Toplumun yüzde 15'i şeker, yüzde 15’i ise gizli şeker hastası
Toplumun yüzde 15'i şeker, yüzde 15’i ise gizli şeker hastası
Türkiye'de toplumun yüzde 15’inde diyabet (şeker hastalığı), yüzde 15’inde ise gizli şeker var.
Haber Giriş Tarihi: 23.09.2024 01:30
Haber Güncellenme Tarihi: 22.09.2024 13:41
Kaynak:
İHA
Dünya Şeker Tüketimine Dikkat Haftası etkinliğinde konuşan Endokrinoloji ve Metabolizma Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kubilay Karşıdağ, “Türkiye’de insanların yüzde 15’inde diyabet yani şeker hastalığı var. Yüzde 15’inde de gizli şeker hastalığı var. Baktığımız zaman sosyal güvenlik kurumu harcamasının neredeyse yüzde 15'i, tek başına şeker hastalığı için harcanıyor ve bunlar çok yüksek rakamlar. Bir kavram daha var, o da kilo fazlalığı. Türkiye'deki insanların 3’te 1’inde kilo fazlalığı var. Bunlar olağan üstü yüksek rakamlar. Bir süre sonra biz bunların yol açmış olduğu sorunlarla başa çıkamamaya başlayacağız. Yapmamız gereken en önemli şeylerden bir tanesi bunu engellemeye çalışmak. Yani şekeri tedavi etmeye çalışmak iyi ama en doğrusu şekeri, gizli şekeri ve kilo fazlalığını engellemeye çalışmak. Bu üçünün yolu öncelikle şeker ve şekerli şeyleri kısmaktan geçiyor. Bir insan doğdu, ölene kadar hiçbir şekilde ağzına şeker sürmedi. Herhangi bir sorun olmaz. Yani 0’dan 100 yaşına kadar sofra şekeri yemesem benim hiçbir eksikliğim olmaz. Sofra şekeri, meyve, su, süt, et, peynir gibi değil bunları yemezsek olmaz ama sofra şekerini yemezsek hiçbir eksiğimiz olmaz” ifadelerini kullandı.
Türk Böbrek Vakfı Başkanı Timur Erk de, gizli şeker kaynaklarına dikkat çekerek, aşırı şeker tüketiminin başta böbrek hastalığı olmak üzere birçok hastalığın temelini oluşturduğunu ifade etti. Erk, “Şeker bağımlılık demektir, Türkiye şeker tüketimini azaltmak zorundadır. Bu konuda tüm kurumlara, özellikle halkımıza büyük görevler düşüyor. Nasıl ki tuz tüketimi azalttıysak acilen şeker tüketimini de azaltmamız gerekiyor” diye konuştu.
Tedavi mümkün ama engellemek daha uygun bir yaklaşım olacak
Karşıdağ, “Her şeyden evvel şekeri ortadan kaldırmalıyız. Bunu sakın meyvedeki şekerle karıştırmayın lütfen. Bunlar farklı kavramlardır. Her gün mutlaka üç avuç kadar meyve yemeliyiz. Burada ölçü herkesin kendi avucudur. Ama baklavadan veya fruktozla yapılan her şeyden uzak durmalıyız. Çok basit bir şey söylemek gerekirse beslenme için. 5 şeyden uzak durun diyoruz. Şeker ve şekerli gıdalar, burada da kıstas bir gıda hazırlanırken içine şeker konulduysa ondan uzak durun. Beyaz ekmekten uzak durun, Pirinç pilavından uzak durun, Özellikle içine şeker veya fruktoz eklenmiş olan içeceklerden uzak durun. Dışarıda yapılmış olan ürünlerden mümkün olduğu kadar uzak durun hepsi bu. Bunun dışında yiyip içtiklerinize dikkat edin. Bunların üstünde olan bir şey daha var ki, her gün ne yaparsanız yapın ama mutlaka yürüyün. Yaşımıza ve kapasitemize göre 20 ila 60 dakika arasında yürümeliyiz. Bu gençken kasların gelişmesi, ileri yaşta kasların erimemesini için son derece önemlidir. İleri yaşta bizleri bekleyen tehlikeler var. Tedavi mümkün ama engellemek daha uygun bir yaklaşım olacak. Özetle başta şeker ve kilo fazlalığı olmak üzere birçok hastalıktan ve buna bağlı olan kanserden tutunda kireçlenmeye kadar birçok hastalığa sadece ve sadece başta şeker yemeyerek dikkat edebilir ve kendinizi koruyabilirsiniz” ifadelerini kullandı.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Türkiye'de toplumun yüzde 15’inde diyabet (şeker hastalığı), yüzde 15’inde ise gizli şeker var.
