TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#MİT

MİT haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, MİT haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Hakkında beraat kararı verilen Emekli Albay Korkut Eken kimdir? Haber

Hakkında beraat kararı verilen Emekli Albay Korkut Eken kimdir?

Hayatını askeri alanda kuran ve uzun yıllar ülkemizin pek çok noktasında çalışmalarda bulunan Korkut Eken, Milli İstihbarat Teşkilatı’nda da görev aldı. Korkut Eken kimdir? Korkut Eken hakkındaki bilgileri, birlikte inceleyelim. Korkut Eken kimdir? Mehmet Korkut Eken, 15 Aralık 1945 tarihinde başkent Ankara'da dünyaya geldi. Askeri kariyerine 1963 yılında Kara Harp Okulu'na katılarak başladı. Türkiye'nin 20 Temmuz 1974 tarihinde gerçekleştirdiği Kıbrıs Harekâtı'nda önemli görevler üstlendi. Korkut Eken bu dönemde gösterdiği cesaret ve başarılarından dolayı "Şerit Rozet Beratı" ile ödüllendirildi. 1978 yılında Türk Silahlı Kuvvetleri'nin Özel Harp Dairesi'nde ve Özel Kuvvetler Komutanlığı'nda görev alan Eken, 1982'de ise rehine kurtarma operasyonları için özel eğitimli bir timin yetiştirilmesini sağladı. 1984 yılında PKK'nın artan etkinliği nedeniyle Eruh ve Sason bölgelerinde görevlendirildi. Korkut Eken ne zaman MİT’e girdi? Korkut Eken, 1987 yılında kendi isteğiyle askerlikten emekli oldu ve ardından Millî İstihbarat Teşkilatı'nda Güvenlik Dairesi Başkan Yardımcısı olarak göreve başladı. Bir sonraki yıl bu görevden ayrıldı. 1993-1996 seneleri arasında Emniyet Genel Müdürlüğü bünyesinde Polis Özel Harekât Timleri'nin teşkilatlanması, donatılması ve eğitiminde görev aldı. Aynı dönemde PKK ile mücadelede Güneydoğu'daki bazı aşiretleri destekleyerek, örgütlenmelerini sağladı. Hem askerlik döneminde hem de emekli olduktan sonra Millî İstihbarat Teşkilatı'nda (MİT) PKK'ya karşı verdiği mücadelelerle tanınan Korkut Eken, bu mücadeleleri nedeniyle "Efsane Yarbay" olarak anılmaktadır. Ek olarak Türk Silahlı Kuvvetleri'nin TSK Üstün Cesaret ve Feragat Madalyası ve çeşitli takdirname ile de ödüllendirilmiştir. Ancak daha sonra Korkut Eken’in adı Susurluk Skandalı'na karıştı ve açılan davada suçlu bulunarak bir süre hapis cezası aldı. Susurluk Skandalı nedir? Susurluk Kazası veya bilinen diğer adıyla Susurluk Skandalı, 3 Kasım 1996 tarihinde meydana geldi. Balıkesir-Bursa kara yolunda Susurluk ilçesi Çatalceviz mevkiinde gerçekleşen bir trafik kazasıyla başlayan ve devlet-polis-mafya ilişkilerini gün yüzüne çıkaran bir olaydır. Türkiye tarihindeki en çarpıcı skandallardan biri olarak tarihe geçmiştir. Kazanın ardından halk, devlet, siyaset ve mafya arasındaki illegal ilişkilerin ortaya çıkarılmasını istedi. "Sürekli Aydınlık İçin Bir Dakika Karanlık" adı altında düzenlenen sivil toplum eylemleri ve medyanın desteğiyle, örtbas edilen ilişkilerin ve faaliyetlerin gün ışığına çıkarılması talep edildi. Bu olayın İngilizler tarafından film konusu olarak seçildi ve bu film 2018'de "The Scar" adıyla vizyona girdi. Korkut Eken kaç yaşında? 1946 yılında dünyaya gelen Korkut Eken, 78 yaşındadır. Korkut Eken evli mi? Korkut Eken, evli ve 3 çocuk babasıdır.

