TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Peynir

Peynir haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Peynir haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Peynir fiyatları kırmızı eti geçecek Haber

Peynir fiyatları kırmızı eti geçecek

KEMAL ÖZKURT/ÖZEL HABER Asgari ücret zammının ardından birçok ürüne arka arkaya zamlar yapılırken süt ve süt ürünlerinde yaşanacak fiyat değişimi vatandaşlar tarafından en çok merak edilen konuların başında geliyor. Yüksek enflasyonist ortamda zor günlerden geçen üretici ve sanayiciler asgari ücrete yapılan zammın ardından Ulusal Süt Konseyi (USK) tarafından kısa süre içinde açıklanacak olan çiğ süt tavsiye alım fiyatını beklemeye başladı. Beklenen fiyatın en düşük 15 TL en yüksek ise 17 TL olarak açıklanmasını beklediklerini dile getiren İzmir Ticaret Odası (İZTO) Süt Grubu Komite Başkanı Seracettin Özkan, “USK’nın açıklayacağı fiyatın üstüne yüzde 10’luk da maliyet zammı koyduğumuz zaman önümüzdeki günlerde süt ürünlerine yüzde 25 veya 27’li bir zam yapılacağını düşünüyoruz. Bu zamlar da tüketici için maalesef ciddi peynir artışı fiyatlarını ortaya çıkartacak. Bir teneke peynirin bir kilo etin fiyatını geçeceğini bile söyleyebiliriz” şeklinde açıklamalarda bulundu. BEKLENEN ZAM YÜZDE 25-27 Asgari ücret zammının ardından hemen her üründe olduğu gibi süt ve süt ürünlerinde de bir artış yaşanacağını söyleyen Özkan, “Bu istemediğimiz bir durum da olsa süt ürünleri bu durumdan etkilenecektir. Yem fiyatlarından başlayarak; çiğ süt artışı, lojistik, enerji, iş gücü, depolama, birçok alandaki rakamsal artış maliyete yansıyacaktır. Bizler üretici olarak her ne kadar direnerek karımızdan ödün versek de bir noktaya kadar taşınabilir oluyor. Biz şu anda USK’nın açıklayacağı çiğ süt tavsiye alım fiyatını bekliyoruz. Tahminimiz en az 15 en yüksek de 17 TL olacağı yönünde. Şu anda yüzde 10 oranında bir maliyet zammı konuşuluyor ve bu zammı yansıtan firmalar da var. USK’nın açıklayacağı fiyatın üstüne yüzde 10’luk da maliyet zammı koyduğumuz zaman bu önümüzdeki günlerde süt ürünlerine yüzde 25 veya 27’li bir zam yapılacağını düşünüyoruz. Bu zamlar da tüketici için maalesef ciddi peynir artışı fiyatlarını ortaya çıkartacak. Bir teneke peynirin bir kilo etin fiyatını geçeceğini bile söyleyebiliriz” diye konuştu. SÜT BULMAKTA ZORLANIYORUZ Yaşanan olumsuzluklar sebebiyle sektörde süt bulmanın zorlaştığını dile getiren Özkan, “Rafa yansıyan satış rakamları, tüketiciyi memnun etmediği gibi bizlerde yüksek süt fiyatlarından memnun değiliz. Ama bu bir silsile. Biraz daha özele inersek çiftlikler de kendi maliyetlerinden memnun değil. Piyasada süt bulmakta