TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Şevket Özçelik canlılığını yitirdi

Sevgi Yolu’nun devamı olmasına rağmen yetersiz ışıklandırma ve yolun trafiğe açık olmasından dolayı Şevket Özçelik Sokağı’nın eski canlılığını yitirdiğini söyleyen esnaf, gerekli belediye hizmetlerinin yerine getirilmesiyle birlikte tekrar sokağın hayat bulacağını düşünüyor

Haber Giriş Tarihi: 25.05.2015 07:14
Haber Güncellenme Tarihi:
Kaynak: Haber Merkezi
ilksesgazetesi.com
Şevket Özçelik canlılığını yitirdi

NİLGÜN TAZE

12 yıldır Şevket Özçelik Sokağı’nda esnaflık yapan Keramettin Güleç, sokağın 12 yıl önceki haliyle bugünleri kıyasladığında en belirgin değişimin sokaktaki insan sayısının yüzde 70 oranlarında azalması olduğunu söyledi. Sokağın tekrar eski canlılığına kavuşabilmesi için acilen gerekenlerin yapılmasını istediğini belirten Güleç, “Nedenini tam olarak bilmesem de burada vakit geçirmeyi seven insanların artık sokağımıza gelmediği kesin. Kıbrıs Şehitleri’ne giden akıntı bu sokaktan geçerdi eskiden. Artık nedense geçmiyorlar. Eskiden sokağımızda yürümek bile kalabalıktan dolayı zor olurdu. Şimdi ise in cin top oynuyor.  Bence bu durumun en büyük nedenlerinden bir tanesi de ışıklandırmanın zayıf olması. Sokağımızda bir okul bulunmasına rağmen asayiş de çok zayıf.  Temizlik hizmetleri yapılıyor ancak yeterli değil. Çöpler hala öğlen saatlerine kadar bekleyebiliyor. Belli saatlerde çöplerin dışarı bırakılması ve aynı saatlerde de çöplerin toplanması daha mantıklı olur. Diğer birçok şehirlerde çöpler belli saatlerde toplanıyorken burada saat 11-12’ler de hala çöp arabalarının dolaştığını görüyorum. 2015’li yıllarda böyle bir sokakta bu manzaraların yaşanması bence doğru değil. Güvenlikle ilgili hemen hemen her iş yerinde bir kamera mevcut. Sokağımızın en büyük problemi bence yeterli ışıklandırmanın yapılmamış olması. Güneş ışığının kaybolmasıyla birlikte sokağımız karanlıklar içinde kalıyor. Otopark sorunu da bilindiği üzere sadece bizim sokağımızın değil neredeyse tüm İzmir’in ortak sorunu. Arabaların park edecek bir yeri yok bir şekilde park etmeyi başaranlarda olduğu yerden bir başka araç tarafından çıkış alanı bırakılmadığı için çıkış yapamıyor. Herhangi bir telefon numarası bırakılmadığı içinde araç resmen olduğu yerde mahsur kalıyor. Diğer araç sahibi uzun saatler sonra döndüğünde de bir tartışma yaşanmaması neredeyse imkansız. Etrafımızda sadece iki lisenin bahçesi ücreti mukabilinde otopark olarak kullanılabiliyor o da tabi ki yetersiz kalıyor. Ayrıca otopark ücretleri çok pahalı. Saat ücreti olarak alındığı için aracınızı gün boyu park etmeniz karşılığında 50 TL gibi yüksek bir fiyat ödemeniz sizden bekleniyor. Çoğu insan bu ekonomik bütçeye sahip olmadığı için de sokağımıza park etmeye çalışıyor. Sonucunda da tartışmaların yaşanması kaçınılmaz oluyor. Fuara park etmeyi de uzak olmasından dolayı kimse tercih etmiyor. Zaten bildiğim kadarıyla fuarda da saat ücretleri 7-8 TL. Siz olsanız bırakabilir misiniz? Sokağımız zaten dar bir sokak bir de tek sıra araçlar park edince çıkın işin içinden çıkabilirseniz. Yılın en büyük dolu yağışı yaşandı İzmir’de ancak sokağımız bu yağıştan kanalizasyon çalışmaları iyi yapıldığı için zarar görmedi. İnternetten birçok su taşkınlıkları yaşandığını izliyorum. Bir çok sayıdaki dükkan ve evi su basmış. Sokağımızda bir tek su meylinin aşağı doğru verilmediğini gözlemliyorum. Bunun dışında kanalizasyonla ilgili bir sıkıntımız yok. Sokakta tadilat yapıldı ancak eksiklikler hala yok değil” dedi.

