TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#kuduz aşısı

kuduz aşısı haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, kuduz aşısı haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Kuduz nasıl bulaşır? Kuduz belirtileri nelerdir? Haber

Kuduz nasıl bulaşır? Kuduz belirtileri nelerdir?

En tehlikeli hastalıklardan biri olan kuduz, meydana geldikten sonra tedavisi çok zor hatta pek mümkün olmayan bir hastalıktır. Peki kuduz olursa ne olur? İşte detaylar… Kuduz belirtileri Kuduz hastalığı meydana geldikten sonra tedavisi mümkün olmayan bir hastalıktır. Bu sebeple hastaların neredeyse tamamı vefat ediyor. Bununla beraber kuduzun en belirgin belirtileri arasında öksürük, ateş, baş ağrısı, ağızda köpürme meydana gelmesi, saldırganlık hali ve uyuşma sıralanabilir. Kuduz nasıl bulaşır? Kuduz, bir hayvandan başka bir hayvana veya bir hayvandan bir insana bulaşan tehlikeli bir virüstür. Bu bulaşma durumu virüsün etkisindeki hayvanın tükürüğü ile yakın olmak, çizik, ısırık veya tahrip olan cildin yalaması ile bulaşır. Kuduz virüsünün en bilinen kaynağı köpeklerdir ve insanların kuduz ölümlerinin neredeyse tamamından kuduz olan köpekler sorumlu olarak tutulur. Kuduz aşısı yan etkileri Kuduz aşısı uygulanan bölgede ağrı, kızarıklık, kaşıntı veya şişme gibi belirtilerin meydana gelmesi normal bir durumdur. Nadiren kas ağrıları da yaşanabilir. Ayrıca, kuduz aşısı sonrasında mide bulantısı ve baş dönmesi gibi yan etkiler de ortaya çıkabilir. Bu yan etkiler genellikle 2 gün içinde kendiliğinden azalır. Kuduz aşısının yan etkileri şu şekilde sıralanabilir: Ağrı Kızarıklık Şişlik Kaşıntı Baş ağrısı, baş dönmesi Mide bulantısı ve karın ağrısı Kas ağrıları Ancak, bu etkiler kişiden kişiye değişebilir ve şiddeti farklılık gösterebilir. Eğer kendinizi kötü hissediyorsanız ve daha ciddi problemleri önlemek istiyorsanız, en yakın sağlık kuruluşuna başvurmanız önerilir. Kuduz aşısı nereye yapılır? Aşı dozları genelde deri veya kas içine enjeksiyon yoluyla uygulanır. Maruz kalındıktan sonra, genellikle kuduz immünoglobulini ile birlikte aşı kullanılır. Yüksek risk altındaki bireylerin mümkünse maruz kalma anından önce aşılanmaları önerilir. Kuduz aşıları, insanlarda ve diğer hayvanlarda etkili olmakla birlikte, özellikle köpeklerin aşılanması, kuduzun insanlara bulaşmasını önlemede büyük bir etkiye sahiptir. Tamamlanan aşılama sürecinden sonra, virüse karşı uzun süreli bağışıklık gelişir. Kuduz olan biri nasıl iyileşir? Kuduz enfeksiyonu meydana geldiğinde, etkili bir tedavi mevcut değildir. Şu ana kadar çok az sayıda insan kuduzdan kurtulmuş olabilir, ancak hastalık genellikle ölüme yol açar. Bu nedenle, kuduz riski altında olan bireylerin enfeksiyonun yerleşmesini önlemek amacıyla bir dizi aşı yaptırmaları gerekmektedir. Kuduz aşısı nerede yapılır? Kuduz aşısı hastanelerde yapılabilmektedir.

Vatandaşların dikkatine: Kuduz hastalığına karşı havadan oral aşı atımı yapılacak Haber

Vatandaşların dikkatine: Kuduz hastalığına karşı havadan oral aşı atımı yapılacak

