Menopozla birlikte östrojen hormonunun vücuttan tamamen çekildiğini ve bunun sonucunda kalp damar hastalıklarında artış, ciltte kuruma, saçta seyrelme, kemik dokusunda azalma gibi durumların meydana gelebileceğini vurgulayan Doç. Dr. Fatma Nurgül Taşgöz, "Dolayısıyla menopoz tanısının erken konulması ve müdahalelerin erken yapılması önem kazanmaktadır" şeklinde konuştu
Haber Giriş Tarihi: 19.10.2023 01:00
Haber Güncellenme Tarihi:
Kaynak: Haber Merkezi
ilksesgazetesi.com
Dünya Menopoz Günü çerçevesinde açıklamalarda bulunan Bursa Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde görevli Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Doç. Dr. Fatma Nurgül Taşgöz, menopozun kadın hayatında doğal bir süreç olduğunu ve yumurtalık faaliyetlerinin sona ermesi ile birlikte adet döngüsünün kalıcı olarak kesilmesini ifade ettiğini belirtti. Hastalara menopoz tanısının geriye dönük olarak konulduğunu dile getiren Doç. Dr. Taşgöz, "Bir kadın bir yıl boyunca adet görmediği zaman menopoz tanısı alır. Dünya genelinde menopoz yaş ortalaması 45 ile 55 yaşları arasında değişmektedir. Ülkemizde bu durum 47 ile 48 yaş civarındadır" dedi.
Yaşlanma ile birlikte her dokuda bir takım gerilemeler olduğunu belirten Doç. Dr. Taşgöz, yaşlanma etkilerinin en yoğun görüldüğü dokulardan birinin de yumurtalık dokusu olduğunun altını çizdi. Yumurtalıktaki yumurta sayısı azaldıkça üretilen östrojen miktarının da dalgalanmaya başladığı bilgisini veren Taşgöz, "Bu dalgalanma süreci menopoza geçiş sürecidir. Menopoza geçiş döneminde hastalarda bir takım semptomlar ortaya çıkar. Adet düzensizliği, ateş basması, terlemeler, uyku problemleri, ruh hali değişiklikleri ve cinsel istekte azalma yorgunluk, konsantrasyon bozuklukları gibi problemlerin görüldüğü dönemler menopoza geçiş dönemidir" diye konuştu.
"Semptomlara müdahale erken yapılmalı"
Menopozla birlikte östrojenin vücuttan tamamen çekildiğine dikkat çeken Taşgöz, "Östrojen kalp damar sistemi, kemik dokusu, cilt koruyucu bir hormondur. Vücuttan östrojenin çekilmesi ile birlikte kalp damar hastalıklarında artış, ciltte kuruma, saç seyrelme, kemik dokusunda azalma meydana gelir. Beraberinde idrar yollarında problemler de görülebilir. Vücuttan östrojenin çekilmesine bağlı bu kayıpların en çok yaşandığı dönem menopozun ilk bir, iki yıllık dönemidir. Dolayısıyla menopozun tanısının erken konulması ve müdahalelerin erken yapılması önem kazanmaktadır" ifadelerini kullandı.
Doç. Dr. Taşgöz son olarak kadınların bu süreci rahat geçirmeleri için uzman hekimlere başvurabileceğini sözlerine ekledi.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Menopozla birlikte östrojen hormonunun vücuttan tamamen çekildiğini ve bunun sonucunda kalp damar hastalıklarında artış, ciltte kuruma, saçta seyrelme, kemik dokusunda azalma gibi durumların meydana gelebileceğini vurgulayan Doç. Dr. Fatma Nurgül Taşgöz, "Dolayısıyla menopoz tanısının erken konulması ve müdahalelerin erken yapılması önem kazanmaktadır" şeklinde konuştu
Dünya Menopoz Günü çerçevesinde açıklamalarda bulunan Bursa Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde görevli Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Doç. Dr. Fatma Nurgül Taşgöz, menopozun kadın hayatında doğal bir süreç olduğunu ve yumurtalık faaliyetlerinin sona ermesi ile birlikte adet döngüsünün kalıcı olarak kesilmesini ifade ettiğini belirtti. Hastalara menopoz tanısının geriye dönük olarak konulduğunu dile getiren Doç. Dr. Taşgöz, "Bir kadın bir yıl boyunca adet görmediği zaman menopoz tanısı alır. Dünya genelinde menopoz yaş ortalaması 45 ile 55 yaşları arasında değişmektedir. Ülkemizde bu durum 47 ile 48 yaş civarındadır" dedi.
