#uzuv kaybı

uzuv kaybı haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, uzuv kaybı haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Uzvunu kaybeden depremzedeler için acı mesai: Üretimleri arttırdık! Haber

Uzvunu kaybeden depremzedeler için acı mesai: Üretimleri arttırdık!

NURETTİN BAKİ-ÖZEL HABER Türkiye’yi yasa boğan Kahramanmaraş merkezli depremlerde on binlerce insan hayatını kaybederken, yüz binlercesi de yaralandı. Yaralılar arasında çok sayıda kişi maalesef çeşitli uzvunu kaybetti, sakat kaldı. Uzuvlarını kaybeden depremzedeler bundan sonraki yaşamları boyunca protezlere bağlı olacak. Biz de gazete olarak depremde uzuvlarını kaybetmiş hastaların protezleri hangi dönemde ve nasıl kullanacağı ile ilgili Op.Dr. Fatih Sürenkök, Türkiye’de protez üretimi ve ithalatıyla ilgili ise Ortomer Ortez Protez Yapım Merkezi Sahibi Ayşe Kırca ile görüştük. “KAÇ KİŞİ AMPUTE OLDU NET BİLMİYORUZ” Depremde kaç vatandaşın ampute olduğu konusunda net bir bilginin olmadığının altını çizen Op.Dr. Fatih Sürenkök, “Yaşanan deprem sonrası şu anda Sağlık Bakanlığı’nın veya uzmanlık derneklerinin elinde ne kadar ampute edilmiş kişi var bilmiyoruz. Yani Sağlık Bakanlığı’nın hastanelerinden bu kayıplar çıkarabilir. Çünkü bu ampütasyonlar çoğunlukla Sağlık Bakanlığı hastanelerinde ya da üniversite hastanelerinde yapıldı. Ama şu anda Sağlık Bakanlığı’nın böyle bir envanteri ya da çalışması var mı? Bilmiyorum. Onun dışında da özel hastanelerde yapılanlar var. Ama dediğim gibi şu an elimizde ne kadar ampütasyon var, bunu net bilmiyoruz” dedi. “HASTALAR MİNNET ETMEK ZORUNDA DEĞİL” Uzuvlarını kaybetmiş depremzedelerin ihtiyaç duyduğu protezlere erişim sağlaması için Sağlık Bakanlığı ve sağlık derneklerinin aktif olması gerektiğini ifade eden Sürenkök, “Genellikle hasta ampütasyon olduktan yaklaşık üç ay sonra protez işlemi yapılıyor. Şu an henüz üç ay dolmadı. O yüzden protezle ilgili yeni yeni ihtiyaçlar oluyor ve bu ihtiyaçların karşılanıp-karşılanmadığı ortaya çıkacak. Bu nedenle ‘henüz protezler karşılanmadı’ diye bir durum söz konusu değil. Avrupa menşeli bir sürü organizasyon var, bu organizasyonlar sosyal medya üzerinden duyurular yaparak, protez temini için bize başvurun diyor. Ama bu dediğim gibi beni bir hekim olarak çok da mutlu etmiyor. Bu konuda SGK’nın devrede olması lazım. Şu anda tarikatlar ve yabancı organizasyonlar bu işi yürütüyor sahada. Yani Türkiye’deki tarikat ve vakıflar ile yurt dışındaki tarikat ve vakıflar hastaya protez takıyor. Bu vakıf ve dernekler neye bağlı, kim tarafından yönetiliyor? Sonu, ucu nereye gidiyor? Bu protezlerin kontrolü nasıl olacak? Protezleri hastalar tekrar nasıl alacak? Bu belli olmayan süreçler. Bu nedenle protez işlemi bahsettiğim gibi uzmanlık dernekleri, Sağlık Bakanlığı ve SGK bir koordinasyonla ve ücretsiz bir şekilde yapmalı. Yani kişi bir vakıfa ya da birilerine minnet etmek zorunda değil” diye konuştu. HASTAYA UYGUN PROTEZ Yerli protez ve ithal protez arasındaki kalite farkı ile ilgili de konuşan Sürenkök, önemli olan noktanın doğru protezin doğru hastaya uygulanması olduğunu belirterek “Avrupa’dan ithal edilen protezle, yerli protez arasında mutlaka bir kalite farkı var. Bunu yerli otomotiv ve yabancı otomotiv gibi düşünelim. Zaten yerli protezlerin de önemli parçaları yurt dışından ithal ediliyor. Bu nedenle çok büyük bir kalite farkı yok. Yeter ki hangi hastaya hangi protezin uygulanması noktasında bilimsel ve doğru karar verilsin. Onun için burada uzmanların hastayı