zorlanmaya başladık. Çünkü yüksek maliyet neticesi, zararına çiğ süt veren çiftlik sahipleri hayvanları keserek bu maliyeti karşılamaya başladılar. Bu durumda bizlerin çiğ süt temini zorlaştırıyor. Biz tüm olumsuz koşullara rağmen bundan önce olduğu gibi bundan sonra da vatandaşı mağdur etmemek için elimizden geleni yapacağız. İnşallah bu yılın ortalarına doğru ekonomide düzelmeler yaşanır vatandaş da sanayici de rahat bir nefes alır” dedi. SPOT ÜRÜN ÇOĞALIYOR Bazı küçük çaplı mandıralar ve süt işletmelerinin maliyetlerini karşılamak adına spota mal düşürme yoluna gittiklerini ve bu durumun ilerleyen süreçte sektörü ciddi manada sıkıntıya sokacağını belirten Özkan, “Belli sanayiciler üretimlerini, ham madde giderlerini ve masraflarını toparlamak spota mal düşürme yoluna başvuruyor. Örnek vermek gerekirse 3 bin TL’ye mal ettiği bir ürünü, giderlerini karşılamak için 2 bin 300 gibi rakama spota satıp nakit paraya çeviriyor. Normalde peynirin bir olgunlaşma süresi var ama sanayici bankadan çektiği krediye faiz ödememek için böyle bir şey yapıyor. Sadece peynirde değil, tereyağında, kaşarda spot örnekler çok fazla. Küçük sanayici burada zarar ediyor gibi gözükse de bankaların yüksek faiz oranlarından mecburen bu şekilde kurtulmaya çalışıyor. Bu durum da piyasanın dengesini bozuyor ve ileriye dönük sektöre ciddi anlamda sorun yaratacak gibi gözüküyor. Çünkü bir fiyat istikrarı olmayacak, sürekli zarar eden sanayici de işin sonunda kepenk kapatmak zorunda kalacak” ifadelerini kullandı. TAKLİT VE TAĞŞİŞ ÜRETİM UYARISI Artan enflasyon oranlarının, üreticiler ve sanayiciler üzerinde olumsuz etkiler yarattığını ifade eden Özkan, “Malzeme maliyetleri ve enerji fiyatlarındaki artışlar, üretim maliyetlerini yükseltiyor. Bu da bizim kar marjımızda bir azalmaya sebep oluyor. Ayrıca, yüksek enflasyon sebebiyle tüketicinin alım gücü düşüyor. Taleplerde yaşanan düşüş de işletmelerin satışlarını olumsuz yönde etkiliyor. Bu pazarın daralmasına ve piyasada taklit, tağşiş ürünlerin çoğalmasına sebep oluyor. Sadece süt ürünlerinde değil, sucuktan bala, tereyağından paketli ürünlere kadar her kategoride insanların sağlığını ikinci plana atan firmalar olabiliyor. Biz Özkan Peynircilik olarak bu zamana kadar işimizi hep en iyi ve doğru şekilde yapmaya özen gösterdik. Bu durumdan dolayı maliyetlerimiz hep yüksekti. Tabi ki her üretici aynı mantıkta değil. Düşük maliyet ve fiyat uygulaması için yanlış yöntemlere başvuracak üreticiler olacaktır. Bu firmaların sayılarının da artacağını düşünüyorum. Burada her şeyi devletten beklemek yerine firmalar kendi kontrol ve üretim süreçlerinde gerekli denetimleri yapmalıdır” dedi.

