TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Karaburun’da kadın devrimi​​​​​​​

118 yıllık belediye tarihinde koltuğa ilk oturan kadın olan Karaburun Belediye Başkanı İlkay Girgin Erdoğan, “Hemşerilerimden ilçeye kadın eli değdiğine yönelik çok güzel ve olumlu geri dönüşler alıyorum” dedi

Haber Giriş Tarihi: 26.03.2021 09:36
Haber Güncellenme Tarihi:
Kaynak: Haber Merkezi
ilksesgazetesi.com
Karaburun’da kadın devrimi​​​​​​​

ÇAĞLA GENİŞ-RÖPORTAJ

İzmir’in cennet köşesinin 118 yıllık belediye tarihinde koltuğa ilk oturan kadın olan İlkay Girgin Erdoğan ile Karaburun’u, bir kadın başkan olarak ilçede kadınlar ve toplumsal cinsiyet eşitliği üzerine yapılan çalışmaları, iki zorlu arena olan hukukta ve siyasette kadın olarak mücadele vermenin zorluklarını ve İstanbul Sözleşmesi’nin feshi tartışmalarının ekseninde Türkiye’nin kadın hakları alanında bulunduğu noktayı konuştuk. Başkan Erdoğan, ilçede sayısız tehdide karşı eşsiz dokuyu koruma sorumluluğunun gölgesinde daimi hizmetlerin yanı sıra pandemiye, sellere ve depremlere rağmen kent gelişimi inşa etmenin yükünü omuzlamanın zorluklarını anlatırken, en çok üretimi vuran bu felaketlerden üreten bir kentin nasıl etkilendiğini ve ayakta kalma adına neler yapıldığını detaylandırdı. Erkek egemenliğin baskın olduğu iki arena olan hukuk ve siyasette kadın olarak mücadele vermenin zorluklarını sorduğumuz Erdoğan ayrıca ilçede kadınların istihdamı ve toplumsal cinsiyet eşitliği üzerine çizilen yol haritasını da paylaştı. Karaburun Belediye Başkanı, Türkiye’nin kadın hakları konusunda geldiği nokta ve alınan İstanbul Sözleşmesi’nden ayrılık kararı hakkında da çarpıcı mesajlar verdi.

-Bir kadın başkan olarak, Karaburun’da kadınlara ve özellikle kadın istihdamına yönelik nasıl çalışmalar yaptınız/yapıyorsunuz?

Kadınlarımızın çalışma hayatına katılması, el harçlıklarını kazanmaları için sürekli olarak projeler geliştirip hayata geçiyoruz. Belediyeye ait tesislerimizde, sosyal sorumluluk projesi olan Nergis Kafe’mizde, Karaburun Belediyesi Keçi Peyniri Mandırası’nda, sadece kadınlarımızın çalıştığı bu yıl hizmete açtığımız belediyemize ait zeytinyağı fabrikamızda kadınlara istihdam yaratıyoruz. Belediyemizin yarımadadaki tarımsal ürünlerin daha fazla katma değer yaratması için tepeden tırnağa yenilediği zeytinyağı fabrikası, üretim süreçlerinde sadece kadınların çalışıyor olması ile İzmir’de bir ilk olma özelliği taşıyor. Toplu taşımada, Karaburun örnek tarım bahçesinde, üretici pazarlarında, gece pazarlarında, antika pazarımızda, fuarlarda kadınlara iş sahası üretiyoruz. Mahallelerimizde kadınlarımızın çalışabileceği semt evleri ve işlikler kurduk. Çalışan, kurslarımıza katılan ya da sosyalleşmek isteyen kadınlarımızın çocukları için Mordoğan Masal Evi’ni hizmete açtık. Evde oturan fakat aile geçimine katkı sağlayan kadınlarımıza kurduğumuz işliklerde keçeli sabun, yün bebek yapımı atölyeleri ile hem el becerilerini geliştirecek hem de evde yapıp pazarlama fırsatı yaratarak el harçlığı kazanmalarını sağlayan projeler geliştirdik. Belediyecilik anlayışımızda, kadınlarımızın sosyal yaşama daha fazla katılmalarına, sofralarındaki ekmeği büyütmeleri özel bir önem veriyoruz. Onlara ek gelir sağlayan oyuncak, sabun, reçel, erişte, tarhana vb ürünler arttıkça, ilçemizi ziyaret eden vatandaşlarımızın da bu ürünleri satın almaları için tanıtım ve pazarlama faaliyetlerimizle kadınlarımıza ek gelir elde ediyoruz. Mahallelerimizde her ay gerçekleştirdiğimiz kadın buluşmaları ile istek ve beklentilere cevap verme, çözüm üretme fırsatı buluyoruz. Eğitim, sağlık, istihdam ve işgücüne katılım, yönetime katılma ve temsil, kadına yönelik şiddet konularında mahallelerimizde kadınlarımızın ihtiyaçlarını belirleyip çalışmalarımızı bu yönde yürütüyoruz. Yerinde hizmet anlayışını benimsedik, seyyar/mobil hizmetlerimizi mahallelerimizde arttırdık.

