TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Numan Kurtulmuş

Numan Kurtulmuş haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Numan Kurtulmuş haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Türkiye seçim sathında: Liderlerin oy kullanacağı sandıklar belli oldu Haber

Türkiye seçim sathında: Liderlerin oy kullanacağı sandıklar belli oldu

Pazar günü ülke genelinde belediye başkanları, belediye ve il genel meclis üyeleri ile mahalle muhtarlarını belirlemek üzere yapılacak seçimde liderlerin oy verecekleri yerler de açıklandı. Buna göre; Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, her seçimde olduğu gibi bu seçimde de oyunu İstanbul Saffet Çebi Ortaokulu'nda kullanacak. TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, İstanbul Fatih'teki Gelenbevi Anadolu Lisesi'nde 1245 numaralı sandıkta oy verecek. CHP Genel Başkanı Özgür Özel, oyunu Manisa merkez Yunusemre ilçesi 23 Nisan Ulusal Egemenlik İlkokulu'nda kullanacak. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli Ankara Anıttepe Ortaokulu'nda, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Ankara Bilkent'te Emlak Bankası Ortaokulu'nda sandığa gidecek. DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, Adana'nın Çukurova ilçesindeki Ayşe Atıl İlkokulu'nda oyunu kullanacak. DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan ise Ankara'daki Ahmet Vefik Paşa İlkokulu'nda oy verecek. Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu Çankaya Lisesi'nde, BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, Etimesgut'un Fatih Sultan Mahallesi'ndeki Başkent Üniversitesi İktisadi İdari Bilimler Fakültesi'nde oy kullanacak. Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, İstanbul Eyüpsultan'daki Göktürk Mahallesi'nde; DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan ise Ankara Bilkent'teki Türkiye Emlak Bankası Ortaokulu'nda oyunu verecek. Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal memleketi Afyonkarahisar'da sandık başına gidecek. Uysal, merkez Selçuklu İlkokulu'nda oyunu kullanacak. DSP Genel Başkanı Önder Aksakal İstanbul'un Üsküdar ilçesinde Ünalan Mahallesi Şeyh Şamil Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi'nde sandığa gidecek. Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan, Balgat Binnaz Rıdvan Ege Anadolu Lisesi'nde, Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce ise Yaşamkent Özel Şener Çakmak Anadolu Lisesi'nde oyunu verecek. Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek İstanbul'da Beşiktaş Gayrettepe Şair Nedim Ortaokulu'nda sandık başına gidecek. 3 büyükşehir adayı nerede kullanacak? Üç büyükşehrin belediye başkan adaylarının oy kullanacakları yerler de belli oldu. Buna göre; İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı ve CHP adayı Ekrem İmamoğlu, Beylikdüzü'ndeki Emin Yükseloğlu Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi'nde oy kullanacak. Cumhur İttifakı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Murat Kurum, Kağıthane ilçesi Hamidiye Mahallesi Kağıthane İmece İlkokulu'nda sandığa gidecek. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı ve CHP adayı Mansur Yavaş, Ümitköy Anadolu İmam Hatip Lisesi Fen ve Sosyal Bilimler Proje Okulu'nda oyunu kullanacak. Cumhur İttifakı Ankara Büyükşehir Belediye Başkan adayı Turgut Altınok, Karargahtepe Mahallesi Kocatepe İlkokulu'nda oy verecek. Cumhur İttifakı İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı Hamza Dağ, Bayraklı ilçesi Gümüşpala Mahallesi Şehit Nazımbey İlkokulu'nda, CHP İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı Cemil Tugay da Karşıyaka'da Şehit Polis Samet Kırcalı Ortaokulu'nda sandığa gidecek.

