Ne yazık ki ülkemizde seçimlerde fanatizm öne çıkıyor. Özellikle yerel seçimlerde seçilecek kişinin kabiliyetlere bakmak yerine onun hangi partiden aday olduğuna bakılıyor. Siyasi partinin hangisi olduğuna bakılmasına takılmıyorum ama hangi partiden aday olduğuna bakanlar o partinin tüzüğünü hiç okudular mı acaba. Yani kuruluş amaçlarını bildikleri bir siyasi partiye mi oy veriyorlar.

Benim gördüğüm kadarı ile CHP ye ve MHP’ye parti ismi için oy veriliyor. AK Parti ye ise Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan için. Diğer partilerde de liderleri için oy verildiğini söylemek mümkündür.

***

Peki yerel seçimler 31 Mart 2024 günü gerçekleşecek. Adaylar yollarda, çarşılarda, her yerdeler ve vaatlerini sıralıyorlar. Belki danışmanları not alıyorlardır. Belki de sadece sözde kalıyordur. Ama onlar anlatmaya deva ediyorlar, vatandaş olarak bizlerde dinlemeye ve istediğimiz adayın sözlerine inanmaya devam ediyoruz.

***

Seçimler bittikten sonra, onlar makamlarında yine kendi bildiklerini yapıyorlar. Partilerinin sözünü dinliyorlar. Vatandaşa verilen sözler zaten unutuluyor. Vatandaşın beklentilerinin başında iş oluyor. Verilen iş sözlerinin yerini getirilmesi. Ancak seçimlerden sonra çok azı bu amacına ulaşıyor. Diğer iş alımları hepimizin bildiği gibi büyük oranda ilgili partinin merkezinden bildiriliyor ya da oradan gelen referanslar dikkate alınıyor.

***

Benim hayalim ileride tüm yerel seçimlerde bağımsız adayların kazanması yönünde. Bir belediye başkanı benim düşünceme göre bir siyasi partiye bağlı olmamalı, seçildiği bölgenin vatandaşlarına bağlı olmalı ve onlar için çalışmalı. Sorumluluk bölgesi sınırları içirişinde yapılacakları yine o bölge de yaşayan hangi siyasi partiden olursa olsun vatandaşları dinleyerek çözmeli. Belki de hiç olmayacak ama bir gün bağımsız adayların daha çok yerel yönetim seçimlerinde başarıya ulaştıklarını göreceğiz.

Tüm bunlardan sonra vatandaşlara küçük bir uyarım olacak. Lütfen seçimlerde adayların her söylediğine her planlarına aldanmayalım. Tüm bu sebeplerden ve aday olduğu partisine sempatiden dolayı kendi aranızda asla tartışmayın.

***

Mahallenizde, sokağınızda, okey, tavla oynadığınız kahvelerde, sohbet ettiğiniz parklarda, sarın ama sakın siyasi parti tartışmalarına girmeyin. Seçimler bittikten sonra söylediklerinizden pişman olacaksınız. Tartıştığınız komşunuzla, arkadaşınızla yine sohbet edebilme, yüz yüze bakabilme şansını yok etmeyin. Seçim bitecek sizler, bizler yine aynı hayata devam ediyor olacağız, yine aynı mahalleden sokaktan arkadaşlarımızı, komşularımızı görecek, onlara selam verip onlardan selam alacağız. Yine onlardan yardım isteyecek, yine onlara yardım edeceğiz. Bu güzellikleri yok etmemek için lütfen yakınlarınız ile aşırıya kaçan siyasi sohbetler yapmayın.

***

Birlikte yaşamak hem zor, hem çok kolay ve güzeldir. Bizler güzel olanı seçelim. Dostluk, arkadaşlık, komşuluk bağımızı güçlü tutalım. Biliyoruz ki seçimler gelip geçici ama dostluklar baki olsun…