Yaşlanma ile birlikte her dokuda bir takım gerilemeler olduğunu belirten Doç. Dr. Taşgöz, yaşlanma etkilerinin en yoğun görüldüğü dokulardan birinin de yumurtalık dokusu olduğunun altını çizdi. Yumurtalıktaki yumurta sayısı azaldıkça üretilen östrojen miktarının da dalgalanmaya başladığı bilgisini veren Taşgöz, "Bu dalgalanma süreci menopoza geçiş sürecidir. Menopoza geçiş döneminde hastalarda bir takım semptomlar ortaya çıkar. Adet düzensizliği, ateş basması, terlemeler, uyku problemleri, ruh hali değişiklikleri ve cinsel istekte azalma yorgunluk, konsantrasyon bozuklukları gibi problemlerin görüldüğü dönemler menopoza geçiş dönemidir" diye konuştu.
"Semptomlara müdahale erken yapılmalı"
Menopozla birlikte östrojenin vücuttan tamamen çekildiğine dikkat çeken Taşgöz, "Östrojen kalp damar sistemi, kemik dokusu, cilt koruyucu bir hormondur. Vücuttan östrojenin çekilmesi ile birlikte kalp damar hastalıklarında artış, ciltte kuruma, saç seyrelme, kemik dokusunda azalma meydana gelir. Beraberinde idrar yollarında problemler de görülebilir. Vücuttan östrojenin çekilmesine bağlı bu kayıpların en çok yaşandığı dönem menopozun ilk bir, iki yıllık dönemidir. Dolayısıyla menopozun tanısının erken konulması ve müdahalelerin erken yapılması önem kazanmaktadır" ifadelerini kullandı.
Doç. Dr. Taşgöz son olarak kadınların bu süreci rahat geçirmeleri için uzman hekimlere başvurabileceğini sözlerine ekledi.
BU HABER DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR: Bebeklik dönemi ‘Beyin gelişimi ve Okuryazarlık’ becerileri için kritik
Son Girilen Haberler
İzmir haber: Sürücülere buradan geçmek istemiyor
İzmir merkezde birçok ilçenin bağlantı noktasında yer alan Yeşildere Köprülü Kavşağı adeta ‘Survivor'u andırıyor. Her gün binlerce taşıtın geçtiği ve onlarca kazanın meydana geldiği kavşakta yaşanan karmaşa sürücülere zor anlar yaşatıyor.
Midyat Fen Lisesi ülkemizin eğitiminde destan yazmaya devam ediyor
Midyat Fen Lisesi 2015 yılında eğitim-öğretim faaliyetlerine başladı. 2019 yılında mezun vermeye başlayan okul, geçen sene yapılan 2023 YKS sınavında 40 tıp puanı alan öğrencileriyle büyük bir başarıya imza attı. Bu başarı, Midyat Fen Lisesi'nin eğitim alanındaki uzun süreli gayretlerinin bir yansıması oldu. Son 5 yılda 150'den fazla öğrencisini tıp fakültelerine yerleştirebilmenin gururunu yaşamakta. Fakat başarıları sadece tıp alanıyla sınırlı değil; yüzlerce öğrenci mühendislik, diş hekimliği, hukuk ve eczacılık fakültelerinde eğitim alma hakkı elde etti
İzmir Metro seferlerinde gecikme
İzmir Metro'da meydana gelen bir olay nedeniyle seferlerde geçici aksamalar yaşanıyor