Kars, Ardahan, Iğdır Veteriner Hekimler Odası Başkanı Ercan Ödül, 15 Ekim’de başlayacak olan Kuduz Hastalığına Karşı Oral Aşı Atım Çalışmaları nedeniyle vatandaşların dikkatli olmalarını ve aşılı yemlere dokunmamalarını istedi.  Vatandaşların duyarlı olmasını gerektiğini ifade eden Ödül, “Kuduz, hem hayvanların hem de bizlerin hayatını tehdit eden, bulaşıcı ve ölümcül bir hastalıktır. Şuur kaybı, huzursuzluk ve felçler şeklinde kendini gösterir. Ülkemizde kuduzun iki ana kaynağı köpekler ve son yıllarda da tilkilerdir. Hastalık bu hayvanlar yolu ile insanlara ve diğer hayvanlara yayılır. Kuduz hastalığından korunmada aşılama en etkin yöntemdir. Bunun için Tarım ve Orman Bakanlığı, tilkileri, köpek ve kedileri bu tehlikeli hastalıktan korumak için aşılama kampanyası başlatmıştır. Tilkiler köfte şeklindeki aşı yemleri kullanılarak, diğer hayvanlar ise şırınga ile aşılanmaktadır. Vatandaşlarımızın kuduz şüphesi bulunan hayvanlarla temas etmeleri durumunda derhal en yakın sağlık birimine başvurmaları gerekmektedir” dedi. Bölgede 15-20 Ekim tarihleri arasında kuduz hastalığının yayılmasının önlenmesi amacıyla yaban hayatında yönelik oral aşı atım çalışmaları yapılacağına dikkat çeken Başkan Ödül, “Bu çalışmada uçaklar aracılığı ile tilkilerin dolaşabilecekleri alanlara aşı yemleri atılacaktır. Vatandaşlarımızı özellikle de çocukları bu aşılı yemlere dokunmamaları konusunda uyarıyoruz. Kapsülün içindeki aşı gözle veya ciltte yer alan açık bir yarayla temas ederse, temas noktalarını su ve sabun ile yıkamalı ve derhal en yakın sağlık kuruluşuna gidilmelidir. Havadan yaban hayatına yönelik atılan aşı yemi tilkilerde ağız yoluyla kullanılan SAD B19 suşu ile üretilmiş attenue canlı bir aşıdır. Aşının çevresinde bulunan köfte şeklindeki yem balık ve hayvan yemi ile parafin ve yağdan yapılmıştır. Bu karışım tilkiler için çok caziptir. Aşı plastik bir kapsülün içinde alüminyum folyo ile kaplanmış halde köftenin ortasında yer almaktadır. Tilkiler oldukça uzak mesafelerden bile aşılı yemin kokusunu alabilirler. Tilki köfteyi yerken dişleri ile aşının içinde bulunduğu kapsülü patlatacak ve aşı ağız boşluğuna yayılacaktır. Aşının buradan mukus membran ve lenf sistemi yolu ile tüm vücuda yayılması neticesinde hastalığa karşı bağışıklık oluşacaktır” diye konuştu. İnsan yaşam alanlarında bulunan bütünlüğü bozulmamış bir aşı yemi diğer kişilerin göremeyeceği bir yere doğru ayakla itilmesi gerektiğini belirten Ödül, “Aşı yeminin yani köftenin kendisi insan sağlığına zararlı değildir; fakat sözkonusu aşı yemine insan teması sonucu insan kokusunun sinmesi aşı yeminin tilkiler için çekiciliğini azaltacaktır. Açılmış yırtılmış bir aşı kapsülüne dokunulmamalıdır. Aşı güvenlikle ilgili çok sayıda testten geçmiş olmakla birlikte canlı virüs içeren bir aşıdır. Açılmış kapsülle temas eden kişilerin önce kapsülle temas eden vücut bölgelerini su ve sabunla yıkamaları ve en kısa sürede bir sağlık kuruluşuna başvurmaları gerekmektedir. Aşı özellikle tilkiler için geliştirildiğinden içerdiği doz bir kediyi veya köpeği kuduza karşı aşılamak için yeterli değil. Bölgemiz üreticilerinin aşılama tarihlerine takip eden 1 hafta süreyle sahipli köpekleri başıboş bırakmamaları önemlidir” şeklinde konuştu. BU HABER DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR - Kars’ta fırınlara sıkı denetim

