TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Kalem

Kalem haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Kalem haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Rüyada kalem görmek ne demek? Rüyada kalem satın almak ne anlama gelir? Haber

Rüyada kalem görmek ne demek? Rüyada kalem satın almak ne anlama gelir?

Rüyasında kalem görenlerin sayısı oldukça fazladır. Rüyada kalem görmek ve kalem satın almak ne anlama geliyor bakalım. RÜYADA KALEM GÖRMEK NE ANLAMA GELİYOR? Rüyada kalem görmek; rüyayı gören kişinin büyük işler başaracağına, borçlarını ödeyerek rahata kavuşacağına, rüya sahibinin bilgisi ile insanları kendisine hayran bırakacağına yorumlanır. Rüya sahibi rüyada bir kişinin elinde bir kalem olduğunu görüyor ise, yakın zamanda mutluluğuna şahit olacağınıza tabir edilir. Rüya sahibi arkadaşlarının mutluluğundan mutlu olan biridir.  Rüyada kalem görmek, başarıya ve özgüvene işarettir. Rüyayı gören kişi, kendisini kontrol edebilecek ve başarılı olacağına inanacaktır. Rüyada kalem görmek, kişinin daha önce çözemediği problemleri çözebileceğine ve zorluklarla başa çıkabileceğine işaret eder. Rüyayı gören kişi, kendisine olan güvenini arttıracak ve zorluklara karşı daha cesur olacaktır. Onun başarısını kıskanan insanlara meydanı bırakmayacaktır. Rüya sahibi, kendisinin kötülüğünü isteyen, ona fesatlık yapıp iftira atanları hayatından tamamen çıkaracaktır. Kendisine daha iyi yaşama ortamı kuracaktır. RÜYADA KALEM SATIN ALMAK NE ANLAMA GELİR? Rüyada kalem satın almak; hayırlı ve güzel olaylara, ilim sahibi olmaya ve insanlık için faydalı olacak şeyler peşinde koşmaya delalet eder. Ayrıca bu rüya, makam sahibi olmak için çabalamaya, akademik hayatı için çok yoğun tempoya girmeye yeni iş alanlarına yönelmeye işaret eder. Aynı zamanda bu rüya, yaratıcı olmaya, fikirlerinin değer göreceğine ve yeni çalışma ortamlarına işarettir. Rüyada renkli kalem satın almak, kişinin hayatına renk katmak istediğine veya yaratıcılığına yönelik bir tutku beslediğine işaret eder. Bu rüya aynı zamanda kişinin yaratıcılığına güven duyduğunu ve kendisini ifade etme ihtiyacı duyduğuna işaret eder. Rüyada kırmızı renkte kalem satın almak, rüya sahibinin işinde başarılı ve hızlı ilerleyeceğine işarettir. Rüyada yeşil renkte kalem satın almak, rüya sahibinin istediği şeylerin gerçekleşeceğine, dileklerinin kabul olacağına, keyfinin yerine geleceğine delalet eder. Rüyada siyah renkte kalem satın almak, rüya sahibinin ün ve şöhret sahibi bir aile ile tanışacağına hayatının seyrinin tamamen değişeceğine yorumlanır. Rüyada beyaz renkte kalem satın almak, hayırlı bir evlilik yapılacağına işarettir. Rüyada mavi renkte kalem satın almak, bolluk ve berekete işarettir. RÜYADA KALEM KIRMAK NE ANLAMA GELİR? Rüyada kalem kırmak; zorluklara göğüs gererek kazandığı itibara, ticaret alanında uğrayacağı zarara, sıkıntılara göğüs gererek kavuştuğu sevince işarettir. Bu rüya, kişinin kendisine olan güvenini ve yeteneklerini sorgulamaya başladığını gösterir. Rüyada kalemi kırmak, kişinin başarısızlıklarla yüzleşmekten korktuğunu ve bu nedenle başarısız olmaktan kaçmaya çalıştığını gösterir. Aynı zamanda, rüyada kalemi kırmak, kişinin gelecekteki başarılar için çaba sarf etmeyeceği anlamına da gelir. BU İÇERİK DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR: Rüyada öldüğünü görmek ne anlama gelir? Rüyada birinin öldüğünü görmek ne demek?

