Ticarette fiyatlara bir sınırlama koymak caiz mi?

Yazının Giriş Tarihi: 23.04.2016 08:20
Yazının Güncellenme Tarihi: 23.04.2016 08:20

İslam’ın ekonomik anlayışında serbest piyasa anlayışı vardır. Bu anlayışta isteyen istediği oranda mal alır ve satar. Bu malı da istediği fiyata alır ve satar. Tabi olağan durumlar için geçerlidir. Ancak olağan üstü dönemlerde deprem, afet, kıtlık… Dönemlerinde devlet gerektiğinde malın hem stokunu, karaborsasını, önlemek hem de kıtlıktan dolayı insanların mağdur duruma düşmemeleri için fiyatlara fıkhi bir tanımla narh koyabilir. Yani fiyatlara sınırlama getirebilir.

Lakin bugünkü piyasa koşulları gibi zamanlarda fiyatlara sınırlama getirilmez. Fiyatlara sınırlandırma getirilmediği gibi aynı zamanda kar oranlarına da bir sınırlandırma getirilmez. Çünkü istenilen bütün temel ihtiyaçlar her yer de var. Günümüzde de serbest rekabet piyasası var. Bir markette ya da iş yerinde satılan malının fiyatını beğenmeyen vatandaş diğer marketten ya da iş yerinden ihtiyacını alabiliyor.

Kıtlık ve karaborsa olmadığından fiyatlara ve kar oranlarına bir oran koyulmaz. Tabi her ne kadar dinen fiyatlara bir oran koyulmasa da Müslüman yakışan başta ticaretinde olmak üzere hayatın her alanında ehli vicdan olmasıdır.

Banka ile tefeciye verilen faiz arasında dinen bir fark var mı?

Faiz yasağı İslam’ın temel ilkelerinden birisidir. Nitekim Kur'an'ı Kerim'de faiz yasağına değişik üslup ve anlatım tarzıyla birden çok yerde temas edilmektedir. “Ey İman edenler, kat kat faiz yemeyin Allah'tan korkun ki kurtuluşa eresiniz.” (Al-i İmran 130), “Faiz yiyen kimseler tıpkı şeytan çarpmış kimseler gibi çarpılmış olarak kalkarlar. Onların bu hali, alışveriş de faiz gibidir, demelerindendir. Oysa Allah ticareti helal, faizi haram kılmıştır...” (Bakara 275-279) Ayetleri bunlardan sadece bir kaç örnektir.

Söz konusu bu ayetler ve Hz. Peygamberin hadislerinde faizin her türlüsü yasaklanmış ve haram kılınmıştır.Bu anlamda faiz İslam’ın temel yasaklarından birisi olduğundan bu yasağın ya da haramın kim ile yapıldığın bir anlamı yoktur. Faiz haramdır ister banka ile yapılsın, ister şahıslarla yapılsın. Buna göre banka ile şahıs arasında faiz hususunda hiçbir fark yoktur. Her iki işlemde haramdır.

Başka çare yoksa haram madde ile tedavi olmak caiz mi?

İslam bilginlerine göre haram maddelerle tedavi bazı durumlarda caizdir. İslam bilginleri başka çare kalmaması halinde ve Müslüman bir tabibin tavsiye etmesi halinde dinen yenilmesi içilmesi haram olan bir madde ile tedaviyi dinen uygun görmüştür. Bu konu ile ilgili İslam fıkıh doktrinde bira örneği çok verilip örnek gösterilmekte. Taş düşürmek için başka alternatif yoksa ve bunu güvenilir bir tabip tavsiye ediyorsa fıkıhçılar tedavi için biranın içilebileceğini söylemişlerdir.

İslam’da 52. gün duası var mıdır?

Bir kimsenin ölümünün 7, 40 ve 52. günü şeklinde zamanlar tayin edip bu zamanlarda özel merasim yapma veya özel dua okuma şeklindeki uygulamaların hiçbir dinî dayanağı yoktur.Ölen bir Müslüman’ın usulüne göre yıkanıp kefenlenmesi ve cenaze namazının kılınarak defnedilmesi farzdır. Bunun dışında yapılması zorunlu olan bir şey yoktur. Ancak, sevabı ölen kimsenin ruhuna bağışlanmak üzere hayır yapılabileceği gibi çeşitli vesilelerle dua da edilebilir.

Günün Ayeti

O, yedi göğü, birbiri üzerine yarattı. Rahmân'ın yaratmasında bir aykırılık, uygunsuzluk görmezsin. Gözünü döndür de bak, bir bozukluk görüyor musun?

Günün Hadisi

Bir mü'min için mutlaka (semadan) iki kapı vardır: Birinden ameli yükselir, diğerinden de rızkı iner. Bu mü'min ölünce, her iki kapı da ağlar.

Günün Sözü

Gülerek isyan eden, ağlayarak cehennemde yanar.

İbn-i Abbas

Günün Duası

Allah’ım bugün beni her türlü dünyevi ve uhrevi sıkıntı ve yanlışlardan koru.

Bunları biliyor muyuz?

Bâbüs-Selâm Nedir?

Hz. Peygamberin Medînede yaptırdığı Mescid-i Nebî'nin batı duvarında kıbleye yakın olan kapısı. Bâb-ı Mervân diye de bilinen bu kapı, Mescid-i Nebî'nin beş kapısından en büyüğü ve en süslüsüdür.

 

Günün Nüktesi

“Tüm bu yaptıklarını bir de, motor çalışıyorken yapmayı denesenize…”

Ünlü kalp cerrahı De Bakey, otomobilini tamire götürmüştü. Tamirci, otomobilin kaputunu açtıktan ve motoru bir süre inceledikten sonra, bir şeyler söylemek için De Bakey’den izin istedi.

“İkimiz de hemen hemen aynı işi yapıyoruz sayılır” dedi. “Örneğin ben şimdi kaputu açtıktan sonra büyük bir özenle sorunun nerede olduğunu, nereden kaynaklandığına bakacağım, bunları saptadıktan sonra ise kapakçıkları temizleyeceğim, gerekirse kabloları, motor yağını değiştireceğim, hatta çok gerekli ise motoru çıkarıp yerine yenisini takacağım.”

Tamirci bunları söyledikten sonra, kafasını kurcalayan sorusunu da sordu: “Söylesenize nasıl oluyor da, aynı işi yapmamıza karşın siz milyon dolarlar kazanıyorsunuz, ben ise bu iş karşılığında yalnızca üç beş kuruş alabiliyorum?Tamircinin söylediklerini tebessümle dinleyen De Bakey, meslektaşının kulağına eğildi ve şöyle fısıldadı: “Tüm bu yaptıklarını bir de, motor çalışıyorken yapmayı denesenize…”

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.