ABD’den Türkiye için kuduz uyarısı: Koruyucu kuduz aşısı olun Haber

ABD’den Türkiye için kuduz uyarısı: Koruyucu kuduz aşısı olun

Türkiye, geçtiğimiz aylarda ABD Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi (CDC) tarafından ‘Köpek Kuduzu Açısından Yüksek Riskli Ülkeler’ listesine alındı. Bu durumun son yıllarda kuduz vakalarının artmasından kaynaklandığı düşünülürken, ısırılan bazı vatandaşların hayatını kaybetmesiyle halk arasındaki tartışmalar da iyice alevlendi. Sosyal medyada bazı vatandaşlar konuyla ilgili olarak yerel yönetimlerin ve barınakların ilgisiz olduğuna dikkat çekerken, bazıları ise hayvanların uyutulması ya da toplatılması gerektiğini savundu. ABD Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi turistleri uyardı Öte yandan ABD Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi’nin (CDC) resmi internet sitesinde Türkiye’yi ziyaret edecek turistler için şu ifadelere yer verildi: “Kuduz köpekler Türkiye'de yaygın olarak bulunmaktadır. Türkiye'deyken bir köpek veya başka bir memeli tarafından ısırılırsanız veya tırmalanırsanız, kuduz tedavisi sınırlı olabilir veya hiç olmayabilir. Faaliyetleriniz köpeklerin veya yabani hayvanların yanında olacağınız anlamına geliyorsa seyahatinizden önce kuduz aşısını yaptırmayı düşünün.” Dünya Sağlık Örgütü’nün yayınladığı haritaya göre Türkiye en yüksek kuduz riskli ülkelerden birisi 2021 yılında Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından yayınlanan kuduz haritasına göre Türkiye en yüksek kuduz riskli ülkeler arasında bulunuyor. Bu listede Türkiye, haritadaki en kırmızı ve en tehlikeli kategori olan ‘Endemik insan kuduzu’ sınıfında yer aldı. Yani kuduzun dışarıdan herhangi bir etki olmadan belli bir popülasyonda varlığını sürdürebildiği belirtildi. Sosyal medyadaki vatandaşlar bu konuyu tartışıyorlar Basında yer alan kuduz olayları sonrasında konu sosyal medyada da tartışılmaya başlandı. Sokak hayvanlarının yeteri kadarıyla beslenmediğini düşünen bir grup hayvansever konuyla ilgili olarak diğer vatandaşları suçladı. Hayvanseverlerin bir diğer bölümü ise hayvanlara yuva bulunması gerektiğini ve istikrarlı kısırlaştırma çalışmaları ile sokaktaki hayvan popülasyonun azaltılması gerektiğini anlattı. Tartışmalara dâhil olan diğer vatandaşlar ise hayvanların barınakta toplatılıp bakılması ya da uyutulması gibi seçenekleri gündeme getirdi. “Sokak hayvanlarının aşılaması yetersiz kaldı” Eskişehir’de veterinerlik yapan Tuğçe Kara, Türkiye’nin zaten kuduz hastalığı yönünden eradika (hastalığın etkeni ile birlikte tamamen temizlenmiş) bir ülke olmadığını söyledi. Halen kuduz vakalarının görüldüğünü ifade eden Kara, “Özellikle Şanlıurfa tarafında gözüken kuduz vakalarıyla birlikte Amerika böyle bir karar aldı. Zaten biz Amerika'ya evcil hayvanlarımızı