TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Netanyahu

Netanyahu haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Netanyahu haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Başbakan Meloni Netanyahu'nun "Filistin Devleti"ne karşı olmasına katılmıyor Haber

Başbakan Meloni Netanyahu'nun "Filistin Devleti"ne karşı olmasına katılmıyor

Meloni, parlamentonun alt kanadı Temsilciler Meclisi Genel Kurulu'nda "Başbakan'a sorular" oturumuna katıldı. İsrail Başbakanı Netanyahu'nun kısa süre önce ifade ettiği "bağımsız Filistin devletinin kurulmasına" karşı olduğu hatırlatılarak, İtalya'nın bu konuya dair politikasına ilişkin bir soru üzerine Meloni, "İtalya, her zaman bir Filistin devletinden yana olmuştur. Bu nedenle, İsrail Başbakanı'nın bu konuyla ilgili ifade ettiği tutumu paylaşmıyorum." dedi. Meloni, böyle bir şeyin tek taraflı olarak talep edilemeyeceğini, ön şart olarak "muhatapların, İsrail'in güvenlik içinde yaşama hakkının tanıması gerektiğini" ifade etti. Meloni, ayrıca Gazze'ye yardım götüren ilk ülkelerden biri olduklarını dile getirerek, Filistinli çocukların İtalya'daki hastanelerde tedavi edilmelerine yönelik bir çalışmalarının da olduğunu kaydetti. Bu arada, söz konusu oturumda ülkede iç gündemi ilgilendiren konularda Başbakan Meloni ile muhalefet liderleri arasında zaman zaman sert tartışmaların da yaşandığı anlara sahne oldu. İsrail'e açık destek veren İtalya'daki Meloni liderliğindeki sağ koalisyon hükümeti, son haftalarda sıkça "iki halk, iki devletli çözüm" vurgusu yapmaya başladı. Diğer taraftan, İtalya'nın hemen hemen her hafta en az bir kentinde İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik saldırılarının protesto edildiği, Filistin'e destek gösterileri yapılıyor. İsrail'in Gazze'yi işgalinde 7 Ekim sonrası Hamas'ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları, "Filistinlilere ve başta Mescid-i Aksa olmak üzere kutsal değerlere yönelik sürekli ihlallere karşılık verme" gerekçesiyle İsrail'e 7 Ekim 2023'te kapsamlı saldırı düzenledi. İsrail, 7 Ekim'deki saldırılarda 1200 İsraillinin öldüğünü, 5 bin 132 kişinin de yaralandığını açıkladı. İsrail'in 7 Ekim'den bu yana Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda en az 11 bini çocuk, 7 bin 500’ü kadın olmak üzere 25 bin 490 Filistinli öldürüldü, 63 bin 354 kişi yaralandı. Enkaz altında halen binlerce ölü olduğu bildirilirken, halkın sığındığı hastane ve eğitim kurumları hedef alınarak sivil altyapı da tahrip ediliyor. İsrail ordusu, Gazze Şeridi'ne saldırılarının başladığı 7 Ekim'den bu yana 219’u karadan işgal sürecinde olmak üzere 556 askerinin öldürüldüğünü duyurdu. Çatışmalara 24 Kasım 2023'te 4 günlüğüne verilen ve daha sonra 3 gün daha uzatılan "insani ara"da 81 İsrailli ve 240 Filistinli esir karşılıklı serbest bırakıldı. Öte yandan İsrail, binlerce Filistinliyi alıkoyup hapsetmeye devam etti. İşgal altındaki Batı Şeria ve Doğu Kudüs'te de 7 Ekim 2023'ten bu yana İsrail güçleri ile yasa dışı Yahudi yerleşimcilerin saldırılarında 371 Filistinli hayatını kaybetti. İsrail ordusu ile Hizbullah arasında 8 Ekim 2023'ten bu yana sınırda devam eden çatışmalarda 29 Lübnanlı sivil ve 167 Hizbullah mensubu ile 6 İsrailli sivil ve 10 İsrail askeri öldü.