Numan Kurtulmuş: Sivilleri hedef alan saldırı asla kabul edilemez Haber

Numan Kurtulmuş: Sivilleri hedef alan saldırı asla kabul edilemez

TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, Çekya'nın başkenti Prag'da düzenlenen Kırım Platformu 2'nci Parlamenter Zirvesi'nde Genel Kurul'a hitap etti. Çekya Temsilciler Meclisi Başkanı Marketa Pekarova Adamova ve Ukrayna Meclis Başkanı Ruslan Stefançuk'a toplantının organizasyonu dolayısıyla teşekkür ederek sözlerine başlayan Kurtulmuş, Türkiye'nin, Ukrayna'nın yaşadığı bütün bu sıkıntılar karşısında başından itibaren Ukrayna'nın yanında olduğunu, Kırım'ın ilhakını da ilk günden itibaren reddederek, Kırım'ın uluslararası alanda Ukrayna'nın bir parçası olduğunu teyit ettiğini belirtti. Sadece Kırım'ın değil, Rusya tarafından ilhak edilen diğer toprakların da uluslararası hukuk bakımından Ukrayna'nın bir parçası olduğunu dile getiren Kurtulmuş, şöyle devam etti: "Ukrayna'nın uluslararası toplumca tanınmış sınırları içerisinde bağımsızlığına ve toprak bütünlüğüne olan desteğimiz de tamdır ve bundan sonra da devam edecektir. Ancak bu vesileyle bir kere daha ifade etmek isterim ki eğer 2014 yılında Kırım'ın ilhakıyla ilgili süreçte uluslararası camia sesini yeterince çıkarabilmiş olsaydı bugün bu toplantı olmayacak, belki Ukrayna böylesine bir savaşın muhatabı olmayacaktı. 1944'ten beri büyük acılar yaşayan dostumuz, kardeşimiz ve soydaşımız olan Kırım Tatarı Türklerin her zaman yanında olduk, her zaman haklı mücadelelerini destekledik. Kırım'ın yerli halkı olan Tatar soydaşlarımızın hak ve menfaatlerinin korunması, kimliklerinin muhafazası ve yarımadadaki statülerinin güçlendirilmesi bizim için de fevkalade önemli bir durumdur. Hepimiz biliyoruz ki Kırımlılar bugüne kadar yaşadıkları bütün zulümlere rağmen haklarını barışçıl ve demokratik yollarla talep etmesini bilen bir halktır." "Rusya-Ukrayna savaşının bir an evvel durdurulması Türkiye'nin en temel önceliklerinden" Ukrayna topraklarındaki savaş ve işgalin büyük bir yıkım ve sayısız ölüm getirdiğini ifade eden Kurtulmuş, bu savaşların bir an evvel durdurulmasının, Türkiye'nin en temel önceliklerinden olduğunu bildirdi. TBMM Başkanı Kurtulmuş, Türkiye'nin, bu savaşın başlangıcından itibaren hem Rusya'yla hem Ukrayna'yla konuşabilen bölgedeki tek ülke olarak bölgesel barış perspektifiyle hareket ettiğini vurguladı. Türkiye'nin, hem Ukrayna'nın haklı davasını savunduğunu hem de büyük bir yayılma potansiyeli gösteren bu savaşın bir an evvel durdurulması için üzerine düşen sorumlulukları yerine getirdiğini aktaran Kurtulmuş, "Bu çerçevede iki de sonuç aldık. Bunlardan birisi Karadeniz Tahıl Koridoru'nun açık tutulmasının temin edilmesi, bir diğeri ise esir takaslarının gerçekleştirilebilmesidir." diye konuştu. İsrail-Filistin çatışması Ukrayna'daki savaş devam ederken ve bunun acıları üzerinde konuşurken, dünyanın 7 Ekim'de Orta Doğu'da yeni bir savaş ve gerilime uyandığını dile getiren Kurtulmuş, şunları kaydetti: "Öncelikle şunu çok açık bir şekilde ifade etmek isterim. Sivilleri hedef alan saldırı kimden gelirse ve kime yönelirse yönelsin asla kabul edilemez. Ancak burada bir kere daha açık bir şekilde teyit etmek isterim ki siviller arasında da bir hiyerarşi, siviller arasında da bir ayrımcılık, çifte standart uygulanamaz. Özellikle İsrail'in şu anda da devam eden, hastaneleri ve mülteci kamplarını hedef alan son askeri operasyonlarının, amacının çok üstüne çıktığı ve bu anlamda da yeni insani kayıpları ortaya koyduğu aşikardır. Yaklaşık 5 bin insanın öldüğü Gazze bölgesinde bir an evvel acil bir ateşkesin sağlanması ve özellikle bu bölgeye hastaneler başta olmak üzere, insani yardımların ulaştırılması şarttır. Biz Türkiye olarak hem Ukrayna krizinin hem Orta Doğu'da devam etmekte olan bu krizin potansiyeli itibarıyla gelişme istidadına sahip olduğunu, sadece bölgesel değil, Allah muhafaza küresel bir çatışmanın da konusu olabileceğini düşünüyor ve bunun için yaşanan insani kayıpların bir an evvel sonlandırılmasını temenni ediyoruz. Türkiye olarak hem 1991 sınırlarında uluslararası sistem tarafından kabul edilmiş Ukrayna'nın toprak bütünlüğünü savunuyor hem de 1967 sınırlarında Filistin Devleti'nin toprak bütünlüğünü savunuyoruz. Her ikisinin de birlikte uluslararası camia tarafından savunulması gerektiğine de inanıyoruz." "Çok acil uluslararası sistemin hareket etmesi insanlık meselesidir” Gazze'deki insani krize de dikkati çeken Kurtulmuş, sözlerini şöyle sürdürdü: "Gazze'de yaşanan insani krizin önlenmesi için çok acil bir şekilde uluslararası sistemin hareket etmesinin ve başta hastanelerdeki tıbbi teçhizat, su, ilaç ve gıda olmak üzere, oradaki masum sivil halka yardım edilmesinin bir insanlık meselesi olduğunu ifade etmek isterim. Son söz olarak şunu söylüyorum, hem Ukrayna krizi hem yaşadığımız diğer bölgesel krizler bize bir şey gösteriyor; uluslararası sistem sorunları çözmekte, çatışmaları önlemekte yetersiz kalmaktadır. Dünyada acilen yeni bir barış mimarisini tesis etmek için, yeni bir küresel siyasal mimariye ihtiyaç olduğunu ifade ediyoruz. Dünya 5 ülkenin insafına bırakılmayacak kadar önemli bir yerdir ve bütün ülkelerin eşit egemenliğini savunan bir dünya sisteminin kurulmasını da zaruri görüyoruz." BU HABER DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR - Numan Kurtulmuş: Türkiye bütün dünyaya istikamet gösteriyor