MİT'in çökerttiği DEAŞ hücresinden İsrail parası çıktı Haber

MİT'in çökerttiği DEAŞ hücresinden İsrail parası çıktı

Güvenlik ve istihbarat birimlerinden elde edilen bilgilere göre, Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) tarafından Türkiye'deki sinagog ve kiliseler ile Irak Büyükelçiliği’ne saldırı hazırlığındaki 3'ü terör örgütü DEAŞ'ın sözde sorumlusu toplam 32 şüpheli yakalanmış, sansasyonel eylem arayışındaki hücre nihai hedefine ulaşamadan çökertilmişti. Örgütün Türkiye yapılanması olarak açıklanan Selman-ı Farisi Taburu adlı hücrede sözde istihbarat sorumlusu olduğu belirlenen “Abu Yakin el-Iraki” kod adlı Micbel el-Şuveyhi ve Irak Büyükelçiliği’ne yönelik saldırı tasarladığı öğrenilen “Abdullah el-Cumeyli” kod adlı terörist İyheb Elani ile beraber aynı operasyonda yakalanan, kilise ve sinagoglara saldırının planlayıcısı “Ebu Leys” kod adlı Muhammad Hilaf İbrahim İbrahim'in üzerinden çarpıcı bir belgenin çıktığı öğrenildi. Söz konusu hücre sorumlusundan ele geçen deliller arasında, İsrail parası olan 50 yeni şekel çıktı. Bir yüzünde İngilizce kaleme alınmış “Muhammad’e İsrail’den hatıra” anlamına gelen “Souvenir for Muhammad from Israel” yazılı not, diğer yüzünde imza içeren paranın hücre üyesine nasıl verildiği ise bilinmiyor. Hücrenin 25 üyesi hapse atılmıştı Söz konusu 3 terörist ve onlarla bağlantılı oldukları belirlenen 29 şüpheli, MİT'in Emniyet Genel Müdürlüğü ile koordineli çalışmalarıyla İstanbul, Ankara, Balıkesir, Bolu, Düzce, Kırşehir, Konya, Sakarya ve Samsun’da eş zamanlı düzenlenen yakalanmıştı. Örgüte ait çok sayıda dijital materyalin ele geçirildiği operasyonun sonunda MİT ve emniyet güçlerince çapraz sorguya alınan 32 kişilik hücrenin 25'i çıkarıldıkları mahkemece tutuklanmıştı. Mahkeme tarafından 1 şüpheli için konutu terk etmeme şeklinde olmak üzere toplam 5 kişi hakkında adli kontrol hükümleri uygulanırken, 2 şüpheli ise sınır dışı işlemleri için ilgili birimlere sevk edilmişti. MİT, Mossad’a çalışan ajan ağını çökertmişti Milli İstihbarat Teşkilatı, rakip ve hasım devletler ile devlet-dışı aktörleri hedef alan Mossad’ın Türkiye’deki örtülü operasyonlarını deşifre etmiş, gölge savaşlarında İsrail menşeli casusluk faaliyetlerini hedef alan son büyük operasyonda, Filistinli ve İsrailli muhalif aktivistler ile ideolojik motivasyonu Hamas karşıtı gruplar hakkında İsrail dış istihbarat servisi için bilgi ve belge toplayan 34 ajanı yakalamıştı. Sırları açığa çıkaran operasyondaki casusluk şebekesinin Ortadoğu kökenli üyelerinin çoğu tutuklanmıştı. Mossad, örtülü faaliyetlerde ekseriyetle kendi ajanlarını ve saha operatiflerini kullanmak yerine o ülkenin yerli unsurlarından ya da hedef ülkede ‘sığınmacı’ adı altında yaşayan yabancı ülke uyruklularından istifade ediyordu. Türkiye’de MİT’e karşı etkisini tamamen kaybeden Mossad, kurum bünyesindeki örtülü operasyon biriminde çalışan operatif direktörleri ile saha ajanlarının operasyon icrasını genellikle hedef ülkedeki devşirme casus ağına devrediyor.

Eski Milli Güvenlik Teşkilatı mensubu Mehmet Eymür kimdir? Haber

Eski Milli Güvenlik Teşkilatı mensubu Mehmet Eymür kimdir?