Diyarbakır'ın kışlık peyniri sofralarda yerini almaya hazır Haber

Diyarbakır'ın kışlık peyniri sofralarda yerini almaya hazır

Besicilik kapasitesinin büyük olduğu Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde üretilerek yurdun dört bir yanına gönderilen peynir, kış aylarının yaklaşmasıyla birlikte soğuk hava depolarından çıkarılarak tezgahlara konuldu. İlkbahar aylarında büyük ve küçükbaş hayvanlardan sağılan sütlerden elde edilen örgü, lavaş, dil ve salamura peyniri, mayıs ayında soğuk hava depolarına atılıp ekim ayında ise çıkarılıyor. Kentin kırsal mahallelerinde zorlu şartlarda hazırlanan peynirler, havaların soğumasıyla depolardan çıkarılıp tezgahlara dizildi. Sur ilçesindeki Peynirciler Çarşısı'nda 25 yıldır peynircilik yapan Aziz Günel, kış için hazırladıkları peynirleri Türkiye’nin dört bir yanına sattıklarını söyledi. Kışlık peyniri kilosunun 180 TL olduğunu ifade eden Günel, “Mayıs, Haziran, Temmuz aylarında peynirleri basıyoruz, sonra buzhaneye bırakıp şimdi de çıkartıyoruz. Kışlık peynirlerimiz çıktı. Yaptığımız peynirleri Türkiye’nin her yerine gönderiyoruz. Şu anda peynirin kilosu 180 lira, daimi müşterilerimize 170 liraya veriyoruz. Örgü, lavaş ve dil peynirlerimiz var. Genelde örgü ve lavaş peyniri satılıyor. Peynirlerimizin çoğunu Çınar ilçesi, Mardin’in Mazıdağı ilçesi ve Bingöl’e bağlı köylerden getiriyoruz” dedi. BU HABER DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR: Güney Marmara'da ceviz üreticinin yüzünü güldürdü

Türkiye'nin ilk tematik Peynir Müzesi Haber

Türkiye'nin ilk tematik Peynir Müzesi

Gravyer, çeçil ve kaşar başta olmak üzere birçok çeşit peynirin üretildiği kent, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) ve Anadolu Efes ortaklığında yürütülen "Gelecek Turizmde" projesi kapsamında 2020 yılında dünyanın 18'inci peynir rotası olarak belirlendi. Tarihi tabyada kurulan Peynir Müzesi'nde, büyükbaş hayvanların tükettiği endemik bitkiler, ahır bölümü, süt dolu güğümler, yaylalardaki yaşam ve peynirin yapım sürecinin anlatıldığı bölümler bulunuyor. 1100 metrekare dolaşılabilir alanı bulunan müzede, kentte üretilen ve birçok peynire tat veren endemik çiçekler de tanıtılıyor. Gravyer yapımı, peynir salonu, video odası, temsili Kars Garı, Kars bitki örtüsü, Ankara Gazi Garı, Kars evleri, şef ve atölye bölümlerinin yer aldığı müzeyi gezen ziyaretçiler, peynirin yayladan sofraya yolculuğunu öğreniyor. Kars Peynir Müzesi Müdürü Yeşim Koç, AA muhabirine, Kars'ın "dünyanın 18'inci peynir rotası"nın tescillendiğini, bundan dolayı heyecanlı ve mutlu olduklarını söyledi. Müzenin eski bir tabya içinde yer aldığını ifade eden Koç, "1700-1800'lü yıllarda Osmanlı-Rus savaşlarında 46 tabya yapılıyor, bu tabyalardan bir tanesi de müzenin içinde bulunduğu Süvari Tabya. Yıllar içinde farklı amaçlar için kullanıldı. Özellikle soğuk hava deposu olarak kullanıldı, Kars halkı burayı 'buzhane' olarak biliyor. Oldukça serin bir ortama sahip. Tabyanın doğal kliması var, yaz aylarında gelen ziyaretçilerimiz oldukça memnun." dedi. Koç, Süvari Tabya'nın 2 yıllık restorasyon çalışması sonrasında müzeye dönüştürüldüğünü hatırlatarak, burada peynirin ilk aşamasından itibaren son satışına kadar bütün serüveninin canlandırıldığını anlattı. "Bilinmeyen peynirlerimizi anlatmaya çalışıyoruz, ekonomiye katmamız lazım" Özellikle birebir ölçeklerdeki yüksek teknolojide silikon malzemelerden üretilmiş heykellerle süreci yansıtmaya çalıştıklarını belirten Koç, şöyle konuştu: "Endemik bitkiler bizim için çok önemli, peynirin asıl ham maddesi endemik bitkidir. Türkiye'nin en uzun yaylacılığı Kars'ta yapılıyor. Yaylalarda bu bölgeye özgü endemik bitkiler var. Bu bitkileri de burada tanıtıyoruz. Sütün sağımı, mayalanması, baskılanması, yani son aşamasına kadar burada gösteriyoruz. Endemik bitkilerimizden, ahır bölümünde Kars'ta yetiştirilen çok özel ırklara varıncaya kadar, bütün hayvanlarımızı burada sergiliyoruz. Kars'ta 30'a yakın peynir çeşidi var. Bunların birçoğu gün yüzüne çıkmamış peynirler. Bunlardan bir tanesi de karın kaymağı peyniri. Bilinmeyen peynirlerimizi gelen ziyaretçilerimize anlatmaya çalışıyoruz, bu peynirleri ekonomiye katmamız lazım." Müzenin yoğun ziyaretçi ağırladığından bahseden Koç, "2023 ocak ayından bu yana yerli ve yabancı 45 bin ziyaretçiyi ağırladık. Açıldığından (mart 2022) bu yana ise 100 bin ziyaretçiyi bulduk. Yoğun bir ilgiye karşılaşıyoruz, gelenler memnuniyetini bize iletiyorlar, buradan etkilenip ayrılıyorlar." diye konuştu. Gümüşhane'den Kars'a gelen ziyaretçilerden Murat Güneş ise müzeye ilk defa geldiğini anlatarak, "Peynirlerin nasıl yapıldığını merak ettik. Geldik, gezdik ve gördük. Güzel bal mumu heykelleriyle de canlı görsel oluşturulmuş. Biz çok beğendik, memnun kaldık. Canlı bir müze, süt sağımından birçok aşamada canlı bir deneyim katıyor. Doğu Ekspresi bölümü çocukların çok ilgisini çekti. Peynirin hikayesini aşama aşama burada görmek bizleri etkiledi." ifadelerini kullandı.

