TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#polis

polis haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, polis haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

İzmir haber: Önce yardım istedi, ardından polis memurunu silahla vurdu Haber

İzmir haber: Önce yardım istedi, ardından polis memurunu silahla vurdu

Olay dün saat 23.00 sıralarında Uzundere Mahallesi 6002 Sokak'ta bulunan bir apartmanın birinci katında meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, 112 Acil Çağrı Merkezine gelen 'Çok sayıda polis vuruldu' ihbarı üzerine bölgeye çok sayıda polis ve sağlık ekibi sevk edildi. Polis ekiplerinin bölgede yaptığı incelemede Karabağlar İlçe Emniyet Müdürlüğü'nde görevli polis memuru S.A.'nın (50) belinden tabancayla yaralandığı belirlendi. Sağlık ekipleri tarafından ilk incelemesi yapılan S.A., daha sonra ambulansla Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesine kaldırıldı. Olayı gerçekleştiren şüphelinin ise evli ve 4 çocuk annesi B.K. olduğu tespit edildi. Polis ekipleri tarafından gözaltına alınan B.K., Asayiş Şube Müdürlüğü'ne götürüldü. KADES'TEN YARDIM İSTEMİŞ Olayla ilgili başlatılan geniş çaplı çalışma kapsamında, B.K.'nin ilk eşinden 4 çocuğu bulunduğu ve ikinci evliliğinde şiddetli geçimsizlik yaşadığı iddiasıyla boşanma davası açtığı öğrenildi. Bir süredir yaşadığı rahatsızlığı yüzünden antidepresan ilaçlar kullandığı da öne sürülen B.K.'nin bu cuma günü boşanma davası olduğu, dava öncesinde eşinin eve geldiği iddiasıyla korkarak KADES uygulaması üzerinden yardım istediği belirtildi. Uygulamadan yardım istemesinin ardından B.K.'nin adresine giden polis, kadını alarak Karabağlar İlçe Emniyet Müdürlüğü Aile İçi Şiddet Büro Amirliği'ne götürdü. Burada ifadesi alınan B.K.'nin daha sonra eşinden şikayetçi olmadığı öğrenildi. POLİSTEN ULAŞIM İÇİN YARDIM İSTEDİ Ayrıca iddiaya göre, emniyetteki işlemlerin ardından evine gidebilmek için polisten yardım istemesinin ardından B.K., polis otosuyla evine götürüldü. B.K. araçtan indiği sırada, kendisini bırakan polis ekibinden daireyi kontrol etmesini istemesinin ardından polis memuru S.A., kendisine eşlik etti ve apartmanın 1'nci katında oturan B.K.'yi, dairesine kadar götürdü. Bu esnada polis memurunun beylik tabancasını alan B.K., S.A.'ya ateş etti. Beline isabet eden mermiyle yaralanan polis, can havli ile olay yerinden kaçmaya çalışırken, B.K. de kendi dairesine girdi. HAYATİ TEHLİKESİ YOK Olay sonrası Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'ne kaldırılan evli ve 2 çocuk babası polis memuru S.A.'nın tedavisinin sürdüğü, hayati tehlikesinin bulunmadığı öğrenildi. Olayla ilgili başlatılan soruşturma kapsamında, polis memuru S.A.'nın tedavisinin ardından ifadesi alınacağı öğrenildi.

Uğradığı suikast sonucu hayata gözlerini yuman Gaffar Okkan kimdir? Haber

Uğradığı suikast sonucu hayata gözlerini yuman Gaffar Okkan kimdir?

Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü görevindeyken suikasta uğrayarak hayatını kaybeden Gaffar Okkan'ın hayatı, ölüm yıldönümünde araştırılmaya başlandı. Polislik kariyerine başladığı ilk günden itibare disiplini ve özverisiyle ön plana çıkan Gaffar Okkan kimdir? Gaffar Okkan’ın hayatı ve uğradığı suikasta ilişkin bilgilere, haberimizin devamından ulaşabilirsiniz. Gaffar Okkan kimdir? Ali Gaffar Okkan, 1952 yılında Sakarya'nın Hendek ilçesinde dünyaya geldi. Polislik kariyerine adım attığı Polis Koleji ve Polis Akademisi'nden 1970 ve 1973 yıllarında mezun oldu. İzmir İl Emniyet Müdürlüğü'nde komiser yardımcısı olarak göreve başladıktan sonra, yaklaşık on yıl süresince emniyet amirliği rütbesine yükseldi ve çeşitli görevlerde bulundu. 1983 yılında Şanlıurfa Emniyet Müdürlüğü'ne atanan Okkan, 1985'te şube müdürü olarak terfi etti. Eskişehir'de Emniyet Müdürlüğü görevini üstlendikten sonra, 1992 yılında emniyet müdür yardımcısı oldu. 1993 yılında 1. sınıf emniyet müdürü unvanını elde ederek, Kars'a il emniyet müdürü olarak atandı. Ali Gaffar Okkan, Kars'ta görev yaptığı dönemde PKK ve Hizbullah terör örgütleri ile mücadelede önemli bir rol oynadı. Hizbullah terör örgütü lideri Hüseyin Velioğlu'nun İstanbul Beykoz'da yakalanmasında büyük pay sahibiydi ve örgütün çökertilmesinde etkili bir rol üstlendi. Gaffar Okkan Diyarbakır'da kaç yıl görev yaptı? Gaffar Okkan Diyarbakır'da 4 yıl boyunca görev yaptı. Gaffar Okkan ne zaman öldü? Ancak, Ali Gaffar Okkan suikastı 24 Ocak 2001 tarihinde gerçekleşti. Gaffar Okkan kaç yaşında öldü? Gaffar Okkan 2001 yılında öldürüldüğünde 48 yaşındaydı. Gaffar Okkan nasıl öldü? Gaffar Okkan, Diyarbakır İl Emniyet Müdürlüğü görevini sürdürdüğü sırada, valilik binasına giderken kimliği belirsiz kişiler tarafından pusuya düşürüldü. Açılan ateş sonucunda olay yerinde şehit oldu. Cinayetin hala çözülememiş olması, ancak Hizbullah terör örgütü ile ilişkilendirilen iddiaların bulunması, bu trajik olayın karanlık bir sır olarak kalmasına neden olmaktadır. Ali Gaffar Okkan, Türkiye'nin terörle mücadeledeki kahramanlarından biri olarak anılmaktadır.