Milli Güvenlik Teşkilatı'nda (MİT) görev yapan ve bu teşkilatın önemli isimlerinden biri olan Mehmet Eymür kimdir? 1965 yılında başladığı görevini uzun yıllar sürdüren Mehmet Eymür babası hakkındaki bilgiler de merak konusu oldu. Görevi gereği pek çok önemli bilginin sahibi olan Memet Eymür kitapları da bu nedenle pek çok kişi tarafından ilgiyle okundu. Mehmet Eymür hakkında merak edilenleri, haberimizin devamında sizin için derledik. Mehmet Eymür kimdir? 5 Eylül 1943 tarihinde İstanbul'da dünyaya gelen Mehmet Eymür, TED Ankara Koleji'ni bitirdi. Daha sonra İstanbul İktisadi ve Ticari İlimler Yüksek Okulu'nda okudu. Canset Eymür ile hayatını birleştiren Mehmet Eymür'ün, Ayşe ve Alp isminde iki çocuğu vardır. Mehmet Eymür babası kimdir? Mehmet Eymür'ün babası Milli Güvenlik Teşkilatı'nın (MİT) önemli isimlerinden biri olan Mazhar Eymür'dür. Mehmet Eymür'ün annesi kim? Mehmet Eymür'ün annesi Cemile Eymür'dür. Mehmet Eymür'ün kariyeri nasıl başladı? Mehmet Eymür, 1965 yılında takip memuru görevi ile öğrenci pozisyonunda Milli Güvenlik Teşkilatı'nda (MİT) çalışmaya başladı. 9 Mart 1971 tarihine kadar bu görevini devam ettirdi. 9 Mart'ta yaşanan darbe teşebbüsünden sonra 1. Ordu Komutanı Orgeneral Faik Türün'ün emrinde Ziverbey Köçşkü'nde görev aldı. Kızıldere ve Ulaş Bardakçı'nın öldürüldüğü operasyonalrda yer aldı. Bu dönemin ardından 1975 senesinde Ankara'da MİT Bölge Daire Başkanlığı Takip Şube Müdürlüğü görevini üstlenen Mehmet Eymür, 5 sene sonra Bulgaristan'a gitti. 1982'de ülkeye geri çağrıldı ve ASALA'ya (Ermenistan'ın Kurtuluşu için Ermeni Gizli Ordusu) karşı gerçekleştirilen çeşitli eylemlerde faaliyetlerde bulundu. Ardından yeni görev yeri Mardin oldu. MİT içerisindeki önemli isimlerden biri olan Mehmet Eymür 1965 yılında adım attığı MİT'te 1999 yılına kadar görev almayı sürdürdü. Bu süreçte birçok önemli görevin sorumluluğunu üstlenen Mehmet Eymür, Ergenekon Soruşturmaları sürecinin de kilit isimlerinden biri oldu.  Mehmet Eymür kitapları 2006 - Analiz 2015 - Belgeli Yazılar 2019 - Deşifre: Casusluk Hikayeleri 2020 - Sentez: Casusluk Hikayeleri

