TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#karavan

karavan haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, karavan haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

İzmirli karavancıları muhatap alan kimse yok Haber

İzmirli karavancıları muhatap alan kimse yok

KEMAL ÖZKURT – ÖZEL HABER- Havaların ısınmasıyla birlikte karavanlara olan ilgi artarken geçtiğimiz yıllarda yaşanan karavanlar için park ve kamp alanı sorunları da tekrardan gündeme geldi. İzmir’de karavancılar ve yerli vatandaşlar arasında geçtiğimiz yıllarda sorunlar yaşanmış, bazı karavanlar park alanlarında tahliye edilmiş hatta konu siyasete kadar taşınmıştı. Bu sorunların ardından karavancılarla görüşen eski İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, karavan sahiplerine yer sözü verse de sözünde durmadı. Öte yandan, 2016 yılında dönemin milletvekilleri tarafından gensoru önergesine karşılık Kültü ve Turizm Bakanlığı bütün il müdürlüklerine turizme katkı vermek adına kent merkezlerinde uygun olan yerlere karavan park ve kamp alanları için projelerin başlatılmasına ilişkin tebliğ gönderilmişti. Fakat bu uygulama sadece Afyonkarahisar ve Bursa’nın bazı ilçelerinde hayata geçti. İzmir’de önceki yıllarda yaşanan sorunların tekrardan yaşanmaması için yöneticilerin kendileriyle iletişime geçerek çözüm aramaları konusunda çağrıda bulunan İzmir Kamp ve Karavan Derneği sözcüsü Doğan Mustafa Yokuş, “Bizim en büyük sorunumuz; kimsenin bizimle sorunlara çözüm bulmak adına muhatap olmamasından kaynaklanıyor. Konaklama, kamping ve parklama alanları şehir merkezlerinde artmazsa karavancılar ve diğer vatandaşlar arasında kavgalarla sonuçlanan süreçle şahit olabiliriz. Bu tür sorunlarla karşılaşmamak için bizim yöneticilerimizden ricamız bizimle irtibata geçmeleridir” diye konuştu. DAHA KÖTÜ SONUÇLAR YAŞANIR Karavanlara olan ilginin özellikle pandemi ve depremlerin ardından neredeyse 10 – 15 kat arttığını ifade eden Yokuş, vatandaşlarda deprem fobisinin oluşmasıyla birlikte çekme karavan sayılardan yaşanan artış sebebiyle sorunların baş gösterdiğini belirtti. Bu sorunlarla birlikte zaten var olan park sıkıntısının her geçen gün daha çok arttığını söyleyen Yokuş, “Dernek olarak bu sorunla ilgili çözüm arayışlarımız oldu ama biz de Sivil Toplum Örgütü olarak bir yere kadar gidebildik. Maalesef ki İzmir’de bize gösterilen yerlerde kamping alanları ve şehir merkezinde parklama yapılacak yerler olmadı. Öyle bir yer verdiler ki Gıda Çarşısının birinci sanayi sitesinin bulunduğu alanı gösterdiler. Orada bırakın karavan park etmeyi normal aracınızı bile koysanız sabah geldiğinizde bulamazsınız. Tunç Bey aslında elinden geleni yaptı ama benim aldığım duyuma göre İklim ve Şehircilik Bakanlığı’ndan İzmir’de şehir merkezlerinde gösterilen yerlere onay çıkmadığı yönündeydi. Bu da bizi gerçekten çok üzdü. Yaz aylarında muhtemelen göreceksiniz karavan sayıların artması sebebiyle karavancılar ve diğer vatandaşlar arasında kavgalarla sonuçlanan süreçle şahit olacağız. Çünkü karavan sahibi çekme karavanıyla birlikte sahile girecek aracı ve çekme karavanını park edecek. Diğer vatandaş normal binek arabasıyla geldiği zaman yer bulamayacak. Bu durumda her iki taraf da haklı. Konaklama, kamping ve parklama alanları şehir merkezlerinde artmazsa üreticisinden karavan sahiplerine varana kadar herkes sıkıntıya girecektir” şeklinde konuştu. ÖZEL ŞİRKETLERİN ELİNDE DÜŞTÜK Karavan sahiplerinin son zamanlarda özel şirketler tarafından alınan arazilere yerleşmek zorunda kaldığın belirterek devlet yetkililerinin bu duruma müdahale etmesi gerektiğini dile getiren Yokuş, “Özel şirketler kendi oluşturdukları kamp alanlarında konaklamak için bizlerle iletişime geçmeye çalışıyor. İzmir’de Denizli’de belli ve yüksek ücretlerle kamp alanlarını kiraya veriyorlar. Bizim dışarda kalacak yerimiz olmadığı için bu özel yerlerde konaklamaya mecbur kalıyoruz. Karavancıların