İzmir'de doktor 750 bin lira dolandırıldı Video Galeri

İzmir'de doktor 750 bin lira dolandırıldı

İzmir'deki bir hastanede görev yapan Tinatin Geleneva Öncan, telefonla arayan ve kendilerini polis ve başsavcı olarak tanıtan biri kadın 3 kişi tarafından 750 bin lira dolandırıldı. Polisin zanlıların yakalanması için çalışma yürüttüğü olayla ilgili AA muhabirine açıklama yapan Öncan, hastanede çalıştığı bir gün telefonla kendisini arayanların terör olayına karıştığını söylediğini, buna inanmayarak telefonu kapattığını anlattı. Kendisini yeniden arayan bir kadının polis olduğunu, durumun çok ciddi olduğunu söylediğini ifade eden Öncan, "Bana WhatsApp'tan fotoğraflar ve belgeler gönderdiler. Mesaja baktım, gerçekten kimliğimi gördüm. Teröre karışmış insanların fotoğraflarını gördüm. Beni tekrar arayıp güya Diyarbakır başsavcısıyla konuşturdular. Üç şehit olduğu, para ve silah çalındığı, FETÖ ve terör olaylarında kimliğimin kullanıldığını söylediler. Kafam karıştı, dinlemeye başladım." dedi. Telefondaki kişinin kendisinin özel bilgilerinin satıldığını, çalıntı olan para ve altınların da üzerinde gözüktüğünü söylediğini anlatan Öncan, kimlik fotoğrafından dolayı ikna olarak paniğe kapıldığını söyledi. Öncan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Evime baskına geleceklerini, beni tutuklayacaklarını belirttiler. Elimdeki altınları alacaklarını söylediler. Beni sürekli telefonda tuttular. Telefon kapandı tekrar aradılar. Arkadan polis sireni sesleri geliyordu. Benden elimdeki altınları göstermemi söylediler çünkü çalıntı altınlarla aynı olup olmadığını görmek istediler. Ben de fotoğraf çekip gönderdim. Buna istinaden 'evet güzel, sen şimdi bu altınları güvenilir bir yere koymalısın ki polisler baskına geldiğinde bu altınları almasınlar' dediler. Benden altınları bozdurmamı istediler. Ben de altınlarımı aldım, en yakın kuyumcuda bozdurdum. Bu parayı onların verdikleri IBAN numarasına göndermemi, orada güvende olacağını, operasyon bittikten sonra da geri verecekleri söylediler. Ben de inandım." "Ne kadar kredi çekebiliyorsan çek" Dolandırıcıların bununla da yetinmediğini, bankada parası olup olmadığını sorduğunu belirten Öncan, parasının olmadığını söyleyince kendisini maaş aldığı bankaya yönlendirdiklerini kaydetti. Banka şubesine giderken dolandırıcıların telefonu kapattırmadıklarını, kimseyle konuşmamasını istediklerini, kendisini adım adım takip ettiklerini söylediklerini dile getiren Öncan, şöyle devam etti: "Bana 'Dolandırıcılar senin hesabını ele geçirmiş. Ne kadar kredi çekebiliyorsan çek. Onlar çekmeden sen çek. Bir hesaba koy ki o krediyi kurtaralım' dediler. Buna da inandım. 5 dakikada kredi onaylandı ve söyledikleri hesaba yatırdım. Bana operasyonun başladığını, bankaya polisin baskın yapacağını, şubeden çıkıp izlememi söylediler. Gelen giden olmadı. O sırada eşim bana ulaştı, 'galiba dolandırılıyorsun dikkatli ol' dedi. 10 dakika sonra eşim polislerle birlikte bankaya geldi ama hesaptaki paralar gitmişti." Bozdurduğu altınlar ve çektiği 320 bin lira krediyle birlikte yaklaşık 750 bin lira dolandırıldığını ifade eden Öncan, bu süreçte dolandırıcılarla 4,5 saat telefonla konuştuğunu, telefonu kapatmak istediğinde kendisine "hanımefendi bizim her gün kaç tane şehidimiz oluyor biliyor musunuz? Bize yardımcı olacaksınız." dediklerini, vatanseverlik duygularıyla, suçluların yakalanmasına yardımcı olma isteğiyle hareket ettiğini dile getirdi. Öncan, sözlerini şöyle tamamladı: "Tüm vatandaşlara çağrı yapmak istiyorum; kesinlikle buna kanmayın, inanmayın. Gelecek varsa gelsin, polis olsun, savcı olsun, kim olursa olsun yüz yüze görmeden bir şey yapmayın. Çevreden yardım isteyin, korkmayın. Tek başınıza kahramanlık yapmaya kalkışmayın." AA

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.