İstanbul’da MİT ve emniyetten kritik operasyon Haber

İstanbul’da MİT ve emniyetten kritik operasyon

İstanbul’da, terör örgütü DEAŞ’a yönelik Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) ve İstanbul Emniyeti tarafından düzenlenen operasyonda, örgütün sözde Irak vilayetine bağlı EYP uzmanı olan, Batı Sektörü sorumlusu üst düzey bir unsur olarak faaliyet gösteren Ahmed Jasim Abdullah Abdullah, patlayıcı düzeneklerle birlikte yakalandı. DEAŞ’lı hücre sorumlusunun, örgütün Suriye’de ve Irak’taki saldırılarında kullandığı patlayıcıların tasarımını yaptığı, örgüt mensuplarına da patlayıcı yapımı eğitimi verdiği öğrenildi. Sultanbeyli’de 2 ayrı hücre evine düzenlenen baskında, zaman ayarlı ve uzaktan kontrol edilebilir 5 hazır vaziyette bomba düzeneği, canlı bomba düzeneklerinde kullanılan çok sayıda basma butonu, el yapımı patlayıcılarda kullanılan zamana, ışığa ve harekete duyarlı çok sayıda elektronik devre elemanı, gizlenmiş vaziyette dijital materyaller ve örgütsel dokümanlar ele geçirildi. Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Başkanlığı ile İstanbul Emniyet Müdürlüğü, DEAŞ’a yönelik çok kritik bir operasyona imza attı. Örgütün sözde Irak vilayetine bağlı EYP uzmanı ve Batı Sektörü sorumlusu üst düzey bir unsur olarak faaliyet gösteren Ahmed Jasim Abdullah Abdullah’ın (43) metropollerde sansasyonel eylem için Türkiye’ye geçiş yaptığı tespit edildi. Hücre sorumlusunun izini takip eden güvenlik ve istihbarat birimleri, yine DEAŞ’ın Suriye’de ve Irak’taki bombalı saldırılarında kullandığı patlayıcıların tasarımını yapan Irak asıllı teröristin, Sultanbeyli’de iki ayrı hücre evinde saklandığı bilgisine ulaştı. Yapılan teknik ve fiziki takibin sonunda söz konusu adreslere MİT ve polis tarafından operasyon düzenlendi. Baskınlarda, uzun yıllar DEAŞ saflarında yer alan ve örgüt üyelerine patlayıcı yapımına ilişkin eğitim veren Irak’ın Diyala nüfusuna kayıtlı Ahmed Jasim Abdullah Abdullah yakalanarak gözaltına alındı. Teröristin saklandığı Sultanbeyli’deki iki ayrı hücre evinde yapılan aramalarda ise içerisinde sim kart bulunan, zaman ayarlı ve uzaktan kontrol edilebilir 5 adet hazır vaziyette bomba düzeneği ile birlikte canlı bomba düzeneklerinde kullanılan çok sayıda basma butonu, el yapımı patlayıcılarda kullanılan zamana, ışığa ve harekete duyarlı çok sayıda elektronik devre elemanı, gizlenmiş vaziyette dijital materyaller ve örgütsel dokümanlar ele geçirildi. Gözaltına alınarak İstanbul Terörle Mücadele Şubesi'nde sorguya çekilen Iraklı teröristin Türkiye’deki bağlantıları ve patlayıcıları nasıl temin ettiği çok yönlü olarak araştırılıyor. 43 yaşındaki terörist Ahmed Jasim Abdullah Abdullah, polisteki ifade işlemlerinin tamamlanmasının ardından adliyeye sevk edildi. DEAŞ mensubu çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi. Bu haber de ilginizi çekebilir: Kendini MİT mensubu diye tanıtan şüpheli kıskıvrak yakalandı

PKK’nın sözde Metina lojistik sorumlusu etkisiz hale getirdi Haber

PKK’nın sözde Metina lojistik sorumlusu etkisiz hale getirdi

Güvenlik kaynaklarından alınan bilgiye göre, MİT, terörden arananlar listesinde turuncu kategoride yer alan "Hüseyin Piran" kod adlı Cahit Aktay'ı, 2016'da Şırnak'ın Beytüşşebap ilçesinde askeri konvoyun güzergahına mayın döşeme emrini vererek 3 asker ve 2 korucunun şehit edildiği eylemi planlamasının ardından öncelikli etkisiz hale getirilecek teröristler listesine ekledi. Uzun süren istihbari çalışmalar sonucu terörist Aktay'ın yeri tespit edildi. Pençe-Kilit Operasyonu bölgesinde güvenlik güçlerine karşı eylem hazırlığındaki teröristlerle silah ve mühimmat aktarımı yapmak için bir araya gelen Aktay, MİT'in düzenlediği "nokta" operasyonla beraberindeki teröristlerle birlikte etkisiz hale getirildi. Terör örgütü PKK/KCK'nın kırsal kadrolarına 2008'de katılan Aktay, 2009-2012 arasında Irak'ın kuzeyindeki Kandil bölgesinde bulundu. Aktay, 2012-2015 yılları arasında Kato/Jirka bölgesine geçip örgütsel faaliyetlere katılarak 2015'te Kato alanında örgütün sözde lojistik sorumlusu olarak görevlendirildi. 2016'da sözde Kato Hareketli Birlik komutanı olan Aktay, Şırnak'ın Beytüşşebap ilçesinde askeri konvoyun güzergahına mayın döşeme emrini vererek 3 asker ve 2 korucunun şehit edildiği eylemi planladı. Aktay, 2018'de Irak/Mahmur'da sözde birlik komutanı oldu, 2019 itibarıyla Irak'ın kuzeyindeki Metina alanında örgütün sözde maliye ve lojistik sorumlusu olarak faaliyet göstermeye başladı.  BU İÇERİK DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR-PKK’nın sözde Derik tugay sorumlusu etkisiz hale getirdi

