TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#İzmir’in başkanları

İzmir’in başkanları haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, İzmir’in başkanları haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

İzmir’in başkanları masa başında: Seçim için önerileri… Haber

İzmir’in başkanları masa başında: Seçim için önerileri…

TENZİLE AŞÇI 14 Mayıs Cumhurbaşkanlığı ve 28. Dönem Milletvekilliği seçimlerinde cumhurbaşkanlığı seçiminin ikinci tura kalmasının ardından partiler zaman kaybetmeden 2. tur çalışmalarına başladı. İzmir’de CHP’nin sürdürdüğü çalışmalar kapsamında İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, CHP’li önceki dönem belediye başkanları Burhan Özfatura, Aziz Kocaoğu, mevcut ve eski ilçe belediye başkanlarıyla seçim çalışmalarına yönelik koordinasyon toplantısı gerçekleştirdi. Toplantıya CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu ve ilçe belediye başkanları da katıldı. Toplantıda, Özfatura ve Kocaoğlu başta olmak üzere başkanlar, hem 14 Mayıs özeleştirisi yaptı hem de 28 Mayıs’a kadar geçecek sürede, daha önce ‘eksik’ olan ve yapılabilecek çalışmalara ilişkin önerilerde bulundular. Toplantıda konuşan Soyer, iktidar değişimine giden yolun İzmir’deki oydan geçeceğinin altını çizerek en az yüzde 75 oy çağrısı yaptı. SOYER: BELKİ BİR UMUT KIRIKLIĞI OLDU AMA… Seçimde yaşanan hayal kırıklığının yerini umuda bıraktığını ifade ederek açılış konuşmasını yapan Soyer, “1 hafta sonra Türkiye tarihinin belki de en önemli seçimlerinden birini yaşayacağız. Bu seçim 14 Mayıs’ta aslında seçim isteyenlerin 50,5 olduğu, devam etsin diyenlerin 49,5 olduğu bir seçim. Aşağı yukarı 0’dan başlayan bir seçim diyebiliriz. Aslında bu karanlıkla aydınlığın, demokrasiyle otokrasinin arasında yapılacak bir seçim. 100 yıl önce bağımsızlık diyen atalarımızın izinden 100 yıl sonra bu topraklara demokrasiyi getirmenin mücadelesini veriyoruz. Belki de ilk defa tarihimizde buna bu kadar yakınız. 14 Mayıs’ta ilk gün belki bir umut kırıklığı, hayal kırıklığı yaşanmış olabilir ama sokakta her gün umudun büyüdüğüne şahitlik ediyoruz. Sizler çok değerli bilgi ve tecrübelere sahipsiniz. Bu toplantının amacı önümüzdeki 8 günde gözden kaçan, yapılması gerektiğini düşündüğünüz şeyleri konuşmak” dedi. ASLANOĞLU: TÜRKİYE’DEKİ DEĞİŞİME YETMEDİ CHP İzmir İl Başkanı Aslanoğlu ise özeleştiri yaparak “Geçmiş dönemde görev yapsa da bu dönemde bu seçimin önemini bilen herkes gibi belediye başkanlarımız da sahadaydı. Kimileriyle bir arada olduk kimilerinin çalışmasını duyduk. Çok mutlu olduk. Bu çalışmalar faydalı da oldu ama nihayete vardırması Türkiye bazındaki değişim noktasında yeterli olmadı. Yüzde 68 oranında bir değişim talebini yakaladık ama bu tüm Türkiye’de yakalamak istediğimiz 50+1 değişim talebini getirmeye yetmedi. Şimdi seçim yeni baştan başlıyor. Yapmamız gerekenler açık. Bugün de önerilerinizi almak için bir araya geldik” diye konuştu. SOYER: İZMİR SAYESİNDE İKİNCİ TURA GİDİYORUZ Aslanoğlu’na kısa bir cevap veren Soyer, ‘İzmir farkına’ dikkat çekerek “Değerli başkanımın İzmir yüzde 68 değişim dedi ama Türkiye’ye yetmedi dedi değerli başkanım ama buna katılmıyorum. İzmir’in aldığı o fazladan oylar olmasaydı ikinci tur olmazdı. İzmir olduğu için ikinci tura gidiyoruz” ifadelerini kullandı. ÖZFATURA: TÜRKİYE TARİHİNİN EN SEVİYESİZ SEÇİMİ 