çoğu emekli kesim. Çoğunluğu 10 bin TL maaş alan insanlar. Günlüğü bin TL’den başlayan kamp alanlarına ödeme yapmak zoruna kalıyor. Bu ücretleri karşılayamadıkları için deniz kenarlarında kamp yapıyorlar. Burada temiz su bulamıyorlar, yeri geliyor pis sularını denize akıtıyorlar. Özellikle kadınların çoğu karavancılıktan bıkmış durumda. Çünkü uygun fiyatlı bir kamp yeri yok. Başka bir yerde kaldıklarında ya zabıtalar ya da yazlıkçılar gelip, şikayet edip gitmemizi söylüyor. Yurt dışından eşimizi dostumuz geliyor. Merkezde kalıp Kemeraltı Çarşısını gezmek istediklerini söylüyorlar ama biz yer gösteremiyoruz” dedi. BİZİMLE KİMSE MUHATAP OLMUYOR Yeni göreve başlayan İzmir yönetimlerine sorunların çözümüyle ilgili çağrıda bulunan Yokuş, şu ifadeleri kullandı; “Karavancılık işinin sezonu kalmadı artık. Yılın her günü karavan kamp ve park alanlarına ihtiyaç oluyor. Yeni Büyükşehir Belediye Başkanımız seçim sürecinde billboardlar yapmıştı. Kamping ve konaklama alanları yapacağına dair vaatleri vardı. Öncelikle bunun en kısa zamanda hayata geçmesini istiyoruz. Çünkü sorunlar çığ gibi büyüyor. Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü’ne bağlı alanlar var. Ama maalesef burada kamp yapmamıza izin verilmiyor. Halbuki oralarda 20 – 30 araçlı yerler yapılsa hem Milli Parklar Müdürlüğüne ciddi bir gelir getirir hem de kampçılar güvenli bir ortamda kalmış olur. Öte yandan İzmir’de liman bölgesinde, Konak vapur iskelesinde, Karşıyaka’da ve Fuar alanında çok güzel kamp alanları mevcut. Özellikle Fuar alanımızda 20 – 30 karavanlık bir yer yapılsa şehir turizmine ciddi katkıları olur. Konak vapur iskelesinin orada karavancıların 2 – 3 gün konaklayabileceği 15 – 20 araçlık bir alanın yapılması Kemeraltı esnafına katkısı olacaktır. Buna benzer çok alternatif çözümler var. Bu zor veya maliyetli bir iş değil. Bizim en büyük sorunumuz kimsenin bizimle muhatap olmamasından kaynaklanıyor. Dernekler ne belediyelerle, devletle görüşüp toplumun sorunlarını çözmek için var. Biz Ulusal Kamp Karavan Federasyonu çatısı altında Türkiye’nin karavancılık alanında en büyük derneğiyiz. Bizimle iletişime geçmeleri çok zor değil. Ben Tunç beyin sekreteriyle 7 – 8 kez telefonla görüşüp randevu almaya çalıştım. Ama maalesef bir kere randevu alabildim. O da üst düzey müdürleriyle ancak muhatap olabildik, kendisiyle bizzat görüşemedik. Yeni gelen Cemil Tugay başkanımızdan, ilçe belediye başkanlarımızdan ricamız bizimle irtibata geçsinler. Bu sorunların çözüm yollarını birlikte arayalım.” BİZE YAPILAN HİÇ İTHAM DOĞRU DEĞİLDİ Geçtiğimiz yıl İzmir’de sıkça gündeme gelen karavan park konusu İzmir Büyükşehir Belediyesi meclis gündemine taşınmıştı. AK Parti Meclis Üyesi Hüsnü Boztepe kiralık karavanlarda uyuşturucu ve fuhuş olaylarının yaşandığını iddia etmişti. Bu iddiasına CHP’li isimlerden de destek gelmişti. Yaşanan bu olayı büyük bir üzüntüyle karşıladıklarını söyleyen Yokuş, “Her yerde olduğu gibi muhakkak art niyetli, kötü insanlar bizim içimizden de çıkacak. Karavancılar genelde statüsü iyi, temiz ailelerden oluşuyor. Ben ailelerin şehir merkezinde kesinlikle böyle şeyler yapacağını düşünmüyorum. Art niyetli insanlar muhakkak vardır ama ben meclis üyemizin sadece bunun üzerinde durması ve tüm karavan sahiplerini itham altında bırakması bizi gerçekten çok üzdü. Bunu söylememesi gerekiyordu. Biz dernek olarak zaten bu tür insanları barındırmıyoruz. Yanımızda olması mümkün değil. Bu tür olaylar tek başına karavancılık yapan münferit olaylardan kaynaklanıyordur. Ben 11 yıllık karavancıyım. Biz doğaya çıktığımı zaman emin olun ilk yaptığımız şey çevreyi güzelce temizlemek. Yani günü birlik piknikçilerin arkasında bıraktığı çöpleri biz karavancılar topluyoruz. Art niyetli karavan sahipleri varsa buna da kolluk kuvvetleri müdahale edecektir. Bunu siyasi söylem haline getirip tüm karavancıları itham altında bırakmak hiç doğru değil” diye belirtti.

