TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Mustafa Kayalar

Mustafa Kayalar haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Mustafa Kayalar haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Kayalar duruşmasında yeni perde: Savcıya mütalaası soruldu Haber

Kayalar duruşmasında yeni perde: Savcıya mütalaası soruldu

Yolsuzluk’ iddialarıyla yargılanan Mustafa Kayalar, bugün 4. kez hakim karşısına çıktı. Duruşmada dava savcısından mütalaası talep edilirken savcı, ek süre talep etti. 2019 yerel seçimlerinde CHP’den aday olarak Menderes Belediye Başkanı seçilen ve ‘yolsuzluk’ iddialarıyla yargılanan Mustafa Kayalar, bugün üçüncü kez hakim karşısına çıktı. Kayalar, geçtiğimiz Temmuz ayında Menderes Cumhuriyet Başsavcılığı talimatıyla Menderes Belediyesindeki yolsuzluk iddialarına ilişkin düzenlenen operasyon ile gözaltına alınmış, ardından da görevden uzaklaştırılmıştı. Rüşvet suçlamalarıyla 4 yıldan 12 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılanmaya başlamıştı. Daha önceki duruşmalarda ifadesi alınamayan ve iddiaların odağında yer alan Bien Otel’in sahibi Nurullah Ercan’ın ifadesi Ercan’ın tutuklu bulunduğu cezaevinden hastaneye kaldırılması nedeniyle bir önceki celsede de da alınamamış ve mahkeme, Ercan’ın hastanede taburcu edilip ceza infaz kurumuna alındığı takdirde mahkememizde ifadesini alması için dilekçe yazılmasına SEGBİS bağlantısı kurulması halinde irtibat kurularak Nurullah Ercan’ın ifadesinin alınması için gerekirse ara duruşma yapılmasına karar vermişti. Öte yandan; bugün 10. Ağır Ceza Mahkemesi’nde gerçekleştirilen duruşmada sanık Mustafa Kayalar ve tarafların avukatları salonda hazır bulundu. Duruşmada, Ercan’ın ifadesinin alındığı belirtildi. Ercan, ifadesinde suçlamayı kabul etmediği ifade edildi. Ercan’ın ifadesinde, “Soruşturma konusu daire sözleşme konusu gereği en başından itibaren bana ait değildir. Yapılmış olan tüm imara aykırılıklar belediye tarafından kısa sürede tespit edilmiş ve gerekli cezalar kesilmiştir. Suçlamayla ilgili ne Menderes Belediye başkanı ne de diğer sanıklarla hiçbir iletişimimim olmamıştır” dediği belirtildi. SAVCIDAN MÜTALAA SORULDU Öte yandan; duruşmada dava savcısından mütalaası soruldu. Savcı, dava dosyasının fiziken incelenmesi gerektiğini belirterek süre talep etti. Duruşmada konuşan dava savcısı, “Katılan vekilin taleplerine bu aşamada dosyanın esasına bir katkı sağlamayacağı gözetilerek reddine karar verilmiştir. Sanık savunmasına ve okunan belgelere bir diyeceğimiz yoktur. Dosyanın bu aşamada toplanan deliller kapsamında mahkeme tamamlanmış olduğu ancak incelemesinin UYAP üzerinden yapmamız ve bir bölümünün sisteme taranmamış olması nedeniyle suça konu delillerin tasnif ve değerlendirmeye muhtaç olduğu ve sanıklara istinat edilen eylemin vefameti dikkate alındığında dosyanın fiziki olarak tarafımıza tebliği ile esas hakkında mütalaamızı hazırlamak üzere kısa bir süre verilmesini talep ediyoruz” dedi. AYDIN: TALEBİMİZ YOK Savcının talebinin ardından söz hakkı verilen Kayalar müdafi Aydın, “Bir talebimiz yok. İddia makamına süre verilmesini mahkemenin takdirine bırakıyorum” ifadelerini kullandı. Mahkeme başkanı iddia makamının talebi noktasında esas hakkında mütalaasını sunması için süre verilmesine karar verdi. Duruşmanın 24 Kasım tarihine ertelendi. NE OLMUŞTU? Yaklaşık 2 yıl süren soruşturmanın sonunda, yargılanmaya esas iddianame hazırlanmış ve iddianamede 2018-2021 yılları, toplam 10 çöp toplama ve iş makinesi kiralama ihalesini incelerken 7 ihalede, 'ihaleye fesat karıştırma' suçunun oluştuğunun belirlendiği ve ihalelerde, kamunun 9 milyon 934 bin lira zarara uğratıldığı iddia edilmişti. İddianamede ayrıca Belediye Başkanı Mustafa Kayalar, eşi Aslı Kayalar ve kayınpederi Ruhi Durak’ın isminin karıştığı savcılık soruşturmasında banka kayıtları ve tapu dökümlerine yer verilirken Antalya merkezli Bien Otel’den rüşvet alındığı iddia edilmişti. Daha önceki duruşmalarda Ruhi Durak'ın(Kayalar’ın kayınpederi) üzerine geçirilen Bodrum-Akyarlar'daki villanın tapudaki rayiç bedelinin 550 bin lira olduğu belirtilmişti. Durak'ın 4 milyon 750 bin lira karşılığında Kanada'dan gelen bir Türk vatandaşına villayı sattığı, bu bedelin 550 bin lirasının banka kanalıyla hesabına gönderildiği ve kalan kısmını elden alındığı yönünde detaylar yer almıştı. BU HABER DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR: Anıtkabir birçok anlamı içinde barındırıyor