Netanyahu açıkladı: İsrail'in Gazze Şeridi'ne saldırıları 2025'te de sürebilir Haber

Netanyahu açıkladı: İsrail'in Gazze Şeridi'ne saldırıları 2025'te de sürebilir

İsrail'in Kanal 12 televizyonunun haberine göre, Netanyahu, Gazze Şeridi yakınlarındaki Biru's Sebi'de üst düzey güvenlik yetkililerinin yanı sıra yerel yetkililerin de katıldığı toplantıda bazı değerlendirmelerde bulundu. Toplantıda Netanyahu'nun yetkililere "mevcut değerlendirmeye göre İsrail'in Gazze'ye saldırılarının gelecek yıl da devam edebileceğini" söylediği aktarıldı. Öte yandan yerel yetkililer de Netanyahu'ya, Gazze'den devam eden roket saldırıları ve diğer güvenlik endişeleri nedeniyle yaşadıkları bölgeyi terk eden İsraillilerin çoğunun sınır bölgelerine geri dönmek istemediğini iletti. İsrail'in Kanal 13 televizyonunun haberine göre Genelkurmay Başkanı Herzi Halevi ise Netanyahu ve Savunma Bakanı Yoav Gallant ile yaptığı özel görüşmede, "Gazze'de üç aydan fazla süren saldırılar sonucunda elde edilen kazanımların, yönetim ve bölgenin güvenliğine ilişkin bir planın bulunmaması nedeniyle kaybedilebileceğini" dile getirdi. Haberde, Halevi'nin "Savaşta şimdiye kadar elde edilen kazanımların erozyona uğramasıyla karşı karşıyayız çünkü ertesi gün için hiçbir strateji oluşturulmadı." ifadelerini kullandığı aktarıldı. İsrail Ordu Sözcüsü Daniel Hagari, 1 Ocak'ta yaptığı açıklamada, Gazze'ye saldırıların 2024 boyunca devam etmesini beklediklerini söylemişti. Hagari, bazı yedek askerlerin "gelecek operasyonlar öncesinde yeniden enerji kazanmalarına olanak sağlamak için" yılın ilk haftasından itibaren Gazze'yi terk edeceklerini bildirmişti.

İsrail'de protestolar devam ediyor! Haber

İsrail'de protestolar devam ediyor!

Binyamin Netanyahu öncülüğündeki aşırı sağcı koalisyon hükümetinin yargı düzenlemesine karşı her hafta cumartesi akşamı kitlesel gösteriler düzenleyen İsrailliler, protestoların 25'inci haftasında ülke genelinde yine meydanlara indi. GÖSTERİLERE ESKİ İSRAİL BAŞBAKANI'DA KATILDI İsrail'in Yediot Ahronot gazetesinin internet sitesinde yer alan habere göre, on binlerce İsrailli, başta Tel Aviv, Hayfa ve Birüssebi kentleri başta olmak üzere ülke genelinde pek çok noktada protestolar düzenledi. Tel Aviv'in "Kaplan" meydanında bir araya gelen göstericiler, hükümetin, yargının yetkililerini sınırlayan düzenlemesine karşı gösteri yaptı. Tel Aviv'de toplanan İsrailliler, ellerinde İsrail bayrakları taşıyarak hükümet karşıtı sloganlar attı. Gösteriye, eski İsrail Başbakanı Ehud Barak da katıldı. 'KAPLAN GÜCÜ' OLUŞUMU KURDULAR Gösteriyi organize edenler, Kaplan meydanına nisbet ederek, "yargı düzenlemesi" karşıtı gösterilerin sürmesi amacıyla "Kaplan Gücü" adlı bir oluşum kurduklarını duyurdu. İsrail Adalet Bakanı Yariv Levin'in 5 Ocak'ta duyurduğu yargı reformu, Yüksek Mahkemenin yetkilerini sınırlandırma ve iktidarın yargı atamalarında söz sahibi olması gibi değişiklikler içeriyor. Netanyahu, 27 Mart'ta ülke çapında giderek artan kitlesel protestolara ve grevlere neden olan yargı düzenlemesini ertelediğini açıklamıştı. Başbakan Netanyahu, 2023-2024 bütçesinin geçen ay meclisten geçmesinin ardından yargı düzenlemesini tekrar meclise getireceklerini duyurmuştu. AA

