Seyahatlerde şişkinlik neden olur, nasıl geçer?

Seyahat sırasında yaşanan şişkinlik, hazımsızlık ve sindirim sistemi değişikliğinin en büyük sebebi, mikrobiyom farklılığı. Beslenme alışkanlıklarındaki değişiklikler vücuda geçici dengesizlikler getirebilir. Mikrobiyotanın yeni düzene adapte olması için zaman gerekir. Seyahatler bağırsak sağlığını olumlu yönde etkileyebilir. Beslenme ve Diyet Bölümü’nden Dyt. Sena Nur Doğan, Yeni bir yere gidildiğinde sindirim sistemin değiştiğini söyledi. Her bölgenin kendine özgü mikrobiyal türleri bulunduğunu belirten Doğan yaşanılan çevrenin bağırsak mikrobiyom yapısını etkilediğini dile getirdi.

Çevresel faktörlerin mikrobiyom yapısında önemli bir rol oynadığını ifade eden Dyt. Sena Nur Doğan, bu durumun seyahatler sırasında sindirim sistemi üzerinde farklılıklar yaşanmasına neden olduğunu söyledi. Yaşanılan çevrenin bağırsak sistemini etkilediğini belirten Doğan şöyle konuştu;

Her ortamın, her bölgenin kendine özgü mikrobiyal türleri bulunuyor. Yaşanılan çevre bağırsak mikrobiyom çeşitliliğini büyük ölçüde etkiliyor. Mikrobiyom yapısındaki coğrafi ve ırksal farklılıklar; yaş, cinsiyet, ilaç kullanımı gibi faktörler bağışıklık ve diyet yüküne de etki ediyor”

Şişkinlik ve hazımsızlığın en büyük sebebi mikrobiyom farklılığı

Seyahatlerde ortaya çıkan mikrobiyom farklığının şişkinlik, hazımsızlık ve sindirim sistemi değişikliğine yol açtığını belirten Doğan, “Yeni bir coğrafyada karşılaşılan mutfak kültürü gibi değişikliklerin yanı sıra azalan veya artan fiziksel aktivite ile hava basıncı etkisi insan sağlığında hissedilebilir değişikliklere sebep olabilir. Yoğun tempodan kaynaklanabilen dehidrasyon ve farklı bir saat dilimine geçildiğinde karşılaşılan sirkadyen ritminde bozulmalar bu rahatsızlıkların yaşanma nedenleri arasında yer alır. Yapılan çalışmalar gösteriyor ki, 5 günden az süren beslenme değişikliği bile mikrobiyotayı etkileyerek farklılıklar ortaya çıkarmasına sebep olmaktadır." diye konuştu.

Vücudunuzun yeni düzene alışmasına zaman verin

Vücudun yeni düzene alışması için zaman ihtiyacı olduğunu belirten Dyt. Doğan, “Bedeniniz ve bağırsaklarınız, yeni şartlara en hızlı şekilde uyum sağlamanız için tam gaz çalışmaya devam edecektir. Ortalama iki haftalık bir süreçten sonra mikrobiyotanın yeni düzene adapte olmaya başladığına dair çalışmalar var.” dedi.

Dyt. Sena Nur Doğan değişen şartlara vücudun alışması için şu önerilerde bulundu;

Bedeninizin yeni şartlara uyum sağlarken su tüketimi önemlidir. Su, genel sağlık ve sindirim sistemi için kritik bir rol oynar.

Probiyotikler, bağırsak florasını destekleyen yararlı bakterilerdir. Bunları tüketmek, sindirim sisteminizin sağlığını olumlu yönde etkileyebilir.

Egzersiz yapmak, hem genel sağlık hem de bağırsak sağlığı için faydalıdır. Fiziksel aktivite sindirimi destekler ve bağırsak hareketliliğini artırır.

Tam tahıllar, taze meyve ve sebzeler gibi lif açısından zengin gıdalar tüketmek, bağırsak sağlığını destekler ve sindirimi düzenler.

Alışık olmadığınız farklı yağ çeşitleri ve paketli ürünlerin tüketimini sınırlamak, sindirim sisteminin uyum sağlamasına yardımcı olabilir.

Mikrobiyom çeşitliliğini faydaları

Seyahat etmek, farklı coğrafyalarda bulunmak ve farklı besin, hava ve su koşullarına maruz kalmak, bağırsak mikrobiyomunun çeşitlenmesine yardımcı olabilir. Bu çeşitlilik, bağırsak sağlığını ve genel dayanıklılığı artırabilir.

İnsanlık tarihi boyunca mikrobiyal çeşitliliğin azaldığı belirtiliyor. Avcılık ve toplayıcılıktan modern şehir yaşamına geçiş, mikrobiyom çeşitliliğinde değişikliklere yol açmış olabilir. Çeşitliliğin sağlık üzerinde olumlu etkileri olduğu vurgulanıyor.