Bisikletli karavan" İzmir'deki fuarda görücüye çıktı Video Galeri

Bisikletli karavan" İzmir'deki fuarda görücüye çıktı

Manisa'da mimarlık yapan Fevzi Aras, Kovid-19 salgını sonrası talebin hızla arttığı karavan sektörüne yeni bir soluk getirerek elektrik destekli bisiklete uyumlu karavan tasarladı. Bisikletle uzun turlara çıkan kişilere pratik konaklama imkanı sunma hedefiyle yola çıkan Aras, ürettiği ilk karavanı Fuarİzmir'de açılan 2. Kamp, Karavan, Tekne, Outdoor ve Ekipmanları Fuarı'nda ziyaretçilerin beğenisine sundu. Fuarda sergilenen gözde ürünler arasında yer alan karavan 50 kilogram ağırlığında ve 150 kilograma kadar yük taşıyabiliyor. Bir kişinin rahatlıkla uyuyabileceği büyüklükteki karavanın açılabilir pistonlu iki camı ve sabit geniş ön camı bulunuyor. Disk freni ve güneş enerjisi paneli paketi de bulunan karavanın bisiklet turlarıyla ilgilenenler için önemli bir alternatif sunması bekleniyor. Fevzi Aras, salgın süreciyle insanların farklı alışkanlıklar kazandığını, doğaya daha çok yaklaştığını, bu anlamda karavanın ön plana çıktığını anlattı. Bisikletin de en sevilen doğa sporlarından olduğunu, insanların daha özgür hissedebilmek için uzun seyahatlere çıktığını dile getiren Aras, bu turlarda konaklamanın da zorlukları olduğuna işaret etti. Klasik bisikletler için ağır olan bu tip aparatların elektrik destekli bisikletlerle taşınabilir hale geldiğini, buradan yola çıkarak bisiklet ve kampı birleştirme hayaliyle yola çıktığını kaydeden Aras, şöyle konuştu: "Bisiklet kullanıcıları genelde çadır tercih ediyordu. Bu ürünün avantajı, yalıtımlı olması. Yani içine girdiğinizde mevsim gözetmeksizin size kamp olanağı sunuyor. Yerden yüksek olması nedeniyle daha güvenli, yani doğadaki yabani hayvanlara karşı çadırdan çok daha korunaklı. Farklı opsiyonlarımız var. Önüne tente yapabiliyoruz, sineklik var. Pileli perde yapabiliyoruz ve bataryaları şarj edebileceğiniz ekstra bir güneş paneli paketimiz var. Avrupa'da 1-2 firma var bu üretimi yapan. Onlarla eş zamanlı olarak çıkardık. Türkiye'de bu anlamda ilk ürün bizim ürünümüz. AR-GE'si yaklaşık 1 yıl sürdü. Farklı model ve konseptlerde ürünlerimiz olacak. Ama başlangıç olarak bu modeli seçtik. İlk defa bu fuarda tanıtıyoruz, ürünümüzü yetiştirmek için uğraştık." Fevzi Aras, Avrupa'da çıkan ürünleri de çok iyi bildiğini ve geliştirdiği karavanın sunduğu opsiyonlarla farklılaştığını belirtti. Hedefinin karavanı yurt dışına satmak olduğunu aktaran Aras, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bizim opsiyonlarımızda bir ürün yok Avrupa'da. Asıl hedef ihracat. Farklı firmaların ürettikleri modelleri biliyorum. Bizim ürünümüz hem onlardan daha iyi donanıma sahip hem fiyat performans olarak da daha iyi bir ürün. Bu ürünlere çok talep var. Fransa'dan, Karadağ'dan, ABD'den firmalarla görüştük, yavaş yavaş onlarla masaya oturup bunu değerlendireceğiz. Ürünümüz fuarda da müthiş ilgi gördü. Bisiklet kullanıcısı olan olmayan herkes çok ilgi gösterdi."

