TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Urla’ya siyaset geri gelecek

İLKSES TV ekranlarında yayınlanan Sultan Gümüş Kaya ile Birinci Sayfa konuğu olan Zafer Partisi İzmir Milletvekili Adayı Anıl Sencer, “Urla’ya siyaset geri gelecek” diye konuştu

Haber Giriş Tarihi: 27.04.2023 10:22
Haber Güncellenme Tarihi:
Kaynak: Haber Merkezi
ilksesgazetesi.com
Urla’ya siyaset geri gelecek

YAREN ELMAS GÜZELKAN

Zafer Partisi eski Urla İlçe Başkanı ve Zafer Partisi İzmir Milletvekili Adayı Anıl Sencer, Sultan Gümüş Kaya ile Birinci Sayfa programına konuk oldu. Sencer, adaylık sürecindeki yaşadıklarını ve siyasetteki hedeflerinden bahsetti. Sencer, “Partimiz için güzel şeyler yaptık. Çalışmalarımız, Urla halkından güzel tepkiler alınca partimiz önemli bir hale geldi. 1. Bölgede girmedik sokak, girmedik esnaf bırakmıyoruz. Halktan gelen tepkiler sandığa yansırsa 15 Mayıs’ta Türkiye’yi güzel şeyler bekliyor. Biz halktan yana çok umutluyuz. 14 Mayıs akşamını iple çekiyoruz” ifadelerinde bulundu.

SİZ KAYYUMA HESAP VERMELİSİNİZ

Urla’daki siyaseti değerlendiren Sencer, “Urla’da siyasi bir boşluk var. CHP’nin senelerdir İzmir’de kurduğu hakimiyet nedeniyle biz bu siyasi boşluğu yaşıyoruz. Urla eski Belediye Başkanımız Burak Oğuz hüküm giydi. Bizi kayyuma terk ettiler. Bu konuda bile bile lades denildi. Biz Urlalılar bu konudan hicap duyuyoruz. Tuncay Özkan’ın yayınlandığı videosunda dediği şey ‘Kayyum kötü çalışıyor, belediyelerimizi mahvetti’. Her yer çukur, her yer berbat durumda. Bu konu doğru gerçekten kötü yollarımız vardı. Şu an seçimden dolayı kayyum yolları düzeltmeye çalışıyor. Biz Urlalılar, Tuncay Özkan’ın o videosunu tebessümle karşıladık. Biz Urlalıların aklıyla oynamayın, kayyumdan hesap soracağız diyorsunuz. Siz kayyuma hesap vermelisiniz. Kayyum, belediye başkanı olmamasına rağmen kötü işler çıkartmıyor” şeklinde konuştu.

Urla’daki siyasi boşluğun nasıl doldurulabileceğine ilişkin konuşan Sencer, “Tuncay Özkan’ın paylaştığı videoya yine değineceğim ama o video da Tuncay Özkan, 14 Mayıs’ta kayyumun gideceğini söylüyor. Lakin bu böyle olmaz. Ceketimi assam kazanırım mantığının halkta geri tepmesini sağlayacak bir hareket olacak. Yerel seçimler geliyor. Ben yerel seçimlerde Urlalıların neler yapacağını iyi biliyorum. O zaman Urla’ya siyaset geri gelecek. Önümüzde de genel seçimler var. Zafer Partisi İzmir Milletvekili Adayı Anıl Sencer olarak Urla’da siyaseti dizayn etmek için çalışacağım” dedi.

SANAL ÖNYARGI VAR

Zafer Partisi’ne karşı önyargı olup olmadığına dair konuşan Sencer, “Bu önyargıyı şöyle ifade edebiliriz söz hakkına sahip kitlelere hitap eden kesimin oluşturmuş olduğu bir sanal önyargı var. Halkın arasına girdiğimizde bu oluşturulan sanal önyargıya rağmen, Zafer Partisi’ne olumlu bir tepki var. Çok fazla kişiyle kontak kurdum. Saha gerçekten çok farklıymış. O kadar dolaşmama rağmen sadece Suriyeli bir esnaftan tepki aldım. Onunda Suriyeli olduğunu bilmiyordum. 14 Mayıs’tan sonra Suriyelileri gönderiyor muyuz dediğimde hayır bende onlardan biriyim dedi. Doğru bir şekilde vatandaşlık alınmadıysa burada olan Suriyeliler gidecek” şeklinde konuştu.