Numan Kurtulmuş: Türkiye bütün dünyaya istikamet gösteriyor Haber

Numan Kurtulmuş: Türkiye bütün dünyaya istikamet gösteriyor

TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, 19 Ekim Muhtarlar Günü vesilesiyle muhtarlar ve STK’larla bir araya geldi. Kongre Merkezi’nde gerçekleşen birliktelikte dünya gündeminde yerini alan İsrail-Filistin savaşına değinen Kurtulmuş, “Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde grubu bulunan hepsi ortak bir deklarasyonla Filistin halkına yapılan zulmü kınadı ve biran evvel barışın elde edilebilmesi için Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin yani 85 milyon insanın fikrini cümle aleme deklare etti. Gazze’de Şifa Hastanesi bombalanıp 500 insan barbarca, vahşice katledilip bir soykırım benzeri katliam uygulanırken Türkiye Büyük Millet Meclisi görüşmelerini kesti, grupların hepsi alta imza attı, 6 siyasi parti ortak bir deklarasyonla Şifa Hastanesi’ne yapılan bu insanlık dışı saldırıyı kınadı. Böyle bir milletin evladı olmaktan büyük bir memnuniyet duyuyoruz. Zulme karşı dur demesini bilen, mazluma elini uzatan bir millet olmaktan iftihar ediyoruz. Ve şuna inanıyorum ki arkasında kim olursa olsun hangisi Ortadoğu'daki bu terör örgütlerine ya da artık bir terör devleti niteliği kazanmış olan İsrail'e arka çıkarsa çıksın sonunda hakkaniyet kazanacak, sonunda insanlık kazanacak, sonunda insaf kazanacak ve inşallah Ortadoğu sükunete selamete erecektir” dedi. “Ortadoğu barışı olmadan dünya barışı olmaz” Kurtulmuş, “Burada da birilerinin yol göstermesi lazım. Bu kadar kargaşada herkes kendisi için nereden daha fazla elde edebiliriz diye bakarken Türkiye bu karanlıkta tabiri caizse elinde el feneriyle bütün dünyaya istikamet gösteriyor. Ortadoğu barışı olmadan dünya barışı olmaz. İnsanlık tarihi boyunca Ortadoğu'da barış olmamışsa dünya sistemi yalpalamıştır. Ortadoğu dünya barışının kapısıdır, o kapının kilidi ise Filistin'in hakkaniyetli bir şekilde yönetilmesi yani başkenti Doğu Kudüs olan tam manasıyla bağımsız müstakil bir Filistin Devleti'nin kurulmasıdır. Ve inşallah bu kadar büyük insanlık suçları yapanın yanına kar kalmayacaktır. Açık, aleni, savaş suçları işlenmiştir, işlenmeye devam etmektedir ve ne yazık ki Türkiye cansiperane bir şekilde bu sorunu çözmek için gayret ederken bazı ülkeler gayret ederken kimileri bilgisayar başında savaş oyunu oynar gibi bu işi seyretmektedir. Böylesine insanlık dışı bir durum Gayretullah'a dokunur” diye konuştu. “Artık dünyanın vicdanı harekete geçmiştir” Dünya üzerindeki birçok insanın savaşı istemediklerini aktaran Kurtulmuş, “Siz bombalarınızla her bir Gazzeli vatandaşın üstüne bir bomba atabilirsiniz. Her bir Gazzeliyi hayattan koparabilirsiniz. Böyle bir gücünüz var. Amerika da geldi, 'Benim de ben de arkamdayım' diyor. Ama insanlığı öldüremezsiniz, insafı susturamazsınız, vicdanları yok edemezsiniz, insanların varlığını, geçmişini silemezsiniz. Öyle olduğu için bugün dünyanın birçok yerinde insaf tarih sahibi. Hristiyanlar, Yahudiler, başka dinlerden insanlarda Filistin meselesine, davasına destek veriyor. Örneğin bugün batıdaki büyük üniversitelerin kampüslerinin bir kısmında hem de gayrimüslim çoğunluklar bir araya gelerek Filistin davasına destek veriyor. Amerikan Senatosu'nu siyonizm karşıtı Yahudiler oraya gelerek bayraklarını açıyorlar, ”Şimdi ateşkesi Filistin'deki katliamı durdurun. Bu insanlık suçunun biz ortağı değiliz” diyorlar. Artık dünyanın vicdanı harekete geçmiştir. Hangi savaş makinelerinizi getirirseniz getirin hangi uluslararası kuruluşlarınızı kullanırsanız kullanın. Hangi ikiyüzlü siyasetinizi dünyayı ikna etmek için devreye sokarsanız sokun artık söz sırası insanlığa, vicdana, hakkaniyete gelmiştir. Ve inanıyorum ki hepimiz göreceğiz öyle kağıt üzerinde mahallelere bölünmüş bir Filistin değil. Tam manasıyla bağımsız, egemen, halkına ve hakkına sahip çıkan başkenti Kudüs olan bir Filistin Devleti eninde sonunda mutlaka ama mutlaka kurulacaktır” şeklinde konuştu. Öte yandan toplantıya, TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş'un yanı sıra Kocaeli valisi Seddar Yavuz, Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın, muhtarlar, STK temsilcileri katıldı. BU HABER DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR - Hamas İsrail’e fırlatılan roketlerin sorumluluğunu üstlendi