Karavan kitap ile Anadolu'yu karış karış geziyorlar Haber

Karavan kitap ile Anadolu'yu karış karış geziyorlar

Karavan ve kitap birlikteliğini 3 hadisenin tetiklediğini belirten Hasan Aktaş, insanlarla kitap ve okuma adına ortak bir payda oluşturmaya gayret ettiklerini anlatarak, “1960 Çorum doğumluyum. Bayburt Üniversitesi’nde öğretim üyesiyim. 61 tane kitap ve 100 üzerinde makalenin sahibiyim. Karavan ve kitap hikayesi beni 3 mekanizma harekete geçirdi. Biri hoca Ahmet Yesevi Anadolu’ya dervişlerini göndermiş şiir ve tahta-kılıçla Anadolu’yu fetih etmiş. Onların çoğu okuma yazma bilmezlerdi ama orada dergâhta öğrendiklerini burada insanlara ilim olarak anlatmışlar. İkincisi Ürgüp’te eşekli kütüphane vardı. Eşeğine kitaplarını yükler, köyleri gezer, insanlara kitap okuturdu, insanlara götürürdü. Üçüncüsü benim dedem Çankırı’dan yolda bir kitap gördü mü okuma yazma bilmediği halde o kitabı satın alır, kitabı birilerine okutturup bilgilenirmiş. Bilgilenmenin yolu artık belki insanlarla sadece gezmiyorum. İnsanlarla sohbet ediyorum, yeni hikayeler oluşuyor. Çok farklı bilgiler duyuyorum ve ulaşıyorum. Çok farklı Türkiye’nin bilmediği bilgilerle muhatap oluyorum” dedi. “İnsanların ayağına kitabı ve okumanın güzelliğini götürüyoruz” Yılın belirli aylarında eşiyle birlikte karavanı ve kitaplarıyla Anadolu’nun dört bir tarafına gittiklerini belirten Hasan Aktaş, şöyle devam etti: "İlk hedefimiz kitabı insanlara götürmek oldu. İnsanlar benden sadece kitap almıyor, sohbet etmeye geliyor. Bilginin dolaşıma girmesi gerekiyor, dolaşıma girmesinin tek bir yolu vardır o da kitaptır. Benim karavanım bilinen sade anlamda bir karavan değil, kitap karavanı, kültür ilim karavanı. Türkiye’nin her tarafına gidiyorum ilçelerine de gidiyorum köyle gidiyorum. Geziler esnasında gezmeleri seyahatnameye dönüştürüyorum. Necip Fazıl’ın ‘Kop Dağına dükkân açmak’ diye bir yazısı vardır. Bunun teorisini yazmış üstat, ben de eyleme geçirdim. Kop Dağı'nda zirvede kitap sergisi açtım, imza günü yaptım. 61 kitap sahibiyim ama hala kirada oturuyorum. Bütün kazancımızı kitaba yatırıyorum. Kitap bizim için önemli. Allah bize kitap göndermiş oku diye. Bizim 3 kelimemiz var ‘Okumak, okumak, okumak’ bir cümle hayat kurtarır.” “Genç kardeşlerim için fiş dağıtıyoruz” Kitabın yanında özellikle gençlere ulaşmak için farklı bir metot uyguladıklarını ifade eden Hasan Aktaş, “Öğrenci fişleri yapıyorum. Bilgi dolaşıma girsin diye. Bayburt’ta 5 bin tane dağıttım, Gümüşhane’de 3 bin tane dağıttım. Aynı şekilde Erzurum’da da dağıttım. Yani insanlar bu kelimelerden birini öğrenirse 5 bin tane kelime dolaşıma girmiş demektir. Bu şekilde farklılık oluşuyor. Bu öğrenci fişlerini her gün dağıtıyorum” şeklinde konuştu. Bedriye Aktaş, eşiyle birlikte belirli bir zaman hayatlarının kitap karavanda geçtiğini ve ihtiyaçlarının tamamını burada karşıladıklarını anlatarak, “Ben de edebiyatçıyım. Eşimin editörlüğünü yapıyorum. Öyküler yazıyorum. 2 tane öykü kitabım var, çalışmalarım var. Ne biliyorsak insanlara ulaştırıyoruz, biz de onlardan bir şeyler alıyoruz” dedi. BU HABER DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR: Amasya’da sudan korkan otizmli çocuklar için yüzme havuzu

