Bir ürünün imalatında kullanılmak üzere domuz bağırsağının alım satımını yapmak caiz midir?
Yazının Giriş Tarihi: 23.10.2024 08:39
Yazının Güncellenme Tarihi: 23.10.2024 08:39
Domuz, dinimizin pis saydığı ve etinin yenilmesini haram kıldığı bir hayvandır. Nitekim Kur’an-ı Kerim’de, “Allah, size ancak leş, kan, domuz eti ve Allah’tan başkası adına kesileni haram kıldı…” (Bakara, 2/173) buyurulmaktadır. Her ne kadar bu ayet-i kerimede, domuzun etinin haram kılındığından söz edilmiş ise de En’am Suresinin 145. ayetinde geçen “rics” kelimesi ile, A’raf Suresinin 157. ayetinde yer alan “(Allah) onlara pis ve murdar olan şeyleri haram kılar” ifadelerini birlikte değerlendiren İslam alimleri, domuzun her şeyinin haram olduğu sorucunu çıkarmışlardır. Buna göre, domuzun kendisi, eti, yağı, derisi ve diğer tüm organları pistir, Müslüman için mal değildir. Bir Müslümanın mal olmayan bir şeyi alıp satması caiz değildir. Nitekim Hz. Peygamber içki, leş, put ve domuzun satımının Allah ve Rasulü tarafından kesinlikle yasaklandığını bildirmiştir (Buhari, Büyu 111). Dolayısıyla domuzdan elde edilen her türlü ürünün zaruret bulunmadıkça yenilmesi, içilmesi, giyilmesi ve kullanılması haram olduğu gibi, Müslümanlara da gayrimüslimlere de satışı caiz değildir. Bunların satışından elde edilen kazanç da haramdır. Dolayısıyla gayrimüslimlere yönelik de olsa, sosis imalatında kullanılmak üzere domuz bağırsağının alım satımını yapmak caiz değildir.
Erginlik yaşından sonra Akika kurbanını kesmek gerekir mi?
Yeni doğan bebeğin başındaki ilk saçlarına akîka; bu çocuğun doğumundan yedi gün sonra başındaki tüyleri kısmen veya tamamen tıraş edip adını koyduktan sonra Allah’a şükür için kesilen kurbana akîka kurbanı denir. Doğumun yedinci gününde çocuğa güzel isim vermek, aynı günde akikasını kesmek, sonra saçını tıraş edip, ağırlığı kadar, altın, altına güç yetirilmezse gümüş sadaka olarak vermek, sağ kulağına ezan, sol kulağına da kamet getirmek sünnettir. Akîka kurbanı, Hanefi mezhebine göre mubah. Şafii mezhebine göre ise sünneti müekkededir. Bu kurban çocuğun doğduğu günden baliğ olacağı erginlik yaşına kadar kesilebilir. Ancak doğumun yedinci gününde kesilmesi daha çok sevap kazanmaya sebeptir. Kesilen kurbanın kemikleri çocuğun sıhhatli olmasına sebep olsun niyetiyle kırılmayıp eklem yerlerinden sıyrılır. Akîka kurbanının etinden bunu kesen kimsenin yiyebileceği gibi ev halkı da bu etten yiyebilir. Ancak erginlik yaşından sonra akika kesilmez. Aynı şekilde akika, canlı doğana kesilir. Yani canlı doğan kimseler için kesilir. Ölü doğan bir kimse için akika kesilmez. Ancak ölü doğan kimse için kesilmek istense de bunun dinen bir sakıncası yoktur.
Parmağı kesilen kimse abdest alırken bu parmağını yıkamak zorunda mı?
Abdest uzuvlarından birisinde yara veya hastalık bulunan kişi, bu organını yıkaması halinde organına zarar verecekse ya da hastalığı daha da artacaksa bu abdest organına yıkamayacak bunun yerine ıslak elle mesh eder. Bu rahatsızlık abdest veya gusül uzuvlarının çoğunluğunda ise, abdest veya gusül yerine teyemmüm edilir.
Günün Ayeti
“Sizin için geceyi örtü, uykuyu istirahat kılan, gündüzü de dağılıp çalışma (zamanı) yapan O’dur.”
Furkan, 25/47.
Günün Hadisi
Hangi kadın, kocası kendisinden razı olarak vefat ederse, cennete girer.”
Tirmizî, “Radâ”, 10.
Günün Sözü
Ölümü sık sık hatırla. Eğer darlık içindeysen sana bolluk, bolluk içindeysen darlık verir.
Ömer b. Abdülaziz
Günün Duası
Allah’ım bugün bize helal rızık nasip eyle ve bizi haramlardan koru.
Bunları biliyor muyuz?
Hümeze nedir?
Bir insanı gıyabında ayıplamak, çekiştirmek, gıybetini yapmak, gammazlık yapmak ve ta’n etmek anlamındaki “hemz” kökünden türeyen hümeze, çok ayıplayan, gıybet eden, arkadan çekiştiren kimse demektir.
Günün Nüktesi
Neden bu kadar sakinsiniz?
Büyük bir arife sordular:
“Neden bu kadar sakinsiniz?”
Dedi ki;
Uzun zaman okumam ve tecrübelerimin neticesinde hayatımı beş esas üzerine kurdum:
1- Benim rızkımı kimsenin yiyemeyeceğini anladım ve sakinleştim.
2 – Allah’ın beni daima gördüğünü anladım ve hâya ettim.
3 – Benim işimi kimsenin yapamayacağını anladım ve çalışmaya koyuldum.
4 – Anladım ki işimin sonu ölümdür ve ona hazırlandım.
5 – Anladım ki iyilik ve kötülük her ikisi de kalıcıdır, dolayısıyla iyiliklerimi çoğalttım ve kötülüklerimi azalttım.