-İdarenizdeki belediyenin kadının hayata eşit katılımı ve toplumsal cinsiyet eşitliği alanında nasıl bir yol haritası var?

Toplumsal cinsiyet eşitsizliği başta olmak üzere her türlü alanda ilçedeki dezavantajlı kesimlerin iyileştirilmesi, geliştirilmesi ve hayatlarının kolaylaştırılması için çalışmalarımız bulunuyor. Belediyemizde en kısa sürede toplumsal cinsiyet eşitliği birimimizi hayata geçireceğiz. Tüm çalışmalarımızın odağında, bu bulunuyor. Kadınlarımızın istihdama eşit katılımının sağlanması için kadınlara yönelik iş ve meslek kursları, kadın girişimcilerimize yönelik yaptığımız teşvikler, evde oturan fakat ekonomilerine katkı sağlamak için geliştirdiğimiz projeler, kadınlarımızın ürettiği ürünlerle ilgili yaptığımız pazarlama faaliyetlerimiz, belediyemizde kadın-erkek yönetici sayıları arasında dengeli dağılıma önem verilmesi gibi bir çok konuda toplumsal cinsiyet eşitliğini baz alıyoruz.

BU KABUL EDİLEMEZ

-Kadın hakları mücadelesinde bugün Türkiye’nin bulunduğu noktayı nasıl görüyorsunuz? İstanbul Sözleşmesi’nin kaldırılmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Ulu Önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ifadesinde yerini bulduğu şekli ile “Bizler erkeklerden daha çok aydın, daha çok feyizli, daha fazla bilgili olmaya mecburuz!” Eğitim, sağlık, istihdam ve işgücüne katılım, yönetim mekanizmalarına katılım, kadına yönelik şiddet konularında ülkemiz maalesef hak ettiği yerin çok gerisinde… Yaşam kaynağı olan kadınlarımız, hayatlarına korku ve güvensizliği sokacak her türlü davranış, uygulama ve hareketten korunmalı; cinsiyetten bağımsız, insan olmaktan gelen temel hakları güvence altına alınmalı, toplum ve dünya genelinde bu konuda kalıcı bir farkındalık yaratılmalıdır. Ülkemizde son yıllarda kadına yönelik şiddetin dozu korkutucu oranda artıyor. Kadınlarımıza yönelen her türlü şiddeti kınıyor, toplumsal yaşamın her alanında kadınlarımızın daha fazla söz ve karar sahibi olmasını dilerim. Kadına yönelik şiddet ve ayrımcılığı önleyerek, yasalarla korunmasını sağlayacak İstanbul Sözleşmesi’ni feshetmek bizi daha da karanlığa itecektir. Bu kabul edilemez. Kadın olarak bu ülkede yıllardır verdiğimiz mücadelenin bir gecede alınan kararla yok sayılması ülkemiz ve geleceğimiz adına çok üzücüdür, bu yanlıştan dönülmelidir.

