TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Sayıştay Başkanlığı

Sayıştay Başkanlığı haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Sayıştay Başkanlığı haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

SGK Narlıdere’den 76 milyon alacaklı Haber

SGK Narlıdere’den 76 milyon alacaklı

Her yıl kamu ve bağlı idarelerde denetim yaparak raporlayan Sayıştay Başkanlığı, Sosyal Güvenlik Kurumu’nun 2022 yılı Denetim Raporu’nu yayımladı. Raporda, İzmir’e ilişkin dikkat çeken bir bulgu yer aldı. Raporda yer alan bulguda, SGK’nın aralarında İzmir’in de bulunduğu 4 bakım ve huzur evinin bedelini tahsil etmediği ifade edildi. Raporda, kurum mülkiyetindeyken Kanun Hükmünde Kararname hükmü gereğince Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığına devredilen İstanbul, Ankara, İzmir ve Salihli’de bulunan 4 adet dinlenme ve bakımevi için ilgili komisyonlarca takdir edilen bedellerin tahsil edilemediği belirtildi. Raporda, 633 sayılı Kanun Hükmünde Kararname işaret edilirken, “Aynı maddenin birinci fıkrasında Kuruma ait Ankara 75.Yıl Dinlenme ve Bakımevi, İstanbul Etiler Dinlenme ve Bakımevi, İzmir Narlıdere Dinlenme ve Bakımevi ile Salihli Huzurevinin kadroları, taşınır ve taşınmazları, taşıt, araç, gereç ve malzemeleri, her türlü borç ve alacakları, hak ve yükümlülükleri, yazılı ve elektronik ortamdaki her türlü kayıtları ve dokümanları ile birlikte Bakanlığa devredileceği hükmüne yer verilmiştir” denildi. Raporda, dinlenme ve huzurevlerinin devrine ilişkin usul ve esasları belirlemek amacıyla Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ile Sosyal Güvenlik Kurumu arasında Sosyal Güvenlik Kurumuna Ait Huzurevlerin Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığa Devrine İlişkin 9 Şubat 2012’de protokol imzalandığı belirtildi. İzmir Narlıdere’de bulunan dinlenme ve bakımevinden toplamda 76 milyon 643 bin liralık tahsisin gerçekleştirilmediği belirtilirken raporda şu ifadelere yer verildi; “Protokol’ün 5’inci maddesinde Kurumun devredeceği huzurevlerine ait taşınırlar, taşınmazlar ve taşıtların tespitleri ile rayiç bedelin Protokol kapsamında kurulacak komisyonlarca belirleneceği belirtilmiş ve Kıymet Takdir Komisyonlarının kurulması ve çalışma esasları ise Protokol’ün 7’nci maddesinde düzenlenmiştir. Anılan protokole göre oluşturulan komisyonlar tarafından devredilen dinlenme ve huzurevlerine ait bina, arsa, taşıt ve taşınır eşyalar için; -Ankara 75. Yıl Dinlenme ve Bakımevi: 47.345.496,98 TL  -İstanbul Etiler Dinlenme ve Bakımevi: 32.800.978,76 TL  -İzmir Narlıdere Dinlenme ve Bakımevi:76.643.438,47 TL  -Salihli Huzurevi: 13.653.440,95 TL  olmak üzere toplam 170.443.355,16 TL değer takdir edilmiş olmakla birlikte bu tutar halen Bakanlık'tan tahsil edilememiştir. Kurum Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'na devredilen 4 adet dinlenme ve bakımevine ilgili komisyonlarca takdir edilen bedellerin tahsili için 17.10.2022 tarihli yazı ile Bakanlık'tan talepte bulunmuştur. Bu tutar tahsil edilememekle beraber alacak hesaplarıyla da ilişkilendirilmeyip muhasebe kayıtlarına da yansıtılmamaktadır.” BU HABER DE DİKKATİNİZİ ÇEKEBİLİR: Karayolları’na İzmir ‘uyarısı’

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Sayıştayın konumunu güçlendirdik Haber

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Sayıştayın konumunu güçlendirdik

