TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#koruyucu aile

koruyucu aile haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, koruyucu aile haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Bakan Göktaş’tan koruyucu aile sisteminde gelinen son durum ile ilgili açıklama Haber

Bakan Göktaş’tan koruyucu aile sisteminde gelinen son durum ile ilgili açıklama

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, aile odaklı hizmet modelleri kapsamında uygulanan koruyucu aile sisteminde gelinen son duruma ilişkin değerlendirmelerde bulundu . Göktaş, koruyucu aile hizmet modelinin çeşitli nedenlerle biyolojik ailesi yanında bakımları sağlanamayan çocukların aile ortamlarında eğitim, bakım ve yetiştirilmesine yönelik aile odaklı bir hizmet modeli olduğunu söyledi. Bakan Göktaş, koruyucu aile hizmet modeli ile Bakanlık tarafından belirlenen güvenli ve destekleyici bir aile ortamında çocukların gelişimine katkı sağlandığını kaydetti.   8 bin 140 koruyucu aile bulunuyor Koruyucu aile hizmet modelinin, biyolojik ailelerinin yanında bakımı sağlanamayan çocuklar için bir umut kaynağı olduğunu ifade eden Bakan Göktaş, şunları söyledi: “Koruyucu ailelerimiz çocuklarımıza sadece bir yuva sunmakla kalmıyor, aynı zamanda onların hayallerini ve umutlarını yeşertiyor. Koruyucu aile hizmet modelimiz kapsamında 2002 yılında 500 ailemizin yanında 515 çocuğumuzun bakımı sağlanırken, bugün 8 bin 140 koruyucu ailemizin yanında bakımı sağlanan çocuk sayımız 10 bin 84’e ulaştı.”   Çocukların gelişimleri takip ediliyor “Sosyal hizmet anlayışımız gereği bütün çocuklarımız için aynı şartları oluşturmaya çalışıyoruz” diyen Bakan Göktaş, “Koruyucu aile yanına yerleştirildikten sonra çocuklarımızı ilk bir yılda her ay, ikinci yıldan itibaren de 3 ayda bir yerinde ziyaretler yaparak izliyoruz. İzlemelerde çocuklarımızın psikososyal gelişimlerini ve eğitime devam durumlarını değerlendiriyoruz” ifadelerini kullandı.   “Çocukları yetiştirme sorumluluğu, devlet ile koruyucu aileler arasında paylaşılıyor” Aileleri, üstlendikleri bu özel sorumluluktan ötürü maddi olarak da yalnız bırakmadıklarını ve çocukların ihtiyaçlarını karşılamaları amacıyla ekonomik olarak desteklediklerini ifade eden Bakan Göktaş, “Koruyucu ailelere sigorta ödemeleriyle birlikte aylık ortalama 8 bin 895 lirayı bulan miktarda destek sağlıyoruz. Engel durumu olan çocuğa bakan koruyucu ailelere de engel durumundan dolayı bakım desteği sağlıyoruz. Böylece çocukları yetiştirme sorumluluğu, devlet ile koruyucu aileler arasında paylaşılıyor” dedi. Koruyucu ailelerin ve hizmetten yararlandırılan çocukların karşılaştıkları sorunları gidermek için çeşitli çalıştaylar ve toplantılar gerçekleştirdiklerini ifade eden Bakan Göktaş, “Koruyucu aile hizmet modelimizin kalitesini artırmak için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bu kapsamda Ocak Ayında “Çocuk Koruma Temelli Koruyucu Aile Çalıştayı”mızın ikincisini gerçekleştirdik. Bu çalıştaydan elde ettiğimiz çıktıları hayata geçirmeye başladık. Birçok ilimizde tematik toplantılar ile koruyucu aile hizmetinden yararlanan ergenlik dönemindeki ve yabancı uyruklu çocuklarımız başta olmak üzere tüm çocuklarımız için hizmetimizi güçlendiriyoruz” dedi. Bakan Göktaş, son olarak "Geçici Koruyucu Aile Çalıştayı" düzenlediklerini belirterek, “Geçici koruyucu aile modelinin faaliyete geçmesi ile ülkemizde koruyucu aile hizmetinin kapsamını daha da genişleterek bakım ve korunma altındaki çocuklarımıza sıcak bir yuva sunmaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.   Azerbaycan’da örnek uygulama olarak görülüyor Öte yandan, koruyucu aile hizmet modelinin Azerbaycan'da da örnek alındığını ve ülkeye adapte edilmek üzere çalışmalar yürütüldüğünü ifade eden Bakan Göktaş, alanda görev yapan uzmanların Azerbaycan'da koruyucu aile hizmetinin oluşturulmasında yardımcı olduklarının bilgisini verdi.