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Doç. Dr. Zeki Uyanık
Bir ürünün imalatında kullanılmak üzere domuz bağırsağının alım satımını yapmak caiz midir?
Domuz, dinimizin pis saydığı ve etinin yenilmesini haram kıldığı bir hayvandır. Nitekim Kur’an-ı Kerim’de, “Allah, size ancak leş, kan, domuz eti ve Allah’tan başkası adına kesileni haram kıldı…” (Bakara, 2/173) buyurulmaktadır. Her ne kadar bu ayet-i kerimede, domuzun etinin haram kılındığından söz edilmiş ise de En’am Suresinin 145. ayetinde geçen “rics” kelimesi ile, A’raf Suresinin 157. ayetinde yer alan “(Allah) onlara pis ve murdar olan şeyleri haram kılar” ifadelerini birlikte değerlendiren İslam alimleri, domuzun her şeyinin haram olduğu sorucunu çıkarmışlardır. Buna göre, domuzun kendisi, eti, yağı, derisi ve diğer tüm organları pistir, Müslüman için mal değildir. Bir Müslümanın mal olmayan bir şeyi alıp satması caiz değildir. Nitekim Hz. Peygamber içki, leş, put ve domuzun satımının Allah ve Rasulü tarafından kesinlikle yasaklandığını bildirmiştir (Buhari, Büyu 111). Dolayısıyla domuzdan elde edilen her türlü ürünün zaruret bulunmadıkça yenilmesi, içilmesi, giyilmesi ve kullanılması haram olduğu gibi, Müslümanlara da gayrimüslimlere de satışı caiz değildir. Bunların satışından elde edilen kazanç da haramdır. Dolayısıyla gayrimüslimlere yönelik de olsa, sosis imalatında kullanılmak üzere domuz bağırsağının alım satımını yapmak caiz değildir.
Erginlik yaşından sonra Akika kurbanını kesmek gerekir mi?
Yeni doğan bebeğin başındaki ilk saçlarına akîka; bu çocuğun doğumundan yedi gün sonra başındaki tüyleri kısmen veya tamamen tıraş edip adını koyduktan sonra Allah’a şükür için kesilen kurbana akîka kurbanı denir. Doğumun yedinci gününde çocuğa güzel isim vermek, aynı günde akikasını kesmek, sonra saçını tıraş edip, ağırlığı kadar, altın, altına güç yetirilmezse gümüş sadaka olarak vermek, sağ kulağına ezan, sol kulağına da kamet getirmek sünnettir. Akîka kurbanı, Hanefi mezhebine göre mubah. Şafii mezhebine göre ise sünneti müekkededir. Bu kurban çocuğun doğduğu günden baliğ olacağı erginlik yaşına kadar kesilebilir. Ancak doğumun yedinci gününde kesilmesi daha çok sevap kazanmaya sebeptir. Kesilen kurbanın kemikleri çocuğun sıhhatli olmasına sebep olsun niyetiyle kırılmayıp eklem yerlerinden sıyrılır. Akîka kurbanının etinden bunu kesen kimsenin yiyebileceği gibi ev halkı da bu etten yiyebilir. Ancak erginlik yaşından sonra akika kesilmez. Aynı şekilde akika, canlı doğana kesilir. Yani canlı doğan kimseler için kesilir. Ölü doğan bir kimse için akika kesilmez. Ancak ölü doğan kimse için kesilmek istense de bunun dinen bir sakıncası yoktur.
Parmağı kesilen kimse abdest alırken bu parmağını yıkamak zorunda mı?
Abdest uzuvlarından birisinde yara veya hastalık bulunan kişi, bu organını yıkaması halinde organına zarar verecekse ya da hastalığı daha da artacaksa bu abdest organına yıkamayacak bunun yerine ıslak elle mesh eder. Bu rahatsızlık abdest veya gusül uzuvlarının çoğunluğunda ise, abdest veya gusül yerine teyemmüm edilir.
Günün Ayeti
“Sizin için geceyi örtü, uykuyu istirahat kılan, gündüzü de dağılıp çalışma (zamanı) yapan O’dur.”
Furkan, 25/47.
Günün Hadisi
Hangi kadın, kocası kendisinden razı olarak vefat ederse, cennete girer.”
Tirmizî, “Radâ”, 10.
Günün Sözü
Ölümü sık sık hatırla. Eğer darlık içindeysen sana bolluk, bolluk içindeysen darlık verir.
Ömer b. Abdülaziz
Günün Duası
Allah’ım bugün bize helal rızık nasip eyle ve bizi haramlardan koru.
Bunları biliyor muyuz?
Hümeze nedir?
Bir insanı gıyabında ayıplamak, çekiştirmek, gıybetini yapmak, gammazlık yapmak ve ta’n etmek anlamındaki “hemz” kökünden türeyen hümeze, çok ayıplayan, gıybet eden, arkadan çekiştiren kimse demektir.
Günün Nüktesi
Neden bu kadar sakinsiniz?
Büyük bir arife sordular:
“Neden bu kadar sakinsiniz?”
Dedi ki;
Uzun zaman okumam ve tecrübelerimin neticesinde hayatımı beş esas üzerine kurdum:
1- Benim rızkımı kimsenin yiyemeyeceğini anladım ve sakinleştim.
2 – Allah’ın beni daima gördüğünü anladım ve hâya ettim.
3 – Benim işimi kimsenin yapamayacağını anladım ve çalışmaya koyuldum.
4 – Anladım ki işimin sonu ölümdür ve ona hazırlandım.
5 – Anladım ki iyilik ve kötülük her ikisi de kalıcıdır, dolayısıyla iyiliklerimi çoğalttım ve kötülüklerimi azalttım.