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Sayıştay Başkanlığında düzenlenen Sayıştayın 161. Kuruluş Yıl Dönümü Programı'nda yaptığı konuşmada, Divan-ı Muhasebat'tan bu yana Sayıştay çatısı altında görev yapmış kurum mensuplarını rahmetle yad etti. Sayıştayın, kuruluşundan bu yana geçen sürede devlet organları içinde müstesna bir konuma sahip olduğunu belirten Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Biz de anayasamıza göre yargı yetkisiyle donatılmış denetim organı olan Sayıştayın bu konumunu, çıkardığımız kanunlarla daha da güçlendirdik. Sivil, askeri tüm kamu kurumlarının kamu iktisadi teşekküllerini, belediye şirketleri dahil kamu kaynağı kullanan her kuruluşu Sayıştay denetimi kapsamına aldık. 2010 yılında Sayıştayın yapısını yeniden düzenleyerek yüksek denetim organı ve hesap mahkemesi hüviyetine kavuşturduk." "85 MİLYONUN HAKKI KORUNDU'' Ülkenin mali istikrarına katkı vermek üzere gelirlerin ve giderlerin kontrol altına alınmasında Sayıştayın yerinin doldurulamayacağını söyleyen Erdoğan, Sayıştayın TBMM adına yürüttüğü faaliyetlerle 85 milyonun tamamının hakkını ve hukukunu koruduğunu vurguladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: "Alın teriyle evine ekmek götüren işçi kardeşlerimizin çocuklarının rızkından keserek devlete borcunu ödeyen esnafımızın, yazın sıcağına, kışın ayazına aldırmadan tarlasında gece gündüz çalışan çiftçilerimizin, Türkiye'nin büyümesine omuz veren sanayicilerimizin, vatanına, milletine, medeniyet değerlerine bağlı evlat yetiştirmek için didinen anaların babaların, hasılı genciyle, yaşlısıyla, kadını ve erkeğiyle milletimizin tüm fertlerinin, devletine ödediği vergilerin denetimini sizler gerçekleştiriyorsunuz." Bunun kuyumcu titizliğiyle icra edilmesi gereken zor bir vazife olduğunu anlatan Erdoğan, "Bu, tüm siyasi hesapların, mülahazaların üstünde milli bir görev. Şu an burada bulunan her bir kardeşimin bu hassasiyetle vazifesine yaklaştığına ve yaklaşmaya devam edeceğine inanıyorum. Sayıştay meslek mensuplarımızın devletimize karşı sorumluluklarını en güzel şekilde yerine getirmekte olduklarından asla şüphe etmiyorum. Sizlere Rabb'imden muvaffakiyetler niyaz ediyorum." ifadesini kullandı. YENİ UFUKLARA YELKEN AÇILACAK Erdoğan, 29 Ekim 2023'te, Cumhuriyetin 100. kuruluş yıl dönümüne kavuşacağını, 85 milyonun tüm farklılıkları bir tarafa bırakarak Cumhuriyetin 100. yıl dönümünü büyük bir coşkuyla kutlayacağını söyledi. Maziden atiye kurdukları bir asırlık köprünün ihtişamına hep beraber şahitlik edileceğini dile getiren Erdoğan, Cumhuriyetin 100. yılını geride bırakırken, aynı zamanda yeni ufuklara da yine birlikte yelken açılacağını belirtti. TÜRKİYE YÜZYILI, KAPSAMLI BİR YOL HARİTASI Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: "Bu önemli yıl dönümünü, gelecek asrımıza damga vuracak yepyeni bir vizyonun başlangıç noktası haline getirmek istiyoruz. Bunun adı Türkiye Yüzyılı'dır. Türkiye Yüzyılı, ülkemizi muasır medeniyetler seviyesinin de üstüne taşıyacak kapsamlı bir yol haritasıdır. Türkiye Yüzyılı, milletimizin asırlık hayallerini gerçekleştirip çok daha büyük hedeflere yürüme azmidir. Türkiye Yüzyılı, İstiklal Harbi ruhuyla 85 milyonun sırt sırta verip istikbali inşa etmesinin adıdır. 