Rusya’ya yapılan peynir ve süt ürünleri ihracatının yüzde 100’ü Pınar Süt’ten Haber

Rusya’ya yapılan peynir ve süt ürünleri ihracatının yüzde 100’ü Pınar Süt’ten

Pınar Süt Genel Müdürü Gürkan Hekimoğlu, gelecek dönemlerde Rusya pazarında uzun ömürlü süt kategorisinde de ihracat yapmayı hedeflediklerini söyledi. Rusya Veterinerlik ve Bitki Sağlığı Gözlem Kurumu Rosselkhoznadzor’un, 2014 yılında aralarında Pınar Süt'ün de bulunduğu üç Türk firmaya Rusya'ya süt ürünleri ihracatı yapma izni vermesinin ardından Pınar Süt, 2015 yılında Pınar Labne ve Pınar Beyaz ürünleriyle Rusya’ya ilk ihracatını gerçekleştirdi. Türkiye’den yapılan süt ürünleri ihracatının yüzde 17,5’ini tek başına gerçekleştirerek kaliteli ve sağlıklı süt ürünlerini dünyanın 35 ülkesiyle buluşturan Pınar Süt, bu yılın ilk 6 ayı itibariyle, Rusya pazarına yapılan peynir ve süt ürünleri ihracatının yüzde 100’ünü gerçekleştirerek sektörünün lideri oldu.  ‘Tüketici ihtiyaçları coğrafyaya göre farklılık gösterebiliyor’ Tüketici ihtiyaçlarının coğrafyalara göre farklılık gösterebileceğini sürekli göz önünde bulundurduklarını ve ihracattaki başarılarının temelinde bu farkındalığın yattığını belirten Pınar Süt Genel Müdürü Gürkan Hekimoğlu, “2015 yılında Rusya pazarına ihracat yapma hakkını kazandıktan sonra yaptığımız ilk ihracat operasyonlarının ardından, Ar-Ge ekibimiz tarafından bu pazarın ihtiyaçlarına yönelik olarak bir dizi çalışma yaptık. Bunun sonucunda ise, markamıza değer katan Aromalı Pınar Labne’lerimizi ürettik ve Rusya pazarına sunduk. Şu an Rusya pazarında en çok tercih edilen ürünlerimiz haline geldiler. Gelecek dönemde ise uzun ömürlü süt kategorisinde ihracat yapmayı hedefliyoruz. Dünyanın 35 ülkesinde olduğu gibi, Rusya pazarına da yaptığımız ihracatı ürün bazında çeşitlendirmek ve oradaki sofraları da daha fazla lezzet, sağlık ve kaliteyle buluşturmak istiyoruz.” dedi. 