Saygılı Soyer’e ‘notunu’ verdi: ‘Engelleniyoruz’ sözlerine kalem kalem yanıt Haber

Saygılı Soyer’e ‘notunu’ verdi: ‘Engelleniyoruz’ sözlerine kalem kalem yanıt

TENZİLE AŞÇI AK Parti İzmir İl Başkanı Bilal Saygılı, düzenlenen basın toplantısında kent gündemine ilişkin açıklamalarda bulundu. Saygılı A’dan Z’ye İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in 4,5 yıllık performansını notlarken, Soyer’in geçtiğimiz hafta düzenlenen basın toplantısında merkezi iktidara ilişkin ‘engelleniyoruz’ sözlerine de yanıt verdi. Saygılı ayrıca Büyükşehir’de art arda yaşanan işçi eylemlerine de değinirken Soyer’in performansının yerel seçimlerde AK Parti lehine sonuç doğuracağı mesajını verdi.” KARNE GÜNÜ GELDİ TELAŞA KAPILDILAR Büyükşehir’in bütçesi üzerinden Soyer’in hizmetlerini eleştiren Saygılı, “Sayın Soyer, İzmir’i yönetme iddiasından, verdiği sözleri tutma, sorunları çözme sınavından çırak çıkmıştır ve sorumlu arayışındadır. Bu durumda en kolayı da her zamanki gibi, ‘Hükümet, İzmir’i cezalandırıyor!’ nakaratına sığınmaktır. Bu kez daha da ileri gitmiş, İzmirlileri de kendi beceriksizliğine kurban etmiştir! İzmir, tarihinin en basiretsiz yerel idaresi ile karşı karşıya olduğu gibi, tüm yük ve sorumluluğu kendisine atan bir yaklaşıma maruz kalmaktadır. Soyer’e göre; körfez sorunu ve kötü kokunun müsebbibi İzmirlilerdir. Birçok sorunda olduğu gibi aynı yöntemi uygulamıştır. Tunç Soyer, bin 580 gündür bu kentin belediye başkanıdır. Karne gününe sayılı günler kalmıştır ve telaşa kapılmıştır. Çünkü bakanlıkların pek çoğunun 5 katı büyüklüğünde bir bütçeyi yönetmiştir ama taş üstünde taşı yoktur. 2019’da 5 milyar 995 milyon lira olan belediye bütçesi, bugün 25 milyar 900 milyon liraya yükseldi. Bu bütçenin yüzde 95’i onların eleştirdiği eleştirdiğiniz hükümetten yani İller Bankası’ndan geliyor. 4.5 yıllık Tunç Soyer döneminde, 70 milyar lira kullanmıştır. İnsanın nutku tutuluyor… Böyle bir bütçenin buhar olması, Büyükşehir Belediyesi ve siyasi arka bahçe yaptıkları iştiraklerinin, başta İZBETON olmak üzere bütün şirketlerin iflasın eşiğine gelmesi, memuruna yapılan seyyanen zammı, çalışanlarına geçen dönem hak edişlerini ödeyememelerinin sorumlusu bizzat kendileridir. Hükümet ya da İzmir Halkı değil” dedi. MENDERES’TE EKSİKLERİ TAMAMLAMAYA ÇALIŞMADILAR Harmandalı Katı Atık Bertaraf Tesisi ve Menderes’te açılmak istenen tesise ilişkin Soyer’in geçtiğimiz hafta yaptığı açıklamalara da değinen Saygılı, “21 yıllık iktidarımız döneminde İzmir’imize, yaklaşık 300 milyar yatırım yaptık. ‘Çöp’, sayelerinde İzmir’in travmasıdır. Körfezden yayılan kötü koku, Harmandalı’ndan sızan zehir ve heyelan tehlikesi, kentsel dönüşümde Örnekköy alamet-i farikaları, ellerini ayaklarını birbirine karıştırmıştır. Sayelerinde çöp ve heyelan bu kentin travması olmuştur. Örnekköy’deki kooperatif projelerinden çıkan kötü kokular, resmen belgelenince telaşları daha da artmıştır. Soruyoruz. Sayın Soyer bir kez bile gitmediği, bürokratlarının mağdur vatandaşla kavga ettiği Harmandalı’nda kazanılan bir dava olmasa, sahneye çıkacak mıydı? Çöp gibi temel bir meseleyi dahi çözemediler! Yalan rüzgârı gibi senaryolar yazarak, başrolde oldukları bu konuyu da hükümete yıkmaya çalışmaktadırlar? Harmandalı patlamak üzeredir! 