85 milyon gönül birliği içinde inşallah bu vizyonu adım adım gerçeğe dönüştüreceğiz. Milletimiz, 14 Mayıs'ta bunun ilk adımını Mecliste zaten atmıştı. Mütebaki 28 Mayıs'ta, Cumhurbaşkanı seçiminde verdiği kararla Türkiye Yüzyılı'nı sahiplendiğini de ortaya koydu." On yıllardır haksız eleştirilere maruz kalan Türk demokrasisinin tartışmasız bir şekilde bu seçimin en büyük kazananı olduğunu vurgulayan Erdoğan, "Buradan bir kez daha iradesine ve geleceğine sahip çıkan aziz milletimin tüm fertlerine teşekkür ediyorum. Yüzde 52,18 oy oranıyla şahsımıza beş yıl daha ülkemize hizmet etme imkanı sunan her bir kardeşimin sorumluluğunu yüreğimizde taşıyoruz. Tercihini hangi yönde kullanırsa kullansın sandığa giden vatandaşlarımıza karşı mesuliyetle hareket ediyoruz. Nasıl 21 yıldır milletin emanetine sadakatle sahip çıktıysak inşallah bundan sonra da bu emanete gölge düşürmeyeceğiz." diye konuştu. DEVLETİN ORGANLARIYLA UYUMLU BİR İŞ BİRLİĞİ "Türkiye'yi hedeflerine ulaştırmadan, gelecek nesillere, üzerinde mutlu, müreffeh yaşayabilecekleri bir ülke bırakmadan huzura ermeyeceğiz" ifadesini kullanan Erdoğan, bunun için yürütmesi, yasaması, yargısıyla, devletin organları arasında uyumlu bir işbirliğinin tesisinin çok mühim olduğunu dile getirdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Özellikle bizim gibi bunun sıkıntısını çekmiş bir ülke için bu durum hayati derecede önemlidir. Çok partili demokrasiye geçtiğimiz 1950'den beri Türkiye'nin temel sorunlarından biri erkler arası rekabetin, hatta zaman zaman kavgaya varan çekişmelerin yaşanmasıdır. Tarihimize şöyle bir baktığımızda bunun çok sayıda örneğini görüyoruz. Hepsini de rahmetle andığımız Menderes'ten Demirel'e, Erbakan'dan Özal'a kadar siyasetçilerimizin tamamı bu gerçekle yüzleşti." değerlendirmesinde bulundu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu görüşleri paylaştı: "Merhum Ecevit'in önüne fırlatılan anayasa kitapçığı bunun adeta sembolü olarak hafızalarımıza kazınmıştır. Bu yasakçı ve statükocu tavırdan, hak ve özgürlükler dahil Mecliste milli iradenin takdiriyle geçen reformlar da payını almıştır. Türkiye maalesef bu süreçte altın değerinde yıllarını kaybetmiştir. Milletimiz, ekonomik maliyeti on milyarlarca doları bulan faturalarla karşı karşıya kalmıştır. İşçisinden kamu görevlisine, üreticisinden esnafına kadar toplumumuzun tüm kesimleri sıkıntılar yaşamıştır. Türk demokrasisi aynı dönemde yarışa başladığı diğer pek çok ülkeden geriye düşmüştür. Terörün, vesayetin, yoksulluğun, bölgeler arasında oluşan gelişmişlik farkının yıllarca çözülmemesinin sebeplerinden birisi maalesef budur. 2002'de ülkeyi yönetme görevini devraldığımızda biz de aynı zihniyetin devlet içindeki uzantılarıyla hep mücadele ettik." ''REFORMLARIMIZ ENGELLENDİ'' İktidar partisi olarak gazete kupürleriyle hazırlanmış dosyalar üzerinden kapatılmak istendiklerini belirten Erdoğan, "Meclisten 411 milletvekilinin güçlü iradesiyle geçen reformlarımız aynı şekilde engellendi, mahkeme kapısında nöbet tutularak iptal ettirildi. 6 Şubat depremleriyle ehemmiyetini daha iyi anladığımız kentsel dönüşüm projeleriyle ilgili hukuki düzenlemelerimiz akim bırakıldı. 17-25 Aralık'ta yargı-emniyet darbe girişimine, 15 Temmuz'da 252 insanımızın şehit edildiği kanlı bir darbe teşebbüsüne maruz kaldık. Bunların dışında gizli açık birçok antidemokratik operasyonun hedefi olduk." diye konuştu. AA

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.