Kayalar davasında yeni perde: O isim için ara duruşma kararı Haber

Kayalar davasında yeni perde: O isim için ara duruşma kararı

2019 yerel seçimlerinde CHP’den aday olarak Menderes Belediye Başkanı seçilen ve ‘yolsuzluk’ iddialarıyla yargılanan Mustafa Kayalar, bugün üçüncü kez hakim karşısına çıktı. Kayalar, geçtiğimiz Temmuz ayında Menderes Cumhuriyet Başsavcılığı talimatıyla Menderes Belediyesindeki yolsuzluk iddialarına ilişkin düzenlenen operasyon ile gözaltına alınmış, ardından da görevden uzaklaştırılmıştı. Rüşvet suçlamalarıyla 4 yıldan 12 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılanmaya başlamıştı. Öte yandan; bugün 10. Ağır Ceza Mahkemesi’nde gerçekleştirilen duruşmada sanık Mustafa Kayalar ve tarafların avukatları salonda hazır bulundu. Ruhi Durak'ın üzerine geçirilen Bodrum-Akyarlar'daki villanın tapudaki rayiç bedelinin 550 bin TL olduğu belirtilmişti. Durak'ın 4 milyon 750 bin TL karşılığında Kanada'dan gelen bir Türk vatandaşına villayı sattığı, bu bedelin 550 bin TL'sinin banka kanalıyla hesabına gönderildiği ve kalan kısmını elden alındığı yönünde detaylar yer almıştı. Villanın alım-satım süreçleri ile ilgili olarak ise tanık ve sanık ifadeleri alındı. 16 Haziran tarihinde gerçekleştirilen ilk celsede ifadesi alınamayan ve iddiaların odağında yer alan Bien Otel’in sahibi Nurullah Ercan’ın ifadesi Ercan’ın tutuklu bulunduğu cezaevinden hastaneye kaldırılması nedeniyle ikinci duruşmada da alınamamış ve mahkeme heyetiyle birlikte sanığın bulunduğu hastanede ifadesinin alınmasına karar verilmişti. Duruşmada söz alan Nurullah Ercan’ın avukatı, “Dosyada tek eksik kendisini ifadesi. Muğla Açık Cezaevi tarafından böyle bir şey yapılamayacağı ve iyileştiğinde ifadesinin SEGBİS aracılığıyla alınacağı söylendi. Kendisi şu anda cezaevinde değil hastanede. Cezaevine gidebilecek bir durumu yok” dedi. AYDIN’DAN TEFRİK TALEBİ Duruşmada konuşan Kayalar’ın avukatı Murat Aydın, “Diğer sanığın dosyasının ayrılarak karar verilmesini talep ediyoruz. Muğla’daki bulunduğu cezaevi idaresi ya da hastaneye yazı yazılarak sanığın diyaliz makinesine girmediği bir gün cezaevine nakledilmesi ve burasıyla bağlantı yapılmasını da talep ediyoruz. Mahkemeyi oraya götüremiyoruz en azından sanığı bu şekilde getirmeye çalışalım” ifadelerini kullandı. İDDİA AVUKATINDAN YENİ TANIK TALEBİ Duruşmada ayrıca iddia avukatı Nihan Gül, yeni bir tanığın dinlenmesini talep etti. BEK Mimarlık ortaklarından olan Mehmet A. iddia makamının talebi üzerine tanık olarak duruşmada dinlendi. BEKTAŞ: BABAMLA ARASINDA HUSUMET VAR Talep üzerine söz alan sanık Ali Bektaş “Ben tek yetkili sahibiyim. Mehmet Arslan Halit Bektaş'ın ortağıdır. Babam da bu konuyla ilgili ifadesini verdi. Babamla aralarında husumet var bu nedenle davaya dahil olmak istiyor. Daha önce de 2 kez davaya katılma talebinde bulunmuştu ve bu taleplerin reddine karar verilmiştir” dedi. AYDIN: TALEBİN REDDİNİ TALEP EDİYORUZ İddia makamının talebi üzerine söz alan Aydın, tanığın dava ile ilgisi olmadığını belirterek “Önümüzdeki davadaki konu imara aykırılık değil, imara aykırılıktan sonra rüşvet iddiasıdır. O nedenle dinlenecek tanıklar bununla ilgilidir. Görüyorsunuz ki tanık olarak dinlenecek herkes sanıklara karşı husumetli tutumlarıyla davayı taciz etmeye devam ediyorlar. Bu davada lehte ya da aleyhte bilgiye sahip değiller. Bu nedenle iddia makamının talebinin reddini talep ediyoruz” diye konuştu. Aydın’ın talebinin ardından mahkeme başkanı iddia avukatına tanığın rüşvet iddialarıyla ilişiği olup olunmadığı soruldu. İddia makamının soruya ‘evet’ yanıtı verirken mahkeme, Aslan’ın dinlenmesine karar verdi. MEHMET A.: DUBLEKS OLMAYAN YAPILAR DUBLEKS GÖSTERİLDİ Konuya ilişkin ifade veren Mehmet A., “İstek Mühendisliğin kuruluşundan beri ortağıyım. Halit Bektaş da diğer ortağıdır. 2018 yılından bu yana kendisiyle husumetimiz vardır. İddialara konu villalar bizim yükleniciliğini yaptığımız villalardı. Biz bunların inşaatını yaparken Halit Bektaş benden gizli otel inşaatı görüşmesi yapıyor. Ben bu konuda usulsüzlük duyduğum için karşı çıktım. Bu sebepten dolayı beni şiddet ve zorla şirket ortaklığından ayırmaya çalıştı. Bu şekilde bizim şirket üzerinden yapamayınca oğlu Ali Bektaş ile BEK Mimarlık adında bir şirket kurarak otel inşaatının yükleniciliğini bu şirket üzerinden yaptılar. Ben bir problem çıkar benim de başım ağrır diye bu işi yapmasına karşı çıktım. Beni darp ettiler. Ayrıca Bodrum’daki inşaatların yükleniciliğine de İstek Mühendislik olarak biz yapıyorduk. Rüşvete konu villalar da oradan verilmiş. Rüşvet karşılığı verilmiş. Daha önceden yapılan konuşmalar vardı. İstek Mühendisliğin Menderes’te yaptığı imalatlarda projeye uygun olmayan imalatlar vardı. Dubleks olmayan daireler dubleks gösterilmiştir. Bu nedenle oturma raporu alınması zor olacaktı. Bunu kolaylaştırabilmek için görüşmeler yapıldığını biliyorum. Menderes’te yapılan dairelerde eksik imalat olmasına rağmen oturma izni alındı. Buna karşı davalar da açıldı. Ben açtırdığım dava ile yöneticilikten azlettirdim. Dosya Yargıtay aşamasındadır. Bu sırada Bodrum’daki inşaatların yükleniciliğini de biz yapıyorduk. İnşaat sözleşmesini ben imzaladım. Rüşvete söz konusu villalar oradan verilmiş. Bunlar rüşvet karşılığı verildi. Daha önceden yapılan konuşmalar vardı. İstek firmasını yaptığı Menderes’teki inşaatlarda projeye uygun olmayan imalatlar vardı. Menderes'te yaptığımız inşaat eksik yapıldığı halde oturma izni verilmiş ve sonra daireyi alanlar tüketici mahkemesine giderek dava açmış ve kazanmıştır. İş karşılığı ile alındıysa burada şirketin sigorta dosyası açması ve sözleşme yapması gerekir. Bu villaların iş karşılığı verildiği doğru değil. Söz konusu villalardan biri istek firmasının payına düşen, diğeri ise arsa sahibinin payına düşeni. Söz konusu villalardan biri İstek Mühendisliğin biri de arsa sahibinin payına düşen villalardan biriydi. Villalardan birini alan Ruhi Durak’ı (Kayalar’ın kayınpederi) tanımam. Biz Halit Bektaş’la iş yapıyoruz. Onun tanıdığını benim de tanımam lazım.” “OTELLE İLGİLİ YASA DIŞI NE YAPILDI BİLMİYORUM Mahkeme Başkanının sanıklardan Ertan Güleç ile ilişkisini sorması üzerine ise Mehmet A. şunları söyledi;  ise Bodrum’daki villaların mobilya işlerini yaptı. Kaç tanesini yaptığını bilmiyorum. O dönemde ben şirketin hissedarı olmama rağmen beni şirkete sokmuyorlardı. O nedenle bilmiyorum. Menderes’teki binaların eksik imalatı var. Oturma izni alınırken inşaat firması yetkilisi olarak benim imzam atılmış. Ama ben o dönemde şirkette değildim. Otelle ilgili olarak yasadışı olarak ne yapıldığını bilmiyorum. Basından duyduğum kadarıyla inşaat projesi dışında metrekare inşaat yapıldığını ve bunların görmezden gelinmesi için rüşvet verilmiş. Basından duydum. Otelle ilgili belediyenin ne gibi aykırılıklar yaptığını bilmiyorum. 2018 yılından bu yana Mendres’e yaklaştırılmadım. İstek Mühendisliğin yaptığı inşaatlarda belediyede normal daire olarak görülen yerlere dubleks olarak oturma raporu alındı” AYDIN’DAN TANIĞA SORU Tanık ifadesinin ardından tanık Mehmet A.’ya soru soran Kayalar müdafi Aydın, “Anladığım kadarıyla bütün konuşulanlar 2018’de aranızda husumet çıkmasından önceye dayanıyor değil mi? Siz Kasım 2018’den öncesini mi anlattınız” sorusunu yöneltti. Mehmet A., ise soruya “Evet” yanıtını verdi. Yeniden söz alan Aydın, “Sayın Kayalar 2019’da seçilmiştir. Anlatılanlar bir önceki dönemdeki belediye başkanını bağlar. O da davanın konusu değildir” ifadelerini kullandı. ARA CELSE KARARI Tanık, sanık ve avukatların dinlenmesinin ardından Ercan’ın hastanede taburcu edilip ceza infaz kurumuna alındığı takdirde mahkememizde ifadesini alması için dilekçe yazılmasına SEGBİS bağlantısı kurulması halinde irtibat kurularak Nurullah Ercan’ın ifadesinin alınması için gerekirse ara duruşma yapılmasına karar verildi. Duruşma 10 Kasım Cuma gününe ertelendi. NE OLMUŞTU? Yaklaşık 2 yıl süren soruşturmanın sonunda, yargılanmaya esas iddianame hazırlanmış ve iddianamede 2018-2021 yılları, toplam 10 çöp toplama ve iş makinesi kiralama ihalesini incelerken 7 ihalede, 'ihaleye fesat karıştırma' suçunun oluştuğunun belirlendiği ve ihalelerde, kamunun 9 milyon 934 bin lira zarara uğratıldığı iddia edilmişti. İddianamede ayrıca Belediye Başkanı Mustafa Kayalar, eşi Aslı Kayalar ve kayınpederi Ruhi Durak’ın isminin karıştığı savcılık soruşturmasında banka kayıtları ve tapu dökümlerine yer verilirken Antalya merkezli Bien Otel’den rüşvet alındığı iddia edilmişti. BU HABER DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR - İzmir’de eski damattan vefalı hareket

Kayalar davasında söz tanıkların: Villalarla ilgili ne söylendi? Haber

Kayalar davasında söz tanıkların: Villalarla ilgili ne söylendi?