 

IŞIKSIZ KALDIK

 

Sokağın en gözle görünür sorunun insan sayısının azalması olduğunu yenileyen sokak esnaflarından Emine Berberova, 4 gün boyunca sokak lambalarının hiç yanmadığını ve insanların artık sokaktan geçmeye korkar hale geldiğini belirterek, “Eski cirolarımızı insanlar artık sokağımıza girmekten korktuğu için yapamaz hale geldik. Alsancak, İzmir’in kalbi sayılır, sokağımızı Kıbrıs Şehitleri’ne kadar isteseler uzatabilirler. Bu çalışma sokağı hem turistler hem de esnaf için çok daha verimli hale getirir. Sokağımız şuan oldukça ölü bir halde. Bundan bir 10 yıl kadar önce sokağımız cıvıl cıvıldı. Öylesine kalabalıktı ki insanlar yürüyebilmekte dahi zorlanırlardı. Hemen yanı başımızda Sevgi Yolu olmasına rağmen ışıklandırma sadece oraya yapılarak, bizim sokağımız üvey evlat gibi bırakılmış. Sokağımıza baktığınızda karanlıklar içinde olduğunu görürsünüz. İnsanlar gelip geçmeye dahi korkar hale geldiler. Aralıksız 4 gün boyunca sokak lambalarının yanmadığını bilirim. Bu kesintiler yaşandığında esnaf arkadaşlarıma ‘yetkililere bilgi verdiniz mi?’ diye sorduğumda ya aradıklarını ama karşılarında bir yetkili bulamadıklarını ya da hiç arama gereği bile duymadıkları cevabını aldım. İnat edip kendim aradığımda ise önce 25 dakika bekletildim sonrasında ise 2 saat boyunca herkes telefonu birbirine sevk edip durdu. Sevgi yoluna kadar Konak Belediyesi’ne ait olduğunu sonrasının ise kendilerini ilgilendirmediğini söyleyip durdular. Bence böyle bir saçmalık olamaz. Sokak öyle bir haldeydi ki gün ışığı çekilir çekilmez saat 16.00’da dükkanınızı kapatıp gitmeniz gerekiyordu çünkü sokaktan geçmeye korkardınız.  ‘Neden burnumuzun dibindeki Sevgi Yolu’nda ışıklar var da bizde yok’ diye sordum ısrarla. Her defasında ‘siz bizim belediyeye ait değilsiniz’ cevabını aldım ve 4 koca günü karanlıklar içinde geçirdik. Otobüs güzergahlarının değiştirilerek son duraklarının kaldırılması insan akışının önünü kesti çünkü duraklar artık tam Kıbrıs Şehitleri’nin olduğu yerde. Temizlik konusunda bir sıkıntımız yok çünkü temizlik görevlilerimiz sağ olsunlar düzenli olarak çöpleri alıyorlar.  Otopark konusunda ise çok dar bir sokak olmamızdan dolayı sorunlar yaşanıyor. Aslında sokağımız Sevgi Yolu gibi trafiğe kapatılmış olsa çok daha iyi olur. Sevgi Yolu’ndan başlayıp Kıbrıs Şehitleri’ne kadar bu dar sokakların trafiğe kapatılmış olması hem gezmeye gelen vatandaşlara hem de esnafa büyük avantaj sağlar. Güvenlik konusunda sıkıntılarımız var maalesef. Daha çok kısa bir süre önce birkaç esnafımızın dükkanına hırsız girdi.  Düşünebiliyor musunuz damacana su taşıyan bir arkadaşımız suyu bırakmak için bir apartmana giriyor döndüğünde ise motorun yerinde yeller esmiş oluyor. Pastanenin camını kırdılar, 3-4 esnaf arkadaşımızın dükkanını soydular. Günün 24 saati açık duran bir marketimiz vardı sokağın güvenliğinde onun çok faydası oluyordu. O market kapandıktan sonra yeterli ışık olmadığı için de sokak hırsızların cazibe merkezi haline geldi.  İşyerlerinde kameraların olması pek bir şey ifade etmiyor çünkü o kameralar sadece kendi işyerini gözetliyor. Yaşlı bir teyzemizi takip eden çocuk apartmana girerek teyzenin cüzdanını çalmaya çalışmış. Allah’tan yan taraftaki telefoncular fark etmişler durumu ve çocuğu hemen oracıkta kıskıvrak yakalamışlar. Bakın bu olaylar gece değil gün ortasında yaşanan olaylar. Sokağımız yeşil olması bakımından oldukça güzel bir sokak. Ağaçlar özellikle bahar aylarında öylesine güzel çiçek açıyorlar ki mest olmamak elde olmuyor. Ancak ne hikmetse Şevket Özçelik Sokağı’nın değeri bilinmiyor. Kaldırımlarımızın yeniden yapılmış olması da sokağımızı güzelleştirdi” açıklamasını yaptı.