gönderirken kuduz riskli bir bölge olduğumuz için belli başlı prosedürleri işlemek zorundaydık. Son yaşanan olaylardan sonra köpek götürmek imkânsız hale geldi diyebiliriz. Çünkü sokak hayvanlarının aşılaması yetersiz kaldı. Bu belediyelere düşen bir sorumluluk. Sokak hayvanlarına her sene düzenli olarak kuduz aşısı yapılması gerekiyor. Aşıların koruyuculuğu yüzde 100 ama maalesef yetersiz aşılama yapıldığı için bu tarz hastalıkları ne yazık ki hala ülkemizde görüyoruz” dedi. “Bu kararla birlikte yurt dışına hayvan çıkışı iptal edilebilir” Sokakta bulunan hayvanları kısırlaştırmanın ve popülasyonu azaltmanın en temel gereklerinden biri olduğunu belirten Kara, kısırlaştırma esnasında alınan hayvanlara düzenli olarak kuduz aşısı yapılması gerektiğini dile getirdi. Çerçeveli bir çalışmanın programlanmasıyla kuduz vakalarının azaltılmasının çok zor olmadığına değinen Kara, “Size bu kararın sıkıntısını açıklayayım. Veteriner hekim olarak kendi açımdan konuşursam, biz normalde belli başlı prosedürleri işlediğimiz zaman evcil hayvanlarımızın hasta sahipleriyle birlikte yurtdışına ya da Amerika'ya çıkışlarını sağlayabiliyorduk. Şimdi bu kararla birlikte bu süreç artık tamamen iptal edilebilir. Özellikle köpekler açısından sıkıntı çıkabilir. Kedilerde biraz daha risk düşük. Yani vatandaşlar hayvanlarını götüremeyecekler. Onları evladınız gibi düşünün. Sahibi olduğunuz hayvanı yurtdışına ya da Amerika'ya gitme kararı aldığınızda bırakıp gitmeyi istemezsiniz. Bunu kimse istemez” şeklinde konuştu. “Vatandaşlar yüzde 100 koruyucu kuduz aşısını senelik olarak düzenli yaptırsınlar lütfen” Yurt dışına giden evcil hayvan sahiplerinin hayvanlarını burada bırakmak istemediklerine ve genel itibariyle yanlarında götürdüklerine dikkat çeken veteriner hekim Tuğçe Kara, sözlerine şöyle devam etti: “Dediğim gibi, biz belli başlı prosedürleri sağladıktan sonra zaten hayvanları gönderebiliyorduk. Alınan kararla birlikte muhtemelen bu süreç artık ya imkânsız hale gelecek ya da daha da zorlaşacak. Özellikle bazı insanlar, ‘Benim hayvanım evde kalıyor, dışarıya çıkmıyor. Kuduz aşısı yaptırmasam olur mu?’ diyorlar. Böyle bir algı var. Bu ekonomik kaygılardan ve bazı hasta sahiplerinin ilaç ya da aşı uygulamalarını yaptırmak istememesinden kaynaklanıyor. Ne olursa olsun, hayvanınız evde de olsa kuduz aşısı yaptırmanız gerekiyor. Özellikle köpekler için diyorum. Çünkü dışarı gezdirmeye ya da tuvalete çıkardığınızda bir sokak hayvanı tarafından ısırılma ihtimali yüksek. O hayvanın kuduz hastalığı taşıma ihtimali de olabilir. Vatandaşlar hiç böyle bir riske girmeden zaten yüzde 100 koruyucu kuduz aşısını senelik olarak düzenli yaptırsınlar lütfen.” BU İÇERİK DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR- Kemalpaşa’da başıboş köpek sorunu mu yaşanıyor?