İsrail hükümeti'nden yeni adımlar gelebilir Haber

İsrail hükümeti'nden yeni adımlar gelebilir

Netanyahu hükümeti göreve geldiği günden bu yana bir dizi krizle karşı karşıya kaldı. Bunlardan en büyüğü muhalefetin "demokrasiye darbe" şeklinde nitelendirdiği yargının gücünü kısıtlamaya yönelik yargı reformu planıydı. Yüz binlerce İsrailli, söz konusu düzenlemeyi protesto için sokaklara döküldü. Netanyahu, protestoların ve tepkilerin akabinde yargı reformunu, İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog'un hükümet ve muhalefet arasında arabuluculuk yaptığı diyalog görüşmeleri sonlanıncaya kadar askıya aldı. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun liderliğini yaptığı Likud Partisi dahil halihazırdaki hükümeti destekleyen sağ görüşlü partiler ise İsrail Başbakanı'na söz konusu yasa düzenlemesini geçirmesi için Meclisteki çoğunluğu değerlendirmesi konusunda baskı yapıyor. Netanyahu hükümetinin karşı karşıya kaldığı krizler bununla sınırlı değil. Hükümetinin kurulmasının üzerinden 4 ay geçmesine rağmen henüz kendisini Beyaz Saray'da kabul etmeyen ABD Başkanı Joe Biden'la Netanyahu arasında soğuk rüzgarlar estiği belirtiliyor. Ayrıca Tel Aviv'in Filistinlilere yönelik politikalarına karşı çıkan ve İran'a ağır yaptırımlar uygulama taleplerine yanıt vermeyen Avrupa Birliği ile de arasında bir mutabakat söz konusu değil. Uluslararası ve bölgesel arenada bu gelişmeler yaşanırken İsrail tarihindeki en sağcı hükümet, Filistinlilere yönelik gerilimi tırmandıran ve çatışma ihtimalini sonuna kadar açık bırakan bir politika izliyor. ATILACAK ADIMLAR KONUSUNDA FARKLI GÖRÜŞLER MEVCUT Netanyahu hükümetinin krizlere yönelik atacağı adımlar konusunda farklı görüşler mevcut. Gelişmeleri takip eden uzmanlardan bazıları, Netanyahu'nun yasa düzenlemesi krizinde, askıya alma adımıyla zaman kazanmaya çalıştığını düşünürken bazıları da muhalefetle uzlaşıyı kabul edeceğini öngörüyor. İsrail medyası ise Netanyahu'nun son haftalarda Lübnan, Suriye ve Gazze'den gelen saldırılara askeri karşılık vermek için ramazan ayının ve Yahudi bayramları ile milli gün kutlamalarının bitmesini beklediğini yazıyor. İsrailli siyasi analist Yoni Ben-Menachem, Netanyahu'nun hem aylar süren anlaşmazlıklardan sonra halkı yeniden birleştiren isim olabilmek hem de Biden'la ilişkilerini düzeltmek adına eninde sonunda bir uzlaşıyı kabul edeceği görüşünü savunanlar arasında yer alıyor. Ben-Menachem, yaptığı açıklamada, Netanyahu'nun ilerleyen günlerde ilk olarak devlet bütçesini Meclisten geçirme meselesine odaklanacağını söyledi. "İsrail'in suikastlar yoluyla da (özellikle Batı Şeria'da) caydırıcılığı yeniden sağlamaya çalışacağına inanıyorum. İsrail Güvenlik Kabinesi, bu kararı geçen ay aldı. Ramazan ayının ve Yahudi bayramlarının bitmesi bekleniyordu" diyen Ben-Menachem, Cenin, Nablus ve Tulkerim başta olmak üzere Batı Şeria'da baskınların ve geniş çaplı gözaltı operasyonları yapılacağı değerlendirmesinde bulundu. Batı Şeria'daki silahlı grupların hedef alınacağını, bunun için insansız hava araçlarının kullanılacağını öngören Ben-Menachem, Lübnan, Suriye ya da diğer ülkelerde Hamas, İslami Cihad ve Hizbullah liderlerine karşı yurt dışı suikastlarının düzenlenmesinin de düşük bir ihtimal olmadığını kaydetti. Tartışmalı yargı reformu yasalarıyla ilgili anlaşmazlıklara rağmen İsrailli muhalefet liderlerinin de Filistinlilere karşı yürüttüğü operasyonlarda İsrail ordusuna desteklerini açıkladığını aktaran Ben-Menachem, İsrail'in iç anlaşmazlıklarının güvenlik politikasını etkilemediğini, İsrail içinde güvenlik birimlerine destek konusunda tam ittifak olduğunu söyledi. BÖLGEDE TANSİYON YÜKSEK İşgal altındaki Batı Şeria, İsrail'in yılbaşından bu yana düzenlediği baskınlar ve gözaltı operasyonları nedeniyle tansiyonun yüksek olduğu günler geçiriyor. Geçen haftalarda bölgesel ve uluslararası gündem daha çok ramazan ayında ve Yahudi bayramları sırasında İsrail-Filistin arenasında patlak verecek bir infiali engellemeye odaklandı. ABD, Mısır ve Ürdün, ramazan ayı boyunca bölgede gerginliğin tırmanmasını engellemek için çaba sarf eden ülkelerden olmuştu. İsrail basını ise Filistin dışında bulunan Hamas Siyasi Büro Başkan Yardımcısı Salih el-Aruri'ye suikast düzenlenebileceğine dikkati çekmişti. AA

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.