TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Türk mutfağı

Türk mutfağı haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Türk mutfağı haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

İzmir’in meşhur yemekleri nelerdir? Haber

İzmir’in meşhur yemekleri nelerdir?

GURBET YAVUKLU Havasıyla suyuyla herkesi kendine mest eden bir şehir olmanın yanında İzmir, yemekleriyle de büyüleyici bir özelliğe sahip. İzmir, Türk mutfağına farklı anlamlar katan lezzetleriyle bilinir ve her seferinden yemeği görsel şölene dönüştürür. İşte bu yüzden İzmir’de tatmanız gereken o nefis lezzetler:  1.    Kumru 2.    Boyoz 3.    Söğüş 4.    Bomba 5.    İzmir Köfte 6.    Zeytinyağlı Deniz Börülcesi 7.    İzmir Lokması 8.    Çipura-Levrek KUMRU İsmi tüm Türkiye’ye yayılan eşsiz lezzet olan İzmir Kumrusu, İzmir’in popülerleri arasında. İzmir kumrusunun içerisinde İzmir tulumu da yer alarak yerel malzemelerin uyumlu bir şekilde birleşmesiyle tadı vatandaşları mest eder.  BOYOZ İzmir denince akla gelenlerden bir diğer enfes lezzet ise boyoz… İzmir’in en meşhur hamur işlerinden biri olan İzmir boyozu kahvaltıların vazgeçilmez bir parçası. İzmir sokaklarında veya fırın tezgahlarında sıcak bulabileceğiniz boyozu, çay ve yumurta eşliğinde ile harika bir öğün yapabilirsiniz. SÖĞÜŞ İzmir, sıcak iklimi ve lezzetli sokak yemekleriyle ünlü bir şehir…  Kuzu kellesinin etlerinin ayıklanıp elde edilen etleri ister tabakta ister bir ekmek arasında domates, soğan ve baharatlarla hazırlanır. İzmir’in vazgeçilmez sokak lezzetlerinden biri olan söğüşü mutlaka denemelisiniz! İZMİR BOMBASI  İzmir Bombası, İzmir'in özgün tatlılarından biri ve lezzetiyle tatlı severlerin ilgisini çeker. İncecik hamuru ve dolgusu bol olan bu tatlı İzmir’i ziyaret etme nedenlerinden bir tanesi…  İZMİR KÖFTE İzmir köfte, şehrin en popüler yemeklerinden biri. Bu nefis yemekte dana kıyma, soğan, ekmek içi, baharatlar ve taze otlar kullanılır. Köfteler özenle hazırlanır ve yağda kızartılır. Ardından fırına özel bir sos ve domates, biber gibi sebzelerle giren bu yemek ülkemizdeki yeri ayrı olan köftelerden... ZEYTİNYAĞLI DENİZ BÖRÜLCESİ Zeytinyağlı Deniz Börülcesi, Türk mutfağına ait geleneksel bir meze. Zeytinyağlı Deniz Börülcesi, genellikle soğuk olarak servis edilir. Üzerine zeytinyağı gezdirebilir ve dilerseniz limon dilimleriyle ile süsleyebilirsiniz.  İZMİR LOKMASI Türk mutfağına ait olan İzmir Lokması tatlı bir atıştırmalıktır. Hamuru kızartılıp üzerine şerbet dökülmesi ile elde edilen lokma, düğünlerden cenazelere kadar birçok etkinlikte dağıtılmakta ve severek yenmekte. ÇİPURA-LEVREK Levrek ve Çipura, zengin İzmir mutfağının deniz ürünlerindendir. Farklı pişirme teknikleri olan Levrek ve Çipura da genellikle Akdeniz tarzında pişirilir ve zeytinyağı ile lezzetlendirilir.  Sahil boyunca bulunan restoranlarda birbirinden çok deniz mahsulleri görmek mümkün.   