Sürülebilir Peynir Pazarı Lideri Pınar’dan 5 Yeni Ürün Haber

Sürülebilir Peynir Pazarı Lideri Pınar’dan 5 Yeni Ürün

Sürülebilir peynir pazarında %30’luk ciro pazar payıyla lider konumda olan ve 35 ülkeye ihracat gerçekleştiren Pınar, bu alanda 5 yeni inovatif ürününü tüketicileriyle buluşturdu. Serpil Veral, ’’100 evden 75’inin sofrasında yer alıyoruz” Günümüzde sürülebilir peynir pazarına olan ilgi, geçen sene pazarın yüzde 3 oranında büyümesiyle artışını sürdürüyor. Sürülebilir peynir pazarının lider markası Pınar, pazarda 4 kategoride toplam 22 ürünüyle tüketicilere ulaşıyor. Pınar, büyüyen sürülebilir peynir pazarına son olarak Pınar Cheddarlı Krem Peynir 270 g, Pınar Organik Labne 180 g, Pınar Beyaz Ekstra Yumuşak 180 g, Pınar Kahvaltı Keyfi Taze Peynir 180 g ve Pınar Kahvaltı Kreması 160 g ürünlerini sundu. “Her 100 Evin 75’inde Pınar Ürünü Yer Alıyor” Pınar’ın Nesillerin Sağlığı, Nesillerin Yarını mottosuyla; tüketicilerini 50 yıldır sağlıklı, lezzetli, yenilikçi ve kaliteli ürünlerle buluşturduğunu söyleyen Pınar Süt Pazarlama Direktörü Serpil Veral, “Pınar olarak sürülebilir peynir pazarında yüzde %30 ciro pazar payına sahibiz. Yalnızca geçen sene sürülebilir kategorisinde 21 milyon 300 bin kutu peynir satışı gerçekleştirdik. Pınar olarak Labne, Taze Peynir, Krem Peynir ve Üçgen peynir de dâhil olmak üzere tüm kategorilerdeki ürünlerimizle her yıl, 100 evden 75’inin sofrasında yer alıyoruz” diye konuştu. 35 Ülkeye Sürülebilir Peynir İhracatı Ürünlerinin yalnızca iç piyasada değil, dış pazarlarda da büyük ilgi gördüğünü belirten Serpil Veral; “Arasında Azerbaycan, Amerika, Almanya, Çin, Rusya ve Körfez ülkeleri gibi farklı kıtalardan ülkelerin yer aldığı toplam 35 ülkeye sürülebilir peynir ihracatı gerçekleştiriyoruz. Kategorideki tüm ürünler ve bunlara ek olarak ülkelerin kendi geleneksel damak zevklerine özel olarak hazırlanan ürünler ihraç ediliyor. Sarımsak ve frenk soğanlı, limon cheesecake aromalı, mantarlı, kurutulmuş domatesli Labne bunlara örnek gösterilebilir.  Özellikle Labne, lokomotif ürünümüz olup tüm ihracat yaptığımız pazarlarımızda öne çıkıyor” dedi. Hem Pratik Hem Sağlıklı Ürünler Pınar Krem Peynir ailesine katılan Pınar Cheddarlı Krem Peynir, Türkiye genelindeki satış noktalarında raflardaki yerini aldı. Yüzde 55 oranında cheddar peyniri içeren Pınar Cheddarlı Krem Peynir içindeki özel peynirler sayesinde benzersiz bir lezzet. Yüksek kalsiyum oranı ile de besleyici bir öğün sunuyor. Labne’nin mucidi Pınar Labne ailesinin yeni üyesi olan Pınar Organik Labne, organik inek sütünden üretiliyor ve sağlıklı tariflere lezzet katıyor. Yüksek kalsiyum oranı sayesinde bebek ve çocukların beslenmesinde de sağlıklı ve lezzetli bir peynir alternatifi sunan Pınar Organik Labne, orijinal lezzetiyle tüketenleri kendine mest ediyor. Pınar Beyaz Ekstra Yumuşak; Pınar Beyaz’ın bol sütlü, özel lezzetini yumuşacık kıvamıyla birleştiriyor. Ekmek üzerine kolaylıkla sürülebilen Pınar Beyaz Ekstra Yumuşak, günün herhangi bir anında canınız lezzetli bir yiyecek çektiğinde kurtarıcınız olacak. Pınar, kahvaltıları da en özel ürünleriyle zenginleştiriyor. Pınar Kahvaltı Kreması yumuşacık kıvamı, süt kokusu ve enfes lezzetiyle kahvaltılarınızın vazgeçilmezi olacak yeni bir lezzet. Kaymağa göre %50 daha düşük yağ oranına sahip olan Pınar Kahvaltı Kreması, tatlılıların üzerinde de servis edilebiliyor. Pınar’dan yepyeni bir taze peynir olan Pınar Kahvaltı Keyfi Taze Peynir; hafif lezzeti ve yumuşak kıvamıyla kahvaltılar için farklı bir lezzet alternatifi…