2019 yerel seçimlerinde CHP’den aday olarak Menderes Belediye Başkanı seçilen ve ‘yolsuzluk’ iddialarıyla yargılanan Mustafa Kayalar, bugün ikinci kez hakim karşısına çıktı. Kayalar, geçtiğimiz Temmuz ayında Menderes Cumhuriyet Başsavcılığı talimatıyla Menderes Belediyesi'ndeki yolsuzluk iddialarına ilişkin düzenlenen operasyon ile gözaltına alınmış, ardından da görevden uzaklaştırılmıştı. Rüşvet suçlamalarıyla 4 yıldan 12 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılanmaya başlamıştı. Öte yandan; bugün 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nde gerçekleştirilen duruşmada sanık Mustafa Kayalar, Kayalar'ın avukatlığını yapan İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi CHP Grup Başkanvekili ve eski Yargıç Murat Aydın ve tarafların avukatları salonda hazır bulundu. Duruşmada tanıkların ifadeleri dinlenirken, 16 Haziran tarihinde gerçekleştirilen ilk celsede ifadesi alınamayan ve iddiaların odağında yer alan Bien Otel’in sahibi Nurullah Ercan’ın ifadesi Ercan’ın tutuklu bulunduğu cezaevinden hastaneye kaldırılması nedeniyle yine alınamadı. SURAL: ELİMDE KANIT YOKTU Bir önceki celsede zorla getirtilme kararı çıkarılan Nurullah Ercan’ın Marmaris’teki oteline komşu olan otelin sahibi tanık Volkan Sural, “Biz burada sanıklardan Nurallah Ercan ile otel komşusuyuz. Bundan 3 yıl önce kadar sahil kiralamayla ilgili sürtüşme yaşadık. O dönemde birbirimizi resmi kurumlara şikayet ettik. Ama ben o dönem bu şikayetlerimin takibini yapmadım” dedi. Hakimin “Teknik bilgi ve detaylara nasıl ulaştınız” sorusuna yanıt veren Sural, “Ben otel sahibiyim. Gidip ölçüm yapmadım. Genel olarak otellerde bu tip durumlarda rastlanabilecek durumlara hakimdim. Otellerde böyle bir şey yapılabilir diyeydi. Elimde bir kanıt ve belge yoktu. Ben Menderes’e hiç gelmedim” ifadelerini kullandı. Hakimin Mustafa Kayalar’ın ‘ihbarı bekletin’ talimatı iddiasına ilişkin soruyu da yanıtlayan Sural, “Tamamen burada karşı tarafı suçlamak için yazılmış şeyler. Gerçek bir bilgiye dayanmıyor” dedi. ÖZKAN: BELEDİYEDEKİ RAYİÇ BEDEL ÜZERİNDEN GÖSTERDİK Başkan Kayalar’ın kayınpederi Ruhi Durak’tan iddianamede de yer alan villayı satın alan tanık Duygu Özkan, “Ben söz konusu evi Ruhi Durak’tan 1 milyon 400 bin liraya satın aldım. Emlakçı vasıtası ile aldım, Kendisini tanımam. İş Bankası’ndaki hesabımdan bütün para aynı gün çekilmiştir. 15 bin lira eksiğim vardı. Birini Merzifon’daki avukat, diğerini de Balıkesir’deki kardeşimden isteyerek 1 milyon 400 bin liraya tamamladım. Belediyedeki rahiç üzerinden gösterdik. Sanırım harcı az göstermek için böyle yapıldı. Bunu emlakçı söyledi, ben de bedeli ödedim. Halen taşınmazı kendim kullanmaktayım” diye konuştu. GÖKDEMİR: O DÖNEMDE ORADAKİ VİLLALAR 500-550 BİN LİRAYDI İddialara konu dönemde bölgedeki villalardan birini almak isteyen tanıklardan Mehmet Gökdemir, “Ben başkanın görevden alındığını biliyorum. Ben İzmir ilinde ikamet ederim. Söz konusu olan arsayı Bodrum’daki yerin biz bakımını yapıyorduk. Bodrum’daki Akyarlar 133 ada 9 parsel 27 nolu bağımsız bölümü ben ve bir doktor arkadaşımla beraber almaya karar verdik. 29 Ocak 2021 tarihinde KDV dahil 550 bin ve 550 bin lirayla pazarlık yaptık ve karşılığında 50 bin lira kaparo gönderdik. Sonra ekspertiz yaptırdık. Ekspertiz raporunda söz konusu yerinde 800 bin lira olduğu, sigortaya değerin 600 bin lira olduğu ortaya çıktı. Bize ‘o kadar bekleyemeyiz, başkasına satacağız’ dediler. Biz de tamam dedik ve paramızı geri aldık. O dönemde oradaki villaların rayiç bedelleri 500-550 bin liraydı” diye konuştu. DEMİRCİ: VİLLA İŞ KARŞILIĞI VERİLDİ Tanıklardan hem Bodrum hem de Menderes’teki projelerin inşaat şefi İbrahim Demirci, “Ben Ertan Bey’i (Sanıklar arasında yer alan Belediye Meclis Üyesi Ertan Güleç) 2016 yılından beri tanırım. Bizim bütün projelerimizde mobilya şefliği yapmaktadır. Bodrum'daki projemizde de yine kendisi ile çalıştık. Barter sistemiyle kendisine villa verilmiştir. Firmamız genelde iş karşılığı daire vermektedir. Daha önce de uyguladığımız bir sistemdir” ifadelerini kullandı. Hakimin “Ertan Güleç ne kadar çalıştı” sorusuna yanıt veren Demirci, şunları söyledi; “Kendisi Bodrum’daki 35 villalık yerde 35 villanın tamamının mobilya işlerini yaptı. Menderes’te de 30 dairenin İstek Firması’na ait projenin mobilya işlerini yaptı. Ücret olarak da barter sistemi üzerinden anlaşıldı. Bodrum’daki villa projemiz 2017 yılında başladı. Arazi zor ve eğimliydi. 6 ay çalışma yasağı nedeniyle çalışamadık. Bu nedenle kaba inşaat işimiz uzun sürdü. Ertan Bey takribi olarak 2019 yılında çalışmaya başladı. Ben hem Bodrum hem de Menderes’teki inşaatların kalfalığını baştan sona yaptım. Bu villayı alış sebebi Ertan Bey’in mobilya işleri İstek Firması'na yaptığı mobilya işleri karşılığında firmadan aldığı yer.” AVUKAT GÜL: İKİ İSİM YENİDEN DİNLENSİN Tanıkların dinlenmesinin ardından konuşan iddia avukatı Nihan Gül, ifadeler sonrası ise, "Gürsel Rüzgar ve İbrahim Yalça’nın beyanları arasında çelişkiler olduğu için tekrar dinlenmesini istiyoruz" diye konuştu. AYDIN: İDDİALARIN ÇÜRÜDÜĞÜNE İNANIYORUZ Tanıkların dinlenmesinin ardından savunma avukatı olarak söz alan Kayalar’ın avukatı Aydın, “Bu davada iddianameye konu olan tek eylem taşınmazın değerine yönelikti. Sizin de gördüğünüz gibi bu taşınmazın gerçek alıcısı olayı olduğu gibi anlattı. İddianamede belirtilen taşınmazın o tarihte yüksek olduğuna ilişkin iddianın çürüdüğüne inanıyoruz. Ekspertiz raporu da bunu doğruluyor. Tanık Zafer’in de beyanları ortada. Kendisi bu ihbarın ticari husumetten kaynaklı olduğunu söyledi. Biz iddia makamının tanıkların yeniden dinlenmesi talebini doğru bulmuyoruz. Çelişkileri gidermek bizim işimiz değil, mahkeme heyetinindir. Sanık Nurullah’ın ifadesi alınmadan davanın sonuçlanamayacağının farkındayız. Ama bu süreç 3,5 yılı bulmuştur. Ve müvekkilim Mustafa Kayalar şu anda görevden uzaklaştırılmıştır ve mağdurdur. Nurullah Ercan’ın getirilip dinletilmesini talep ediyoruz” ifadelerini kullandı. Mahkeme, iddia avukatı Gül’ün bir önceki celsede dinlenen iki tanığın yeniden dinlenilmesi talebinin reddine karar verdi. Sanık Ertan Güleç müdafinin, sanığın duruşmalardan muaf tutulması talebi de mahkemece reddedildi. Sanık Nurullah Ercan’ın da hastanede olduğu ve duruşmaya gelebilecek durumda olmadığı kanaati ve beyanlar da dikkate alınarak sanığın hastanede hükümlü bulunduğu anlaşıldığından mahkeme heyetiyle birlikte sanığın bulunduğu hastanede ifadesinin alınmasına karar verildi. Duruşmanın 20 Ekim Cuma gününe ertelenmesine karar verildi. NE OLMUŞTU? Yaklaşık 2 yıl süren soruşturmanın sonunda, yargılanmaya esas iddianame hazırlanmış ve iddianamede 2018-2021 yılları, toplam 10 çöp toplama ve iş makinesi kiralama ihalesini incelerken 7 ihalede, 'ihaleye fesat karıştırma' suçunun oluştuğunun belirlendiği ve ihalelerde, kamunun 9 milyon 934 bin lira zarara uğratıldığı iddia edilmişti. İddianamede ayrıca Belediye Başkanı Mustafa Kayalar, eşi Aslı Kayalar ve kayınpederi Ruhi Durak’ın isminin karıştığı savcılık soruşturmasında banka kayıtları ve tapu dökümlerine yer verilirken Antalya merkezli Bien Otel’den rüşvet alındığı iddia edilmişti. Kayalar’ın 1 numaralı sanık olduğu duruşmada ayrıca Kayalar ile birlikte görevden alınan Belediye Meclis Üyesi Ertan Güleç, Bien Otel’in sahibi Nurullah Ercan, Ali Bektaş, Mustafa Kayalar’ın kayınpederi Ruhi Durak ve Songül Van da sanık olarak yargılanıyor. BU İÇERİK DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR: Kayalar’ın görevden uzaklaştırılmasına neden olmuştu: O otelle ilgili önemli gelişme

Kayalar’ın görevden uzaklaştırılmasına neden olmuştu: O otelle ilgili önemli gelişme Haber

Kayalar’ın görevden uzaklaştırılmasına neden olmuştu: O otelle ilgili önemli gelişme

TENZİLE AŞÇI Geçtiğimiz yıl Menderes Belediyesi’nde yolsuzluk iddialarına ilişkin operasyon düzenlenmiş ve Menderes Belediye Başkanı Mustafa Kayalar, İçişleri Bakanlığı tarafından görevinden uzaklaştırılmıştı. İddiaların merkezinde ise Bien Yapı A.Ş’nin Özdere’de yapımına devam ettiği Von Resort Bien Perla Otel yer alırken, Kayalar’ın bu otelin kaçak bölümlerine göz yumma karşılığında rüşvet olarak bu şirketin Bodrum'da inşa ettiği villalardan aldıkları iddia edilirken otelin kaçak bölümünün büyüklüğünün 18 bin metrekareyi bulduğu belirtilmişti. Menderes Belediyesi ve İzmir Büyükşehir Belediyesi kaçak bölümlerin yıkılması için harekete geçerken kaçak alanlarının yıkımına geçtiğimiz ay başlarken şirketin başvurusu üzerine yıkımla ilgili yürütmeyi durdurma kararı almıştı. YENİ PLANLAR ASKIDA Öte yandan; otel alanına ilişkin önemli bir gelişme yaşandı. Kültür ve Turizm Bakanlığı, otel alanını da kapsayan 5 farklı parsele ilişkin plan değişikliğine gitti, bölgeye ilişkin hazırlanan 1/5000 Ölçekli Nazım ve 1/1000 Ölçekli Uygulama İmar Planını hazırlayarak askıya çıkardı. Planlama alanında Bien Otelin bulunduğu 2 parseli de kapsayan 3 parsel özel mülkiyette kalırken kalan 2 parselin mülkiyetinin ise Milli Emlak’ta olduğu bilgisi verildi. Toplam planlama alanının ise 130 bin 470 metrekare olduğu belirtildi. Özdere Mahallesi’nde yer alan planlama alanı “Turizm Alanı” ve “Park Alanı” kullanımında olduğu belirtilirken hazırlanan yeni planlarda, 4 parsellerde başlamış olan turizm yapılaşmasının geliştirilmesi amacıyla bu alanla bütünleşecek maliye hazinesi mülkiyetindeki taşınmazların bulunduğu alan, turizm alanı olarak belirlendi. Yapılan imar planı değişikliğinin amacına ilişkin ise şu ifadelere yer verildi; “… turizmi geliştirecek ve dahi iyi hizmet sunacak mekânsal düzenlemeye olanak sağlamaktır. 1196 ada 1 ve 4 parsel ile 1197 ada 1 parselin arasındaki alan ve imar planına göre park alanı kullanımında yer alan 1197 ada 9 ve 10 parseller maliye hazinesi mülkiyetindedir. Hazırlanan imar planı değişikliğinde; turizm alanlarının bölgeye katkı sağlayacak şekilde geliştirilmesi, yeşil alanların devamlılığının sağlanarak korunması hedeflenmektedir. Bu doğrultuda yapılan plan çalışmasında yeşil ağın güçlendirilmesi ve turizm alanlarında bütünlüğün sağlanması, aynı zamanda yeşil alan ve turizm alanlarının dengesinin korunması amaçlanmaktadır. Önemli turizm aksında yer alan planlama alanının içerdiği yeşil alan ve turizm alanlarının erişimi güçlü durumdadır. Yapılan imar planı değişikliğinde bu bağlantılar değiştirilmemiştir.” Düzenlenen planlarda turizm alanı ve park alanı bölgelerinin yüzölçümünde herhangi bir değişiklik yapılmazken turizm alanı için 44 bin 253 metrekare, park alanı için ise 7 bin 818 metrekare ayrıldı. MEŞRULAŞMASININ ÖNÜ AÇILDI Hazırlanan imar planıyla birlikte Bien Otel'de kaçak olan ve yıkım kararı verilen ve mevzuata aykırı olan 18 bin metrekarelik alanın kurtarılmasının önü açılmış oldu.

Aydın’dan ‘uzatma’ tepkisi: Hepimiz için tedirginliktir! Haber

Aydın’dan ‘uzatma’ tepkisi: Hepimiz için tedirginliktir!

