TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Pasif duruşlu politikacılarla çözüm süreci gerçekleşmez

Mardin Dernekleri Federasyonu (MARDİNFED)’nun ev sahipliğinde İstanbul’da düzenlenen 25. Mardinliler Çalışma Platformu’nun sonuç bildirgesinde, “Pasif duruşlu politikacılar ve cesaret damarları kurumuş sivil toplum kuruluşları ile çözüm süreci gerçekleşemez” denildi

Haber Giriş Tarihi: 20.12.2014 07:56
Haber Güncellenme Tarihi:
Kaynak: Haber Merkezi
ilksesgazetesi.com
Pasif duruşlu politikacılarla çözüm süreci gerçekleşmez

MÜSLÜM AKTÜRK/İSTANBUL

Mardin Dernekleri Federasyonu (MARDİNFED) tarafından 25.’si düzenlenen, “Barış Süreci ve Demokratikleşme Yolundaki Türkiye” konulu çalıştayın sonuç bildirgesi yayınlandı.

İstanbul Crown Plaza Otel’de bir süre önce gerçekleşen çalıştay programında benimsenen ve tavsiye edilen konular maddeler halinde sıralandı. Mardinfed Genel Başkanı İbrahim Biter’in başkanlığında gerçekleştirilen toplantıya Türkiye genelindeki Mardin dernekleri temsilcileri, eski Mardin milletvekilleri, belediye başkanları, iş adamları, farklı dinlere mensup cemaat temsilcileri, İstanbul’da bulunan sivil toplum kuruluşları temsilcileri ve diğer davetlilerin yoğun ilgi gösterdiği belirtilen açıklamada, 8 saat süren çalıştayda son derece demokratik bir ortam sağlandığı, fikir ve beyanların özgürce kürsüden dile getirildiği kaydedildi.

 

Çalıştay programında benimsenen ve tavsiye edilen konular şöyle:

 

  • 35 yıldan beri akan kardeşkanının durdurulması için halk hareketli platformlarda bilinçlendirme programının gerçekleştirilmesi
  • Hükümetin yürüttüğü çözüm sürecinin daha etkin ve nitelikli bir biçimde toplumsal katılımlarla güçlendirilme eğilimlerinin kazandırılması
  • Sokak eylemlerine karşı ve provakatif yapılara karşı ülke genelinde sosyal bütünlük kampanyalarının başlatılması
  • Bölge milletvekillerinin daha aktif rol almaları ve kitlesel gruplarla bölgede daha etkin çalışma yürütmeleri
  • Daha demokratik, daha özgür ve daha anlaşılabilir dillerin ve üslupların kullanılması
  • Halk üzerinde panik ve tahrik yaratan siyasi söylemlerin dozunun düşürülmesi gerekmektedir
  • Basın ve medya kuruluşlarının asparagas haber ve tahrik gücü oluşturan asılsız haberlerine karşı yaptırım gücü yükseltilmiş yasaların çıkarılması
  • Faili meçhul dosyaların üzerine daha etkin bir modelle gidilmesi
  • Sivil toplum kuruluşları ile hükümet arasında daha nitelikli bağların oluşturulması
  • Bölge milletvekillerinin akıcı ve etkin bir çalışma tablosu ile bölge halkının yanında mesai gerçekleştirmesi ve bu mesailerin kurumsal mekanizma ile yürütülmesi.

ORTADOĞU’DAKİ TUZAK SİSTEMLER

“Barış Süreci ve Demokratikleşme Yolundaki Türkiye” konulu çalıştayın sonuç bildirgesinde daha sonra şu ifadeler kullanıldı:

“Yukarıda yazdığımız görüş ve öneriler kardeş toplumların istikbalde de kardeş kalmaları ve 35 yılı aşkın süredir akan kanın durmasına dair olup ülkemizin Ortadoğu’daki tuzak sistemler içerisine çekilmeden hep beraber diriliş, hep beraber huzurlu Türkiye içindir. Pasif duruşlu politikacılar ve cesaret damarları kurumuş sivil toplum kuruluşları ile çözüm süreci gerçekleşemez. Bundan hareketle barış dolu Türkiye için atılacak her adım yapılacak her çalışma içerisinde Mardinfed ve nefer olarak hizmet vereceğimizi beyan ederiz.

Unutmayalım Türkiye Cumhuriyeti çatısı altında yaşayan bütün halklar bizim zenginliğimizdir. İnsanca yaşamayı, özgürlüğü, huzur ve mutluluğu seçeceksek bu evrensel insan hakları, hukuk ve adaletten geçer. Doğru bir gelecek kurmak istiyorsak demokratik yolları kullanmak, barış ve kardeşlik yollarını açmak, çözüm yolunda ne kadar samimi ve objektif olursak sonuç daha kolay ve yakın olur. Barış ve çözüm sürecinde hoşgörüyü, sevgi ve saygıyı elden bırakmamalıyız. Hiçbir zaman şiddet dilini değil, daima barış dilini kullanmalıyız.

Tarihi kentsel dönüşümün yaşandığı farklı kültürlerin ve yaşam tarzlarının olduğu Mardin  zengin mimari yapısıyla farklı demografik yapısıyla kültürel zenginliğinin yanı sıra eğitim ve kültür şehri kimliği stratejik açıdan Mardin ilinin çözüm sürecindeki yeri tartışılmazdır ve ortak kanı Mardin’in, barışın başkenti olduğudur. Hiçbir provokatif eylem bu güne kadar Mardin’de başarı gösterememiştir. Ancak son zamanlarda Mardin’de sokak hareketlerinin baş göstermesi hepimizi endişelendirmektedir. Olaya sadece parti faaliyetlerini halka anlatmak olarak gören bölge milletvekillerimizin yanlış stratejisi bakış bölünmesi yaratmakta ve arzu edilmeyen hususların gelişmesine neden olmaktadır. Bu nedenle parti değil ülke menfaatinin baz alınarak politikalar geliştirilmesi aciliyet göstermektedir. Sadece milletvekillerinin değil; muhtarından valisine, işçisinden iş adamlarına kadar kollektif yapının geliştirilmesi ve acil eylem planı sağlayarak dejenere edilmeye çalışılan çözüm sürecinin rehabilite edilmesi gerekmektedir. Buna dair hükümetin çok net ve tatmin edici bir dille anlatması ve toplumun huzur duygularını rehabilite etmesi gerekmektedir. Toplumsal olayların yarattığı psikolojik hareket sosyo ekonomik yapıyı olması gerekenden daha fazla negatif etkilemektedir. Yatırımcının cesaret duygularının sarsılması son derece risk oluşturacağından meslek örgütlerinin bu konuda bölgede bir dizi etkin program ve ziyaret gerçekleştirmelerinde büyük önem arz etmektedir.”

 

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.