TBMM Başkanı Kurtulmuş: Terörle mücadele devam edecek Haber

TBMM Başkanı Kurtulmuş: Terörle mücadele devam edecek

Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Numan Kurtulmuş, terörle mücadelede birlik ve beraberlik içerisinde olunması gerektiğini söyleyerek, "Terörle mücadelemizde sadece son terörist kalmayıncaya kadar değil, onun çok ötesinde, terörün arkasındaki bütün nedenler ve destekler ortadan kaldırılıncaya kadar bu aziz millet, bu mücadeleye devam edecektir." dedi. Kurtulmuş, Ord. Prof. Dr. Abdülkadir Noyan Konferans Salonu'nda düzenlenen Ankara Üniversitesi 2023-2024 Akademik Yılı Açılış Töreni Programı'nda "Türkiye'yi Yarınlara Taşımak" başlıklı açış dersini verdi. Kurtulmuş, Ankara Üniversitesinin şimdiye kadar gösterdiği başarıların devam etmesini, yeni akademik yılın, başarılarla dolu bir yıl olmasını diledi. Pençe-Kilit operasyonu bölgesinde 11 Eylül'de teröristlerce yapılan taciz atışında yaralanan ve tedavi gördüğü hastanede şehit olan Piyade Uzman Çavuş Recep Parlak ile bölücü terör örgütü mensuplarının taciz atışında şehit olan Suriye Görev Gücü'nde görevli kıdemli başpolis Hüseyin Şimşek'e Allah'tan rahmet dileyen Kurtulmuş, "Bu ülkenin, bu milletin temeli şehitlik ve gaza ruhuyla kurulmuş bir maneviyata sahiptir. Her ikisine de Allah'tan rahmet diliyorum. Milletimizin başı sağ olsun. Ailelerine milletimiz adına taziye dileklerimizi ifade ediyorum." dedi. Türkiye'nin içinde bulunduğu bölgenin emperyalistler tarafından neoemperyal bir savaş alanı haline getirildiğini söyleyen Kurtulmuş, dün Çanakkale'de, Anadolu'nun farklı yerlerinde düzenli ordularıyla milletin karşısına çıkanların ne yazık ki bugün Türkiye'yi kuşatmak, bu coğrafyayı bir ateş çemberine çevirmek ve kendi menfaatlerinin en maksimum seviyede sağlanmasını temin etmek için "vekalet savaşları" üzerinden bölgeyi dizayn etmeye çalıştıklarını belirtti. Bugün hem Orta Doğu'da hem Türkiye'de, Asya'dan Afrika'ya kadar dünyanın birçok yerinde ortaya çıkan terör örgütlerinin sadece kendi başlarına hareket etmediğini dile getiren Kurtulmuş, şu ifadeleri kullandı: "Bu terör saldırıların arkasında birkaç tane pespaye terörist yoktur. Bunlara lojistik sağlayan, istihbarat destekleri veren, silah destekleri veren ve hatta kendi ülkelerinin başkentlerinde siyasi destekler verenlerin kimler olduğunu çok iyi biliyoruz. Dün bu milletin kurtuluş mücadelesinde verdiği savaş, bugüne göre çok daha kolay, çok daha açık bir savaştı. Dün nasıl kurtuluş mücadelemizin arkasından yeni Türkiye Cumhuriyeti'ni Osmanlı İmparatorluğu'nun külleri üzerinden inşa edebildiysek hiç şüphemiz yok ki, bugün karşımıza çıkarılan bu emperyalist aparatları da kırıp bir kenara atarak ikinci yüz yılımızda çok daha güçlü, çok daha büyük, çok daha müreffeh bir Türkiye'yi inşa edeceğiz. Onun için bu mücadelede birlik ve beraberlik içerisinde yolumuza devam etmek durumundayız. Terörle mücadelemizde sadece son terörist kalmayıncaya kadar değil, onun çok ötesinde, terörün arkasındaki bütün nedenler ve destekler ortadan kaldırılıncaya kadar bu aziz millet, bu mücadeleye devam edecektir." "Üniversiteler alanında 7 milyon öğrenciye gelinmesi başlı başına büyük bir başarı" 2023-2024 yılına başlarken, Türkiye'de yaklaşık 7 milyon üniversite öğrencisi olan bir büyük eğitim ordusuna sahip olmaktan iftihar ettiklerini belirten Kurtulmuş, cumhuriyetin birinci asrının nice zorluklarla, yokluklarla geçtiğini ve çok mücadeleler verildiğini anlattı. Kurtulmuş, cumhuriyetin ilk asrında büyük başarılar da ortaya konulduğunu dile getirerek, sadece üniversiteler alanında 7 milyon öğrenciye gelinmesinin tek başına büyük bir başarı olduğunu vurguladı. Cumhuriyetin ikinci asrında üniversitelerin, geldiği noktadan daha ileriye gitmek zorunda olduğunu söyleyen Kurtulmuş, bunun yolunun, üniversitelerin, dünya üniversiteleriyle yarışını temin etmekten geçtiğini ifade etti. "Takip edilen öncü bir Türkiye olma noktasına ilerlemek durumundayız" TBMM Başkanı Kurtulmuş, bundan bir asır önce, cumhuriyet kurulurken birkaç tane önemli hedefin bulunduğunu, bunlardan birisinin mandacılığa karşı çıkarak bağımsız bir Türkiye'nin inşa edilmesi, bir diğerinin muasır medeniyetler seviyesine çıkılması, bir başka hedefin de bilimsel ve teknolojik gelişmelerin gerisinde kalmamak olduğunu anlattı. Cumhuriyetin ikinci asrını, "sözü güçlü, gücü tesirli bir Türkiye'nin yüzyılı" yapmak için mücadele edilmesi gerektiğinin altını çizen Kurtulmuş, şöyle devam etti: "İlk asrı geride bırakırken önümüze yeni hedefler, yeni amaçlar, yeni ülküler koymak mecburiyetindeyiz. Bize geri gitmek asla yaraşmadığı gibi, iki günü eşit olmak da hiç yaraşmaz. Onun için diyoruz ki, bir asır evvel ortaya konulan bu üç temel hedefi revize ederek geliştirmek ve önümüze koymak zorundayız. Mandacılığa karşı bağımsız Türkiye ideali, bir asır sonra geldiği noktada, artık çok şükür, Türkiye ayakları üzerinde güçlü bir şekilde duran ülke olduğu için Türkiye'nin her alanda tam bağımsız bir ülke olarak ileriye gitme hedefi yeni hedefimiz olarak ortaya konulmalıdır. Yani eğitimde, bilimde, sanatta, kültürde, milli teknolojilerde, savunma sanayisinde, uluslararası ilişkilerde, her alanda artık tam bağımsız Türkiye idealini benimsemek noktasındayız. Çağdaş medeniyet seviyesine ulaşmak, bizim için geride kalmış bir hedeftir. Bundan sonraki hedefimiz, dünyadaki bütün çağdaş medeniyetlerin üstüne çıkabilecek, ciddi şekilde onların üstünde yer alacak güçlü ve öncü bir Türkiye'yi kurma hedefi olmalıdır. Aynı şekilde gelişmelerin gerisinde kalmamak için, her alanda takip eden Türkiye hedefinden, takip edilen öncü bir Türkiye olma noktasına ilerlemek durumundayız. Bu hedefler çerçevesinde Türkiye'nin yolunun, önünün açık olduğunu düşünüyorum." "Dünya sistemi çalışamaz bir hale gelmiştir" 2023'e girilen bu dönemde dünyanın, her bakımdan büyük gerilimlerin, çatışmaların, sistematik problemlerin ağlarının içine düştüğünü söyleyen Kurtulmuş, "Dünya sistemi çalışamaz bir hale gelmiştir. Dünya ekonomisi ve dünya siyasal yapısı güçsüzdür ve ne yazık ki bu anlamda sorunları çözebilme yeteneğini yitirmiştir. Onun için böyle bir ortamda çok daha güçlü bir Türkiye'ye, ayakta durabilen bir Türkiye'ye ihtiyacımız vardır. Bu tarihsel dönemde üniversitelerimize de büyük sorumluluklar düşüyor. Bunun için gençlerimizi önümüzdeki rekabet dönemine çok daha kuvvetli bir şekilde hazırlamalıyız. Evlatlarımızı, 2023'ün sonrasındaki hedeflere göre hazırlamak durumundasınız." şeklinde konuştu. "Selçuklu da bizimdir, Osmanlı da bizimdir, Cumhuriyet de bizimdir" Türkiye tarihinin her safhasının, dersler çıkarılması, güç devşirilmesi mümkün olan büyük bir birikim olduğunu dile getiren Kurtulmuş, şunları kaydetti: "Türkiye'nin tarihini bölerek, tarihinin bir kısmını bir diğer kısmına yabancılaştırarak okumaya çalışmak, bu millete yapılacak en büyük haksızlıktır. Selçuklu da bizimdir, Osmanlı da bizimdir, Cumhuriyet de bizimdir. Hepsinin birikimi de bu aziz milletin kendi çabasıyla ortaya koymuş olduğu büyük bir birikimdir. Tarih yazan milletler güçlü tarihlerden güç devşirerek, tarihlerinden ders alarak ileriye doğru hızla yürüyebilen milletlerdir. Onun için özellikle Osmanlı'yı ve Cumhuriyet'i iki farklı devletmiş gibi, iki farklı serüvenmiş gibi okumaya çalışmak hem bilimsel olarak hata hem de tarihi olarak büyük bir yanılgıdır. Osmanlı'nın birikimi üzerinden, orada karşılaştığımız hatalara ve eksiklere düşmeden çok şükür, bir asır içerisinde nice büyük tecrübeler kazandık. Şimdi Allah'ın izniyle, bu topraklarda kurduğumuz son devletimiz olan Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni kıyamete kadar yaşatacak kararlılık içerisinde yolumuza devam edeceğiz." "Türkiye'nin, artık yeni bir anayasa yapma mecburiyeti olduğu ayan beyan ortadadır" Cumhuriyetin ikinci asrında Türkiye'nin, şimdiye kadar sahip olduğu demokrasi tecrübelerine, bu tecrübelerin üzerinde de standartları yüksek bir demokrasiyi inşa edeceğini ve çok daha güçlü bir ülke olacağını söyleyen Kurtulmuş, sözlerini şöyle sürdürdü: "Şimdi önümüzde standartları yüksel bir demokrasiyi kurmak mevzubahistir. İnşallah bu amaçla da devam edeceğiz. Bu çerçevede, Türkiye'de adalet sisteminin güçlenmesi, siyaset kurumunun güçlenmesi, siyasi partilerin daha güçlü hale gelmesi, sivil toplumun güçlenmesi, Türkiye'nin ikinci yüzyılındaki önemli hedeflerinden birisidir. Türkiye'nin, artık yeni bir anayasa yapma mecburiyeti olduğu ayan beyan ortadadır. Bunun için TBMM olarak öncülüğünü yapacağız ve inşallah bütün siyasi partilerin, üniversitelerimizin, sivil toplum kuruluşlarımızın, hukuk camiamızın, herkesin fikirlerinin tartışıldığı ve sonuçta milletin büyük çoğunluğunun 'evet bu oldu, içimize sindi' dediği yeni bir anayasayı inşallah bu millete hep birlikte kazandıracağız. Daha doğrusu milletimiz, bu yeni anayasayı yapabilecek bir gücü ortaya koyacaktır." "Böyle bir ödevi, TBMM yerine getirecektir" TBMM Başkanı Kurtulmuş, yeni