Koruyucu aile başvurusu 328 bini aştı Haber

Koruyucu aile başvurusu 328 bini aştı

Bakan Mahinur Özdemir Göktaş, Türkiye’de Koruyucu Aile Sisteminin Güçlendirilmesi Projesi Açılış Töreni'ne katıldı. Ankara’da özel bir otelde gerçekleştirilen toplantıya Bakan Göktaş’ın yanı sıra UNICEF Türkiye Temsilcisi Paolo Marchi, Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu Başkanı Nikolaus Meyer Landrut, Dışişleri Bakanlığı Avrupa Birliği Başkanlığı Mali İşbirliği ve Proje Uygulama Genel Müdürü Bülent Özcan, daire başkanları ve bakanlığın genel müdürleri de katıldı.  “165 bine yakın çocuğumuzun ailesine ödenek sağlıyor, aile birliğinin güçlenmesine katkı sunuyoruz” Çocuklara sunulabilecek en büyük değerin öncelikle sevgi, şefkat ve güven olduğunu söyleyen Bakan Göktaş, “Sosyal Ekonomik Destek Programımızla 165 bine yakın çocuğumuzun ailesine ödenek sağlıyor, aile birliğinin güçlenmesine katkı sunuyoruz. Biyolojik ailelerinden uzak kalan çocuklarımızı da Koruyucu Aile Programımızla sorumluluk sahibi, sevgi dolu ve sıcacık koruyucu aileleriyle buluşturuyoruz” ifadelerini kullandı.  “Ağustos ayı itibarıyla 7 bin 817 koruyucu aile yanında 9 bin 335 çocuk bakılmaktadır” Koruyucu Aile programı hakkında bilgilendirmede bulunan Göktaş, “1926 yılından itibaren Türk Medeni Kanunu'nda yer alan 'koruyucu aile' hizmetimizin ilk uygulama örnekleri 1961 yılında başlamıştır. Yaygınlık kazanması ise 2012 yılından itibaren Emine Erdoğan Hanımefendi'nin himayelerinde gerçekleştirilen ‘Toplum Kalkınmasında Gönül Elçileri Projesi’ olmuştur. 2002 yılında 500 koruyucu aile yanında 515 çocuk himaye ediliyordu. 2023 yılı Ağustos ayı itibarıyla 7 bin 817 koruyucu aile yanında 9 bin 335 çocuk bakılmaktadır. Koruyucu ailelerimiz için sigorta ödemeleriyle birlikte aylık ortalama 6 bin lirayı bulan miktarda ödenek sağlıyoruz, özel gereksinimli çocuklarımız için ise bu miktar ortalama 8 bin liraya yaklaşmaktadır” diye konuştu.  “6 Şubat depremleri öncesinde 669 olan koruyucu aile başvurusu, depremlerden sonra 328 bini aşmıştır” 6 Şubat'ta yaşanan deprem felaketinin ardından koruyucu aile başvurularında yaşanan artışa dikkati çeken Bakan Göktaş, “6 Şubat depremleri öncesinde 669 olan koruyucu aile başvurusu, depremlerden sonra 328 bini aşmıştır. Yine depremden önce 560 olan evlat edinme başvurusu 70 bine yaklaşmıştır. Bizim gayemiz sevgi ve şefkatle dolup taşan yüzlerce aile ile bir tebessümün sıcaklığıyla hayata bağlanacak çocuklarımızı bir araya getirmektir. Bu birleşmelerden çocuklar kadar ailelerin de mutlu olduğunu görüyoruz. Hepsinin ötesinde çocuklarımızın aile ortamında büyümelerinin toplumsal değerlerimizin korunmasında da vazgeçilmez bir rolü olduğuna inanıyoruz” dedi.  “11 ilde 122 koruyucu aile adayı ile pilot çalışmamızı gerçekleştireceğiz” Türkiye’de Koruyucu Aile Sisteminin Güçlendirilmesi Projesini anlatan Bakan Göktaş, “Ulaştığımız sonuçlar doğrultusunda, hem çocukların hem ailelerin mutluluğu ve refahına hizmet eden, millet ve devlet olarak verim aldığımız koruyucu aile hizmetimizi geliştirmeye karar verdik. Bu kararımız kapsamında Avrupa Birliği’nin finansal desteğiyle Türkiye’de Koruyucu Aile Sisteminin Güçlendirilmesi Projesini, UNICEF ile iş birliğinde yürüteceğiz. 36 ay sürecek olan projeyi üç temel hedef üzerine inşa edeceğiz: İlk olarak, koruyucu aile hizmetimizin güçlendirilmesine odaklanacağız. Bu aşamada öncelikle mevcut imkanlarımızı değerlendireceğiz. Aynı zamanda alanda hizmet veren personelimizin ve koruyucu ailelerin verimliliğini artırmaya yönelik çalışmaların alt yapısını güçlendireceğiz. İkinci aşamada Geçici Koruyucu Aile Sistemini planlayacak ve pilot illerde uygulamasını başlatacağız. Geçici Koruyucu Aile Sistemi ile çocuklara uygun hizmet modeli belirleninceye kadar koruyucu aile yanında en iyi şartlarda bakımlarının sağlanmasını hedefliyoruz. 11 ilde 122 koruyucu aile adayı ile pilot çalışmamızı gerçekleştireceğiz. Son olarak çalışmalarımızı kurumlar arası oluşturacağımız koordinasyonla daha verimli hale getirmeyi planlıyoruz. Çalışmalarımıza katkı sunan paydaşlarımız ile ortak bir çalışma stratejisi belirleyeceğiz” ifadelerine yer verdi. BU HABER DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR - Mahinur Özdemir Göktaş kimdir, kaç yaşında?