-Hukuk ve siyaset... İki cephede hatta CHP'de çeşitli görevlerde grift olarak deneyimlere sahipsiniz... Bu dünyalarda erkek egemenliğin baskınlığının gölgesinde bir kadın olarak var olmanın zorluklarını anlatabilir misiniz? Bir kadının hangisinde inandığı mücadeleyi ortaya koyması daha zor?

Hukukçu olarak kadın olmaktan kaynaklı hiçbir sıkıntı yaşamadım. Şanslı da bir belediye başkanıyım. Doğup büyüdüğüm, sokaklarında oynadığım, denizine girdiğim memleketimin; 118 yıllık tarihindeki ilk kadın belediye başkanı olarak seçilmek, benim için evladıma bırakacağım en büyük miras... Halen hem ailem hem annem ve babam Karaburun’da yaşıyoruz. Her mahallesini her köyünü her sokağını tanıdığım bir kent parçası Karaburun… İlçenin bir kızı olarak yaklaşık iki senedir sürdürdüğüm görevimde, kadın olmaktan kaynaklanan herhangi bir sıkıntı yaşamadım. Bilakis avantajlarını yaşıyorum. Hemşerilerimden ilçeme kadın eli değdiğine yönelik çok güzel ve olumlu geri dönüşler alıyorum. Yaşadığımız sorunlar ise genel olarak tüm yerel yönetimlerin ortak sorunlarından farklı değil. Bunların başında elbette kaynakların yetersizliği geliyor. Siyasetin ve yerel yönetimin hep içindeydim. Hemşerilerimin ve partimin bana vermiş olduğu güven ve destekle, hep hizmet etmek istediğim Karaburun’um için bu yola adım attım. Hareketli, yerinde duramayan, ortak akılla, şeffaf yönetim anlayışıyla, hızlı karar aksiyon alıp uygulayan bir yöneticiyim. Hemşerilerimle doğrudan teması seviyorum. Genelde sahadayım. Her zaman doğrudan halkının yanında olan, parti gözetmeksizin tüm hemşerilerime hizmet vermek, memleketime yararlı olmak tek isteğim…

-Bir yandan daimi hizmetler ve kentsel gelişimi inşa etmek, bir yandan eşsiz bir dokuyu koruma sorumluluğu ve bunun için RES’lerden balık çiftliklerine hatta betonlaşmaya karşı mücadele zorunluluğu, bu yükü 118 yıl sonra ilk kez bir kadın olarak üstlenmiş olmak... Üstüne üstlük deprem, seller ve pandemi... Geçen 1,5 yıl sonunda ateşten gömlek giymişim diyor musunuz?