anayasa sözünün ya da anayasanın çok kuvvetli şekilde değiştirilmesi hedefinin, yeni bir söz ve yeni bir talep olmadığının altını çizerek, şunları söyledi: "1982 Anayasası, 1961'in antidemokratik darbeci anayasasından aldığı güç ve ilhamla Türkiye'nin ayaklarına yeni prangalar olarak vurulmuş ve anayasanın kabul edildiği günün, neredeyse ertesi gününden itibaren başta üniversitelerimiz olmak üzere her platformda yeni bir anayasa tartışılmıştır. Ümit ediyorum ki Türkiye yeni, özgürlükçü, katılımcı, kapsayıcı, çağdaş, milli, yerli bir anayasa yaparak özellikle insan odaklı, hak ve özgürlükleri geliştiren anlayışla artık yeni bir anayasaya kavuşacaktır. Bu, Türkiye için bir fantazi değil, bir zorunluluktur. Cumhuriyetimizin ikinci asrına girerken, sözü güçlü, gücü tesirli bir Türkiye'nin kurulabilmesi için böyle bir ödevi TBMM yerine getirecek, bu bizim boynumuzun bir borcu olarak milletimize karşı bir sorumluluğumuz olacaktır." "Sapkın ideolojilerin Türk milletini de esir almasına müsaade etmeyeceğiz" Türkiye'nin toplumsal yapısının en güçlü alanlarından birisinin, "sağlam aile yapısı" olduğuna işaret eden Kurtulmuş, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bütün dünyada olduğu gibi Türkiye'de de aile yapısını tehdit eden birtakım akımların, hem de sözde çağdaşlık adı altında gündeme getirildiğini hep beraber görüyoruz. Sağlam aile yapımızı güçlendirmek için ne gerekiyorsa bunu yapacağız ve bu çerçevede de hep beraber güçlü bir şekilde aile yapısını korumak için milletimizin bu gücünü seferber edeceğiz. Dünyanın birçok yerinde aile yapısını ortadan kaldırmak için ortaya çıkan birtakım sapkın ideolojilerin Türk milletini de esir almasına müsaade etmeyeceğiz, bu konuda uyanık olacağız ve milletimizin en büyük değeri olan aile değerini, önümüzdeki yüzyılın yapıcı unsurlarından birisi olarak ele alacağız." "Türkiye kendi uçağını yapabilmiş olsaydı, bugün ne F16, ne F35 tartışmasının içinde olacaktık" TBMM Başkanı Kurtulmuş, Türkiye'nin teknolojide bağımsız olması hedefine geçmişte "çelme takıldığını" ifade ederek, "Eğer Türkiye 1978'de İtalyanlarla ortak bir şekilde kendi uçağını yapabilmiş olsaydı, inanın bugün ne F16 tartışmasının içinde olacaktık ne F35 tartışmasının içinde olacaktık. Dolayısıyla Türkiye, her alanda üreten, yürüyen, büyüyen bir ülke olmak durumundadır. Özellikle yüksek teknoloji alanında atılacak her adımın, Türkiye'nin geleceği için ne kadar önemli olduğunu ifade etmek isterim." şeklinde konuştu. Türkiye'de son dönemin en büyük iki başarısının "özgüven inşasının gerçekleştirilmesi" ve "vesayet odaklarının geri bırakılması" olduğunun altını çizen Kurtulmuş, kazanılan başarıyla Türk gençlerinin büyük bir özgüvenle Türkiye'nin geleceğine yürüdüğünü belirtti. Türkiye'nin, etkin bir dış politikayı da inşa etmek durumunda olduğuna dikkati çeken Kurtulmuş, "Bu coğrafyada, Türkiye'nin her bakımdan güçlü olarak ayakta durmaktan, hedeflerine doğru koşmaktan başka bir çaresi yoktur. Bugün artık bir bölgesel güç haline gelmiş, bölgenin sorunlarını çözmekte önemli bir rol alan Türkiye'nin küresel bir aktör haline gelmesini temin etmek de hepimizin vazifesidir." dedi. "Kurumlar gözden geçirilmelidir" Birleşmiş Milletlerin (BM) beş ülkenin insafına terk edildiğini, bu ülkelerden biri ya da birkaçının herhangi bir sorunun aktörü olduğu için hiçbir sorunun da çözülemez hale geldiğini aktaran Kurtulmuş, şunları kaydetti: "Dünyanın neresinde hangi problem varsa, çözülememesinin temel nedeni, beş ülkenin garanti altına aldıkları bu sistemin felç olması, yıkılmış olması ve artık hiçbir hayati fonksiyonun kalmamış olmasıdır. Sadece BM değil, dünyada barışı, esenliği her alanda kurmak için kurulmuş neredeyse kurumların tamamına yakını fonksiyonsuz hale gelmiştir. Dünya Bankası'ndan BM'ye, NATO'dan Avrupa'nın güvenlik ihtiyaçlarına kadar birçok alanda kurumlar yeniden gözden geçirilmek zorundadır. Onun için diyoruz ki, Türkiye'ye, Cumhuriyetimizin ikinci asrında üzerine düşen bir başka sorumluluk ise yeni yeni küresel, siyasal ve ekonomik bir mimarinin kurulması için öncülük ve sözcülük etmektir. Önümüzdeki dönemlerde, bunu gençlerimiz için söylüyorum, siz hayatınızın en aktif zamanında yeni bir BM kurulduğunu ve BM'nin kuruluşunda da Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin öncülük yaptığını görecek ve buna şahit olacaksınız." BU HABER DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR: Günübirlik kiralık evlere düzenleme geliyor