Türkiye'de yaklaşık 9 bin çocuk, koruyucu ailelerin yanında hayata hazırlanıyor Haber

Türkiye'de yaklaşık 9 bin çocuk, koruyucu ailelerin yanında hayata hazırlanıyor

AA muhabirinin, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığından aldığı bilgiye göre, "aile odaklı sosyal hizmetler" kapsamında yürütülen en önemli sosyal hizmet modellerinden biri olan "koruyucu aile" modeliyle çocukların aile ortamında sağlıklı gelişmeleri amaçlanıyor. Korunma ihtiyacı olan çocuklardan çeşitli sebeplerle öz ailesi yanında bakımları sağlanamayanların eğitim, bakım ve yetiştirilmesi sorumluluğunu devletle paylaşan "koruyucu aileler", bu çocukların aile ortamında büyümelerine katkı sağlıyor. Aile odaklı sosyal hizmetler içinde yer alan "koruyucu aile" modeli kapsamında, bu yıl mayıs ayı sonu itibarıyla 7 bin 178 koruyucu ailenin yanında 8 bin 695 çocuk bakım altında bulunuyor. Kimler koruyucu aile olabilir? İl müdürlüklerine şahsen veya e-devlet ve Bakanlık web sayfası üzerinden başvuru yapılabilen koruyucu ailelik için Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olma ve Türkiye'de ikamet etme, 25-65 yaş aralığında bulunma, en az ilkokul düzeyinde eğitim ve düzenli gelire sahip olma şartları aranıyor. Koruyucu ailenin, akraba veya yakın çevre olması durumunda yaş ve eğitim şartı aranmıyor. Koruyucu ailelik sürecinde yapılan değerlendirmelerde çocuğun yüksek yararı göz önünde bulunduruluyor, ailenin mevzuatta belirtilen yükümlülükleri yerine getirmemesi halinde, hizmet sonlandırılarak çocuk yeniden kuruluş bakımına alınıyor. Koruyucu ailelik için başvuru ve değerlendirme yaklaşık 3-6 ay sürebiliyor ve bu süreçte bilgi, belge araştırması, yüz yüze görüşmeler ve hane ziyaretleri gerçekleştiriliyor. Nihai değerlendirme, Koruyucu Aile Komisyonu tarafından yapılıyor. AA