Dünya Şeker Tüketimine Dikkat Haftası etkinliğinde konuşan Endokrinoloji ve Metabolizma Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kubilay Karşıdağ, “Türkiye’de insanların yüzde 15’inde diyabet yani şeker hastalığı var. Yüzde 15’inde de gizli şeker hastalığı var. Baktığımız zaman sosyal güvenlik kurumu harcamasının neredeyse yüzde 15'i, tek başına şeker hastalığı için harcanıyor ve bunlar çok yüksek rakamlar. Bir kavram daha var, o da kilo fazlalığı. Türkiye'deki insanların 3’te 1’inde kilo fazlalığı var. Bunlar olağan üstü yüksek rakamlar. Bir süre sonra biz bunların yol açmış olduğu sorunlarla başa çıkamamaya başlayacağız. Yapmamız gereken en önemli şeylerden bir tanesi bunu engellemeye çalışmak. Yani şekeri tedavi etmeye çalışmak iyi ama en doğrusu şekeri, gizli şekeri ve kilo fazlalığını engellemeye çalışmak. Bu üçünün yolu öncelikle şeker ve şekerli şeyleri kısmaktan geçiyor. Bir insan doğdu, ölene kadar hiçbir şekilde ağzına şeker sürmedi. Herhangi bir sorun olmaz. Yani 0’dan 100 yaşına kadar sofra şekeri yemesem benim hiçbir eksikliğim olmaz. Sofra şekeri, meyve, su, süt, et, peynir gibi değil bunları yemezsek olmaz ama sofra şekerini yemezsek hiçbir eksiğimiz olmaz” ifadelerini kullandı.
Türk Böbrek Vakfı Başkanı Timur Erk de, gizli şeker kaynaklarına dikkat çekerek, aşırı şeker tüketiminin başta böbrek hastalığı olmak üzere birçok hastalığın temelini oluşturduğunu ifade etti. Erk, “Şeker bağımlılık demektir, Türkiye şeker tüketimini azaltmak zorundadır. Bu konuda tüm kurumlara, özellikle halkımıza büyük görevler düşüyor. Nasıl ki tuz tüketimi azalttıysak acilen şeker tüketimini de azaltmamız gerekiyor” diye konuştu.
Tedavi mümkün ama engellemek daha uygun bir yaklaşım olacak
Karşıdağ, “Her şeyden evvel şekeri ortadan kaldırmalıyız. Bunu sakın meyvedeki şekerle karıştırmayın lütfen. Bunlar farklı kavramlardır. Her gün mutlaka üç avuç kadar meyve yemeliyiz. Burada ölçü herkesin kendi avucudur. Ama baklavadan veya fruktozla yapılan her şeyden uzak durmalıyız. Çok basit bir şey söylemek gerekirse beslenme için. 5 şeyden uzak durun diyoruz. Şeker ve şekerli gıdalar, burada da kıstas bir gıda hazırlanırken içine şeker konulduysa ondan uzak durun. Beyaz ekmekten uzak durun, Pirinç pilavından uzak durun, Özellikle içine şeker veya fruktoz eklenmiş olan içeceklerden uzak durun. Dışarıda yapılmış olan ürünlerden mümkün olduğu kadar uzak durun hepsi bu. Bunun dışında yiyip içtiklerinize dikkat edin. Bunların üstünde olan bir şey daha var ki, her gün ne yaparsanız yapın ama mutlaka yürüyün. Yaşımıza ve kapasitemize göre 20 ila 60 dakika arasında yürümeliyiz. Bu gençken kasların gelişmesi, ileri yaşta kasların erimemesini için son derece önemlidir. İleri yaşta bizleri bekleyen tehlikeler var. Tedavi mümkün ama engellemek daha uygun bir yaklaşım olacak. Özetle başta şeker ve kilo fazlalığı olmak üzere birçok hastalıktan ve buna bağlı olan kanserden tutunda kireçlenmeye kadar birçok hastalığa sadece ve sadece başta şeker yemeyerek dikkat edebilir ve kendinizi koruyabilirsiniz” ifadelerini kullandı.
Kaynak: İHA
Beyin göçü: Arzu mu Zorunluluk mu?
Son dakika! Deprem mi oldu? 6 Ekim deprem listesi
Bakan Bayraktar: Oruç Reis ile denizlerde yeni bir dönemi başlattık
Discord’ta kız çocuklarına şantaj iddiası! Bakan Yerlikaya açıklama yaptı
Adana Demirspor - Samsunspor maçı hangi kanalda, saat kaçta? Adana Demirspor - Samsunspor maçı detayları
İzmir haber: Sosyal medyayı ayağa kaldırmıştı, korku evindeki panolar kaldırıldı
22 ayar altın gram fiyatı: 6 Ekim İzmir Kuyumcular Odası altın fiyatı
MGM açıkladı! Yeni haftada İzmir’de hava serinleyecek mi?
O ilçede 266 milyonluk ihale
İzmir haber: Maddi hasarlı kaza kanlı bitti
Son Girilen Haberler
Kadınlar Sutopu Turnuvası'nda birincilik Büyükşehir'in
İzmir Büyükşehir Belediyesi Spor Kulübü’nün ev sahipliğinde düzenlenen Uluslararası Kadınlar Sutopu Turnuvası sona erdi. İzmir Büyükşehir Belediyesi Spor Kulübü, turnuvayı yenilgisiz tamamlayarak şampiyonluk elde etti. Ayrıca, Kübra Kuş turnuvanın Gol Kraliçesi unvanını kazandı.
İzmir haber: Elektrik akımına kapılan 2 kişinin ölümüne ilişkin davada yeni bilirkişi raporu
İzmir'in Konak ilçesinde elektrik akımına kapılarak yaşamını kaybeden 2 kişi hakkında, bir grup avukatın talebi sonrası delil tespiti amacıyla düzenlenen bilirkişi raporu dosyaya sunuldu.
KEDİ Otizm'den otizmli çocuklara yönelik şiddet ve istismara karşı destek çağrısı
KEDİ Otizm Derneği, otizmli çocuklara yönelik şiddet ve istismara karşı bir basın açıklaması yayımladı