İzmir’de aşı krizi büyüyor: Köpek ısırdı, aşı bulamıyor! Haber

İzmir’de aşı krizi büyüyor: Köpek ısırdı, aşı bulamıyor!

NURETTİN BAKİ-ÖZEL HABER İzmir’de uzun zamandır bulunamayan bazı ilaç ve aşılar halk sağlığını tehdit etmeye devam ediyor. Özellikle köpekler tarafından ısırılan vatandaşlar, hastanelerden ‘Aşı yok’ denilerek geri gönderiliyor. Son örnek ise İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi’nde (İKÇÜ) okuyan 19 yaşındaki Ayşegül Erdoğan…Erdoğan, arkadaşlarıyla birlikte oturduğu kafede yanına gelen köpeği sevdiği sırada parmağından ısırıldı. Panikle hastaneye giden ve aşı olması gereken Ayşegül Erdoğan, gittiği her hastaneden ‘Kuduz aşısı yok, bekleyeceksiniz’ cevabıyla karşılaştı. Sağlık Bakanlığı yetkilileriyle de iletişime geçen Erdoğan, bakanlıktan da aynı yanıtı aldı. Sağlığından endişe duyduğunu dile getiren ve köpek ısırmasından 2 gün sonra Eskişehir ve Manisa’dan gelen sınırlı sayıdaki aşılardan ilk doz aşısını yaptırabilen Erdoğan, “Isırıldıktan ancak 2 sonra ilk doz aşımı oldum ve bana aşı takvimi oluşturuldu. Aşı takvimine göre 4 doz aşı olmam gerekiyor fakat 1 Ocak’ta olmam gereken ikinci dozu hala daha olamadım. Sağlığımdan endişe ediyorum” dedi. HİÇBİR HASTANEDE AŞI BULAMADIM! Yaşadığı köpek ısırılma olayını anlatan Ayşegül Erdoğan, şu ifadeleri kullandı: “Köpek bizim mahallede olan ve her zaman sevdiğim bir köpek. Arkadaşlarımla kafede otururken, her zaman ki gibi yanıma geldi ve kendini sevdirdi. Ancak bu kez bir anda parmağımı tuttu, ben de refleksle parmağımı çekerken dişleri sürttü ve parmağımdan kan geldi. Bu yüzden telaşlandım. Ayrıca köpeğin aşısı yoktu, çünkü küpesizdi. Apar topar hastaneye gittim ama aşı yoktu. Aşı için her yeri aradım. Sağlık Bakanlığı yetkilileriyle de iletişime geçtim. İzmir’de 3-4 hastane gezdik, hiçbirinde aşı yoktu. Sağlık Bakanlığı da bize Türkiye genelinde aşının olmadığını söyledi. Kendilerine ne yapmam gerektiğini sorduğumda, bana ‘Elimizde aşı yok, yapabilecek bir şey de yok, sadece bekleyeceksiniz’ diyorlardı. Aşı arayışlarımız devam etti. Eskişehir ve Manisa’da 20 tane aşının olduğunu öğrendik. Aşı, köpeğin beni ısırmasından iki gün sonra İzmir’e gönderilmiş. Aşının geldiğini bana Valilikten bir kadın söylemişti. Ben de hemen hastaneye gittim ve benim için aşı takvimi oluşturuldu. 29 Aralık’ta ilk aşımı oldum. 1 Ocak’ta da ikinci dozumu olmam gerekiyordu. Hastaneye gittim ve bir kez daha ‘Aşı yok, bekleyeceksiniz’ dediler. Ben de ikinci dozumu olmak için bekliyorum.” TEDİRGİNİM Erdoğan şöyle devam etti: “Köpeğin ısırdığı yerde bir şey olmadı ama iki gün boyunca başım çok ağırdı. Yan etkilerinin arasında da baş ağrısı gösteriyordu. Bir şey olmamış da olabilir, olmuş da olabilir. Emin değilim. Ama biraz tedirginim, çünkü dört doz aşı olmam gerekiyor ancak aşı takvimim aksadı, daha ikinci dozu bile olamadım.”