Azerbaycan, Türkiye'nin 'Koruyucu Aile Sistemi' tecrübesinden istifade edecek Haber

Azerbaycan, Türkiye'nin 'Koruyucu Aile Sistemi' tecrübesinden istifade edecek

Azerbaycan Aile, Kadın ve Çocuk Sorunları Devlet Komitesi Başkanı Bahar Muradova, Türkiye'nin "Koruyucu Aile Projesi"nin kendileri için faydalı olacağını belirterek, "Onun bizim sistemle örtüşen kısımlarını değerlendireceğiz. Şu an Azerbaycan'da bulunan modeli iyileştirmek için Türkiye tecrübesinden istifade edeceğiz" dedi. Muradova, AA muhabirine yaptığı açıklamada, iki ülke arasında siyasi, iktisadi, kültürel, insani ilişkilerin mevcut olduğunu vurgulayarak, Azerbaycan ve Türkiye'nin tüm dönemlerde birbirine destek verdiğini ve olumlu tecrübelerini benimsediklerini söyledi. Son dönemde iki ülke arasındaki ilişkilerin en yüksek seviyeye ulaştığını dile getiren Muradova, "Bunun da temeli; halklarımızın birbiriyle olan ilişkileri, devlet başkanları ve parlamentolar arasında var olan dostluk ve karşılıklı yardıma dayanan münasebetlerdir." ifadesini kullandı. Azerbaycan ve Türkiye'nin bölgede ve dünyada son dönemde yükselen rolüne işaret eden Muradova, bütün dünyanın iki ülkeyi birbirine en yakın, en çok destek veren "bir millet iki devlet" olarak tanıdığını dile getirdi. Muradova, Türkiye temaslarında beklediğinden daha iyi sonuçlar elde ettiğini aktararak, üst düzey görüşmeler gerçekleştirdiklerini ve tüm konuları masada müzakere ettiklerini kaydetti. "Önümüzdeki dönem için bu sene anlaşmaları gözden geçirmek niyetindeyiz" Muradova, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık ile yaptığı ikili görüşmeye ilişkin şu ifadeleri kullandı: "Aile, kadın ve çocuklarla alakalı meseleleri beraber idare etmek, olumlu tecrübeleri benimsemek, birbirinin kazandığı başarılardan istifade etme imkanları konuşuldu. Örtüşen tüm alanlarda iş birliği yapma anlaşmasına vardık. Şimdiye kadar Türkiye ile Azerbaycan arasında bu tarz iki anlaşma vardı. 2006'ya kadar bir anlaşma vardı, kadın problemleri konusuna dair ve 2011'de diğer bir anlaşma daha yapılmıştı aile, kadın ve çocuk problemlerini kapsayacak şekilde. Fakat üzerinden çok süre geçtiği için ve yeni dönem, yeni gerçekleri hesaba katarak önümüzdeki dönem için bu sene anlaşmaları gözden geçirmek niyetindeyiz." "Türkiye'nin koruyucu aile projesi bizim için çok faydalı olur" Muradova, karşılıklı istişareler, çalışma grupları oluşturmak ve faaliyet planlamaları hazırlamak için yakın dönemde Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Yanık'ın Bakü ziyaretini ayarlama niyetinde olduklarını belirtti. Türkiye'deki "Koruyucu Aile Projesi"ne ilişkin de Muradova şunları kaydetti: "Azerbaycan'ın şimdiye kadar bu alanda kendi tecrübelerini kullanarak aynı zamanda diğer iyi ilişkilerimiz bulunan ülkelerin tecrübesinden faydalandık. Neden Türkiye'nin yıllarca sınavlardan geçerek elde ettiği tecrübelerini Azerbaycan'da tatbik etmeyelim? Türkiye'nin Koruyucu Aile Projesi bizim için çok faydalı olur, onun bizim sistemle örtüşen kısımlarını değerlendireceğiz. Şu an Azerbaycan'da bulunan modeli iyileştirmek için Türkiye tecrübesinden istifade edeceğiz." AA