MECLİS KÜRSÜSÜNÜ İŞGAL EDECEĞİM

Milletvekili olduğunda mecliste dile getireceği konulara değinen Sencer, “Meclis kürsüsünü işgal edecek olan vekillerden biri olacağım. Çalışkan vekil olacağımı düşünüyorum. Çocuklarla, doğayla, hayvanlarla alakalı hassasiyetim çok yüksektir. Etrafta bu şekilde tanınırım. Çalışmalarımın çoğu bu alanlarda gerçekleşecek. Zafer Partisi’nde liyakat esastır. Bizim partimizde ekonomi, milli güvenlik alanında uzmanlaşmış kişiler var. Milli güvenlik uzmanımız olan Fikret Bayır partimizin 1. Bölge milletvekili adayıdır ve Yüksel Taşkın’ın birebir rakibidir. Bayır, emekli kurmay albaydır ve Atatürk ile alakalı kitap yazmıştır. Yüksel Taşkın’ın meclise girecek olmasına katlanamıyorum. Bu konuya değindim çünkü Yüksel Taşkın’ın Atatürk’le alakalı şöyle sözleri var: Bölücü, ırkçı, faşist. Fethullah Gülen ile alakalı da post modern şamanmış. Gülen ağladığı zaman gözyaşlarıyla ruhunu yıkarmış. İki aday var, halkımız bu konulara istinaden karar versin. Mecliste dediğim gibi benim ağırlık vermek istediğim konular bunlar. Diğer konu ise deprem bölgemiz. Deprem bölgemizin kalkınması için hiçbir şey yapılmıyor. Ben oraya ağırlık verip plan, projeler yapmak ve o komiteler içerisinde yer almak istiyorum. Bir de İzmir milletvekili olarak burada kalacağım ve dört gün boyunca sahada olacağım. Ben İzmir’de yaşayan Ankara’da çalışan bir milletvekili olmak isteyen bir milletvekili adayıyım. Yarımada için yapılacak çok fazla şey var. İzmir’e ve Yarımadaya kötü belediyeciliğin getirmiş olduğu bir sürü etki var. Bunlar üzerinde çalışmalar yapacağım” açıklamalarında bulundu.

KÜLTÜR VE SANAT YAŞAMDIR

Antakya Medeniyetler Korosu’nun yaşadığı acı kayıplara mütevellit onları ayağa kaldırmak ve destek olmak isteyen Sencer, “Benim milletvekili aday adaylığımdan çok önce başlayan bir süreç ve siyasetin tamamen dışında olan bir şey. Siyaset çok başka, şu an bizim insaniyet kısmımız var. Hepimizin hiç unutmayacağı, hiç kapanmayacak yaralar açan bir deprem yaşadık. Bu depremde etkilenen milyonlarca insan ve açıklananın yanı sıra vefat eden sayısını bilmediğimiz insanlar var. En çok etkilenen illerden birisi de Hatay. Ben depremin sekizinci veya dokuzuncu günü Antakya Medeniyetler Korosu Şefi Yılmaz Bey’le bir ortak arkadaşım sayesinde tanıştım. Kendisi İzmir’e gelmiş. Ben iş yerimi kapattım ve iş yerindeki tüm olanaklarımı deprem yardımlarına ayırdım. O zaman Zafer Partisi Urla İlçe Başkanıydım. Hepimiz şu görmüş olduğunuz Zafer Partisi rozetlerimizi bir kenara koyduk ve bir fiil Urla Kent Konseyi’nde üç hafta boyunca çalıştık. Yılmaz Hoca ile tanıştıktan sonra ben onu Kent Konseyi’ne davet ettim. Yılmaz Hoca orada konuşsun, durumu anlatsın onlar için neler yapabileceğimize bakalım diye düşündük. Mustafa Kemal Atatürk’ün bir sözü var biliyorsunuz ki; Hatay benim şahsi meselem demiştir. Şu anda bu sözün ne kadar önemli olduğu daha çok anlaşılıyor. Ben Yılmaz Hocayla konuştuğumda bir yardım konseri düzenleyelim diye söyledim. Yok olmuş bir bölgeyi toparlamak gerekiyorsa, kitlelere hitap ederek yapmak lazım. Önce orada kültürü ve sanatı kaldırmak lazım ki diğer her şey yeşerebilsin. İnsanların ruhunu besleyeceksiniz ki fiziksel olarak aktif olabilsinler. Kültür sanat, bölgedeki yaşam demektir. Antakya Medeniyetler Korosu, Nobel ödüllerine aday gösterilmiş bir korodur. Bende o bölgeyi ayağa kaldırmak için koro şefine böyle bir çağrıda bulundum. Bu konuda bana Urla’daki STK’lar çok yardımcı oldu. Ercan Kesal ve Nazan Kesal’a çok teşekkür ediyorum. Bu proje için ellerini taşın altına değil gövdesini soktu. Bugün Urla Dam’da bu konser gerçekleşecek” ifadelerinde bulundu.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.