TENZİLE AŞÇI Menderes Cumhuriyet Başsavcılığı talimatıyla geçtiğimiz Temmuz ayında Menderes Belediyesine yönelik 'yolsuzluk' iddialarına ilişkin düzenlenen operasyon kapsamında görevden uzaklaştırılan Menderes Belediye Başkanı Mustafa Kayalar, göreve iadesi için ikinci kez hakim karşısına çıktı. Geçtiğimiz aylarda Kayalar'ın göreve iadesi için dava açılırken dava, 3. İdare Mahkemesi tarafından reddedilirken İçişleri Bakanlığı’nın göreve iade süresini 2 ay daha uzatması nedeniyle Kayalar, bir kez daha göreve iadesi için dava açtı. Dava bugün görülürken duruşma sonrasında Kayalar müdafi İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi CHP Grup Başkanvekili Murat Aydın açıklama yaptı. BİR TURNUSOL KAĞIDI HALİNE GELECEKTİR Davanın geniş planda hukuk sisteminin işleyişine ilişkin bir gösterge olabileceğini belirten Aydın, “Bu dava temelde bir demokrasi savunusuna ilişkin bir dava. Çünkü bu dava bize şunu gösterecek: İdare, bakanlık, hükümet, merkezi yönetim, bir kişi hakkında bir suç soruşturması olduğunda onu otomatikman görevden alabilir mi? Alırsa uzun yargılama süreçlerine dahil edip dava dehlizlerinde süründürüp yıllarca açıkta tutabilir mi? Hukuk bize diyor ki bir belediye başkanını görevden alabilmen için çok ciddi nedenler olmalı. Bu davada bunlar yok. Yine hukuk bize diyor ki bir belediye başkanını çok ciddi nedenlerle görevden aldıysan onu görevden almaya devam etmen için daha da ciddi nedenler olmalı. İçişleri Bakanlığı duruşmada şunu söylüyor; Madem ki hakkında dava var ben açığa alırım dava bitene kadar da açıkta tutarım. Bu ceza davası yaklaşık 5-6 yıl sürecek. Bir başkan sadece beş yıllık bir görev için seçiliyor. Seçildiği bu görevin sonunda görevi sona eriyor. Halkın oyuyla seçilen herkes idare tarafı Halkın oylarını boşa çıkaracak şekilde açığa alınabilir demektir bu. O zaman biz bu seçimleri niye yapıyoruz? Neden adaylara oy veriyoruz? İçişleri Bakanlığı her belediyeye bir başkan atasın. Biz de bilelim ne olduğunu. Halkın iradesini, milli iradeyi ancak kendileri lehine tecelli ettiğinde milli irade sayanlar, hukuku kendilerine araç haline getirerek bu milli iradeyi yok etmeye çalışıyorlar. Biz bütün bunları hukuka olan inancımızı koruyoruz. Doğruyu bulacağız. Hak yerini bulacak. Ama üzüntümüz şudur ki bu sürecin uzunluğu yani adaletin gecikmesi tek başına bir adaletsizlik haline geliyor. Mücadelemiz bunun olmaması içindir. Bu sadece Menderes Belediye Başkanı'yla ilgili bir sorun da değildir. Seçilmiş tüm belediye başkanları bakımından nasıl bir devlet sistemi içerisinde yaşadığımızı gösteren bir turnusol kağıdı haline gelecektir. Bu dava bu bakımdan kişilerin de ötesindedir. O yüzden uğraşıyoruz zaten” dedi. HİÇBİR İŞE YARAMAYACAĞINI BİLİYOR OLSAK BİLE… Yerel seçimlerin henüz geride bırakılmış olması durumunda da sürecin bu denli uzatılıp uzatılmayacağına ilişkin soruyu da yanıtlayan Aydın, hakkında dava olmasının açığa alınma kararının uzatılması için gerekçe oluşturmadığının altını çizerek “Davanın uzun sürmesi sorun değil. Dava kendi seyrinde yani Türkiye'deki adalet sisteminin içerisinde davaların bildiğimiz uzunluğunda sürüyor. Burada uzun olan İçişleri Bakanlığı'nın açığa alma kararının sürekli tekrar ederek ve gerekçesiz olarak tekrar ederek devam etmesi. Mart ayındaki seçimlerde Sayın Kayalar eğer aday olmazsa ya da seçilemezse iade edebilecekleri bir görevi kalmayacak. O zaman halkın oyları neden var? Neden o halkın oyuyla biz belediye başkanı meclis üyesi seçiyoruz? Atamayla yapılsın o zaman bu işler. Hukuk ve demokrasinin temel ilkelerini yok sayarak şeklen hukuka uygunmuş gibi bir şeyi göstererek Bunu izah edemezsiniz. Hakkında bir dava var. O halde açığa aldım. AK Partili belediye başkanları haklarında da davaları var. Bir tane hakkında dava açıldığı için açığa alınmış AK Partili ya da MHP’li belediye başkanı var mı? Yok. Hakkında rüşvet suçlamasıyla dava açılmış onlarca belediye başkanı var açığa alınmışlar mı? Hayır. Alınmamaları gerekir. O işlem doğrudur. Onu eleştirmiyorum. Bize yapılan işlemin yanlış olduğunu söylemeye çalışıyoruz. Çünkü bir kişi hakkında sizin, benim, hepimizin hakkında çeşitli nedenlerle suçlamalar yapılabilir. Mahkemeler bizi yargılar. Varsa bir suçumuz ceza verir. Gider cezamızı çekeriz. Bunda bir sorun yok. Neden yargılanıyoruz demedik. Varsa bir iddia, yargılanmalıyız. Ama yargılanırken suçluymuş gibi işlemlere tabi tutulmaktır hukuka aykırı olan Anayasa der ki hiç kimseye suçluluğu ispat edilinceye kadar suçlu muamelesi yapılamaz. Sayın Başkan yıl bir gündür görevinin başında değil ve ona bir suçlu muamelesi yapıyor, yapılıyor. Bu onun kişi haklarını, seçilme hakkını ve Menderes halkının seçme hakkının ihlalidir. Bu konuda onlarca karar var. Ama tabii bu ülkenin seçilmiş milletvekilinin hala cezaevinde olduğu bir ortamda bir Konuşuyoruz. Ama konuşmaya devam edeceğiz. Bir faydası olmasa da anlatmaya devam edeceğiz. Çünkü yapacağımız tek şey hukuka, adalete, demokrasiye ve gerçeğe sarılmak. Elimizdeki tek şey bu. Hiçbir işe yaramayacağını bugünden biliyor olsak bile mücadeleyi sürdüreceğiz” diye konuştu. MESELE HEPİMİZİN HAKKI VE HUKUKU Açığa alınma işleminin uzatılmasının hukuk uygulamaları açısından tedirginlik yaratan bir durum olduğunu belirtirken TİP Grup Başkanvekili Can Atalay örneğini vererek “Bu bütün herkes için bir tedirginliktir artık. Bakın, bir şey söyledim. Bugün seçilmiş bir milletvekili, Sayın Can Atalay'ın avukatları tahliye talebini içeren dilekçelerini mahkemeye vere Yargıtay Başsavcılığı dilekçeyi tutmaktadır. Mahkemeye erişememektedir bugün bir ülkenin, bu ülkenin yurttaşı. Erişebilen de mahkeme kapılarında süründürülmektedir. Çünkü bu dava bitip mahkum olsa başkan ne gelecek başına? Görevden alınacak. E zaten alınmış O zaman biz bu yargılamayı neden yapıyoruz? Neden yapıyoruz? Bu dava bittiğinde Sayın Başkan'ın görev süresi bitmiş olacak ki zaten. O zaman şöyle yapalım. İçişleri Bakanlığı, AK Parti'nin kaybettiği her belediye için belediye başkanı hakkında çeşitli suçlamalar ortaya koysunlar. Ve bu suçlamalara dayalı olarak Belediye başkanını görevden alsınlar. O zaman bu seçimler anlamsız olur. Vatandaşın seçme hakkı ihlal edilir. Yurttaşın seçilme hakkı ihlal edilir. Mesele bu. Mesele bir belediye başkanının görevde olup olmaması değil. Mesele hepimizin hakkı ve hukukudur. Burada savunmaya çalıştığımız şey bu. Hepimizin hakkını, hukukunu savunmaya çalışıyoruz. Sizin, benim, onun başına bunlar gelmesin diye uğraşıyoruz” ifadelerini kullandı.

Kayalar duruşması sonrası ilk açıklama Haber

Kayalar duruşması sonrası ilk açıklama

TENZİLE AŞÇI 2019 yerel seçimlerinde CHP’den aday olarak Menderes Belediye Başkanı seçilen ancak geçtiğimiz yıl rüşvet ve yolsuzluk operasyonundan gözaltına alınarak adli kontrol şartıyla serbest bırakılan Mustafa Kayalar’ın rüşvet alma suçundan 4 yıldan 12 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılandığı davada ilk duruşma görüldü. Kayalar hakkında adli kontrol şartının kaldırıldığı duruşma sonrasında eski hakim ve İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi CHP Grup Başkanvekili Murat Aydın, Kayalar ile birlikte duruşmaya ilişkin basın açıklaması gerçekleştirdi. Aydın, dava sonrasında Kayalar’ın ceza almayacağından emin olduğunu söylerken görevden uzaklaştırılma kararına ilişkin de İçişleri Bakanlığı’na seslendi. Kayalar ise herhangi bir açıklama yapmadı. BUNA BİR KILIF BULABİLMEK İÇİN... Davada ‘siyasi amaç’ vurgusu yapan Aydın, “Türkiye, siyasi iktidarın her şeyi kendine göre belirlemesi anlayışının ansımalarını her gün yaşıyor. Bugün de 3 yıldır devam eden bir yansımanın sonucuyla karşımızdayız Menderes halkının oylarıyla seçtiği Menderes belediye Başkanı Mustafa Kayalar‘ın tümüyle kurgudan ibaret, delilsiz, hukuk dışı, içi boş iddialarla görevden uzaklaştırdılar buna bir kılıf bulabilmek için de hukuku yine kendilerine araç kıldılar ve sayın başkan hakkında bir kamu davası açtılar bugün bu davanın ilk duruşması yapıldı. Mahkeme sanıkları ve tanıkları dinledi. Kimi eksiklikler nedeniyle duruşmanın Eylül ayında devamına karar verildi. Kanımızca mahkeme, Sayın başkan hakkındaki iddiaların boş ve tutarsız olduğunu görmüştür. Nitekim Sayın Başkan ve diğer sanıklarla ilgili adli kontrol kararını kaldırdı” dedi. MENDERES HALKI PRİM VERMEYECEK Adli kontrol şartının kaldırılması üzerinden İçişleri Bakanlığı’na da seslenen Aydın, “Bu adli kontrol kararı da bir hukuk garabetinden ibaretti. Çünkü sayın başkanın delilleri karartma ihtimali olduğunu düşünen Menderes Sulh ve Ceza Hakimliği Sayın başkanın delilleri karartmaması için yurt dışına çıkmasını yasakladı. Biz de o zamandan beri delillerin yurt dışında değil, mahkemenin önünde olduğunu söyledik. Ama bunu yapmalarının tek sebebi görevde kalırsa delilleri karartır algısı yaratmak ve böylece Sayın başkanın görevden uzaklaştırılmasını sağlamaktı. Mahkemenin bu kararından sonra Artık İçişleri Bakanlığı’nın Sayın Başkanı ve sayın meclis üyemizi görevden uzaklaştırmasını haklı kılan hukuki gerekçe de kalmamıştır. Biz başkanın bir an önce göreve iadesini talep ediyoruz. Seçimde kazanamadıkları belediyeyi başka yıllarla kazanmaya çalışarak demokrasiye olan tavırlarını bırakmalarını talep ediyoruz. Göreceksiniz ki ne sayın başkan ne meclis üyemiz hiçbir sanık bu dosyadan ceza almayacak. Ama bu davanın sürecinin kendisi bir cezalandırma aracı olarak karşımızda kalacaktır. Herkes şunu bilsin ki Menderes halkı kendi iradesini gasp etmeye çalışmalarına hiçbir zaman prim vermeyecek. 2024 Mart’ında da prim vermeyecek” diye konuştu. MÜCADELE DAHA DA SERTLEŞECEK Davanın 2024 yerel seçimlerine kadar bitip bitmeyeceğine ilişkin soruyu da yanıtlayan Aydın, şunları söyledi; “Siyasi iktidar kaybettiği her belediye idari ve hukuki baskı araçlarını kullanarak baskılamayı sürdürecek. Bunu  arttırarak sürdürecek. Kendisinde olmayan her belediye için yapacak. Biz seçime gittiğimiz günlerde bu konudaki mücadelenin daha büyüyeceğini ve sertleşeceğini göreceğiz. Ancak şunu bilsinler; CHP 100 yaşında bir partidir. Kuva-i Milliye’den çıkıp gelmiş bir partidir. Bunların yaptığı hiçbir şey bizi zerre etkilemez. Ne bir adım geri atarız, ne bir eksik söz söyleriz. Bizi höt deyince karşılarında hizaya duranlarla karılaştırmasınlar. Burası CHP, CHP’lilerin direnci dirençtir. CHP’liler yedi düvele direnmiş insanların torunlarının partileridir. Bu direncimizi görecekler.”