Karavan tatiline talep 3 kat arttı Haber

Karavan tatiline talep 3 kat arttı

Karavan İmalatçıları ve Tedarikçileri Derneği (KAİTED) Yönetim Kurulu Başkanı Serkan Köksal, son yıllarda artışa geçen karavan talebini karşılamak için Türkiye'de çok sayıda üretici firma bulunduğunu söyledi. Bu şirketlerin karavanların tasarımı, imalatı ve montajı konusunda uzman olduğunu dile getiren Köksal, şirketlerin genellikle karavanları özelleştirilebildiğini ve kullanıcının ihtiyaçlarına göre tasarlanmış şekilde üretebildiklerini söyledi. Köksal, "Bu sene karavan sektörüne talep geçtiğimiz yıla göre yüzde 300 arttı." dedi. "Tüketiciler merdiven altı üretilen karavana dikkat etmeli" Köksal, Türkiye'de karavan üretiminin genellikle müşterinin istekleri doğrultusunda özelleştiğini, farklı boyutlarda ve özelliklerde karavanların sunulduğuna dikkati çekerek, özellikle son dönemde artan trend çerçevesinde, tüketicilerin karavan seçerken, firmaların güvenirliğini araştırması gerektiğinin altını çizdi. Kayıt dışı merdiven altı karavan üretiminin, genellikle standartlara ve düzenlemelere uymayan, güvenlik ve kalite açısından sorunlu üretim olduğunu belirten Köksal, şunları kaydetti: "Bu tür üretimler genellikle yasal düzenlemeleri ve standardizasyon süreçlerini ihlal eder ve kullanıcılara yönelik potansiyel riskler taşıyabilir. Merdiven altı karavan üretimi, kaynakların ve yeteneklerin sınırlı olduğu durumlarda veya düşük maliyetli alternatifler arayan kişiler tarafından tercih edilebilir. Ancak, bu tür üretimlerde güvenlik, kalite, yapısal dayanıklılık ve diğer standartlara uyum konusunda ciddi endişeler olabilir. Karavan üretiminde standartlar, güvenlik önlemleri, yapısal dayanıklılık, elektrik ve gaz tesisatı, yangın güvenliği, iç mekan düzenlemesi, enerji verimliliği ve diğer unsurları kapsar. Yasal olarak tanınan ve uygun standartlara uyan karavan üreticileri, kaliteli ve güvenli ürünler sunarak müşteri memnuniyetini ve güvenini sağlamaktadır. Dolayısıyla, güvenlik ve kalite açısından risklerden kaçınmak ve yasal standartlara uygun bir karavana sahip olmak için lisanslı ve tanınmış bir karavan üreticisinden karavan satın almak önemlidir. Tüketiciler merdiven altı üretilen karavana dikkat etmeli." "Sezon, talep düzeyi ve arz durumu da fiyatları etkileyebilir" Kiralık ve satılık karavanda fiyatlar hakkında bilgi veren Köksal, "Kiralık ve satılık karavan fiyatları çeşitli faktörlere bağlı olarak büyük farklılıklar gösterebilir. Bu faktörler arasında karavanın markası, modeli, büyüklüğü, donanımı, yaş ve genel durumu yer alır. Ayrıca, sezon, talep düzeyi ve arz durumu da fiyatları etkileyebilir." dedi. Köksal, kiralık karavanların günlük veya haftalık kira ücretlerinin genellikle sezon, talep düzeyi ve karavanın özelliklerine bağlı olarak değiştiğine işaret ederek, şu bilgileri verdi: "Genel olarak, günlük kira ücretleri 2 bin TL'den başlayıp büyük modellerde 10 bin TL'ye kadar çıkabilir. Marka, model, büyüklük gibi faktörlere bağlı olarak ikinci el karavanların fiyatları 150 bin TL'den, O1 belgeli karavanların fiyatı 200 bin TL'den, O2 belgeli ruhsata tabi karavanların fiyatı ise 400 bin TL'den başlıyor. Bu fiyat aralıkları genel bir kılavuz niteliğinde ve marka, model gibi unsurlara göre değişebilir." "Otel fiyatlarındaki artış, karavana olan ilgiyi tetikledi" Son dönemde kamuoyunda öne çıkan otel fiyatlarındaki artışın karavana olan talebe etkisini değerlendiren Köksal, "Güncel veriler olmadığı için kesin karşılaştırma sunmak mümkün olmasa da genel olarak otel fiyatlarındaki artışın karavana olan ilgiyi tetiklediği söylenebilir." değerlendirmesinde bulundu. Yüksek otel fiyatlarının tatil maliyetlerini artırdığına ve bazı insanları daha ekonomik ve bağımsız bir konaklama seçeneği aramaya yönlendirdiğine dikkati çeken Köksal, bu durumda, karavanların cazip bir alternatif olarak ortaya çıktığını söyledi. Köksal, "Karavanlar, seyahat edenlere daha uygun maliyetli konaklama, seyahat rotalarını özelleştirme ve doğa ile daha yakın temas kurma imkanı sunar. Bu nedenle, yüksek otel fiyatları karavan talebinde artışa yol açabilir." dedi. AA