 

SICAK BİR SOKAKTAYIZ

 

Araç sahiplerinin park yeri ücreti vermemek için sürekli olarak dükkan önlerini işgal ettiğini ve bu yüzden de işlerinin olumsuz etkilendiğini ifade eden sokak esnaflarından Belgin Türker,  sokağın Sevgi Yolu gibi trafiğe kapatılıp çiçeklendirilmesini istediğini söyleyerek, “Benim arabam yok ancak sokağın dar olmasından dolayı araçlar bizim işlerimizi etkiliyor. Bence Şevket Özçelik Sokağı’nın görülen en büyük sıkıntısı bu. Dolu yağmasıyla birlikte her şeyimizi içeri kaçırdık ve su baskını yaşamaktan korktuk ancak kanalizasyon hizmetleri iyi yapılmış ki hiçbir tıkanıklık yaşanmadı. Sokağımızın en belirgin sorunlarından bir tanesi ışıklandırma. Geceleri kapkaranlık olduğu için insanlar sokağımıza gelmeyi haklı olarak tercih etmiyorlar. Güvenlikle ilgili geceleri ben pek fazla burada kalmadığım için neler olup bittiğini açıkçası çok fazla bilmiyorum. Sokağı genel anlamda seviyorum. Şirin, sıcak, sevecen bir sokak Şevket Özçelik. Severek de işimi yaptığım için de mutluyum. Sokağın insanları çok iyiler. Herhangi bir konuda yardıma ihtiyacım olduğu zaman ellerinden gelen her şeyi yapmak için çabalamaları beni mutlu ediyor”  dedi. 

 

GÜVENDE HİSSETMİYORUZ

 

Şevket Özçelik Sokağı’nın altyapı çalışmalarının yaklaşık 4-5 yıl önce komple yıkılarak yeniden yapıldığını ve altyapı ile ilgili herhangi bir sıkıntı yaşamadıklarını belirten sokak sakinlerinden  

Oğuzhan Yapıcı ise Şevket Özçelik Sokağı’nda kendilerini güvende hissetmediklerini söyleyerek, “Yılın en şiddetli yağmurlarında bile su taşkınlıkları oluşmuyor.  Koku olaylarına da artık rastlamıyoruz. Ben 14 yıldır burada esnaflık yapıyorum. Eskiden alışveriş merkezleri yokken sokak daha hareketliydi. İnsanlar buraya gelir ve zamanlarının da büyük bir kısmını burada geçirirlerdi. Şimdilerde ise bütün insanlar sözleşmiş gibi alışveriş merkezlerinden çıkmıyorlar.  Sokağımızın hareketli zamanlarında 15 tane kumpirci varken şimdi 3-5 tane kaldı. Temizliğimiz de düzenli olarak görevli arkadaşlarımız tarafından yapılmakta.  Bir tek güvenlik konusunda sıkıntımız var. Geçenlerde dağıttığı damacana suyunu bir apartmanın yukarısına taşıyan görevli aşağı indiğinde motorunu bulamadı. Gün ortasında şehrin tam merkezinde bulunan sokağımızda böyle bir olayın yaşanmış olması gerçekten bizi şaşırttı.  Aşağı yukarı her işletmenin kendine ait kamerası var ancak sokağın tamamını görebilecek şekilde düzenlenmiş bir sokak kamerası yok.  Böyle bir kameranın olması koca bir sokağın güvenliğini sağlayabilir. Sokağımızın yeşil alanları diğer sokaklarla kıyaslandığında gayet iyi bir durumda .  Yan tarafımızda Atatürk Lisesi’nin olması ve fuarın yeşil alanına yakın olmamız bize solunabilir bir hava sağlıyor. Bu bakımdan da bence şanslı sokaklardan bir tanesiyiz.  Sokağın yollarında bulunan ağaçlar çok eskiden dikildiği için harika bir görüntü oluşturuyorlar. Geceleri lambalar yanmadığı için sokağımız karanlıklar içinde kalıyor. Atatürk Lisesi’nden döndüğünüz zaman sokağa girmekten korkar hale geliyorsunuz.  Bunlar bir esnaf gözüyle gördüklerim. Şevket Özçelik Sokağı doğan görünümlü bir şahin gibi. Lambaları boşu boşuna buraya koymuşlar çünkü yanmıyor. Resmen karanlıklar içindeyiz. İnsanlar otoparklara para ödememek için sokağımıza hücum ediyorlar. Belediye birazcık çalışsa sokağımız harika olur ancak sadece seçimden seçime akıllarına geliyoruz. Hiçbir şey yaptıklarını ben görmüyorum. Belediye ancak gariban insanların mallarını kaldırmakla meşgul güçleri bir tek onlara yetiyor. Garibanlarla uğraşacaklarına sokaklara hizmet versinler. Levha vergisinden tutun da çöp vergisine kadar dünya kadar esnaftan vergi alıyorlar. Nerede bu vergilerin karşılığında verilmesi gereken hizmet? Şimdi de ne kadar doğru olduğundan emin olmamakla birlikte her esnaftan kapısın önünü kendisinin süpürmesi istenilmiş. Oldu tulumları giyip temizliğimizi de kendimiz yapalım. Levha parası alıyorsun işgaliye parası da alıyorsun peki ne iş yapıyorsun? Köşede bir gazete bayisi vardı o kapandıktan sonra arta kalan yere bakın üzerini kapatma zahmetinde bile bulunulmadı. O pisliğin ortadan kaldırılması için bir beton dökülecek üzerine hepsi o kadar” ifadelerini kullandı.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.