Numan Kurtulmuş’tan 'yeni anayasa' açıklaması Haber

Numan Kurtulmuş’tan 'yeni anayasa' açıklaması

TBMM Başkanı Kurtulmuş, Ord. Prof. Dr. Abdülkadir Noyan Konferans Salonu'nda düzenlenen 'Ankara Üniversitesi 2023-2024 Akademik Yılı' açılış töreninde akademisyenlerle ve öğrencilerle bir araya geldi. 'Türkiye'yi Yarınlara Taşımak' başlıklı açış dersini gerçekleştiren Kurtulmuş, Pençe-Kilit operasyonu bölgesinde şehit olan Piyade Uzman Çavuş Recep Parlak ve Suriye’de terör örgütü mensuplarınca açılan ateş sonucu Gaziantep’te kaldırıldığı hastanede şehit olan kıdemli baş polis memuru Hüseyin Şimşek’e Allah’tan rahmet diledi. Türkiye’nin içinde bulunduğu bölgenin emperyalistler tarafından neoemperyal bir savaş alanı haline getirildiğini söyleyen Kurtulmuş, "Dün Çanakkale’de, Anadolu'nun farklı yerlerini işgal ettiklerinde karşımıza düzenli ordularıyla çıkanlar, ne yazık ki bugün Türkiye'yi kuşatmak, hatta daha da geniş anlamda bu coğrafyayı bir ateş çemberine çevirmek ve kendi menfaatlerinin en maksimum seviyede sağlanmasını temin etmek için ismini de zarif bir şekilde koydukları 'vekalet savaşları' üzerinden bölgemizi dizayn etmeye çalışıyorlar" diye konuştu. "Karşımıza çıkarılan emperyalist aparatları kırıp bir kenara atacağız" Kurtulmuş, terör örgütlerinin yalnızca kendi başlarına hareket etmediğini belirterek, "Bunlara lojistik destek sağlayan, istihbarat, silah destekleri veren ve hatta kendi ülkelerinin başkentlerinde siyasi destekler verenlerin kimler olduğunu çok iyi biliyoruz. Dün bu milletin kurtuluş mücadelesinde verdiği savaş, bugüne göre çok daha kolay, çok daha açık bir savaştır. Ama Allah’ın izniyle dün nasıl kurtuluş mücadelemizin arkasından yeni Türkiye Cumhuriyeti'ni Osmanlı imparatorluğunun külleri üzerinden inşa edebildiysek, hiç şüphemiz yok ki bugün karşımıza çıkarılan bu emperyalist aparatları da kırıp bir kenara atarak ikinci yüzyılımıza çok daha güçlü, çok daha büyük, çok daha müreffeh bir Türkiye'yi inşa edeceğiz. Onun için bu mücadelede birlik ve beraberlik içerisinde yolumuza devam etmek durumundayız" dedi. Terörle sonuna kadar mücadele edileceği mesajını veren Kurtulmuş, "Terörle mücadelemizde sadece son terörist kalmayıncaya kadar değil, onun çok ötesinde terörün arkasındaki terörün arkasındaki bütün nedenler ve destekler ortadan kaldırılıncaya kadar bu aziz millet bu mücadeleye devam edecektir" ifadelerini kullandı. "Güçlü ve öncü bir Türkiye’yi kurmak hedefimizdir" Kurtulmuş, mandacılığa karşı bağımsız Türkiye idealinin bir asır sonra geldiği noktada Türkiye’nin ayakları üzerinde güçlü şekilde duran bir ülke olduğuna vurgu yaparak, "Türkiye’nin her alanda tam bağımsız ülke olarak ileriye gitme hedefi yeni hedefimiz olarak ortaya konulmalıdır. Her alanda artık 'tam bağımsız Türkiye' idealini benimsemek noktasındayız. Çağdaş medeniyet seviyesine ulaşma hedefi bizim için geride kalmış bir hedeftir. Bundan sonraki hedefimiz dünyadaki bütün çağdaş medeniyetlerin üstüne çıkabilecek, onlara ciddi şekilde üstünde yer alacak güçlü ve öncü bir Türkiye'yi kurma hedefi olmalıdır. Bu hedefler çerçevesinde Türkiye’nin önünün açık olduğunu düşünüyorum" ifadelerini kullandı. Mevcut dünya durumunda çok daha güçlü ve kendisinden güç alan bir Türkiye’ye ihtiyaç olduğunu dile getiren Kurtulmuş, sağlam bir toplumsal yapıya sahip olmayan bir ülkenin ileriye gidemeyeceğini belirtti. "Türkiye’nin ikinci yüzyılında sağlam bir toplumsal yapıyı her bakımdan güçlendirmek, daha fazla kuvvetlendirmek zorundayız" diyen Kurtulmuş, farklılıkların toplumsal gücün bir parçası olarak bilinmesi gerektiğini söyledi. "Türkiye’nin artık yeni bir anayasa yapma mecburiyeti olduğu ayan beyan ortadadır" Kurtulmuş, bazı Batılıların Türkiye’ye 'demokrasi dersi' vermeye çalıştığını, ancak Türkiye’nin dünyada bedeli en ağır ödenmiş demokrasiye sahip olduğunu hatırlatarak, şöyle devam etti: "Şimdi önümüzde standartları yüksek bir demokrasiyi kurmak mevzu bahistir. İnşallah bu amaçla da devam edeceğiz. Bu çerçevede Türkiye'de adalet sisteminin, siyaset kurumunun, siyasi partilerin, sivil toplumun güçlenmesi Türkiye'nin ikinci yüzyılındaki önemli hedeflerinden birisidir. Bu meyanda, özellikle Türkiye'nin artık yeni bir anayasa yapma mecburiyeti olduğu ayan beyan ortadadır. Bunun için TBMM olarak öncülüğünü yapacağız ve inşallah bütün siyasi partilerin, üniversitelerin, sivil toplum kuruluşlarının, adalet camiamızın, herkesin fikirlerinin tartışıldığı ve sonuçta milletin büyük çoğunluğunun 'evet bu oldu, içimize sindi' dediği yeni bir anayasayı inşallah bu millete hep birlikte kazandıracağız. Daha doğrusu milletimiz bu yeni anayasayı yapabilecek bir gücü ortaya koyacaktır. Yeni anayasa sözü ya da anayasanın çok kuvvetli şekilde değiştirilmesi hedefi yeni bir söz, yeni bir talep hiç değildir. Hele hele bir fantezi değildir." "Anayasa önerisini TBMM yerine getirecek" Yeni anayasanın Türkiye için bir zorunluluk haline geldiğini kaydeden Kurtulmuş, "Ümit ediyorum ki Türkiye, yeni, özgürlükçü, katılımcı, kapsayıcı, çağdaş, milli, yerli bir anayasa yaparak, özellikle insan odaklı hak ve özgürlükleri geliştiren yeni bir anlayışla artık yeni bir anayasaya kavuşacaktır. Cumhuriyetimizin ikinci asrına girerken sözü güçlü, gücü tesirli Türkiye’nin kurulabilmesi için Allah'ın izniyle böyle bir öneriyi TBMM yerine getirecek, bu bizim boynumuzun borcu olarak milletimize karşı sorumluluğumuz olacaktır" diye konuştu. "Sağlam aile yapımızı güçlendirmek için ne gerekiyorsa yapacağız" Türkiye’nin toplumsal yapısının en güçlü alanlarından birisinin sağlam aile yapısı olduğuna dikkati çeken Kurtulmuş, "Bütün dünyada olduğu gibi Türkiye'de de aile yapısını tehdit eden birtakım akımların, hem de sözde çağdaşlık adı altında gündeme getirildiğini hep beraber görüyoruz. Sağlam aile yapımızı güçlendirmek için ne gerekiyorsa yapacağız ve hep beraber güçlü bir şekilde aile yapısını korumak için milletimizin bu gücünü seferber edeceğiz. Dünyanın birçok yerinde aile yapısını ortadan kaldırmak için çıkan birtakım sapkın ideolojilerin Türk milletini de esir almasına müsaade etmeyecek, bu konuda uyanık olacağız ve milletimizin en büyük değeri olan aile değerini önümüzdeki yüzyılın yapıcı unsurlarından birisi olarak ele alacağız" ifadelerini kullandı. Teknolojik bağımsızlığın önemine işaret eden Kurtulmuş, "Eğer Türkiye 1978'de İtalyanlar ile ortak bir şekilde kendi uçağını yapabilmiş olsaydı, inanın bugün ne F-16 ne de F-35 tartışmasının içinde olacaktık. Türkiye her alanda üreten, yürüyen, büyüyen bir ülke olmak durumundadır. Özellikle yüksek teknoloji alanında atılacak her adımın Türkiye’nin geleceği için ne kadar önemli olduğunu ifade etmek isterim" değerlendirmesini yaptı. Kurtulmuş, güçlü bir Türkiye ekonomisinin Türkiye’nin ikinci yüzyılında önemli olacağını dile getirerek, "Vesayet odakları artık tarihin çöplüğüne atılmıştır. Ne Türkiye’nin içerisinde ne de dışarısında iç ve dış vesayet odakları Türkiye’yi asla ve asla bu kutlu yürüyüşünden geri çevirebilecek bir güce sahip değildir. Allah’a çok şükür bundan sonra da olmayacağına inanıyoruz" dedi. BU HABER DE DİKKATİNİZİ ÇEKEBİLİR: Yılmaz Tunç'tan yeni anayasa çalışmalarıyla ilgili mesaj!

