TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Tekno- Kapitalizim Etik Değerlerin Canavarı mı?

Yazının Giriş Tarihi: 14.10.2022 07:26
Yazının Güncellenme Tarihi: 14.10.2022 07:26

Cep telefonlarımızın dijital teknolojiler sayesinde televizyon, gazete, radyo, bilgisayar ve sosyal ağ hizmetleri ile donanımı arttıkça insanlık ister istemez teknoloji bağımlısı haline geldi. Elbette teknolojinin belirlediği bir kültürel ortam oluştu. Telefona yüklenen her uygulamanın kendine özgü bir anlatı kültürü var. Facebook sanki eski dostlardan haberdar olma sempatisiyle özellikle yetişme döneminde ancak mektuplaşarak haberleşebilen kuşak tarafından benimsenmiş durumda. Ücretsiz fotoğraf ve video paylaşma uygulaması Instagram’la birlikte büyüğünden küçüğüne herkes kendine ait bir medyası olduğunun farkına vardı. Rahmetli Ünsal Oskay hocanın dediği gibi sıradan insanın tarih sahnesinde yükseldiği dönemlere girdik. Artık Andy Warhol’un “Bir gün herkes 15 dakikalığına ünlü olacak” kehaneti rüştünü katbekat ispatlamaya başladı.

Pandemi döneminde iyice cep telefonlarına bağımlılık arttı. Evden çıkmadan alışverişler, online çalışma ve eğitimler, sağlık hizmeti uygulamaları, televizyon, radyo, oyun platformları, reklamsız dizi ve film izleme kanalları ve pek çok sosyal medya uygulamaları ile gündelik hayatımızı dolduran her şeyi kapı dışarı çıkmadan cebimizde taşıyor olduk. Sanki hayatın tüm anlamı cebimize şifrelenmiş gibi. Cep telefonu elimizde olmaksızın tuvalete bile gidemez duruma geldik. Kısacası teknoloji bağımlılığı kaçınılmaz bir duruma geldi.

Teknolojinin insan hayatına gelecekte nasıl etki edeceğine dair hikâyeler anlatan Black Mirror dizisinin distopyasının gerçekleştiği zamanları yaşamaya başladık. Siyah ayna anlamına gelen dizi teknolojinin boyut atladığı çağdaş toplumlarda bireylerin içine düşebileceği karanlık geleceği veya durumu ahlaki boyuttan sorgulamamızı sağlar. Örneğin dizinin ilk sezonunun 1. bölümünde halkın çok sevdiği bir prenses kaçırılır ve kaçıranların isteği ülkenin başbakanının bir domuzla canlı yayında kamuoyu önünde ilişkiye girmesidir. Bu talep sosyal medyada halk arasında hızla yayılır ve bununla ilgili içerikler üretilerek paylaşılır. Başkan başlangıçta kendisine şaka gibi gelen, asla kabul edemeyeceği bu talebi ret etmek istese de prensesin hayatını kurtarmak zorunda olduğuna dair sosyal medyada oluşan kamuoyu baskısı nedeniyle gerçekleştirmek zorunda kalır. Yine aynı sezonun 2. bölümünde genç bir adam odasının tüm duvarları çiftlik görüntüleri ile kaplı ekranda horozun ötmesi ile uyanır. Evde her şey sanal ve elektroniktir. İnsanların her gün durmaksızın hep bisiklet çevirerek para kazandığını anlarız. Yedikleri gıdalar bile yapaydır. Kazandıkları parayı aslında olmayan ihtiyaçlara harcarlar. Zira kendi bedenleri yerine geçen kuklalara yani avatarlarına harcamaktadırlar. Doğal dış tabiata dair dünyaları hiç yoktur. Sürekli sanal iç mekânlarda ekranlardan onlara verilen görüntüleri izlemek zorundadırlar. Bu bölümün genç erkek kahramanı bir kıza aşık olur ve kazandığı tüm parayı sevdiği kıza vererek şarkı yarışmasına katılmasını sağlar. Yarışma, “O Ses Türkiye” yarışmasına benzer bir dekorasyonda sahnenin önünde üç jüri üyesi ve onların arkasında salonda oturan binlerce avatar izleyiciden oluşuyordu. Bu yarışmada izleyiciler fiziki olarak salonda bulunmuyor, evlerinden avatarları ile programa katılıyor ve onların tepkilerini avatarlar yansıtıyordu. Yarışmacı kız jüri tarafından ve de devasa salonu dolduran avatar halkın desteği ile şarkıcı değil de porno yıldızı olma teklifiyle karşılaşır ve kendi sıradan hayatına dönmemek pahasına bu teklifi kabul etmek zorunda kalır. Sevdiği kadına şarkıcı olarak toplumda iyi bir statü ve refah yaşama olanağı vermek için tüm birikimini harcayıp da kötü yola düşmesine neden olduğu için genç adam çok üzülür. İntikam almak için tekrar gece gündüz çalışarak yarışmaya kendisi de katılır. Amacı bu sistemi protesto etmektir. Kendisini konuşturmak istemeyen jüri üyelerini kendi boynuna dayadığı cam parçası ile intihar etmekle tehdit eder ve protestosunu nefretle dile getirir. Jüri ve izleyen insanlar kendi içinde bulundukları sistemin sorunlarını dile getiren gencin söylediklerinden çok etkilenirler. Jüri, genç adama bu protestosunu bir şov olarak sergilemesini teklif eder, izleyiciler de bunu destekler. Genç adam kendi protestosunun gerçekliğine yabancılaşarak teklifi kabul eder ve şovun bir parçası olur. Söz konusu olan “gösteri toplumu”dur ve her ne kadar üzücü de olsa insanları etkileyip dikkatini çeken her şey insanların haz aldığı gösterinin bir parçası olmaktan kendini kurtaramaz. İnsanlar gerçeğinden daha gerçekmiş gibi duran sanal dünyanın içinde hapsolmuş durumdadır ve o dünyanın kuralları ile oynamak zorundadır.

Bu dizi bize medya araçlarının gücünün ne boyutlara ulaşabileceğini ibretlik öykülerle anlatıyor. Sosyal medyada sergilenen davranış ve tutumlar eğer sadece bir gösteri zihniyeti ile hafife alınırsa, bunlardan psikolojik ve sosyal olarak büyük sorunlar doğacaktır. Zira arzu ve fantezileri ön plana koyan tekno-kapitalizmle beraber toplumun ve insanların kendi etik değerlerine yabancılaşması kaçınılmazdır. Tekno-kapitalizmde medya bir araç olmaktan çıkmış, bireylerin gündelik yaşamlarının her alanına egemenlik kurmuştur. Tabii tüm davranış ve tutumlar etik değerlerden ziyade, var olmak istenen uygulamanın özellikleri içinde en dikkat çekici olmaya ve beğeni almaya yönelik olarak şekillenecektir.

Günümüzde sosyal medyada anlık hızlı akan içerikler içinde ne rağbet görüyorsa o önemli hale gelir olmuştur. Anlık kısa iletileri hızlı tüketmeye alışkın kitleler için, insanlığı daha ileriye götürecek uzun süre odaklanma ve emeğe dayanan gerçek sanat ve bilimsel faaliyetlere değer vermeye sabır gösterilemez hale gelinmiştir. Etik değerlerden uzak, dikkat çekmeye dayalı sansasyonel içerikler günümüzün kültürel ortamında hakimiyet kurmaya devam ediyor.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.