1994-1999 yılları arasında İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı olarak görev yapan Burhan Özfatura, din ve milliyetçilik üzerinden iktidara yüklendi ve “Belki ilk turda moral bozukluğu yaşadık. Benim yaşam 80 ve söyleyebiliriz ki bu seçim Türkiye tarihinin en seviyesiz ve iğrenç seçimidir. Bir tarafta fütursuzca devletin kaynakları bu seçimde iktidar lehine sarf edilmiştir. İktidar mensupları ortaya hiçbir proje sürmemişleridir sadece hakaret iftira ve küfür. Bu kadar ağzı bozuk… Konak-Çiğli hattı kanalı daha temiz. Her türlü manipülasyonun yapıldığı bir seçim oldu. Yine ahlaka ve hukuka aykırı olarak bakanlar, devletin imkanlarını kullandılar. TOGG’un reklamını yaptılar. TOGG onların değil milletin malı. Ayrıca dini istismar ettiler. Çok net söylüyorum. AK Parti dindar bir parti değildir. AK Parti İslam’a en yüksek zararı vermiş bir partidir. Dinimizi dejenere etmiştir. Bugünkü din, AK Parti’nin söyledikleri Kur-an’ı Kerim ve peygamberimizin söyledikleriyle farklı şeylerdir. Öncelikle temel iki prensip istismar edilmiştir. Bizim dinimizde şirk en büyük günahtır. Bunlar liderlerini peygamberimizle mukayese şirkine bulaşmışlardır. Ayrıca, üstünüzde kul hakkı varsa cennete giremezsin. Hiçbir zaman yolsuzluklar bu kadar aleni ve pervasızca yapılmamıştır. Ayrıca Devlet Bahçeli ne Andımızın kaldırılmasına, ne Türklüğün ayaklar altına alınmasına ne Süleyman Şah Türbesi’nin kaçırılmasına hiçbir ses çıkarmamıştır. İşin kaymaklısı… HÜDA-PAR’la işbirliğine evet demiştir. Biz milletimiz bunu anlatamadık herhalde. Milletimiz dinin ne olduğunun farkında değil. Biz okumuyoruz ama bedava yoldan cennete gitmenin yolunu arıyoruz. İşin temelinde millete gerçekleri anlatabilmek, onların yanlış bilgilerini düzeltebilmek ve iktidar partilerinin dincilik ve milliyetçilikle alakası olmadığını belirtmek zorundayız” dedi. “BEYİN YIKAMA KAMPANYASI SÜRDÜRÜLDÜ” TOGG ve TCG Anadolu’nun ‘lanse edildiği gibi yerli olmadığını’ belirten Özfatura, “Bazı şeyleri o kadar pervasızca harcadırlar ki… Eğer ayın 28’inde iktidar devam ederse Türkiye Cumhuriyeti iflas edecek. 2 ayda cumhurbaşkanının koruma giderleri 238 milyon lira. Bu masraf, Türkiye’de uyuşturucuyla mücadeleye harcanan paranın iki katı. İlk 4 ayda bütçe 417 milyar lira açık verdi. Milliyetçiyiz diyorsunuz ama yaptığınız icraatlar milli değil. Gemiyi gezdiriyorsunuz. Ama bunu İspanyollarla beraber kendi yandaşlarına verdiler. Yani bu gemi, motorundan tutun aksaklıklarına kadar İspanyol gemisinin aynısıdır. Yani daha ucuza mal olabilecekken 1 Milyar avroya mal olmuştur. TOGG… TOGG’un her bir parçasında ayrı bir ülkenin bayrağı var. Yani besleme medyanın da sayesinde bir yalan ve beyin yıkama kampanyası sürdürüldü. Savunma sanayi hepimiz için çok önemlidir. Ama titizlikle, kaliteyle ve maliyetle ilgili problemler olmamalıdır” ifadelerini kullandı. “GERÇEKLEŞERİ ANLATMAKTA PROBLEMİMİZ VAR” Kılıçdaroğlu’nun potansiyel olarak yüksek oya sahip olduğunu belirten Özfatura, bazı bölgelerde CHP’nin kendini yeterince iyi anlatamadığını belirterek “Bize pes etmek yok. İnsanları mutlaka sandığa götürmemiz lazım. Bu arada aklı başında olan insanlara da gerçekleri anlatmamız lazım. Kullanılmayan, iptal edilen ve Sinan Oğan’a verilen 12 milyon oy var. Kemal Bey’in başarılı olmaması için hiçbir neden yok. Ben hiçbir partiye üye