Kayalar ilk savunmasını yaptı: Davada flaş gelişme Haber

Kayalar ilk savunmasını yaptı: Davada flaş gelişme

TENZİLE AŞÇI 2019 yerel seçimlerinde CHP’den aday olarak Menderes Belediye Başkanı seçilen Mustafa Kayalar, geçtiğimiz Temmuz ayında Menderes Cumhuriyet Başsavcılığı talimatıyla Menderes Belediyesindeki yolsuzluk iddialarına ilişkin düzenlenen operasyon ile gözaltına alınmış, ardından da görevden uzaklaştırılmıştı. Rüşvet suçlamalarıyla 4 yıldan 12 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılanan Kayalar, bugün ilk kez hakim karşısına çıktı. 19. Ağır Cezada görülmesi planlanan duruşma, salonun kapasitesinin yetersizliği nedeniyle 10. Ağır Cezaya alındı. İzmir Bayraklı Adliye Sarayı’nda yer alan 10’uncu Ağır Ceza Mahkemesi’nde gerçekleştirilen duruşmaya sanık Mustafa Kayalar da katılırken, Menderes Belediye Başkan Vekili Erkan Özkan ve CHP Menderes İlçe Başkanı Sezen Şen de davayı takip edenler arasında yer aldı. Kayalar'ın avukatlığını yapan İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi CHP Grup Başkanvekili ve eski yargıç Murat Aydın ise duruşmaya içerisinde 8 dosyanın bulunduğu bavulla geldi. KAYALAR: 8-10 MİLYON CEZA KESTİK Savunması alınan sanık Kayalar, “Suçlamaları kabul etmiyorum. Bize bir ihbar gelmişti, biz de kaçak bir yapı olduğu ihbarına karşılık müdürlerimiz ile görüşüp ekiplerimizi sahaya gönderdik. Burası büyük bir bina. Ekiplerimiz burada çalışmalarını yapmaya başladı. Daha sonra biz bunu şirket yetkilileriyle görüştük. Şirket yetkilileri yandaki arsayı alacakları, emsal fazlalıklarını gidereceklerini ve sorunu çözeceklerini söylediler. Biz de şirketin bu işlemleri yapmasını bekledik. Savcılığa suç duyurusunda bulunuldu, ceza kesildi. Bu süreçte tüm işlemleri yaptığımızı düşünüyorum. Ancak bu yapılmayınca biz yapıyı mühürledik ve 8-10 milyon civarında bir ceza kestik” dedi. “BAKANLIKTAN YANIT GELMEYİNCE…” Mahkeme başkanının, inşaatın mühürlenmesinin gecikmesi ve süreç içinde farklı uygulama olup olmadığı sorusunu yanıtlayan Kayalar, “Farklı bir uygulamamız olmadı. Aynı zamanda pandemi dönemine denk geldi bu süreç. Bu süreçte pandemi vardı elemanlarımız yarı süreli çalışıyordu. Kolay bir iş değildi, büyük bir inşaat. Kolay bir şey değil. Büyük bir oteli ölçüyorsunuz kaçak var mı diye. Zaman geçti. Ama bu süre içerisinde bizim çalışmalarımız devam etti. Bakanlık ile görüştüklerini belirtiler. Bizim bu süreçte işlemlerimiz devam etti ve müdürlüklerimiz çalışmalarını sürdürdü. Bakanlıktan bir cevap gelmeyince biz oteli mühürledik. 6 ayda bu işlemleri tamamladık. Uzun bir süre değil. Biz gecikme olduğunu düşünmüyoruz. Ben suçlamaları kabul etmiyorum. Bu tarz şikayetler önce yazı işlerine gelir, ardından ilgili müdürlüğe gider. Gelince biz görüştük ve hemen çalışmalara başlaması talimatını verdik” diye konuştu. Mühürleme işleminin geciktirilmesi için talimatı olup olmadığı sorusuna yanıt veren Kayalar, “Kesinlikle öyle bir talimatım olmadı” ifadelerini kullandı. “OLAYDAN 1,5 YIL ÖNCE ALINDI” İddianamede de geçen Kayalar’ın kayınpederine ait ev konusunda da savunma yapan Kayalar, “Kayınpederimiz bu olaydan yaklaşık 1 sene önce aldığı ev. Bizim bu olaydan 1,5 sene önce alınan ev. 1,5 sene önce alınan ev bu olayla nasıl ilgili oluyor anlamıyorum. Ben kayınpederim evi aldıktan sonra öğrendim” derken HTS kayıtlarının uyumuna ilişkin de, “Biz Menderes'te yaşıyoruz. Bütün firmalar da Menderes'te. Belediye binası da Menderes merkezdedir. Bu nedenle HTS kayıtlarının uyumlu olması doğaldır” dedi. GÜLEÇ: SUÇLAMALARI KABUL ETMİYORUM Sanıklar arasında yer alan Belediye Meclis Üyesi Ertan Güleç, savunmasında şunları söyledi: “25 Nisan 2017’de ilk kez Bodruma gittim. Bana bir iş olduğu söylediler. Sonra projeyi gördüm. Yapabileceğime inandığım için de Bodrum’daki sitenin mobilya işlerini aldım. 2017, 25 Nisan’da anlaştık. 2021 yılına kadar sürdü. Yaptığım tüm işleri fatura karşılığı yaptım. Ben işi müteahhit firmayla yapıyorum. Ben müteahhit firmanın Menderes’te işlerini de almıştı. Yaptığım bütün işlerin faturalarını kestim. Biz esnaf olarak para tahsili işlerini bazen başka şekilde de yapıyoruz. Mesela daire alıyoruz. Ben ödeme karşılığında daire aldım. Benim bu işte muhatap olduğum kişi Ali Bektaş. Ben suçlamaları kabul etmiyorum. Bodrum'a ilk defa o tarihte sadece bu iş için gittim.” ALİ BEKTAŞ: BENİM OLMAYAN OTEL İÇİN NEDEN RÜŞVET ALAYIM İddianamede ismi geçen Ali Bektaş, iddianameye konu otel ve villalara ilişkin satış süreci bilgisi verirken suçlamaları reddederek, “Bien Yapı A.Ş’nin Özdere’de yaptığı inşaatın yapım şirketi MEK İnşaat’ın sahibiyim. Benim yaptığım projeler vardı, bunlardan biri de Ruhi Bey'e satıldı. 600 bin TL bedelle ben satışını yaptım. Normal bir ticaret yaptık. 200+200 bin olarak yapıldı. Babam da Ruhi Bey'i tanıyor. Benim herhangi bir tanışıklığım yok. Bahse konu yapılarda da Bien yapının daireleri var. Benim olmayan otel için neden rüşvet vereyim. Bunun gibi satılan çok daire var. O zamanlarda o emsaldeki dairelerin ortalama satış fiyatı buydu. Bu villa satıldığında inşaat halindeydi. Kabaları bitmişti. Ama satıldığı gün tam olarak ne aşamada olduğunu bilmiyorum. Satış konusunda tapudaki satışından önce anlaşma oldu. Yaklaşık birkaç hafta önce ama satışlar da normaldir. Ben satış yapılan kişinin Mustafa Kayalar’ın kayınpederi olduğunu bilmiyordum. Zaten işlerle normalde babam ilgileniyordu. İmara aykırı konusun tespit edildiğinde inşaatı durdurduk. Sonra Bien Yapı sorunu çözeceğini söyledi. Konunun takibi Bien Yapı’ya aittir. Belediye Başkanı'nı yaşadığım yerinde belediye başkanı olduğu için biliyorum. Ama kendisiyle bir görüşmem olmadı. Benim ofisimin yeri belediye binasının olduğu yerde. Yani HTS kayıtlarında aynı yerden sinyal vermemiz çok normal. Evlerimiz de çok yakın, aradan bir dere geçiyor. Bu yüzden başkanla aynı yerden sinyal verilmesi çok normal. Üzerime atılı suçları kabul etmiyorum. Biz ticaret yapan insanlarız” ifadelerini kullandı. RUHİ DURAK: OTELİN YERİNİ GÖSTER DESELER GÖSTEREMEM İddianamede, Özdere’de yer alan bir otel yatırımının kaçak katlarına göz yummak, usulsüz işlemleri görmezden gelmek karşılığında aynı şirketin Bodrum’da bulunan villalarından iki tanesi Başkan Kayalar’ın kayınpederi Ruhi Durak’ın üzerine 350 ve 450 bin lira karşılığında geçirildiği belirtilirken duruşmada suçlamalara karşı savunma yapan Ruhi Durak, “Ben orayı Halit Bektaş’tan satın aldım. 2 Nisan’da aldık ama anlaşma tarihîn hatırlamıyorum. Halit Bektaş Menderes’te inşaat malzemecisi ben de inşaat işi yapıyorum. Ben sadece ev aldım. Ben inşaat sektöründeyim. İşim inşaat. 600 bin liraya aldım orayı. 1 milyon 400 bin liraya sattım. Kar gördüm sattım. Böyle al-satlar yapıyorum. Ben otel işindekileri tanımam. Otelin yerini göster deseler gösteremem. Bu evi aldığımdan damadımın bilgisi yoktu. Kimsenin haberi yoktu” dedi. YALÇA: ÇÖZÜM SÜRECİ BEKLENDİ Tanık olarak ifade veren belediyenin o dönemki imar müdürü İbrahim Yalça, Kayalar’ın mühürlemenin geciktirilmesi yönündeki talimatına açıklık getirerek, “10 Eylül 2019’da işe başladım. Yapı ruhsatı 2018 dönemine ait. Bu yapıya ilişkin ihbar geldi. İlk ihbar bizim olduğumuz yere geldi. Biz Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’nden o inşaata ilişkin belge istedik. Biz bize gelen ilk ihbardan 1 ay sonra ön tespiti yaptık. Bunu yaptıktan sonra Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü parsellerle ilgi tüm evrakları istedi bizden. Bir görevli dosyaların tamamını teslim etti ve inceleme başladı. Biz ön tespiti yaptığımızda başkan beyin haberi vardı. Her şey olması gerektiği gibiydi. Süreçte işlemler uzadı. Yazışmalar olmasaydı bu sarkmalar olmazdı. 