TBMM Başkanı Kurtulmuş’tan yeni anayasa açıklaması Haber

TBMM Başkanı Kurtulmuş’tan yeni anayasa açıklaması

TBMM Başkanı Kurtulmuş, Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli'yi Partisinin TBMM Grubundaki makamında ziyaret etti. Kurtulmuş, yaklaşık 20 dakika süren ziyaret ardından basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. Kurtulmuş burada yaptığı konuşmada, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ye iadeiziyaret hem de Meclis’in açılışı dolayısıyla çalışmaları hakkında fikir alışverişinde bulunmak hem de kendisinin TBMM Başkanı seçilmesinde verdiği destekten dolayı teşekkür etmek üzere ziyaret ettiğini belirterek, “İnşallah yeni dönemde TBMM gayet güzel bir çalışma dönemini idrak edecektir. Demokratik olgunluk içinde partiler arasında diyalog zemini içinde TBMM’nin önünde bulunan konuların hepsini en güzel şekilde ele alarak milletimizin beklentilerine uygun faaliyetlerini icra edecektir. Beni ziyaret eden parti gruplarının hepsini önümüzdeki süreç içinde ziyaret edeceğim. Hem yeni dönemde başarı dileklerimizi hem de yeni dönemdeki çalışmalarımızın ana konularını müzakere etme fırsatı bulacağız. Ben tekrar cumhuriyetimizin ikinci asrının başlangıcını yapan 28. Dönem TBMM’nin hayırlı olmasını, güzel ve tarihi gelişmelere imza atacak bir çalışma temposu içinde olmasını temenni ediyorum. Genel Başkan Devlet Bahçeli’ye de çok teşekkür ediyorum” diye konuştu. TBMM Başkanı Kurtulmuş, yeni anayasa konusunda bir takvimin belirlenip belirlenmediğine ilişkin, “Bu konuda esas olan iyi niyetli tavrın ortaya konmasıdır. Ön yargı olmaksızın, Türkiye’nin bu konularda fevkalade bir siyasi birikimi vardır. Türkiye’nin ihtiyacı olan konular bellidir. Öncelikle bir darbe anayasası olan 12 Eylül Anayasası’ndan kurtulmak, bunun için de herkesin kendi sepetlerindeki pamuğu ortaya koyarak makul ve meşru zeminlerde bu tartışmaları sürdürmek ve sonuç almak esastır. Tabii ki bu tartışmanın makul ve meşru zemini TBMM’dir. TBMM dışında da bütün farklı sivil toplum kuruluşlarının, üniversitelerin, akademi camiasının, hukuk camiasının yani görüşü olan herkesin görüşlerini bir şekilde alırız. Bir takvim vermek zor ama zemini ve yöntemi doğru tartıştığımız zaman sonuç alacağımızı düşünüyorum” diye konuştu. BU İÇERİK DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR- Numan Kurtulmuş kimdir? Numan Kurtulmuş ne başkanı olarak görev yapıyor? Şu ana kadar hangi görevlerde bulundu?

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.