İzmir’de kuduz aşısı kabusu: “Yok, boşuna beklemeyin!” Haber

İzmir’de kuduz aşısı kabusu: “Yok, boşuna beklemeyin!”

ÇAĞLA GENİŞ-ÖZEL HABER Son dönemde aşı ve ilaç tedarikinde yaşanan sorunlar halk sağlığını tehdit etmeye devam ediyor. Sağlık kurumlarına başvuran yurttaşlar, bulunamayan ilaç ve aşılar nedeniyle mağduriyet yaşadığını aktarıyor. Onlardan biri de İzmir’de yaşayan Tanju Altunsu... Geçen hafta bir sokak kedisi tarafından ısırıldıktan sonra Çiğli Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne başvuran Altunsu, Kuduz Aşı Uygulama Merkezi’nde ilk doz aşısını yaptırdı. 4 doz şeklinde uygulanması gereken aşının ikinci dozu için 26 Aralık günü yeniden hastaneye giden Altunsu, “Aşı yok, boşuna beklemeyin” denilerek geri gönderildi. Ertesi gün yeniden aynı birime başvurdu fakat doktorlar ellerinde aşı olmadığını ve ne zaman geleceğinin de belli olmadığını söyledi. Kentteki diğer hastaneleri arayıp bilgi almaya çalışan Altunsu, neredeyse tümünden ‘Aşı yok’ yanıtını aldı. Geçtiğimiz aylarda Bitlis’te sokak köpekleri tarafından ısırılan ve kuduz tanısı aldıktan sonra hayatını kaybeden 10 yaşındaki çocuğu hatırlayan Altunsu, sağlığından endişe duyduğunu dile getirdi. Benzer sorunun tetanos aşısında da yaşandığını dile getiren Sağlık Emekçileri Sendikası (SES) İzmir Şubesi Eş Başkanı Erkan Batmaz ise, “İlaç sanayimiz de, tedarik zincirimiz de SOS veriyor. Kuduz ve tetanos aşısı ertelenemeyen aşılardır. Kuduz aşısını vurulmama lüksü yoktur bir insanın” değerlendirmesinde bulundu. “AŞI YOK BOŞUNA BEKLEMEYİN” Yakın zamanda ölümle sonuçlanan kuduz vakası sebebiyle tedirgin olduğunu anlatan Altunsu, “Geçen hafta bir sokak kedisi tarafından ısırıldım. Geçen aylarda kuduz sebebiyle bir çocuğun hayatını kaybetmesinden çok etkilenmiştim. Bu sebeple riske atmamak için ne olur ne olmaz diye gidip aşı olmak istedim. 23 Aralık günü randevu alıp Çiğli Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne gittim. Kuduz Aşı Uygulama Merkezi’nde kayıt yaptırdıktan sonra yarım saat kadar bekledim. Sonra ilk aşımı yaptılar. 4 doz aşı vurulması gerektiğini söyleyerek hangi günlerde gelmem gerektiğini söylediler. 26 Aralık’ta, yani 3 gün önce de ikinci doz aşımı vurulmak için yeniden aynı birime gittim. Kapının önünde bekleyen diğer vatandaşlar da aşının olmadığı yönünde sohbet ediyorlardı. İçeriden çıkan, ‘Aşı yokmuş beklemeyin boşuna’ demeye başladı. Ben ilk Kovid-19 aşısı yok herhalde diye düşündüm. Sonra sıra bana geldi, içeriye girdiğimde ellerinde kuduz aşısı olmadığını söylediler. Yaklaşık 3 saat bekledim fakat aşı olamadım” dedi. SAĞLIĞIM İÇİN ENDİŞE EDİYORUM Bilgi almak için aradığı tüm hastanelerden ‘Aşı yok’ yanıtı aldığını söyleyen Altunsu, “Ertesi gün tekrar gittim. Yine aşı olmadığını ve ne zaman geleceğinin de belli olmadığını söylediler. Diğer hastaneleri arayıp sormamı istediler. Önce Bornova Türkan Özilhan Devlet Hastanesi’ni aradım. Telefonu açan kişi, ‘Bizim elimizde yok, şu anda Ege Bölgesi’nde de yokmuş’ dedi. Sonra Ege Üniversitesi Hastanesi’ni aradım. Oradan da ‘Yok ve ne zaman geleceği belli değil’ dedi. Basmane’deki Kuduz Tedavi Merkezi’ni aradım, orda da aynı şeyi söylediler. 3. doz aşım da ayın 30’unda ama henüz 2’ncisini bile olamadım. Bugün tekrar aradım, hala ellerinde olmadığını söylediler. Haklı olarak sağlığımdan endişe ediyorum. Sağlık sistemi çok iyi diyorlar ama insanları kandırıyorlar” sözleriyle sağlık sistemini eleştirdi. BUNLAR ERTELENEMEYEN AŞILARDIR Sağlık Emekçileri Sendikası (SES) İzmir Şubesi Eş Başkanı Erkan Batmaz ise, “Sağlıkta dönüşümle beraber her geçen gün sağlığın yok olmaya başladığı, halkın sağlığa ulaşamadığı böyle bir süreçte, şimdi de aşı ve ilaç temini sorunu yaşanıyoruz. Maalesef kuduz ve tetanos aşılarında İzmir ilinde çok az merkezde bulunduğunu, her hastanede olmadığı, bu duruma maruz kalan vatandaşların da maalesef kendi imkanlarıyla o birimlere gitmesi gerektiği söyleniyor. En son Aralık ayında netleşen Sağlık Bakanlığına ayrılan yetersiz bütçe hem de sağlığın özele yönelmesinin sonuçlarından biridir bu. Yakında çoğu hastanede birçok ilaç bulunmamaya başlayacak. Bu tehlikeyi böyle görmek gerekiyor. Açıkçası ilaç sanayimiz de, tedarik zincirimiz de SOS veriyor. Bu bağlamda biran önce bu sorunun çözülmesi, özellikle sağlığa ayrılan bütçeni yeterli olmadığı bir kez daha teyit edilip, bunun üzerinden ek bütçe ile halkın ulaşılabilir ve ücretsiz sağlığa erişim hizmetinin sağlanması gerekiyor. Kuduz ve tetanos aşısı ertelenemeyen aşılardır. Kuduz aşısını vurulmama lüksü yoktur bir insanın. Bu bağlamda kuduz aşısı gibi hayati ilaçların mutlaka temin edilmesi, tüm hastanelerde olması ve vatandaşların bu ilaçlara ulaşmada zorluk çekmemesi gerekir. Bunun altyapısını hazırlamakla görevli bakanlık ama bir kez daha halkı mağdur etmeye devam ediyor. Bu mağduriyetin mutlaka giderilmesi ve 2023 yılına girerken sağlıkta dönüşüm projesinin sonlandırılarak halkın sağlığa ayrılan bütçenin daha arttırılması gerekiyor” açıklamasını yaptı.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.