Türkiye'nin peynir ve zeytin üreticileri buluştu Haber

Türkiye'nin peynir ve zeytin üreticileri buluştu

Yenikapı Etkinlik Alanı'ndaki Dr. Mimar Kadir Topbaş Gösteri ve Sanat Merkezi'ndeki fuarda, zeytin ve zeytinyağı üreticisi 80, peynir ve süt ürünleri üreticisi 40 firma yer aldı. ÜRETİM VE SATIŞLARIN ARTMASI HEDEFLENİYOR Türkiye'deki peynir çeşitliliği ile zeytin ve zeytinyağının, ülkede ve dünyada tanıtılması amacıyla düzenlenen fuarda, sektörün üretim ve satışlarının artması, dünyada hak ettiği yeri alması hedefleniyor. Fuarı düzenleyen firmanın satış direktörü Yasemin Önder, Türkiye'nin her bölgesinden zeytin ve peynircilerin yer aldığı fuarda, amaçlarının yörelerdeki tatları insanlara tattırmak olduğunu söyledi. ZİNCİR MARKETTE BULUNMAYAN ÜRÜNLERE ULAŞIMIN SAĞLANMASINI İSTİYORLAR Vatandaşların zincir markette ya da herhangi bir yerde bulamayacağı ürünlere ulaşmalarını sağlamak istediklerini dile getiren Önder, yine firmaların iş bağlantıları kurup uluslararası arenada da kendilerini temsil etmelerini sağlamayı amaçladıklarını kaydetti. Bu yıl deprem bölgesindeki firmaları, sosyal sorumluluk anlamında destek olmak için fuara ücretsiz davet ettiklerini belirten Önder, "Fuarımız 4 gün boyunca devam edecek. Ayrıca fuarda üniversitelerimizin, akademisyenlerimizin katkısıyla mobil mutfakta da etkinliklerimiz, konferans, panellerimiz olacak. Fuarın üçüncü gününde Uluslararası Zeytinyağı Yarışması'nın ödül töreni olacak. Vatandaşlarımızı fuara bekliyoruz" ifadelerini kullandı. AA

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.