2021 tarihinde biz işlem yaptık. Gerekli işlemleri yaptık, cezai işlemleri uyguladık. Bu süre içinde orada bir aksaklık var, bakanlığın orada plan değişikliği çalışmaları vardı. Emsal fazlalığının çözülmesi için imkânlar vardı. Bakanlıkta mal sahipleri çözüm arıyordu. Başkan bekleyin diye bir şey demedi. Başkanın, ‘çözümün sürecinin sonuçlanması için’ ‘bekleyin’ talimatı oldu. Çözüm aranıyordu zaten bu sürede mühürleme olmazdı. Bize ilk ihbar 3 Mart 2021’de geldi. Eylül ayında mühürleme oldu” ifadelerini kullandı. KURTULMUŞ: BİZE BİRÇOK ŞİKAYET GELDİ Tanık olarak ifadesi alınan Temiz İzmir Derneği Başkanı Nimet Kurtulmuş, “Yerel yönetimlerde usulsüzlüklerle mücadele eden bir derneğin başkanıyım. Bize Bien Otel’in fotoğraflarıyla birçok şikayet geldi. Ben de Menderes Başsavcılığına giderek ‘Burada soruşturmalarda bir gariplik var ve ben size bir dosya bırakmak istiyorum’ dedim. Ben kendisinde Zafer Sural’ın şikayetinin ne durumda olduğunu öğrenmek istedim. Ben Zafer Suralı’yı tanımam görüşmüşlüğüm yok. Savcı bakınca ‘tamam’ dedi. Ben savcıdan dosyaya gizlilik kararı vermesini istedim ve verdi. Ben KOM’da yaklaşık 7 saat ifade verdim. Bütün belgeleri sundum gelen bütün ihbarlar… Biz derneğimizin sitesinde Bien Otel inşaatın adım adım nasıl ilerlediğini açıkladık. Otelin mühürlenmesini istedik belediyeden. ‘Biz gereğini yaptık’ dediler. Hatta o konuyla Teoman Bey ilgileniyordu. Bana ‘artık sizi rüyalarımda görüyorum, sıçrayarak uyanıyorum. Ne olur yazmayın artık’ dedi.  Ben Mustafa Kayalar’ı hayatımda bir kez gördüm. O da Bülent Soylu döneminde sahile beton dökmüşlerdi. Mustafa Kayalar da büyük bir pankart yaptırmıştı, geldi. Bizim parti gözetme derdimiz yok” diye konuştu. AYDIN SORDU Kayalar müdafi Murat Aydın, Kurtulmuş’a Zafer Suralı’nın kimlik numarasını nasıl bulduğunu sorması üzerine Kurtulmuş, “Bana gelen şikayet dilekçesinde yazıyordu. Bu dilekçe bana Whatsapp üzerinden birinden geldi” dedi. RÜZGAR: BODRUM’DA VİLLA ALDIĞINI SÖYLEDİ Tanık olarak ifade veren dönemin Belediye Başkan Yardımcısı Gürsel Rüzgar, ifadesinde şunları söyledi: "Konu hakkında villaların alınmasıyla ilgili çok bir bilgim yok. Sadece meclis öncesi bir grup toplantısında Mustafa Kayalar'ın Bodrum’da bir villa aldığını öğrendik. 2020’nin Haziran ya da Temmuz ayıydı. Kendisi Bodrum’da uygun fiyatlı villa aldığını söyledi. 500 bin lira civarıydı sanırım. Bir hafta sonra Erhan Güleç’in de Bodrum’da villa aldığını duydum. Ben Mart ayında belediye başkan yardımcısıydım. Ama şikâyetin iletildiği kontrol müdürlüğünde yetkili değildim. Tek bildiğim bir dosya olduğu ve şikâyet edildiğiydi. Ben Mayıs ayında görevimden ayrıldım. Bir anlaşmazlık yaşandı ve başkan beni görevden aldı. Benim belediyede çalışan bir arkadaşın kaçak inşaatla ilgili bir şikayetim vardı. Ayrılmak istedim." HAZİNE’DEN MÜDAHİLLİK TALEBİ Öte yandan; duruşmada Hazine ve Maliye Bakanlığı’nı temsilen avukat da duruşma salonunda hazır bulunurken Hazine’nin de duruşmaya dahil olması talebinde bulundu. Mahkeme heyeti Hazine’nin katılımını kabul etti. AYDIN’DAN ‘KAFKA’ BENZETMESİ Sanık ve tanıkların dinlenmesinin ardından savunma yapan Kayalar müdafi Murat Aydın, davaya ilişkin bir benzetme yaparak, “Davayla ilgili gene değerlendirme yapamam gerek. Biz 3 yıla yakın süredir devam eden soruşturma, kovuşturma sürecinde de, son bir yıldır süren uzaklaştırma sürecinde Franz Kafka’nın Dava kitabında gibiyiz. Ben soruşturma dosyasına erişmekte sorun yaşarken kim olduğu bilinmeyen bir kişini bizzat savcıdan bilgi alabildiği bir davayla karşı karşıyayız. Sayın Kayalar 2021’de belediye başkanıydı. Başsavcılık tüm dosyalarını istedi ve Kayalar’ın imzası ile verildi. Başsavcılık bu soruşturmaları önce rüşvet soruşturması olarak açtı. Sonra dosyayı üçe böldü. Ayrıca 6 ay mühürlemede gecikme yaptığı söylenen Sayın Başkan’a 1 yıldır soruşturma izni verip verilmediği söylenmedi. Ardından bu soruşturma ‘haksız mal edinmeye’ döndü. Ama bilirkişi burada haksız mal edinme olmadığını tespit edince yeniden görüş değiştirildi. Çünkü Sayın Başkanı buraya getirecek. En sonunda da rüşvet soruşturmasıyla fezleke düzenlendi” dedi. "VARSAYIMLA ÜZERİNDEN OLUŞTURULMUŞ BİR DAVADIR" Davanın siyasi amaçlarla açıldığını belirten Aydın, ‘mühürleme işleminin gecikmesi’ konusunda da yıkım işlemlerine dikkat çekerek, “Olay 2 açıdan ele alınıyor. Bir otel var. İmara aykırılıklar var ve Menderes Belediyesi bu otelle ilgili geç işlem yapmış bu işlemlerin geç olması da Mustafa Kayalar’ın talimatı geciktirmesiymiş. Çünkü oradan rüşvet almış bunlar gerçek değildir. Mart ayında şikayet geliyor ve eylül ayında mühürleme işlemi yapılıyor. Menderes Belediyesi’nin bu otelle ilgi yaptığı bütün ilkemler hukuka ve mevzuata uygun. Sorun şu: Mart ayında gelen ihbarla ilgili mühürleme işlemi neden eylül ayında yapıldı diyor iddia makamı. 6 ayda bir işlem yapılmış ve gecikme olduğu söyleniyor. Bu dönem de pandemi dönemi. Personelin yarısı yok. Üstelik bir balkon çıkması değil yüz binlerce metrekarelik bir otel inşaatından bahsediyoruz. Menderes Belediyesi’nin geciktiğini söyleyen ve bu yüzden Menderes Belediyesi hakkında soruşturma açan bir başsavcılık o otelin yıkımıyla ilgili hiçbir işlem yapmayan Çevre ve Şehircilik Bakanlığıyla ilgi hiçbir işlem yapmadı. Gecikme konusunu rüşvete nasıl bağlayacak iddia makamı? Ruhi Durak villa alır. Bundan 11 ay sonra bu soruşturma başlıyor. Yani Sayın Başkan ön ödemeli mi rüşvet aldı? Yani Kayalar’ın kayınpederi bu olaydan 1 yıl önce bir villa satın alır. Tapuda harcı az ödemek için 300 bin lira gösteriyor. İddia makamının iddiasına göre villanın değeri 3 milyon liradır. Bunu neye göre belirliyor? Ama bundan 1 yıl sonra villa 1 milyon 400 bin liraya satılıyor. Bu dava tamamen siyasi saiklerle açılmış, halkın oylarıyla seçilmiş Mustafa Kayalar’ı görevden almak için açılmış bir davadır. Varsayımlar üzerine oluşturulmuş bir davadır” diye konuştu. “MAHKUM OLMAYACAĞINI BİLİYORUM” Aydın, Kayalar’ın rüşvet suçundan cezalandırılmayacağına ilişkin kesin konuşarak şunları söyledi: “Sayın Başkan nasıl görevden alındı? Başkanı gözaltına aldılar, savunmalardan bir şey çıkmayacağını anladılar. İçişleri Bakanlığında 1 gün önce açığa alınma yazısı hazırlanmıştır. Bunca yıllık hukukçu orak utanç içindeyim ancak söyleyeceğim; Başkanın adli kontrol kararını vermeden önce İçişleri Bakanlığı o karara ithaf ederek açığa aldı. Daha biz belediyeye gitmeden açığa alma kararı geldi. Delilleri karartma nedeniyle yurt dışına çıkış yasağı alındı sayın başkana. Ancak delilleri yurt dışında değil. Bunca yıllık bir hukukçu olarak utanç içindeyim. Biz 1 yıldır o kadar çok hukuksuzlukla boğuştuk ki. 1 yıldır adli kontrol altında. Adli kontrol kararının 4 ayda bir incelenmesi lazımken hiç incelenmedi. Sayın Mustafa Kayalar’ın üzerine atılı suçu işlediğine dair hiçbir somut delil yoktur. Yargılamanın sonunda rüşvet suçundan kesinlikle mahkum olmayacağını biliyorum. Ama bu süreç başkanın kendisi ve Menderes halkı için cezalandırma aracı haline getirilmiştir. Bu davanın tek amacı budur ve amaç hasıl olmuştur. Şimdi de amaç, Mart ayında yapılacak yerel seçimlere kadar Sayın Başkanın bu askıdaki durumunu sürdürülüp onun ve partisin, ilçede zor durumda kalması amaçlanmaktadır. Biz de bu siyasi amacın unsurları olarak kullanılıyoruz. Bütün bu nedenlerle zaten deliller toplanmış olduğundan, karartma durumu olmadığından ve deliller yurt dışında olmadığından başkanın göreve iadesini talep ediyoruz. Ayrıca Hazine vekilinin de dahil olmamasını talep ediyoruz. Çünkü cezalar kesilmiş ve ödemeler yapılmıştır. Davada Hazine’ye ilgilendiren bir husus bulunmamaktadır.” O TARİHE ERTELENDİ Avukatların savunmalarının ardından ara vererek duruşmadaki taleplere ilişkin karar verildi. Sanıklar tarafından talep edilen adli kontrol şartının kaldırılmasına karar verildi. Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın davaya katılma talebi de kabul edildi. Duruşmada ayrıca, duruşmaya katılmayan ancak tanık olan Zafer Sural'ın zorla getirilmesine karar verilirken davanın 22 Eylül Cuma gününe ertelenmesine karar verildi.

