Tunç Soyer’den ötenazi ve ödenek çıkışı

Muhabir-Berkay Erden / Basına yansıyan haberlerde son halini alan sokak hayvanları yasasında belediyelere de sorumluluklar yüklenmesine özellikle muhalif belediye yetkililerdin tepkiler gelmeye devam ediyor. İzmir Büyükşehir Belediye eski Başkanı Tunç Soyer hayvan hakları yasasıyla gündeme gelen ötenazi uygulamasına ve yasanın belediyelere yüklediği sorumluluklara tepki gösterdiği açıklamasında şu görüşleri paylaştı; “Biz doğaya kuru bir merhamet değil adalet borçluyuz…. Sokak hayvanları hakkındaki yeni yasa teklifi asla kabul edilemez, mutlaka geri çekilmelidir. ‘Ötenazi’ adı altında sokaktaki canların katledilmesine öncelikle kamu vicdanı izin vermemektedir. Bu bir çözüm değildir. Öncelikle, belediyelerin kendi kaynaklarıyla yürüttüğü iyileştirme ve kısırlaştırma çalışmaları için Hükümetin bütçe desteği vermesi şarttır. Türkiye’de bugün 1389 belediye var, ancak topu topu 300 barınak bile yok. Her ilçenin kendi barınağında hizmet verebileceği imkanların yaratılması gerekmektedir.”

Kendi dönemini örnek gösterdi

Hayvanlar için ayrılan bütçenin etkili kullanımı için kendi döneminde açtığı tesisleri ve girişilen ortak projeleri örnek gösteren Soyer, kendi döneminde İzmir’de yapılan çalışmaları maddeler halinde şu şekilde sıraladı;

“1) İzmir’de Veterinerler Odası ile yaptığımız anlaşma kapsamında kısırlaştırma işlemlerini olağanüstü hızlandırdık. Belediyemizin belirlediği sahipsiz hayvanlar Veteriner Hekimleri Odası’nın belirlediği Belediyeyle anlaşmalı kliniklere yönlendirildi. Böylece Belediyemizin kısırlaştırma kapasitesi en az 2 kat arttı ve tüm kente yayıldı.

2) Türkiye’nin en büyük rehabilitasyon ve bakım merkezi PAKO’yu açtık.

3) Belediye tarafından projelendirilen ve güneş enerjisi ile çalışan, Türkiye’nin en kapsamlı Hayvan Hastanesi’ni kurduk.

4) Asker Sineği larvası ile deneysel bir adımla başlayan ve bugün ayda 600 ton mama üretilen bir “Döngüsel Mama Üretim Tesisi” kurduk. Tamamen ücretsiz ve çok besleyici olan mama üretim kapasitesi düzenli olarak artıyor.

5) Tüm bu çalışmaları yürütürken, gönüllü hayvanseverlerle, Haytap gibi örgütlü kurumsal yapılarla iş birliği içinde çalıştık. Bu göstermelik bir adım değildi. Hem hizmet kapasitesini hem de kalitesini arttıran sonuçlar doğurdu. Merkezi hükümet eğer sokak hayvanlarını gerçekten bir sorun olarak görüyorsa konunun çözümü zor değil. Hele hele katliam hiç değil. Anadolu topraklarında her canlı kıymetlidir.”