değilim. Ama neden çalışıyorum? Ben Kılıçdaroğlu’yla çok eskiden beri çalıştım. Rahmetli Özal’ın da çok sevdiği ve sabahlara kadar çalıştığı kişiydi Yanı şeyi Demirel ve Tansu Çiller de gösterdi. Onun başarısını takdir ederek görevden almadılar ve kendi istediğiyle emekli oldu. O nedenle Kemal Bey’in Türkiye için şans olduğunu ve ülke için çok şey yapacağına inanıyorum. Özellikle orta Anadolu bölgesinde gerçekleri anlatmakta problemlerimiz var. Kısa süre de olsa yoğun bir tempoyla, sandıklara da sahip çıkarak çok şeyin değişeceğini düşünüyorum. Allah bu ülkeye acısın” diye konuştu. KOCAOĞLU: ŞANS KILIÇDAROĞLU LEHİNEDİR 20004-2019 yıllarında İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı olarak görev yapan Aziz Kocaoğlu ise olumlu 28 Mayıs için olumlu bir tablo çizerek “14 Mayıs seçimlerinde herkes elinden geleni yaptı. Her seçimde eksik bulunur, bunlar işin teferruatıdır. Ama herkes özverili bir şekilde çalıştı. Bu seçim şunu gösterdi: Recep Tayyip Erdoğan’ın 50,1’i alamayacağını gösterdi. Biz hep olumsuz yönünden bakıyoruz. Olumlu yönünden baktığımızda… Her türlü şeye rağmen onlar 50,1’i alamadılar. 14 Mayıs’ta 50,1’i alamayanın 28 Mayıs’ta bunu alması çok daha zayıftır. Burada şans, potansiyel Sayın Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu lehinedir. Ben buna canı gönülden inanıyorum” dedi. KOCAOPLU’NDAN ‘ADAM ADAMA’ ÖNERİSİ Saha çalışmaları noktasında ‘adam adama’ çalışma önerisinde bulunarak şunları söyledi; “Sahadaki duruma geldiğimizde… Yaklaşık 1 ay kadar önce belediye başkanımız olmayan ilçelere gittim. Orada da CHP’ye en az oy veren yerlere giderek çalışma yaptım. Olumsuzu görüp en kötüde çalışmak istedim. Hiç nahoş bir şeyle karşılaşmadım. Tam tersi çok büyük teveccüh gösterdiler. Ben o köylere belediye başkanı olarak gittiğimde bugünden daha iyi karşılanmadım. Eskisinden daha iyi karşılandım. Bunu da Sayın Kılıçdaroğlu’na olan teveccühe yorumladım. Sahada durum bu.  Hepimizin bir cep telefonu var ve orada rehber var. Bence herkes o telefonda nazı geçecek, tescilli partiliyi bir kenara bırakarak ortada bildiği tanıdıklarını arayarak ya da giderek bir tarama yapması gerekir. Çünkü zaman çok sınırlı. Bir de ilçe teşkilatlarımızda sandık sonuçları CHP’nin birinci çıktığı sandıklardaki gelmeyenlerin üzerine yoğunlaşmakta büyük fayda var. Yüzde 60 oy almışız diyelim. İstatistik olarak orada gelmeyen 3 kişiden 1’i bize oy verecektir. Kılıçdaroğlu’na en çok oy çıkan andıklarda bu çalışmayı yapmak birinci önceliğimiz olmalı. Bir de kanaat önderleri… Ben giderim bir hemşerimizden oyunu isterim ama beni dikkate almayabilir. Adamın adamını bulacaksın. Nazını geçireceği adamı bulup adam adama çalışmak gerekiyor. Her sokağın herkesten fazla sözü geçen, kaderde tasada önde olan kanaat önderleri. Onların üzerinde çalışmak gerekiyor. Mevcut belediye başkanlarımızın da bu söylediğim konuya maksimum ağırlık vermesi gerekiyor. Pazarda gezilebilir, köylerde gezilebilir. Sahayı bırakmamak gerekir. Sahada olduğunu gösterecek kadar ağırlık vererek ama esas olarak belediye başkanlarımızın adam adama çalışmaları sürdürmesi gerekmektedir.” “TEK ADAM REJİMİNDEN ÇEKTİĞİMİZİ BİLİYORUZ” Güçlendirilmiş Parlamenter Sisteme ilişkin çekincelerin de giderilmesi gerektiğinin altını çizen Kocaoğlu, “14 Mayıs’a göre 28 Mayıs’ta ipi göğüslemeye daha yakınız. Karşı taraf istikrar bozulmasın propagandasına dayanacaktır. Tek adam rejimi yani başkanlık rejiminden ne çektiğimiz, ekonominin ne çektiğini hepimiz biliyoruz. Aslıda bu sistemin yapmadığı otokontrolü yapılacağını, parlamentoda bir sorun çıkmayacağını, kimsenin ayağına basmayacağını, ülkenin acil sorunları parlamentoya geldiğinde çok kısa bir sürede nihayete oluşacağının anlatılması gerekiyor. Yani iki başlılık olmayacağı, aksine bir potansiyel yaratacağının altını çizmek istiyorum. 