Bakan Yanık'tan Almanya'daki Türk ailelere 'Koruyucu aile olun' çağrısı Haber

Bakan Yanık'tan Almanya'daki Türk ailelere 'Koruyucu aile olun' çağrısı

Almanya'nın Berlin, Köln ve Düsseldorf şehirlerinde üç gün süren temaslarının son gününde Bakan Yanık, Türkiye'nin Düsseldorf Başkonsolosluğu'nda AA muhabirine açıklamalarda bulundu. Almanya'da üç gün boyunca her yaştan kişilerin sorunlarını dinleyip sivil toplum kuruluşlarıyla görüştüğünü belirten Yanık, "Bizim aslında Almanya'da bulunuş gerekçemiz aile ataşeliklerimizin yaygınlaştırılması. Halihazırda Düsseldorf'ta 2015 yılında açtığımız faal bir aile ataşeliğimiz var. Aile ataşeliklerinin, Almanya'nın yanı sıra Avrupa'da Türklerin yoğun yaşadığı bölgelerde acil ihtiyaç olduğunu fark ettik. Dolayısıyla bu anlamda Köln, Hamburg, Münih ve Stuttgart'ta da aile ataşeliklerimizi hızlıca faaliyete geçirmek arzusundayız" dedi. Bakan Yanık, şunları kaydetti: "Türk toplumunun yoğun yaşadığı yerlerde Almanya başta olmak üzere, vatandaşlarımızın devlet kurumlarıyla sosyal anlamda karşılaştıkları problemleri çözme noktasında zaman zaman sıkıntı yaşadıklarını biliyoruz. Özellikle Almanya'da gençlik daireleri tarafından devlet korumasına alınan çocuklar meselemiz var. Bu, bizim Türk toplumu için şu an en büyük, en temel meselelerden ve sorunlardan birisi. Dolayısıyla biz aile ataşeliklerimiz marifetiyle Türk kökenli insanların yaşadıkları ülkenin devlet kurumlarıyla irtibatlarını kurmak, onların işlem takiplerinde yardımcı olmak, haklarının korunması, var olan haklarını bilmeleri noktasında ihtiyaç duydukları hem hukuki hem sosyal desteği sağlamaya çalışacağız. Dolayısıyla aile ataşelikleri özellikle aile hukukunda, evlat edinme ya da koruyucu ailelik meselesinden başlayarak, sosyal yardımlar, engelliler, yaşlılar, kadınların sosyal hayata katılımı ya da aile içi şiddet meselelerinde öne çıkan başlıklarda vatandaşlarımıza hem destek hem de hukuki yardım sağlamış olacaklar. Almanya'da kamu kurum ve kuruluşları nezdinde onlara yardımcı olacaklar." Türk vatandaşların yaşadıkları ülkelerde bulundukları yerin sosyal dokusuyla ve hukukuyla entegre olmalarını önemsediklerini kaydeden Yanık, "Dolayısıyla buralarda aile ataşelikleri çalışmalarını yürütürken de yerel STK'ler, Alman makamları ve Alman STK'lerle çok ciddi iş birliğinin, dayanışmanın ve karşılıklı bilgi alışverişinin çok önemli olduğunu düşünüyoruz. Bu anlamda da bunu özellikle gözeteceğiz" şeklinde konuştu. Almanya'da yaşayan Türklere çağrıda bulunan Yanık, şunları dile getirdi: "Onlar yaşadıkları ülkenin sistemini zaten çok iyi biliyorlar. Burada koruyucu ailelik konusunda ciddi bir açığımız var. Yani devlet korumasına alınan çok fazla Türk çocuğu var fakat bu çocuklara koruyucu aile olacak mekanizmanın içine girmiş çok az aile, çok az kişi ve kurum var. Bir de vesayet kurumları var biliyorsunuz, oralarda da bizim sivil toplum kuruluşlarımızın daha çok yer alması, koruyucu aile sürecinin içine daha çok vatandaşımızın dahil olması lazım. Aksi takdirde çocuklarımızın kültürümüze, örfümüze, inancımıza yabancı olan ailelerin yanına yerleştirilerek çocuklarımızın kendi kültürümüzden uzak yaşadıkları eleştirisini bertaraf etmemiz mümkün değil." Bakan Yanık, "Bizim çocuklarımızın, bizim kültürümüzü bilen ailelerin yanında yetişebilmeleri için Türk ailelerin daha çok koruyucu aile olması lazım, bu sistemin içine girmesi lazım. Biz önümüzdeki süreçte özellikle aile ataşeliklerimiz marifetiyle bu farkındalığı da burada yaşayan Türk ailelerimiz arasında inşallah yaygınlaştırmayı ve onları daha çok koruyucu aile olmaya teşvik etmeyi sağlamayı ümit ediyoruz." değerlendirmesinde bulundu. Yanık, basına kapalı gerçekleşen huzurevi ziyaretinin ardından Düsseldorf Başkonsolosluğu'nda düzenlenen toplantıda koruyucu ailelerle buluştu ve gençlerle iftara katıldı. AA