O yol kapatıldı: Karavancılar mahsur kaldı Haber

O yol kapatıldı: Karavancılar mahsur kaldı

İddiaya göre, İzmir'de Foça Belediyesi Zabıta Müdürlüğü ekipleri, karavanlarıyla Eski Foça'da bulunan İngiliz Burnu'ndaki kamp ve mesire alanında karavanlarıyla kamp yapan tatilcilere 1 saat içerisinde alanı terk etmeleri için süre verdi. Tatilcilerin toparlanması devam ederken, geçen 1 saatin ardından ekipler, alanı beton bloklar ile kapattı. Yerleşim yerlerine uzak olmaları sebebiyle su ve gıda gibi temel ihtiyaç malzemelerine ulaşamayan tatilciler, alandan çıkaramadıkları karavanları ile yaklaşık 3 gün adeta esaret altında kaldı.   KAMP İÇİN 80 MİLYON... Alana Kurban Bayramı'nın ikinci günü geldiklerini belirten Ayla Açılan, “Bayramdan sonra pazar günü bizi buradan çıkarmaya geldiler. Saat 4'te gelip 6'da çıkmamızı istediler. Daha sonra ise 6'da gelip 8'de bariyerlerin kapanacağını ve derhal boşaltmamız gerektiğini söylediler. Sebebini sorduğumuzda ise buraya sadece çadırcıların veya günü birlikçilerin girmesinin uygun göründüğü, karavancıların alınmayacağını söylediler. Bizden daha önce belediye tarafından Kumburnu alanında yapılan kamp yerinden günlük bin lira, yıllık ise 80 milyon TL para istendi. Bizlerde emekli insanlar olarak o parayı veremeyeceğimizi söyledik” dedi. “ÇOLUK ÇOCUK MAĞDUR OLDUK”  Bölgeye Bursa'dan geldiğini belirten karavancı Kuter Kırdök ise “Zabıta ekipleri gelip alandan çıkmamızı söyledi. Yolun girişine bariyerler çektiler, çoluk çocuk mağdur olduk. Her gün zabıtalar tarafından tacize uğruyoruz. Arkadaşlarımız araçlarının bariyerinin dışarısında bırakmak zorunda kaldılar. Burası halka açık bir plajımız ve bende karavanımın vergisini ödüyorum. Bir vatandaş olarak plaja gelip bir iki gün konaklayamaz mıyım? Girişi bariyerle kapattılar ama arka taraf ormanlık alan. Yangın çıkabilir, birisi fenalaşabilir. O durumda ambulans ve itfaiyenin de girişi kapanmış oluyor” diye konuştu.   ''2 SAAT İÇERİSİNDE BOŞALTIN DEDİLER'' Çekme karavanıyla tatil yapan Erdal Dağdeviren de, “Daha önce kapalı olan bu alanın açılmış olduğunu duyduk ve buraya uzak bir yerden geldik. Geldiğimizin 2. günü belediyede görevli zabıta arkadaşlar 2 saat içerisinde alanı boşaltmamızı istedi. Çekme karavanımız olduğu için toparlanmamız biraz zaman alacak şekilde müsaade istedik fakat akşam 7 gibi bariyerle yolu kapattılar. Suyumuz yok, alışveriş yapma noktasında yerleşim yerlerine uzak durumdayız. Keşke bunu daha önceden bize yazılı olarak tebliğ etselerdi ya da bir ikaz tabelası koysalardı her şekilde kurallara uyardık. Ama şuan çok mağdur olduk” diye konuştu.  BETON BARİYERLER KALDIRILDI Zabıta ekiplerince yaklaşık 3 gün sonra kaldırılan beton bariyerlerin ardından tatilcilerin esareti son buldu. Ekipler tarafından karavancılara Kumburnu alanında kamp yapabilecekleri şekilde yönlendirme yapıldığı öğrenildi. İHA