4 yıl boyunca dilimizde tüy bitti. Bergama ve Ödemiş’teki çöp tesisleri tam kapasiteyle çalışmamaktadır. Yıllar önce kendilerinin hazırlattıkları ve kamuoyundan sakladıkları raporlara göre, Harmandalı, 4 yıl önce kapatılmalıydı. Menderes Çöp Bertaraf Tesisi’nde takılıp kaldılar. Ama, başta çöpün alana ulaşımı dâhil, projedeki hiçbir eksiği tamamlamaya çabalamadılar. Burada, binlerce çöp kamyonunu koruma havzasındaki Tahtalı’dan geçireceksin. Çevreci olduğunu iddia eden Tunç Soyer, alternatif bir yol yapmak için bir girişimde bulundu mu? Bu zamana kadar yol ile ilgili ne planlama yaptınız. ‘Vermeden almak’, sorunlara ‘kör, sağır ve dilsiz’ olmak, hatta sırt dönmek; zurnanın zırt dediği yere gelindiğinde kendileri dışında suçlu aramak konusunda inanılmaz mahirler! Onlar sütten çıkmış ak kaşık… Biz suçlu, İzmir suçlu! Bir yerel idare; yükümlü olduğu her işi merkezi idareden bekleyecekse, kendisi ne yapacaktır. Yeşildere’de Expo için yapacakları 2 milyar TL’nin üzerindeki kamulaştırma mı önceliklidir? Yoksa çöp meselesi mi? Yüzlerce milyon harcanan konserler, reklamlar, PR çalışmaları mı önceliklidir; çöp meselesi mi? İzmir’de pis koku nedeniyle pencereler açılmıyor. Onlar, Çernobil benzetmesi yapıp ‘İzmir’i boşaltırsak bu sorun çözülür’ diyerek pişkin açıklamalar yapabiliyor! Kapattıkları çamur bertaraf tesisleri nedeniyle güya milyonlarca metreküp çamur, Çiğli’den Manisa’ya taşımak için milyonlarca lirayı sokağa döküyorlar. 4. Faz inşaatını neredeyse 10 yıldır başlatamayan CHP’li İzmir Büyükşehir Belediyesi mi suçludur? İzmirliler mi” diye konuştu. ACİZLİK DÖNEMİNİN SONUNA GELDİLER Soyer’in göreve gelmeden önce verdiği vaatlerin de yerine getirilmediğini söyleyen Saygılı, “Vaatlerinin en başında yer alan trafik sorununu çözemediler. Battı çıktılar yalancı bahara kaldı.  Dün, çalışanların da isyanıyla trafik tümden felç oldu. İzmirliler mağdur edildi ve mağdur edilmeye devam ediliyor. Bir belediye; çöpünü, suyunu, ulaşımını, alt yapısını düzenleyemiyorsa, en temel hizmetlerini veremiyorsa ne işe yarar, soruyoruz! Sinekler, İzmirlileri hastane kapılarına dayadı; tepki gösteren vatandaşlara ‘trol’ dediler; ‘ilaçlayamazdık çevre zarar görürdü’ dediler. Evlere sağlıklı içme suyu veremediler; isyan eden vatandaşa “Bir bardak suda fırtına koparıyor’ dediler. Düşünün; mağdur ettikleri kentsel dönüşüm mağdurlarına, ‘Devlete git!’ bile dediler. Opera binasını bitirememeleri, Buca-Otogar Tüneli’nde yol alamamalarının nedeni ne? Ellerini kollarını bağlayan yok! Allah rızası için bitirdikleri, başardıkları, en azından büsbütün tamamlayıp hayata geçirdikleri tek somut yatırım göstersinler! Altında kaldıkları her işte; sütten çıkmış ak kaşık edasıyla merkezi idareyi ve İzmirlileri suçlayarak, en kısa tabiriyle ‘acizlik’ içinde bir dönemin sonuna geldiler” ifadelerini kullandı. KİRLİ VE AKÇELİ İLİŞKİLERİN ÜSTÜNÜ ÖRTMEYE ÇALIŞIYORLAR Örnekköy kentsel dönüşüm