11 bin 329 kişilik nüfusa uygun kaynak tahsisi alırken pandemi ile kışın 30 binden fazla, yaz aylarında ise 200 bini aşan kişiye hizmet vermek durumundayız. Karaburun, nüfusu itibarıyla İzmir’in 30 ilçesi arasında en küçüğü olmasına rağmen; 434 kilometrekarelik yüzölçümü ile en büyük ilçelerden biriyiz. Bu kadar dağınık bir sorumluluk sahasında hizmetlerimizi en yüksek kalitede yurttaşlarımıza ulaştırmak gibi zorluklarımız yok değil. Kamu kaynaklarını en verimli şekilde kullanarak çalışanlarımız ile birlikte üreterek, bu sorunları aşmanın yollarını arıyoruz. Çünkü biz şikâyet eden değil, çözüm bulan, bulamıyorsa yaratması gereken bir makamda oturuyoruz. Faaliyete geçirdiğimiz tesis ve fabrikalarla kendi imkanlarımızı kendimiz yaratıyoruz. Bölgemizin, sadece 3-4 ay değil 12 ay hareketli olan bir bölge hâline gelmesini istiyoruz. Turizmin ve özellikle agro turizmin geliştirilmesi ile ilgili çok önemli projelerimiz bulunuyor. Karaburun’un doğal dokusunu bozmadan ekonomik imkânlarını arttırarak tersine göçü sağlamak, tarih ve doğal güzelliklerini öne çıkartacak turizm, tarım ve hayvancılık ile sürekli gelişen ilçe haline gelmesini sağlamak en önemli hedefimiz. Bölgede yetişen yerel ürünlerin tanıtımı ve markalaştırılması ile ilgili yaptığımız çok önemli çalışmalarımız bulunuyor. Tüm bu çalışmaları yaparken aynı zamanda Karaburun’un doğal güzelliklerine sahip çıkan, çevreci ve mücadeleci bir belediyecilik anlayışı sergiliyoruz. İşimiz sadece yol ve kaldırım yapmak, temizlik hizmetlerini sağlamak gibi yerel yönetim hizmetlerinden ibaret değildir. İzmir’imizin cennet köşelerinden Karaburun gibi kentlerin coğrafyasını korumak ve ekosistemine sahip çıkmak da asli görevlerim arasında. Doğamızı katliama uğratan taş ocaklarına, denizlerimizin ekolojik dengesini bozguna uğratan balık çiftliklerine; mülkiyet hakkına zarar vermesi bir tarafa yarımadamıza kabul edilebilir sınırların çok üzerinde yük bindiren rüzgâr enerji santrallerine; pek çoğu delice zeytinlerimizden oluşan ve orman örtüsü yok edilerek inşa edilen güneş enerji santrallerine kadar ekolojik dengemizi bozan her türlü girişime karşı örgütlü bir karşı duruş sergilemek de asli görevlerimiz arasında bulunmaktadır.

HALK MANAV’I OLUŞTURDUK

-En büyük darbeyi üretime indiren pandemi üreten kentleri de büyük sıkıntılara soktu. Üreten kent Karaburun, başta nergis olmak üzere, ve bu kentin üreten kadınları neler yaşadı, bu buhranla nasıl baş ediyor?

Pandemi döneminde hepimizin alması gereken en önemli ders, tüm canlı ve cansız varlıkların bu ‘Ekosistem Hakkı’nın birer paydaşı olmalarıdır. Sürdürülebilir gelecek için yerel yönetimlerin bu sorumluluğunun yaşamsal önem taşıdığını düşünüyorum. Yarımadamızdaki tarımsal ürünlerin üreticilere daha fazla katma değer yaratması için Zeytinyağı Üretim Tesisimizin yenilenerek hizmete açılması; kıl keçisi üretiminin artırılması; Keçi Peyniri Mandırası ile keçi sütünün daha fazla katma değer yaratması; İzmir Büyükşehir Belediyesi ile birlikte narenciye üretiminde ve nergis üretiminde kalite artışı sağlayan zirai çalışmalar, bu başlıklardan sadece birkaçıdır. Bunun yanında Karaburun Belediyesi’ne ait örnek bahçede nergis üretimi yaptık, sebze yetiştirdik, ihtiyacı olanlara dağıttık. Vatandaşlarımıza bu dönemde kendi sebzesini yetiştirsin diye 40 bine yakım sebze fidesi dağıttık. Vatandaşlarımız sebzeye meyveye uygun fiyatla ulaşsın diye Halk Manav’ı oluşturduk. Hal fiyatından alıp vatandaşımızın ayağına götürdük. Bir kadın belediye başkanı olarak kadın girişimcilere destek olmak amacıyla iş alanları yaratarak, kadınları üretime teşvik ederek, ürettikleri el emeği ürünlerinin tanıtımını yaparak yeri geldiğinde satın alarak, yeri geldiğinde satmaları için faaliyetlerde bulunarak girişimci kadınlarımıza bir nebze de olsa katkı sağlamaya çalışmaktayım. Kadınların çalışma hayatına katılması, el harçlıklarını kazanmaları için elimizden geleni yapıyoruz.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.