İzmir’de karavan köyü kuracağız Haber

İzmir’de karavan köyü kuracağız

NURETTİN BAKİ Yaz mevsiminin gelmesiyle tatil hareketliliği başladı. Ülkede alım gücünün düşmesi, otel fiyatlarının yüksek olmasının yanında; tatilcilerin kalabalıktan uzak, doğayla iç içe vakit geçirmek istemesi kamp ve karavana olan ilgiyi artırıyor. Özellikle pandemi döneminde insanların yoğun talebiyle karşılaşan kamp ve karavan sektöründe başta kamp alanları olmak üzere alt yapı sorunları da baş gösterdi. Sektörle ilgili gazetemize önemli açıklamalarda bulunan İzmir Kamp ve Karavan Derneği Başkan Yardımcısı Ömür Durukan, karavan fiyatlarının 800 bin TL, günlük karavan kiralama bedelinin de 2 bin 500 TL’den başladığını söyledi. Kamp alanları fiyatlarının çok yüksek olduğunu da sözlerine ekleyen Durukan, “Kamp alanlarında karavan ya da çadır başına değil, kişi başına ücret alınıyor. Kişi başı ücretler de 250 TL’lerden başlıyor. Bu da insanların kamp ve karavandan uzaklaştırıyor” dedi. EN AZ 250 TL ALINIYOR İzmir Büyükşehir Belediyesinden (İzBB) kamp için talep ettikleri arazileri alamadıklarını söyleyen Durukan, hedeflerinin ise İzBB ile bir karavan köyü oluşturmak olduğunu söyledi. Durukan, “Kamp alanlarının fiyatları çok yüksek. Buralarda kamp ya da karavan başına ücret alınmıyor artık. Kişi başına ve en az 250 TL alınıyor. Bu fiyatlar kampçılar için çok yüksek paralar. Kamp alanları pahalı olunca insanlar da daha çok özgür alanlarda kamp yapıyorlar. Ancak buralarda da bu kez güvenlik sorunu ortaya çıkıyor. Bizim talebimiz kamp yapabileceğimiz alanların sayısının arttırılması ve ücretlerin makul olması. İzmir Büyükşehir Belediyesi ve ilçe belediyelerle görüşmeler yapıyoruz. Çok atıl arazileri var. Bunları değerlendirmek istiyoruz. Sağda solda karavancıların olmasındansa belirli bir noktada talep ediyoruz. Hatta bizim hedefimiz; İBB ile bir karavan köyü oluşturmak.  Proje için çalışmalarımız sürüyor. Belediyeyle 3 senedir çok yoğun bir şekilde görüşmeler yapıyoruz. 3 bölgede kamp alanı kışlama yani park etme alanı verilecek. Bu sene beklentimiz bu sözlerin yerine getirilmesi. Son depremlerden sonra da İzmir’de bir deprem bölgesi olduğunu düşünerek bir karavan köyünün olmasında fayda var. Dediğim gibi biz kamp köyü istiyoruz. Bu alanlar herhangi bir affet durumunda da hazır alt yapılarıyla kullanılabilir” diye konuştu. PANSİYON FİYATINA DENK GELİYOR Bu yıl kamp alanlarına ve karavan kiralamasına yönelik talebi değerlendiren Durukan, “Kamp alanları konusunda çalışmalarımız sürüyor. Geçtiğimiz ay 4’e yakın kamp alanıyla görüşmeler sağladık. Deniz kamp ve benzeri fiyatlandırma konuları kamp ve karavancıları biraz daha çok ilgilendiriyor. Bu konuda da derneğimizin resmi üyelerine yaklaşık yüzde 20 indirim sağladık. Kamplarda da kalitenin arttırılması konusunda işletmecilere bilgilendirmeler yaptık. Ücretli alanlarda konaklama yapmak isteyenler verilen ücretin karşılığını almak istiyor. Bu doğrultuda bizde yetkili yerlerle görüşerek daha iyi bir hizmet için çalışmalar yürütüyoruz.  Otel fiyatları arttı ama karavan kiralama fiyatlarının da çok yüksek olduğunu görüyoruz. Yani neredeyse iyi bir pansiyon fiyatına denk geliyor. Karavanlar cazibesini korusa da ilerleyen zamanlarda bu ilgi yitirilebilir” dedi. BİZİ KISITLIYOR İzmir’de kamp ve karavan alanları için belediyeler ve hükümetten istedikleri desteği alamadıklarını söyleyen Durukan, “Belediyeler koydukları yasakları daha sonra kaldırdılar. Çadırcılara da yasaklar konuldu. Bunun sebebi hem çok yer kaplaması hem de kurallara uyulmaması. Gerekli kurallar doğrultusunda hareket edilirse elbette bir problem olmaz fakat bir kesim kurallara uymuyor. Belediyeler dahi tam olarak isteklerimizi gerçekleştiremiyor. Hükümet de bu konuda bir şey yapmıyor. Günümüzde karavan kültürü bu kadar yaygınlaşmış ve çoğalmışken yeterli desteği görememek bizi kısıtlıyor. 2021 yılında İzBB Başkanı Tunç Soyer bize iki tane kamp alanı verme sözü vermişti ancak bu söz yerine getirilmedi. Daha sonra 3 alan sözü verildi, bu da yerine getirilmedi. Yukarıda da ifade ettiğim gibi karavan köyü kurma hedefimiz var” ifadelerinde bulundu. KEMERALTI’NDA KAMP ALANI Yurt dışından da çok fazla talep aldıklarını belirten Durukan, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nden Kemeraltı bölgesinde yabancı karavancılar için bir kamp alanı açılmasını istediklerini dile getirerek, “Geçen seneye oranla karavana ilgi çok yüksek. Talepler artınca haliyle biz de yeni kamp alanlarını açmak durumunda kalıyoruz. Yurt dışından da bir hayli misafirimiz oluyor fakat bu talepleri Avrupa ile kıyasladığımızda Türkiye yeterli talebi görmüyor bunun sebebi de yeterli tanıtımın yapılmaması. Biz ayrıca yurt dışından gelen karavancılar için Kemeraltı bölgesinde bir kamp alanı açılmasını istiyoruz. Bu İzmir ekonomisine çok katkı sunar” sözlerine yer verdi.