Isparta, nüfusa oranla koruyucu aile sayısında Türkiye birincisi Haber

Isparta, nüfusa oranla koruyucu aile sayısında Türkiye birincisi

Isparta’da koruyucu aileler ve çocuklar Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü’nün düzenlediği etkinlikte bir araya gelerek, hem tanışma fırsatı buldular hem de hoşça vakit geçirdiler. Gölcük Tabiat Parkı’nda düzenlenen etkinlikte aileler ve çocuklar birlikte kahvaltı yaparken, çocuklar oyun parkında doyasıya eğlendi. “Yaklaşık 5 bin gönül elçimiz var” Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler İl Müdürü Yakup Kütük, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’ın başkanlığında başlatılan Gönül Elçileri projesinin Isparta’da yaklaşık 5 yıldır uygulandığını belirtti. Kütük, “Gönül elçileri projesinin bir ayağı da koruyucu aileyi Türkiye genelinde geliştirmek ve koruyucu aile yanındaki çocuk sayımızı artırmaktı. Bu anlamda Isparta’da çalışmalarımıza başladık. Yaklaşık 5 bin gönül elçimiz var. Bu gönül elçilerimizin çalışmalarıyla Isparta’da gönül elçiliğini bir yere kadar getirdik. 3 gün önce Cumhurbaşkanımızın yayımlamış olduğu bir kararname var. Kararnameye göre 30 Haziran koruyucu aileler günü olarak ilan edildi” dedi. “111 çocuğumuz koruyucu aile yanında” Isparta’nın nüfusa oranla koruyucu aile yanında bulunan çocuk sayısı bakımından Türkiye birincisi olduğunu kaydeden Kütük, kentte 111 çocuğun koruyucu aile yanında olduğunu söyledi. Kentte başarılı çalışmalara imza attıklarına değinen Yakup Kütük, “Koruyucu aile uygulaması bakımından tüm Türkiye geneline örnek çalışmalarımız var. Birkaç çocuğumuza bakan hatta Türkiye’de muhacir olarak bulunan diğer ülkelerden gelen, ailesi olamayan çocuklarımıza bakan bir modelimiz mevcut. Son 3-4 yıldır nüfusa oranla koruyucu aile bakımından başka illere birinciliği kaptırmadığımızdan dolayı vatandaşlarımıza teşekkür ediyorum” dedi. “5 yıldır koruyucu ailelik yapıyoruz” 2 çocuğun koruyucu aileliğini üstelenen Adnan Sabri İnan, çok mutlu olduğunu söyledi. 5 yılı aşkın süredir koruyucu ailelik yaptıklarını ifade eden İnan, “Pandemiden dolayı biraz sıkıcı bir dönem geçti ama evin bahçesinde onları mutlu etmeye çalıştık. Bugün de böyle güzel bir etkinlik olmuş. İlk defa böyle evden uzaklaşmış oldu” dedi. “Kızımız ‘bir kardeş alabilir miyiz’ diye teklifte bulundu” Koruyucu aile olmaya kendi kızlarının teklifi üzerine karar verdiklerini belirten İnan, “Bizim bir kızımız, 2 oğlumuz var. Oğlumuzun biri evlendi ondan da torunumuz var. Evde sadece kızımız kaldı. Evde kimse kalmayınca kızımız ‘evde canım sıkılıyor, bir kardeş alabilir miyiz’ diye teklifte bulundu. Diğer çocuklarımızla konuştuk, itiraz eden olmayınca öyle bir karar verdik. Bir kız diye sosyal hizmetler il müdürlüğüne gittik ama orada kardeş, abla vardı. Ailemizle karar verdik, daha sonra çocuklarımızı aldık. Şu an herkes mutlu” diye konuştu. “Evliliğimizin 2’nci yılında karar verdik” Koruyucu ailelerden Elif Aydın da diğer koruyucu ailelerle tanışmaktan dolayı mutlu olduğunu söyledi. Isparta’da bu kadar çok koruyucu aile olduğunu bilmediğini ifade eden Aydın, “Aslında biz çok önce karar verdik. Evliliğimizin şu anda 6’ncı yılındayız, ikinci yılında eşimle koruyucu aile olmaya karar vermiştik” dedi. İHA