Hapis istemiyle yargılanıyordu: Kayalar ilk savunmasını yaptı Haber

Hapis istemiyle yargılanıyordu: Kayalar ilk savunmasını yaptı

TENZİLE AŞÇI 2019 yerel seçimlerinde CHP’den aday olarak Menderes Belediye Başkanı seçilen Mustafa Kayalar, geçtiğimiz Temmuz ayında Menderes Cumhuriyet Başsavcılığı talimatıyla Menderes Belediyesindeki yolsuzluk iddialarına ilişkin düzenlenen operasyon ile gözaltına alınmış, ardından da görevden uzaklaştırılmıştı. Rüşvet suçlamalarıyla 4 yıldan 12 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılanan Kayalar, bugün ilk kez hakim karşısına çıktı. 19. Ağır Cezada görülmesi planlanan duruşma, salonun kapasitesinin yetersizliği nedeniyle 10. Ağır Cezaya alındı. İzmir Bayraklı Adliye Sarayı’nda yer alan 10’uncu Ağır Ceza Mahkemesi’nde gerçekleştirilen duruşmaya sanık Mustafa Kayalar da katılırken, Menderes Belediye Başkan Vekili Erkan Özkan ve CHP Menderes İlçe Başkanı Sezen Şen de davayı takip edenler arasında yer aldı. Kayalar'ın avukatlığını yapan İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi CHP Grup Başkanvekili ve eski yargıç Murat Aydın ise duruşmaya içerisinde 8 dosyanın bulunduğu bavulla geldi. KAYALAR: 8-10 MİLYON CEZA KESTİK Savunması alınan sanık Kayalar, “Suçlamaları kabul etmiyorum. Bize bir ihbar gelmişti, biz de kaçak bir yapı olduğu ihbarına karşılık müdürlerimiz ile görüşüp ekiplerimizi sahaya gönderdik. Burası büyük bir bina. Ekiplerimiz burada çalışmalarını yapmaya başladı. Daha sonra biz bunu şirket yetkilileriyle görüştük. Şirket yetkilileri yandaki arsayı alacakları, emsal fazlalıklarını gidereceklerini ve sorunu çözeceklerini söylediler. Biz de şirketin bu işlemleri yapmasını bekledik. Savcılığa suç duyurusunda bulunuldu, ceza kesildi. Bu süreçte tüm işlemleri yaptığımızı düşünüyorum. Ancak bu yapılmayınca biz yapıyı mühürledik ve 8-10 milyon civarında bir ceza kestik” dedi. “BAKANLIKTAN YANIT GELMEYİNCE…” Mahkeme başkanının, inşaatın mühürlenmesinin gecikmesi ve süreç içinde farklı uygulama olup olmadığı sorusunu yanıtlayan Kayalar, “Farklı bir uygulamamız olmadı. Aynı zamanda pandemi dönemine denk geldi bu süreç. Bu süreçte pandemi vardı elemanlarımız yarı süreli çalışıyordu. Kolay bir iş değildi, büyük bir inşaat. Kolay bir şey değil. Büyük bir oteli ölçüyorsunuz kaçak var mı diye. Zaman geçti. Ama bu süre içerisinde bizim çalışmalarımız devam etti. Bakanlık ile görüştüklerini belirtiler. Bizim bu süreçte işlemlerimiz devam etti ve müdürlüklerimiz çalışmalarını sürdürdü. Bakanlıktan bir cevap gelmeyince biz oteli mühürledik. 6 ayda bu işlemleri tamamladık. Uzun bir süre değil. Biz gecikme olduğunu düşünmüyoruz. Ben suçlamaları kabul etmiyorum. Bu tarz şikayetler önce yazı işlerine gelir, ardından ilgili müdürlüğe gider. Gelince biz görüştük ve hemen çalışmalara başlaması talimatını verdik” diye konuştu. Mühürleme işleminin geciktirilmesi için talimatı olup olmadığı sorusuna yanıt veren Kayalar, “Kesinlikle öyle bir talimatım olmadı” ifadelerini kullandı. “OLAYDAN 1,5 YIL ÖNCE ALINDI” İddianamede de geçen Kayalar’ın kayınpederine ait ev konusunda da savunma yapan Kayalar, “Kayınpederimiz bu olaydan yaklaşık 1 sene önce aldığı ev. Bizim bu olaydan 1,5 sene önce alınan ev. 1,5 sene önce alınan ev bu olayla nasıl ilgili oluyor anlamıyorum. Ben kayınpederim evi aldıktan sonra öğrendim” derken HTS kayıtlarının uyumuna ilişkin de, “Biz Menderes'te yaşıyoruz. Bütün firmalar da Menderes'te. Belediye binası da Menderes merkezdedir. Bu nedenle HTS kayıtlarının uyumlu olması doğaldır” dedi. GÜLEÇ: SUÇLAMALARI KABUL ETMİYORUM Sanıklar arasında yer alan Belediye Meclis Üyesi Ertan Güleç, savunmasında şunları söyledi: “25 Nisan 2017’de ilk kez Bodruma gittim. Bana bir iş olduğu söylediler. Sonra projeyi gördüm. Yapabileceğime inandığım için de Bodrum’daki sitenin mobilya işlerini aldım. 2017, 25 Nisan’da anlaştık. 2021 yılına kadar sürdü. Yaptığım tüm işleri fatura karşılığı yaptım. Ben işi müteahhit firmayla yapıyorum. Ben müteahhit firmanın Menderes’te işlerini de almıştı. Yaptığım bütün işlerin faturalarını kestim. Biz esnaf olarak para tahsili işlerini bazen başka şekilde de yapıyoruz. Mesela daire alıyoruz. Ben ödeme karşılığında daire aldım. Benim bu işte muhatap olduğum kişi Ali Bektaş. Ben suçlamaları kabul etmiyorum. Bodrum'a ilk defa o tarihte sadece bu iş için gittim.” ALİ BEKTAŞ: BENİM OLMAYAN OTEL İÇİN NEDEN RÜŞVET ALAYIM İddianamede ismi geçen Ali Bektaş, iddianameye konu otel ve villalara ilişkin satış süreci bilgisi verirken suçlamaları reddederek, “Bien Yapı A.Ş’nin Özdere’de yaptığı inşaatın yapım şirketi MEK İnşaat’ın sahibiyim. Benim yaptığım projeler vardı, bunlardan biri de Ruhi Bey'e satıldı. 600 bin TL bedelle ben satışını yaptım. Normal bir ticaret yaptık. 200+200 bin olarak yapıldı. Babam da Ruhi Bey'i tanıyor. Benim herhangi bir tanışıklığım yok. Bahse konu yapılarda da Bien yapının daireleri var. Benim olmayan otel için neden rüşvet vereyim. Bunun gibi satılan çok daire var. O zamanlarda o emsaldeki dairelerin ortalama satış fiyatı buydu. Bu villa satıldığında inşaat halindeydi. Kabaları bitmişti. Ama satıldığı gün tam olarak ne aşamada olduğunu bilmiyorum. Satış konusunda tapudaki satışından önce anlaşma oldu. Yaklaşık birkaç hafta önce ama satışlar da normaldir. Ben satış yapılan kişinin Mustafa Kayalar’ın kayınpederi olduğunu bilmiyordum. Zaten işlerle normalde babam ilgileniyordu. İmara aykırı konusun tespit edildiğinde inşaatı durdurduk. Sonra Bien Yapı sorunu çözeceğini söyledi. Konunun takibi Bien Yapı’ya aittir. Belediye Başkanı'nı yaşadığım yerinde belediye başkanı olduğu için biliyorum. Ama kendisiyle bir görüşmem olmadı. Benim ofisimin yeri belediye binasının olduğu yerde. Yani HTS kayıtlarında aynı yerden sinyal vermemiz çok normal. Evlerimiz de çok yakın, aradan bir dere geçiyor. Bu yüzden başkanla aynı yerden sinyal verilmesi çok normal. Üzerime atılı suçları kabul etmiyorum. Biz ticaret yapan insanlarız” ifadelerini kullandı. RUHİ DURAK: OTELİN YERİNİ GÖSTER DESELER GÖSTEREMEM İddianamede, Özdere’de yer alan bir otel yatırımının kaçak katlarına göz yummak, usulsüz işlemleri görmezden gelmek karşılığında aynı şirketin Bodrum’da bulunan villalarından iki tanesi Başkan Kayalar’ın kayınpederi Ruhi Durak’ın üzerine 350 ve 450 bin lira karşılığında geçirildiği belirtilirken duruşmada suçlamalara karşı savunma yapan Ruhi Durak, “Ben orayı Halit Bektaş’tan satın aldım. 2 Nisan’da aldık ama anlaşma tarihîn hatırlamıyorum. Halit Bektaş Menderes’te inşaat malzemecisi ben de inşaat işi yapıyorum. Ben sadece ev aldım. Ben inşaat sektöründeyim. İşim inşaat. 600 bin liraya aldım orayı. 1 milyon 400 bin liraya sattım. Kar gördüm sattım. Böyle al-satlar yapıyorum. Ben otel işindekileri tanımam. Otelin yerini göster deseler gösteremem. Bu evi aldığımdan damadımın bilgisi yoktu. Kimsenin haberi yoktu” dedi. YALÇA: ÇÖZÜM SÜRECİ BEKLENDİ Tanık olarak ifade veren belediyenin o dönemki imar müdürü İbrahim Yalça, Kayalar’ın mühürlemenin geciktirilmesi yönündeki talimatına açıklık getirerek, “10 Eylül 2019’da işe başladım. Yapı ruhsatı 2018 dönemine ait. Bu yapıya ilişkin ihbar geldi. İlk ihbar bizim olduğumuz yere geldi. Biz Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’nden o inşaata ilişkin belge istedik. Biz bize gelen ilk ihbardan 1 ay sonra ön tespiti yaptık. Bunu yaptıktan sonra Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü parsellerle ilgi tüm evrakları istedi bizden. Bir görevli dosyaların tamamını teslim etti ve inceleme başladı. Biz ön tespiti yaptığımızda başkan beyin haberi vardı. Her şey olması gerektiği gibiydi. Süreçte işlemler uzadı. Yazışmalar olmasaydı bu sarkmalar olmazdı. 