MİT tırları davasında yeni gelişme Haber

MİT tırları davasında yeni gelişme

Adana 13. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuklu sanıklar eski jandarma kurmay albay sanık Ömer Arık ile diğer sanıklar Hasan Bektaş, Mustafa İlhan, Mehmet Cevher Koyuncu ve Süleyman Gürbüz cezaevlerinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katıldı. Cumhuriyet savcısı, esas hakkındaki mütalaasını yineleyerek, sanık Ömer Arık'ın "anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme" suçundan, Süleyman Gürbüz ve Mehmet Cevher Koyuncu'nun "silahlı terör örgütü kurma ve yönetme, devletin güvenliği veya iç veya dış siyasal yararları bakımından niteliği itibarıyla gizli kalması gereken bilgileri temin etme ve açıklama" suçundan cezalandırılmasını talep etti. Savcı ayrıca, Hatay'ın Kırıkhan ilçesinde 1 Ocak 2014'te MİT tırlarının durdurulmasında jandarmaya ihbarda bulunduğu belirlenen ve saklandığı hücre evinde yakalanan FETÖ sanığı Mustafa İlhan'ın "silahlı terör örgütü kurma ve yönetme", "devletin güvenliği veya iç veya dış siyasal yararları bakımından niteliği itibarıyla gizli kalması gereken bilgileri temin etme ve açıklama", "resmi belgede sahtecilik" suçlarından, Hasan Bektaş'ın ise "silahlı terör örgütü kurma ve yönetme", "devletin güvenliği veya iç veya dış siyasal yararları bakımından niteliği itibarıyla gizli kalması gereken bilgileri temin etme ve açıklama" suçundan cezalandırılması ve mevcut hallerinin devamına karar verilmesi yönünde görüş sundu. Savunması alınan sanık Ömer Arık mütalaayı kabul etmediğini belirterek "Yargılama aşamalarında yapmış olduğum yazılı ve sözlü savunmalarımı tekrar ederim. Ben aşamalarda samimi şekilde tüm bildiklerimi anlattım. Benim sağlık sorunlarım vardır. Üzerime atılı suçun maddi unsuru oluşmamıştır. Tahliyemi ve beraatımı talep ederim." dedi. Diğer sanıklar da FETÖ üyesi olmadıklarını öne sürerek tahliye ve beraat istedi. Mahkeme heyeti, sanık Ömer Arık'ı "Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etmeye yardım etme" suçundan 15 yıl, sanıklar Mehmet Cevher Koyuncu ve Süleyman Gürbüz'ü "silahlı terör örgütüne üye olma" suçundan 13 yıl 6'şar ay, Hasan Bektaş ve Mustafa İlhan'ı ise 10 yıl 15'er ay hapis cezasına çarptırarak mevcut hallerinin devamına karar verdi. Dava süreci Hatay'ın Kırıkhan ve Adana'nın Ceyhan ilçelerinde Ocak 2014'te MİT tırlarının durdurulmasıyla ilgili FETÖ'nün 11 "sivil imamı"nın da aralarında bulunduğu 50 sanıktan 27'si 30 Ekim 2020'de 1 yıl 10 ay 15 gün ile ağırlaştırılmış müebbet arasında değişen hapis cezalarına çarptırılmış, 27 sanıktan 5'i tutuklu kaldıkları süre dikkate alınarak adli kontrol tedbiriyle tahliye edilmişti. Mahkeme heyeti, eski Adana Jandarma Bölge Komutanı Tuğgeneral Hamza Celepoğlu'nun da aralarında bulunduğu 13 sanığın Yargıtay 16. Ceza Dairesince yargılanmaları ve aynı suçtan hüküm giymeleri nedeniyle dosyalarının reddine, 10 firarinin ise dosyalarının ayrılmasına karar vermişti. Adana 13. Ağır Ceza Mahkemesince 30 Ekim 2020'de karara bağlanan dosyanın kanun yolu incelemesi, 12 Mart 2022'de Adana Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesince tamamlanmıştı. Ceza Dairesince yargılanan 27 sanığa ilk derece mahkemece verilen hapis cezaları hukuka uygun bulunmuştu. Temyiz incelemesi için dava dosyası Yargıtay 3. Ceza Dairesine gönderilmişti. 27 sanıktan 22'sine ilk derece mahkeme tarafından verilen hapis cezaları Yargıtay 3. Ceza Dairesi tarafından onanmış, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılan Ömer Arık ile 15'er yıl hapis cezası verilen Hasan Bektaş ve Mustafa İlhan ile 18'er yıl hapse mahkum edilen Mehmet Cevher Koyuncu ve Süleyman Gürbüz'ün cezaları, "suç vasfında düşülen yanılgı" nedeniyle bozulmuştu. BU İÇERİK DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR- EGO davasında şoför için istenen ceza belli oldu

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.