Jokeylikten para kazanmak caiz mi?

Yazının Giriş Tarihi: 07.10.2016 09:33
Yazının Güncellenme Tarihi: 07.10.2016 09:33

İslam inancında ata binmek ya da bu tarz sportif faaliyetlerde bulunmak tavsiye edilmiştir.Bu anlamda çocuklara, gençlere ve arzu eden yetişkinlere ata iyi binmeyi öğretme anlamına jokeyliğin meslek edinilmesine bir sakınca yoktur. Bilakis sevap vardır. Çünkü Hz. Peygamber at yetiştiriciliği ve biniciliğine ilişkin yönlendirici sözleri vardır.

Ama kumar türü at yarışlarında görev alma anlamında jokeylik caiz değildir. Zira bu tür binicilikte Kur’an’ın yasakladığı “günah olan işlerde yardımlaşma” vardır. Nitekim Kur’an-ı Kerim’de bu hususta mealen Allah Teâlâ şöyle buyurmaktadır:

“İyilikte ve fenalıktan sakınmakta yardımlaşın, günah işlemek ve aşırı gitmekte yardımlaşmayın.” (Mâide, 5/2)

Buna göre kumarın bir çeşidi olan at yarışı için jokeylik yapmak caiz değildir. Ancak bir spor ve at biniciliğini öğretmek için jokeylik yapmakta bir sakınca yoktur.

İslam taşıyıcı anneliği niçin caiz görmemektedir?

Doğacak çocuk öz annesi olmayan bir başka kadının rahminde büyüdüğünden soy karışmasına neden oluyor. Bu nedenle taşıyıcı annelik dinen uygun değildir. Ayrıca, kocası dışında yabancı bir erkekten alınan sperm ile bir kadının gebeliğinin sağlanmasına yönelik “sperm bankası” yöntemiyle hamile kalınmasının da “insanlık duygularını rencide etmesi ve zina unsurlarını taşıması” sebebiyle caiz değildir.

Kadın veya erkekteki bir kusur sebebiyle, gebeliğin gerçekleşmesinin mümkün olmadığı hallerde tüp bebek yöntemi ile çocuk sahibi olmada herhangi bir sakınca yoktur. Ancak bunun da belli şartları vardır. Döllendirilecek yumurta ve spermin, nikahlı eşlere ait olması ve döllenmiş olan yumurtanın, başka bir kadının rahminde değil yumurta sahibi annenin rahminde gelişmesi gerekiyor. Ayrıca bu işlemin, gerek anne-babanın; gerekse doğacak çocuğun ruhî ve akli sağlığı üzerinde olumsuz bir etkisinin olmayacağının tıbben sabit olması koşulu ile caizdir.Bu şartlar sağlandığı takdirde normal yoldan anne olması mümkün olmayan evli kadınların, çeşitli tıbbi yollarla gebeliklerinin sağlanmasında, İslami hükümler açısından herhangi bir sakınca yoktur.

Botoks yaptırmak caiz midir?

İslam’da, yaratılıştan getirilen özellikleri (fıtrat) değiştirmeye yönelik tasarruf ve müdahaleler yasaklanmıştır. Nitekim Hz. Peygamber, güzelleşmek maksadıyla vücuda dövme yapmak, dişleri incelterek seyrekleştirmek gibi işlemleri, yaratılışı değiştirmek kapsamında değerlendirmiş ve bunu yapanların Allah’ın rahmetinden uzak olacağını ifade etmiştir (Buhârî, Libâs, 83-87; Müslim, Libâs, 33).

Yüzdeki kırışıkları gidermek için, botulinum denilen zehirli (toksit) bir maddeden elde edilen sıvının, yüzde kırışıkların bulunduğu yere iğne ile az miktarda zerk edilmesini ifade eden “botoks” da genel amacı itibarı ile estetik müdahale niteliğindedir. Bu sebeple, botoks yaptırmak caiz değildir.

Çocuk baliğ olunca babanın sorumluluğu dinen biter mi?

Baba, çocuklarına rüşte erinceye kadar bakmakla mükelleftirler. Çocukları reşit, akil-baliğ olduktan sonra anne ve babanın onlara bakma zorunluluğu yoktur. Ama anne ve baba ihsanından, çocuklarına rüştten sonrada bakmakta ve yardımcı olmaktadır. Hatta iş ve yuva sahibi yapmaktadır.

Bu dini bir görev olmasa da Müslüman anne ve babalar kendilerine bir görev ve sorumluluk telakki ederek rüştten sonra da evlatlarına yardımcı olmaktadırlar. Dolayısıyla çocuk baliğ olunca kendi sorumluluğu başladığından babanın sorumluluğu biter.

Günün Hadisi

“Kim mü'mine zarar verirse Allah da onu zarara uğratır. Kim de mü'mine meşakkat verirse, Allah da ona meşakkat verir.”

Tirmizi, Birr 27

Günün Sözü

Daima ara, bugün altın ararken bakır bulursun, yarın bakır ararken altın.

Cenap Şahabettin

Günün Duası

Allah’ım ülkemize, milletimize ve de inancımıza ihanet etmekten bizi koru.

Bunları biliyor muyuz?

Hûri Nedir?

Allah’ın iman edenlere mükâfat olarak hizmet için yarattığı cennet kızları demek.

Günün Nüktesi

Hangi Kurt Kazanacak?

Kızıldereli Cherokee kabilesinin yaşlılarından biri hayat, ask ve evlilik üzerine konuşurken şunları söylüyor:

“İçimizde iki kurt var ve bunların arasında da korkunç bir savaş. Kurtlardan biri; korkuyu, öfkeyi, kıskançlığı, pişmanlığı, açgözlülüğü, kibri, kendine acımayı, küskünlüğü, aşağılık duygusunu, yalanları, üstünlük taslamayı ve benciliği temsil ediyor. Diğeri ise; zevki, huzuru, sevgiyi, umudu, paylaşmayı, cömertliği, dinginliği, alçak gönüllülüğü, nezaketi, yardım severliği, dostluğu, anlayışı, merhameti ve inancı temsil ediyor.”

Gençlerden biri, “Hangi kurt kazanacak?” diye soruyor. Yaşlı adam kısaca cevap veriyor: “Beslediğiniz...”

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.