Karşıyaka'da karavan sorunu çözülüyor Haber

Karşıyaka'da karavan sorunu çözülüyor

İzmir Büyükşehir Belediyesi, kentin sahil kesimleri ve ücretsiz otoparkları başta olmak üzere farklı noktalardaki karavan işgalini sona erdirmeye devam ediyor. Yurttaşlardan gelen işgal ve asayişle ilgili şikayetler üzerine İzmir Büyükşehir Belediyesi Zabıta Dairesi Başkanlığı ve Ulaşım Dairesi Başkanlığı ortak çalışma başlattı. Geçen kasım ayında İnciraltı Kent Ormanı’ndan kaldırılan 259 karavanın ardından Karşıyaka’da çalışma başlatıldı. Yer gösterildi İzmir Büyükşehir Belediyesi Zabıtası, Karşıyaka İlçe Emniyet Müdürlüğü işbirliğiyle Bostanlı Pazaryeri karşısında, Beşikçioğlu Camii yanında bulunan halka açık otopark içerisindeki 122 çekme, 52 motorlu olmak üzere toplamda 174 karavanı tahliye etti. Karavan sahiplerine Çiğli’deki ESHOT Garajı bitişiğindeki boş alanda park yapmaları için yer gösterildi. Ücretsiz otopark girişlerine ise karavanların girişlerini engelleyecek taglar kuruldu. Karavanlar için geçici otopark İzmir Büyükşehir Belediyesi otoparklardaki 47 karavanın tahliyesi için de çalışmalarını sürdürürken, bir yandan kaldırılan karavanların park edebilmesi için geçici otopark alanları oluşturuyor. Yapılan çalışmalar sonucunda hizmete alınması planlanan otopark yerleri şu şekilde belirlendi; Konak, Halkapınar Mahallesi, 1443 Sokak, 1201/6 Sokak, 1004 Sokak kesişimi. Çiğli, Büyükçiğli Mahallesi 8250 Sokak, Yeni Havaalanı Caddesi kesişimi. (Çiğli Eshot Garajı Yanı) Menemen, Ulucak Mahallesi, Çanakkale asfaltı, 1. cadde ve 7202 sokak kesişimi. Bayraklı, Manavkuyu Mahallesi, Yüzbaşı İbrahim Hakkı Caddesi üzeri alan. HABER MERKEZİ

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.