Dünya’da en zengin köfte çeşidi Türk mutfağında Haber

Dünya’da en zengin köfte çeşidi Türk mutfağında

Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından her yıl düzenlenen Türk Mutfağı Haftası çerçevesinde gastronominin duayen isimlerinden dünyaca ünlü yiyecek ve içecek danışmanı Osman Serim, Yaşar Üniversitesi Uygulamalı Bilimler Yüksekokulu Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü’nün konuğu oldu. Üniversitenin uygulama mutfağında gerçekleştirilen “Orta Asya’dan Orta Avrupa’ya; Türk Mutfağının 2 Bin Yıllık Yolculuğu” isimli seminere İzmir Kültür ve Turizm İl Müdürü Murat Karaçanta, Yaşar Üniversitesi Uygulamalı Bilimler Yüksekokulu Müdürü Prof. Dr. Murat Komesli, Uygulamalı Bilimler Yüksekokulu Müdür Yardımcısı Dr. Öğr. Üyesi Eylem Ezgi Fadıloğlu, Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölüm Başkanı Doç. Dr. Seda Genç ve çok sayıda davetli katıldı. Türk Mutfağının 2 bin yıllık tarihini anlatan Osman Serim, “Mutfak, bir milleti tanımlayan bayrak, dil ve kültür kadar önemli bir unsurdur. Türkler, göçer bir toplumdur. Bu nedenle tarım yapacak vakti yoktu. Mutfağın en önemli kaynağı da et oluyor. Gıdayı muhafaza edemezseniz ayakta kalamazsınız. Eti, kendi yağında kavurarak kurutuyorlar. Türk mutfağı, en pratik mutfaktır. 2 bin yıllık geçmişine baktığımız zaman Türk mutfağının iyi bir koleksiyoner olduğunu görüyoruz. 2 bin yıl önce ne yeniliyorsa bugün de aynı şekilde o yiyecek ve içecekler tüketiliyor” dedi. “5 FARKLI DÖNEM VAR” Türklerde bitkilerin kurutularak yapıldığı aktarlık geleneğinin olduğunun da altını çizen Serim, “Türk mutfağının 5 evresi vardır. Bunlar Orta Asya’ya gelinen ‘Göçer Dönem’, Orta Asya’dan Afganistan ve Arap coğrafyasına girişi kapsayan ‘Büyük Yolculuk’, Anadolu coğrafyasına girişle birlikte ‘Türk Mozaiği’, Osmanlı Devleti’nin ‘İmparatorluk’ dönemi ile son olarak ‘Cumhuriyet’ dönemidir. Türkler, göçer toplum olarak her geçtiği toplumdan bir şeyler almış ve bir şeyleri de o coğrafyalara bırakmıştır. 2 bin yıllık süreç böyle ilerlemiştir” diye konuştu. “KÖFTE SAYISI ARTIYOR” Dünyada en fazla köfte çeşidinin Türk mutfağında olduğunu belirten Osman Serim, “Türk mutfağının en yaygın yiyeceklerinden bir tanesi köftedir. Özellikle Osmanlı Devleti’nin hakim olduğu topraklara bakıldığında, bugün hala o coğrafyalarda çok sayıda köfte çeşidinin olduğunu görebilirsiniz. ‘Türkiye’nin Köfteleri’ isimli kitabımı yazarken 86 farklı köfte çeşidi vardı. Her geçen gün köfte çeşitleri artıyor. Şimdi bu sayı 100’ü geçer. Mutfakların gelişmesi durmaz. Hayatımıza fast-food kültürü girdi. Türk mutfağını dünyaya tanıtıyoruz. Bunu da Türk mutfağının fast-food’u olarak kabul edilen döner ve lahmacun gibi yiyecekler ile yapıyoruz” şeklinde konuştu. Seminerin ardından gerçekleştirilen kokteyl ve fotoğraf çekimi ile etkinlik sona erdi. İHA

Lezzetler de depremzede oldu Haber

Lezzetler de depremzede oldu

NURETTİN BAKİ-ÖZEL HABER Kahramanmaraş merkezli yaşanan ve ‘asrın felaketi’ olarak adlandırılan depremlerde 11 kentte on binlerce insanımız hayatını kaybetti, yüz binlercesi de evsiz kaldı. Ülke olarak hepimizin yüreğine de acısı düştü. Depremin vurduğu bölgenin özelliği ise gastronomisi ile ön plana çıkmış kentlerden oluşması. Hatay, Gaziantep, Şanlıurfa, Adıyaman, Adana, Osmaniye, Malatya gibi depremin en ağır hasar verdiği kentlerimizden Hatay ve Gaziantep UNESCO yaratıcı şehirler ağına eşsiz lezzetleriyle yer alıyor. Bölgede yaşanan yıkımla birlikte gastronomi turizminin ne şekilde yara alacağını Ege Gastronomi Turizmi Derneği Başkanı Serdar Çelenk gazetemize anlattı. ZENGİN KÜLTÜREL KAYNAKLAR Türkiye’nin önemli gastronomi kentlerinde yaşanan deprem sebebiyle bu kentlerdeki gastronomi turizmi hareketliliğinin zayıflayacağını belirten Ege Gastronomi Turizmi Derneği Başkanı Serdar Çelenk, “Ülkemizin zengin kültürel kaynaklarından biri de gastronomidir. Deniz-kum-güneş olarak adlandırılan ucuz kitlesel turizmin aksine, ülkemizin de kültürel değerlerini ön plana çıkarak, katma değeri yüksek bir turizm şeklinin sağlıklı gelişimin başlangıcını oluşturuyordu. Bir süreliğine deprem bölgesindeki kentlerde gastronomi temelli turizm hareketi zayıflayacaktır. Ancak bölgenin bir göçle demografik yapısının değişmemesi koşulu ile güven verici konaklama tesislerinin yapılması veya sağlamlaştırılması ile hızla geri döner. Birkaç yıl içinde tekrar önemli bir kaynak oluşturacak yapıya kavuşur diye umut ediyorum” dedi. BÖLGE KÜLTÜRÜNÜN YOK OLMAMASI LAZIM Bölge yapısının değiştirilmeden düzenlenmesi gerektiğine dikkat çeken Çelenk, “Devletin bölgenin kültürünü koruyacak şekilde akıllı bir düzenleme yapması, demografik yapının bozulmaması, insanların buradan geçici olarak başka şehirlere gitse bile, tekrar geri dönmelerini özendirecek bir sistemin kurulması koşulu ile yaraların onarılması mümkün olabilir. Gastronomi insanın temel ihtiyaçlarını gidermesi yanında, lezzeti ön planda tutan insanımızın öne çıkarttığı insancıl önceliklerinden biridir. Bu nedenle bölgenin kısa zamanda ayağa kaldırılmasında önemli bir yapı taşı olacaktır. Yeter ki bölgenin insan yapısı değişmesin, kültürün yok olmasına izin verilmesin” ifadelerini kullandı.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.