28 Mayıs’ta kazanmaya 14 Mayıs’tan daha çok olduğunu anlatmamız gerekiyor. İnanıyorum, başaracağız” ifadelerini kullandı. AYDIN: 2 MİLYON CİVARI OY ARTIRMAMIZ MÜMKÜN Karşıyaka Belediye Başkanı Cemil Tugay’a vekaleten toplantıya katılan İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi CHP Grup Başkanvekili Murat Aydın, “2018 seçimlerinde 50 milyon 68 bin geçerli oy var. Erdoğan bu oylardan 26 milyon 325 binini almıştı. Bugün geçerli oy sayısı 54 milyon olmasına rağmen 2018’deki oy sayısını alamadı. Biz yüzdeleri konuşuyoruz ama onların bir önemi yoktur. Oranlar değil sayılar üzerinden hareket etmemiz gerekir. Öncelikle bizi herkesi sandığa getirmemiz lazım. Erdoğan’a oy veren bir kesim de ne de olsa kazandık diye sandığa gelmeyecektir. Bunun yanında Muharrem İnce ve Sinan Oğan’a tepkisel olarak verilen oylar ile geçersiz oylar… İzmir’de geçersiz oyların 3’te 1'i tepkisel geçersiz oylardır. Birden fazla adaya mühür basılmıştı. Ayrıca sandığa gitmeyen seçmenler… Bu şekilde nereden baksanız 2 milyon civarında oy artırmak mümkündür. Bizim yapmamız gereken şey değiştirmeye en yakın olduğumuz yere odaklanmak. Başarılı olduğumuz yerlerde değişimi sağlamalıyız. Bu aşamada diğer konuda yapabileceğimiz bir şey yok çünkü. Sandık veri girişleri… Hatalı olanlar vardı. Lehimize ve aleyhimize. İtirazlar yapıldı, düzeltmeler oldu. Ama şunu çok net söylüyorum bizim dikkatsizliğimizle gitmiş ya da çaldırılmış hiçbir oy yok” dedi. PEKTAŞ’TAN AFİŞ ELEŞTİRİSİ Toplantıda söz alan Konak Belediyesi eski Başkanı Sema Pektaş, CHP İzmir İl Başkanlığı tarafından yapılan afişlerdeki yazıları eleştirirken afiş yazısı önerisi sunarak şunları söyledi; “Yollarda ‘Teşekkürler İzmir’ yazan afişler var. Henüz teşekkür edecek bir şey yok. Yüzde 68,7 için teşekkür ediliyor. Daha seçim bitmedi. İnsanlar teşekkür ettiğinizde bu kadar yeter sandığa gitmeme gerek yok diye düşünebilir. İzmir’in en azından yüzde 75 oy çıkarması gerekiyor. O nedenle afişlere hedef yüzde 75 gibi ifadeler yazılabilir.” SOYER: İŞ BİZE DÜŞÜYOR Son olarak konuşan Başkan Soyer, iktidar değişimindeki yolun İzmir’den geçtiğini ifade etti ve “Herkes burada konuşanlardan tek tek payına düşeni almıştır. Şunu bilmenizi isterim. Sinan Oğan’ın İzmir’de aldığı 4,76 oyun, 3,45’i AK Parti’den gitmiş. 1.31’i CHP’den gitmiş. Sinan Oğan’ın aldığı oyun 4’te 3’ü AKP seçmeninin Tayyip Bey’den vazgeçip Sinan Bey’e oy verimsiyle sonuçlanmış. Bu nedenle bu, üzerinde durmamız gereken bir mesele. Tersi de olabilir ama üzerinde durmalıyız. Ayrıca tepkisel olarak oy vermeyen seçmeni de sandığa götürmemiz çok önemli. Yüzde 68 iyi bir rakam. Bizi ikinci tura götüren İzmir’dir. Ama şunu unutmayın İzmir’deki artışla bu hikaye değişecek. İş bize düşüyor. Eğer İzmir yüzde 75’lere çıkarsa bizim alma şansımız var” dedi.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.