2021 tarihinde biz işlem yaptık. Gerekli işlemleri yaptık, cezai işlemleri uyguladık. Bu süre içinde orada bir aksaklık var, bakanlığın orada plan değişikliği çalışmaları vardı. Emsal fazlalığının çözülmesi için imkânlar vardı. Bakanlıkta mal sahipleri çözüm arıyordu. Başkan bekleyin diye bir şey demedi. Başkanın, ‘çözümün sürecinin sonuçlanması için’ ‘bekleyin’ talimatı oldu. Çözüm aranıyordu zaten bu sürede mühürleme olmazdı. Bize ilk ihbar 3 Mart 2021’de geldi. Eylül ayında mühürleme oldu” ifadelerini kullandı. KURTULMUŞ: BİZE BİRÇOK ŞİKAYET GELDİ Tanık olarak ifadesi alınan Temiz İzmir Derneği Başkanı Nimet Kurtulmuş, “Yerel yönetimlerde usulsüzlüklerle mücadele eden bir derneğin başkanıyım. Bize Bien Otel’in fotoğraflarıyla birçok şikayet geldi. Ben de Menderes Başsavcılığına giderek ‘Burada soruşturmalarda bir gariplik var ve ben size bir dosya bırakmak istiyorum’ dedim. Ben kendisinde Zafer Sural’ın şikayetinin ne durumda olduğunu öğrenmek istedim. Ben Zafer Suralı’yı tanımam görüşmüşlüğüm yok. Savcı bakınca ‘tamam’ dedi. Ben savcıdan dosyaya gizlilik kararı vermesini istedim ve verdi. Ben KOM’da yaklaşık 7 saat ifade verdim. Bütün belgeleri sundum gelen bütün ihbarlar… Biz derneğimizin sitesinde Bien Otel inşaatın adım adım nasıl ilerlediğini açıkladık. Otelin mühürlenmesini istedik belediyeden. ‘Biz gereğini yaptık’ dediler. Hatta o konuyla Teoman Bey ilgileniyordu. Bana ‘artık sizi rüyalarımda görüyorum, sıçrayarak uyanıyorum. Ne olur yazmayın artık’ dedi.  Ben Mustafa Kayalar’ı hayatımda bir kez gördüm. O da Bülent Soylu döneminde sahile beton dökmüşlerdi. Mustafa Kayalar da büyük bir pankart yaptırmıştı, geldi. Bizim parti gözetme derdimiz yok” diye konuştu. AYDIN SORDU Kayalar müdafi Murat Aydın, Kurtulmuş’a Zafer Suralı’nın kimlik numarasını nasıl bulduğunu sorması üzerine Kurtulmuş, “Bana gelen şikayet dilekçesinde yazıyordu. Bu dilekçe bana Whatsapp üzerinden birinden geldi” dedi. RÜZGAR: BODRUM’DA VİLLA ALDIĞINI SÖYLEDİ Tanık olarak ifade veren dönemin Belediye Başkan Yardımcısı Gürsel Rüzgar, ifadesinde şunları söyledi: "Konu hakkında villaların alınmasıyla ilgili çok bir bilgim yok. Sadece meclis öncesi bir grup toplantısında Mustafa Kayalar'ın Bodrum’da bir villa aldığını öğrendik. 2020’nin Haziran ya da Temmuz ayıydı. Kendisi Bodrum’da uygun fiyatlı villa aldığını söyledi. 500 bin lira civarıydı sanırım. Bir hafta sonra Erhan Güleç’in de Bodrum’da villa aldığını duydum. Ben Mart ayında belediye başkan yardımcısıydım. Ama şikâyetin iletildiği kontrol müdürlüğünde yetkili değildim. Tek bildiğim bir dosya olduğu ve şikâyet edildiğiydi. Ben Mayıs ayında görevimden ayrıldım. Bir anlaşmazlık yaşandı ve başkan beni görevden aldı. Benim belediyede çalışan bir arkadaşın kaçak inşaatla ilgili bir şikayetim vardı. Ayrılmak istedim." HAZİNE’DEN MÜDAHİLLİK TALEBİ Öte yandan; duruşmada Hazine ve Maliye Bakanlığı’nı temsilen avukat da duruşma salonunda hazır bulunurken Hazine’nin de duruşmaya dahil olması talebinde bulundu. Mahkeme heyeti Hazine’nin katılımını kabul etti. AYDIN’DAN ‘KAFKA’ BENZETMESİ Sanık ve tanıkların dinlenmesinin ardından savunma yapan Kayalar müdafi Murat Aydın, davaya ilişkin bir benzetme yaparak, “Davayla ilgili gene değerlendirme yapamam gerek. Biz 3 yıla yakın süredir devam eden soruşturma, kovuşturma sürecinde de, son bir yıldır süren uzaklaştırma sürecinde Franz Kafka’nın Dava kitabında gibiyiz. Ben soruşturma dosyasına erişmekte sorun yaşarken kim olduğu bilinmeyen bir kişini bizzat savcıdan bilgi alabildiği bir davayla karşı karşıyayız. Sayın Kayalar 2021’de belediye başkanıydı. Başsavcılık tüm dosyalarını istedi ve Kayalar’ın imzası ile verildi. Başsavcılık bu soruşturmaları önce rüşvet soruşturması olarak açtı. Sonra dosyayı üçe böldü. Ayrıca 6 ay mühürlemede gecikme yaptığı söylenen Sayın Başkan’a 1 yıldır soruşturma izni verip verilmediği söylenmedi. Ardından bu soruşturma ‘haksız mal edinmeye’ döndü. Ama bilirkişi burada haksız mal edinme olmadığını tespit edince yeniden görüş değiştirildi. Çünkü Sayın Başkanı buraya getirecek. En sonunda da rüşvet soruşturmasıyla fezleke düzenlendi” dedi. "VARSAYIMLA ÜZERİNDEN OLUŞTURULMUŞ BİR DAVADIR" Davanın siyasi amaçlarla açıldığını belirten Aydın, ‘mühürleme işleminin gecikmesi’ konusunda da yıkım işlemlerine dikkat çekerek, “Olay 2 açıdan ele alınıyor. Bir otel var. İmara aykırılıklar var ve Menderes Belediyesi bu otelle ilgili geç işlem yapmış bu işlemlerin geç olması da Mustafa Kayalar’ın talimatı geciktirmesiymiş. Çünkü oradan rüşvet almış bunlar gerçek değildir. Mart ayında şikayet geliyor ve eylül ayında mühürleme işlemi yapılıyor. Menderes Belediyesi’nin bu otelle ilgi yaptığı bütün ilkemler hukuka ve mevzuata uygun. Sorun şu: Mart ayında gelen ihbarla ilgili mühürleme işlemi neden eylül ayında yapıldı diyor iddia makamı. 6 ayda bir işlem yapılmış ve gecikme olduğu söyleniyor. Bu dönem de pandemi dönemi. Personelin yarısı yok. Üstelik bir balkon çıkması değil yüz binlerce metrekarelik bir otel inşaatından bahsediyoruz. Menderes Belediyesi’nin geciktiğini söyleyen ve bu yüzden Menderes Belediyesi hakkında soruşturma açan bir başsavcılık o otelin yıkımıyla ilgili hiçbir işlem yapmayan Çevre ve Şehircilik Bakanlığıyla ilgi hiçbir işlem yapmadı. Gecikme konusunu rüşvete nasıl bağlayacak iddia makamı? Ruhi Durak villa alır. Bundan 11 ay sonra bu soruşturma başlıyor. Yani Sayın Başkan ön ödemeli mi rüşvet aldı? Yani Kayalar’ın kayınpederi bu olaydan 1 yıl önce bir villa satın alır. Tapuda harcı az ödemek için 300 bin lira gösteriyor. İddia makamının iddiasına göre villanın değeri 3 milyon liradır. Bunu neye göre belirliyor? Ama bundan 1 yıl sonra villa 1 milyon 400 bin liraya satılıyor. Bu dava tamamen siyasi saiklerle açılmış, halkın oylarıyla seçilmiş Mustafa Kayalar’ı görevden almak için açılmış bir davadır. Varsayımlar üzerine oluşturulmuş bir davadır” diye konuştu. “MAHKUM OLMAYACAĞINI BİLİYORUM” Aydın, Kayalar’ın rüşvet suçundan cezalandırılmayacağına ilişkin kesin konuşarak şunları söyledi: “Sayın Başkan nasıl görevden alındı? Başkanı gözaltına aldılar, savunmalardan bir şey çıkmayacağını anladılar. İçişleri Bakanlığında 1 gün önce açığa alınma yazısı hazırlanmıştır. Bunca yıllık hukukçu orak utanç içindeyim ancak söyleyeceğim; Başkanın adli kontrol kararını vermeden önce İçişleri Bakanlığı o karara ithaf ederek açığa aldı. Daha biz belediyeye gitmeden açığa alma kararı geldi. Delilleri karartma nedeniyle yurt dışına çıkış yasağı alındı sayın başkana. Ancak delilleri yurt dışında değil. Bunca yıllık bir hukukçu olarak utanç içindeyim. Biz 1 yıldır o kadar çok hukuksuzlukla boğuştuk ki. 1 yıldır adli kontrol altında. Adli kontrol kararının 4 ayda bir incelenmesi lazımken hiç incelenmedi. Sayın Mustafa Kayalar’ın üzerine atılı suçu işlediğine dair hiçbir somut delil yoktur. Yargılamanın sonunda rüşvet suçundan kesinlikle mahkum olmayacağını biliyorum. Ama bu süreç başkanın kendisi ve Menderes halkı için cezalandırma aracı haline getirilmiştir. Bu davanın tek amacı budur ve amaç hasıl olmuştur. Şimdi de amaç, Mart ayında yapılacak yerel seçimlere kadar Sayın Başkanın bu askıdaki durumunu sürdürülüp onun ve partisin, ilçede zor durumda kalması amaçlanmaktadır. Biz de bu siyasi amacın unsurları olarak kullanılıyoruz. Bütün bu nedenlerle zaten deliller toplanmış olduğundan, karartma durumu olmadığından ve deliller yurt dışında olmadığından başkanın göreve iadesini talep ediyoruz. Ayrıca Hazine vekilinin de dahil olmamasını talep ediyoruz. Çünkü cezalar kesilmiş ve ödemeler yapılmıştır. Davada Hazine’ye ilgilendiren bir husus bulunmamaktadır.” O TARİHE ERTELENDİ Avukatların savunmalarının ardından ara vererek duruşmadaki taleplere ilişkin karar verildi. Sanıklar tarafından talep edilen adli kontrol şartının kaldırılmasına karar verildi. Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın davaya katılma talebi de kabul edildi. Duruşmada ayrıca, duruşmaya katılmayan ancak tanık olan Zafer Sural'ın zorla getirilmesine karar verilirken davanın 22 Eylül Cuma gününe ertelenmesine karar verildi.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.