projesine de değinen Saygılı, ‘gizli hesap’ göndermesi yaparak şunları söyledi; “Örnekköy’deki kooperatif modelleri baştan sakattı, nihayetinde ellerinde patladı. Ne hikmetse, demir ve beton hırsızlığını konuşan yok. Ne hikmetse; halkçılık, kooperatifçilik şemsiyesi altında deşifre olan kokuşmuşluklardan söz eden yok! ‘Minareyi çalan, kılıfını da hazırlar’ derler ama kamuoyuna söyleyebilecekleri tek kelime yok! Hükümeti eleştirmek için düzenledikleri basın toplantısında en önde oturan ve Örnekköy vakasının baş aktörü olan İl Başkanı’ndan bugüne kadar neden bir açıklama gelmedi, bunu da sormak isteriz. Vatandaşın canı pahasına, ballandıra ballandıra imza attıkları bu proje, hanelerindeki en vahim projelerinden biridir. Bugün aslında kendi sorumluluklarındaki kronik sorunlarla ilgili canhıraş bir biçimde top çevirmeye çalışmaları, Örnekköy’deki kirli ve akçeli ilişkilerinin üstünü örtmek içindir. ‘Şeffaflık ve hesap verebilir yönetim’, işlerinde değil, sadece kurdukları cümlelerin içindedir.” SAYGILI’DAN KALEM KALEM ‘KREDİ’ YANITI Soyer’in ‘merkezi iktidar kredi onayı vermiyor’ eleştirilerine de yanıt veren Saygılı, “Seferihisar’dan tecrübeli Tunç Soyer, yapmadan yıkıp satmak; borç dağları yaratmak gibi becerilerini İzmir’e de taşımıştır. Kısa metraj film, uzun metraja dönüşmüş; İzmir, ‘Soyer ve Arkadaşlarının Maceraları’ filmini seyrederken ağlamaktan helak olmuştur. Dertleri ne iş yapmaktır ne de destek almak! Yıllardır uzattığımız el, havadadır. Bugün ısıtıp ısıtıp basın toplantılarıyla gündeme getirdikleri her bir meselede yanlarındaydık. Üçyol- Buca Metro hattı için hazine garantisiz dış kredi kullanma izni süresini uzatılmasını talep ettiler. Cumhurbaşkanımız, tüm eksiklerine rağmen hızla onayladı. Sayın Soyer; bunun için 8 Mart 2021’de attığı bir twitle Cumhurbaşkanımıza bizzat teşekkür ederek, ‘Mayıs ayındaki ihalemiz için engelimiz kalmadı’ demişti. Sonuçta iş yok ama şikayet çok. Karşıyaka- Çiğli Tramvay Projesi’nde 26 adet elektrikli tramvay aracı alım ihalesini kazanan firma ihaleyi tek taraflı fes ederek işi bırakınca; İzmir Büyükşehir Belediyesi araçların alımı için dış borçlanma yetkisi istedi. Cumhurbaşkanımız bu isteği de onayladı. Soyer, sosyal medya üzerinden bu desteği müjdeli haber olarak duyurarak, ‘müteşekkirim’ dedi. 2022 yılı aralık ayı meclis toplantısından, 24 Ocak’ta, ulusal bir televizyonun canlı yayınından Ulaştırma Bakanımız Turan’a ve her uzattığı eli tutan Genel Başkan Yardımcımız Hamza Dağ’a isim vererek teşekkür etti. İşi bitirmek için 600 milyon liraya ihtiyaçları var. Kasalarında para yok! Firmayla davalık olmak üzereler. Yine iş yok şikayet çok. Çiğli Arıtma Tesisi’nin 4. Ünitesi için; kötü kokunun sebebi olan arıtma yetersizliğine bahane olarak ileri sürdükleri kaynak için İZSU’nun hazine garantisiz dış kredi kullanma yetkisi talebi de karşılandı. Bakanlık, Büyükşehir’in garantörlüğünde 415 milyon lira krediyi kullanma yetkisini onayladı. Yine Sayın Hamza Dağ, 4. Faz, 2. İkmal inşaatında kullanmayı planladıkları bu kredinin onayını bizzat kendisi açıkladı. Çiğli Atıksu Arıtma Tesisi 4. Fazda, 6 ayda 170 milyon lira daha fazlaya verdiler. İzmirlilerin parasını peşkeş çektiler” dedi. KENDİ DÜŞEN AĞLAMAZ! Meclis kararlarını işaret ederek ‘Engelleniyoruz’ söylemlerine tepki gösteren Saygılı, “‘Engelleniyoruz, cezalandırılıyoruz!’ söylemiyle tutturdukları algıyı diri tutmak işlerine geliyor. Çünkü ortaya bir üretim, ürün koyamıyorlar! Uzattığımız eli havada bırakmak işlerine geliyor. Soyer’e ilk göreve geldiğinde ‘Ankara yoluna birlikte düşeriz’ diyen biziz. Ortadan kaybolan, sesi soluğu çıkmayan kendisi! Şimdi son düzlüğe geldi. Ağlayan, feryat eden yine kendisi! Kendi düşen ağlamaz! İş, yatırım ve projelerinizi hayata geçiremiyorsanız mecliste çoğunluk değilsinizdir. Kaldı ki her kararı çoğunlukla aldıkları gibi AK Parti olarak yüzde 95’ine destek verdiğimiz belgeleriyle sabit! Ya işin gerektirdiği bütçeniz yoktur. Ama var.  Kentsel Dönüşüm yetkilerinin İZBETON’a devrini oybirliği ile geçirdik; elde var Örnekköy faciası! Elde var kapatılan Kentsel Dönüşüm Daire Başkanlığı, kendi kusurları ve tezgahları afişe olunca ceza kestikleri bürokratlar! İzmir depremi sonrasında bölgelerinin belirlenmesi konusunda hem bakanlık düzeyinde hem de mecliste AK Parti grubu olarak destek verdik. Buna rağmen 3 yıldır somut adım atmadılar! Planlar çıkmasına rağmen kendi içlerindeki bürokratik engelleri aşamadılar. Bürokratları artık imza atmaktan korkar hale geldi” ifadelerini kullandı. SOYER İÇİN YOLUN SONU GÖRÜNMÜŞTÜR Soyer’in İzmir’i yönetemediğinin altını çizen Saygılı, “Vaatlerinin yüzde 97’sini hayata geçiremeyen Tunç Soyer, Aziz Bey döneminden devraldığı işleri bile eline yüzüne bulaştırdı. 22 bin personelle devraldığı belediyeyi, siyasi rüşvetlerle, şirinliğini artırmak için, İzmir halkı yerine devşirmeleri istihdam ederek 33 bin personele çıkaran Soyer, milyonları konserlere harcayıp kasasında beş kuruş bırakmayan; kapı kapı borç arayan Tunç Soyer. Çalışanının hak edişini ödeyemeyen Tunç Soyer için yolun sonu görünmüştür! Balık bile kavağa çıkar ama bu zihniyetin İzmir’i yönetmesi mümkün değildir. Acı gerçeklerini perdelemek için başvurduğu ‘öyleyse çamur at’ siyaseti, yazmalara doyamadığı mektuplar da işe yaramayacaktır. Partililerinin dahi ‘en başarısız belediye başkanı’ olarak ilan ettiği İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Soyer’i suç bastırmak yerine, suç atmak yerine; özeleştiri yapmaya davet ediyoruz. AK Parti olarak gerek merkezi idare gerekse yerelde üzerimize düşeni yapmaya devam edeceğiz. Doğruları söylemeye de devam edeceğiz” diye konuştu. ASLANOĞLU TOPU TACA ATTI CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu ile karşılıklı yapılan ‘sahada buluşma’ çağrısına ilişkin sorulan soruya da yanıt veren Saygılı, “Kendisinin teklifi olmuştu. Ama biz bunu en doğru şekilde problem nerede varsa orada buluşalım demiştik. İzmir’in sorununu sahada tek tek dolaşalım dedik. Ama topu taca attılar. Biz hala ondan ses çıkmadı” ifadelerini kullandı. BİZ İZMİR’DE İKTİDAR OLDUĞUMUZDA… Soyer’in hizmet süresi içindeki performansının yerel seçimlerde AK Parti’nin oyunu artırıp artırmayacağına değinen Saygılı, “Hedefimiz Büyükşehir Belediyesi’ni kazanmak. Bunun yanında güçlü ilçe belediye başkanlıklarının da sayısını da artırmak. İzmir’imizi Ak Belediyecilikle tanıştırmak. Biz bunu yaptığımızda ve kazandığımız durumda İzmirli de AK belediyecilikle tanışacak. Biz kazandığımızda sözlerin yüzde 97’sinin yapılmadığı değil, verilen sözlerin yüzde 100’ünün gerçekleştirildiği bir zihniyet göreceksiniz. 