Kabak sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Bazı sektörlerde zaman zaman donmalar meydana gelebilir. Yani bir sektör daha fazla ön plana çıkarken, başka bir sektör gerileyebilir. Bunun önüne geçebilmek için üretimi artırmak zorundayız. Mevcut olan pastadan daha fazla pay almak isteyenler, o pastadaki başkasının hakkından pay alarak büyümeye çalışabiliyor. Fakat biz üretimi artırırsak, o pasta büyüyecek ve herkesin payı kendiliğinden artmış olacak. Bu vesileyle kimse kimsenin payına müdahale etmeyecek ve çok daha verimli bir piyasa koşulu karşımıza çıkacak.”

“MESLEK LİSELERİ KUVVETLENMELİ”

Eğitimin iş hayatını doğrudan etkilediğini de söyleyen Kadri Kabak, meslek liselerinin durumu hakkında şunları belirtti: “Meslek liselerine son dönemlerde bir talep var. Olmalı da. Aileler çocuklarını bu konuda artık daha bilinçli bir şekilde bilgilendiriyor. Yani ailelere büyük iş düşüyor. Yıllarca bin bir türlü eğitimden geçip sonunda işsiz kalan gençlerimiz var. Ama artık gençlerimiz de durumun farkına varmaya başladı ve meslek liselerine hiç olmazsa elinde bir altın bilezik bulunması zihniyetiyle hareket edebiliyorlar. Bu çok güzel bir şey aslında. Çünkü sanayi kolları bugün çok sayıda işçi arıyor. Kendisini mesleği üzerine geliştirebilen ve yeteneği doğrultusunda istediği mesleği yapabilen bir kişinin ben işsiz kalabileceğine inanmıyorum. İşsiz kalabileceğine inanmadığım gibi, iş bulma sıkıntısı yaşayacağını da sanmıyorum. Hatta çok daha kolay iş bulacaktır. İyi bir elektrikçi, motor bölümü mezunu, kaynakçı, dikiş operatörü vb. gibi alanlarda yetenekleri doğrultusunda kendini geliştirebilen biri kesinlikle işsizlik sorununun dışında kalacaktır.”

“TEK TARAF BU SORUNU ÇÖZEMEZ”

İşsizliğin büyük bir sorun olduğunun altını çizen Kabak, “İşsizlik tek başına bir kurumun, bir kişinin, bir tarafın üstesinden gelebileceği bir problem değildir. İşsizlik büyük bir sorundur. Bütün dünya enerjisini buna harcıyor. Dünyada yedi milyar insan var. Beş milyar işgücü var ve iki yüz milyondan fazla işsiz var. Bütün ülkeler işsizlik meselesiyle boğuşmak için yüzbinlerce maddi kaynağını bu alana yoğunlaştırıyor. Bundan on yıl önce işsizlik rakamları bakımından çoğu ülkenin gölgesi bile olmazdık. Ama bugün işsizlik rakamımız Avrupa Birliği’ndeki işsizlik rakamlarının çok daha altında. Bugün bizdeki genç nüfusün işsizlik oranı yüzde 20 bile değil. Daha da aşağı seviyelere çekmeye çalışacağız bu rakamı. Ama herkes üzerine düşen görevi yapmak zorunda. Hep beraber, ülke olarak savaş vermemiz gerekiyor bu sorunla.”

“İŞ ZİRVESİ ÇOK VERİMLİYDİ”

Geçtiğimiz günlerde bir istihdam zirvesi gerçekleştirdiklerini hatırlatan Kabak, “Bu sene İzmir İstihdam Zirvesi’nin üçüncüsünü gerçekleştirdik ve son derece verimli bir zirve oldu. Sayın Valimiz Mustafa Toprak başta olmak üzere birçok kurum ve kuruluş bu konuda desteklerini verdi. Bütün İzmir oradaydı. Son derece başarılı bir organizasyon oldu. İşveren ve iş arayan aynı masada bire bir, canlı olarak görüştü. Bu tiyatral bir görüşme değildi. Her şey reel bir şekilde cereyan etti. On binlerce cv kabul edildi. On binlerce iş arayan belki de derdine derman buldu. Sivil toplum örgütlerinden, ajanslara, belediye ekiplerinden, odalara kadar çok sayıda kurum ve kuruluş oradaydı. Kısacası bütün İzmir oradaydı ve herkes İzmir’in slüetini ortaya koydu” dedi.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.