görmesi ve uzmanların bunu değerlendirmesi lazım. Az önce söylemek istediğim şey buydu. Alanında uzman ortopedi ve travmatoloji gibi derneklerin olması bu yüzden değerli” ifadelerine yer verdi. FARK ALMADAN PROTEZ TEMİNİ Uzuvlarını kaybetmiş depremzedelerden protez için SGK’nın belirlemiş olduğu fiyat dışında herhangi bir ücret almadıklarını belirten İzmir firması olan Ortomer Ortez Protez Yapım Merkezi Sahibi Ayşe Kırca ise “Deprem bölgesinde ciddi anlamda uzuv kaybı var. Bu uzuv kayıplarının yanında bölgede hali hazırda protez kullanan ve bu protezlerini göçük altında bırakan insanların da proteze ihtiyacı var. Bu bağlamda Sosyal Güvenlik Kurumu’nun (SGK) 5 yılda bir temin edilir şeklinde bir teminatı var. SGK, deprem bölgesinde daha önceden uzvunu kaybedip protez kullanıp da süresi dolmayanlar için bir düzenleme yaptı. Yapılan düzenlemede “Süreye bakılmaksızın depremin vurduğu kentlerde yeni protezler temin edilebilir” denildi. Daha sonra SGK, protez fiyatlarının belirlendiği listede bir güncelleme yaparak fiyatları bir noktada arttırdı. Biz de firma olarak gerek sosyal medyada gerekse İzmir’in 30 kaymakamlığına bir yazı gönderdik. Fiyatları bir nebze artırmasında rağmen SGK’nın ödemiş olduğu rakamlarda Türkiye’de protez üreten firma yok, çünkü üretim maliyetleri çok yüksek. Firma olarak ‘Depremde uzvunu kaybetmiş veya daha önceki protezini kaybetmiş hastalar için herhangi bir fark almadan SGK’nın ödediği rakamlardan protez yaparız’ diye 30 kaymakamlığa yazımızı gönderdik. Gerek İl Sağlık Müdürlüğü gerek SGK gibi kurumlara da bu yönde bilgi verdik” dedi. “ÜRETİM MALİYETLERİMİZ YÜKSEK” Yerli firmaların protez üretiminde maliyetlerinin yüksek olduğunu söyleyen Kırca, “Olağanüstü durumlar dışında Türkiye’de önceden belirlenen yıllık protez üretim kapasitesi var. Her yıl üretip-satacağımız rakamlar belirlenir. Yaşadığımız deprem olağanüstü bir durumdu ve bu yüzden biz de üretimlerimizi arttırdık. Tahminlerimize göre 30 ila 40 bin arasında hasta; çeşitli uzuvlarını kaybetmiş olabilir. Sadece kendi adımıza şunu net söyleyebilirim ki yıllık 5 bin adet protezi çok rahatlıkla üretebiliriz. Elbette yerli üretimin yanında ithal ürünler de var. İthal ürün deyince şöyle bir durum ortaya çıkıyor; biz vatandaştan 5 kuruş fark almadan bu protezleri yapıyoruz. Ama ithal protezlerde SGK’nın ödediği rakamın dışında depremzedemizin cebinden çıkacak rakam şu an ki döviz fiyatlarıyla yaklaşık 50 -60 bin TL’yi buluyor. Çünkü ithal ürünlerin fiyatları çok yüksek. Bizim de yerli üretim olarak üretim maliyetlerimiz yük” değerlendirmesinde bulundu. “İTHAL MAĞDURİYET YARATABİLİYOR” İthal protezlerin bazı noktalarda mağduriyetler oluşturabileceğini de dile getiren Kırca, “Bizim yerli firma olarak şu an yaptığımız sözleşmeyle depremzedenin cebinden 5 kuruş çıkmıyor. Ama depremzede mesela ‘Alman markası protez istiyorum’ derse üzülerek oradan fark çıkartmak zorunda kalıyoruz. Garanti sürelerinde ithal ürünlerin değişiminde genelde mağduriyetler oluyor. Diğer taraftan bu ürünlerin SGK tarafından değişmesi gereken dizlikleri, silikonları var. Bu noktada da yedek parça olarak ithal ürünler çok pahalı. Protezlerin periyodik zamanlarda değişmesi gereken parçaları var. Ancak yerli üretimde 5 yılda bir protezin tekrardan yenilenmesi gibi SGK’nın tanımış olduğu bazı haklar var. Bunlardan da faydalandırılması noktasında şu anki şartlar dahilinde depremzedeler herhangi bir fark ödemiyor” diye konuştu.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.