30 ilçenin esasini almak üzere çalıyoruz. Çok ciddi bir saha çalışması içerisindeyiz” ifadelerini kullandı. SOYER AYAĞINI YORGANINA GÖRE UZATIRSA… Büyükşehir’de art arda yaşanan işçi eylemlerinde Büyükşehir tarafından sunulan ‘enflasyon’ gerekçesinin ‘bahane’ olduğunu savunan Saygılı, şunları söyledi; “Siz Büyükşehir olarak sürekli sorunları halının altına süpürürseniz ve görmek istemezseniz… Müflis bir mantıkla son dakikaya bırakılan kurgularla hiçbir yol alamadıklarını hepimiz gördük. Bütün dünyadaki ekonomik krizin… İngiltere’de enflasyonun yüzde 13, Almanya’da yüzde 17’lere çıktığı bir dünyada yaşadıklarını sorunu enflasyona bağlamaları komiktir. Burada bir hesap kitap hatası vardır. Tunç Soyer’in ayağını organına göre uzatması durumunda sorunların çözüleceği kanaatindeyiz.” MEZARLIKLARLA İLGİLİ YALAN SÖYLÜYORLAR Soyer’in mezarlık için yer tahsisi sözlerine de yanıt veren Saygılı, “Mezarlıklarla ilgili yalan söylüyorlar. Görece’de 20 bin metrekare, Kuşçular’da 22 bin metrekare, Çaybaşı’nda 22 bin metrekare, Menemen Ulucak’ta 23 bin metre kare verdiğimiz alan var. Bunlar hiç söylenmiyor. Bir de bizim İzBB başkanlığı tarafından izin için görüşülen ve olumlu değerlendirilen ve tahsis edilmesine olumlu cevap verilen yerler var. Kemalpaşa Damlacık’ta 17 bin metrekare, Foça Yeniköy’de 8 bin metrekare, Menemen’de 126 bin 700 metrekare, Gaziemir Atıfbey’de 452 bin metrekare, Menderes Bağlararası’nda 2 milyon 39 bin 135 metrekare, Torbalı Ahmetli’de 19 bin metrekare, Kınık Bağlar’da 16 bin metrekare, Buca Belenbaşı’nda 16 bin metrekare, Bornova Yakar’da 430 bin metrekare, Menderes Yeniköy’de 105 bin metrekare ile toplamda 3 milyon 230 bin metrekare olumlu görüş verilen alan var. Bakanlığımız tarafından olumlu rapor verilmiştir ama cevap yok. Ondan sonra da sızlanıyorsunuz. Bizim yaşayanlara saygımız olduğu için ceddimize, atamızda ve ölümüze de saygımız vardır. Yapılan açıklamalar hatalı ve yanlıdır” ifadelerini kullandı. TUNÇ SOYER’E ULAŞAMIYORUZ Kİ! Kentin sorunları için her zaman işbirliğine hazır olduklarını ancak Başkan Soyer’e ulaşamadıkları noktasında tepki gösteren Saygılı, “Bu şehir bizim şehrimiz. Bu şehir herhangi bir parti ya da ideolojinin şehri değil. Biz AK Parti olarak bu kentin sorunlarının çözülmesinde taşın altına elimizi değil, gövdemizi koyarız. Ben kendisini arayıp söyledim. Sadece mektup yazmakla değil… Ne sorun varsa gündemi belirleyelim. Gerekli bakanlıklardan randevu alıp bizzat Tunç Soyer Bey’le gideriz şehrin sorunlarına çözmek için çalışırız. Ama biz kendisiyle irtibat bile kuramıyoruz ki neyin sorununu çözeceğiz” dedi.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.