Kardeş bebeklere kol kanat gerdiler Haber

Kardeş bebeklere kol kanat gerdiler

İzmir’de 8 yıldır çocuk sahibi olmak isteyen Kahraman çifti, koruyucu aile uygulamasıyla yanlarında aldıkları iki kardeş bebekle yeni bir hayata başladı. İzmir’de yaşayan Bahar ve Özgür Kahraman çifti, 2010’da evlendi. Evliliklerinin ilk yıllarında tüp bebek tedavisi gören çift, tedavi sürecinin kendilerini hem bedenen hem ruhen yorması üzerine evlat edinmeye karar verdi. Kahraman çifti, evlat edinme sırasındayken “Koruyucu aile sırasında iki kardeş bebek var, düşünür müsünüz?” teklifine “hayır” diyemedi. Koruyucu aile uygulamasıyla iki kardeşi yanlarına alan Kahraman çifti, kardeşlere kol kanat geriyor. HAYATLARI DEĞİŞTİ Anne Bahar Kahraman, hep birden fazla çocuk sahibi olmak istediklerini, koruyucu aile projesiyle şimdi iki  çocuğa birden kavuşmanın mutluluğunu yaşadıklarını söyledi. Bebeklerin birinin 19, diğerinin 7 aylık olduğunu ve görür görmez onları çok sevdiklerini ifade eden anne Kahraman, 46 gündür hayatlarının tamamen değiştiğini belirtti. “BEKLEDİĞİM BİR HAYATTI” Yaklaşık 8 yıldır evlat sahibi olmak istediklerini anlatan Kahraman, şöyle konuştu: “İlk karşılaştığımızda çok farklılardı. Küçük olanın değişik davranışları vardı. 5 gün sonra normale döndüler. Sevginizi verdiğiniz an çok değişiyorlar. İlk günler bizim için de çok şaşırtıcıydı. Buzdolabını açıyoruz, şoka giriyor, kahkaha atıyor. İki çocuk birden olunca hayatımızın şokunu yaşadık. Sürekli birlikte olmak, bebeklerin her anlarını paylaşmak bizi çok mutlu ediyor. Bir çocuğun hayatına dokunduğunu hissediyorsun, çok farklı bir şey bu. Birçok şeyin değeri senin için bitiyor. Hep özlediğim ve beklediğim bir hayattı. Çok mutluyuz. Anneler şikayet eder ya ‘Yemek yiyemiyorum, şunu yapamıyorum’ diye. Ben yıllarca bu şikayetleri bekledim. Keşke öyle olsa da yorulsam, yemek yiyemesem. Bunlar beni hiç mutsuz etmiyor.” “YAŞAMAK GEREKİYOR” Özgür Kahraman da uzun süredir çocuklu hayatı bekledikleri için yeni duruma hemen adapte olduklarını dile getirdi. Bebekler gelince hemen hazırlığa başladıklarını anlatan Kahraman, “Uyum setleri aldık. Aktivite kutuları alıyoruz. Çok çabuk öğreniyorlar. İlk kez kalem gördü, seviniyor, inceliyor. Koruyucu aileliğin insanlara anlatılması lazım. İnsanlar biyolojik ailelerini soruyorlar, biz tamamen unutuyoruz. 46 günlük sürede nasıl büyülendiniz derseniz yaşamak gerekiyor. Bakabilecek gücü olan herkese tavsiye ederiz” diye konuştu. AA/İZMİR

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.