TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#izmir fay hattı

izmir fay hattı haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, izmir fay hattı haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

485 tane fayın 13’ü İzmir’de Haber

485 tane fayın 13’ü İzmir’de

YUSUF ÇAĞIRTEKİN Jeoloji Mühendisleri Odası İzmir Şubesi Başkanı Koray Çetin Önalan, Sultan Gümüş Kaya İle Birinci Sayfa programına konuk oldu. Kahramanmaraş merkezli yıkıcı depremlerin ardından İzmir’e ilişkin endişelerini de dile getiren Başkan Önalan, çözüm önerisi olarak güvenli alanlarda yapılaşma, uydu kentler ve dönüşümü sundu. TIPKI KAHRAMANMARAŞ’TAKİ GİBİ… İzmir’in mevcut durumunu yorumlayan ve 30 Ekim 2020 yılındaki depremin ardından yaklaşan riske karşı uyarıda bulunan Önalan, “Ülkemiz genelinde deprem üretme potansiyeli olan 485 tane fay var. Bunlar diri faylar. Her an deprem üretme potansiyeline sahip. Biriken enerji ve deprem periyotlarına baktığımızda fayların 13 tanesi İzmir civarında. 2005 yılında MTA’nın yaptığı çalışmaya göre belirlenmişti. Tespit edilen bu fay hatlarının belirlenmesi için halen güncel çalışmalar sürüyor. Bunların bazıları süresini doldurmuş ve aktif olmayan faylar. Her an kırılma ihtimali bulunan kaç fay var, bunlar yapılan çalışmalar sonucu ortaya çıkacak. İzmir’de şu anda en riskli fay, her an büyük bir deprem beklenebilecek Tuzla fayı. Bu fay süresini doldurdu, neredeyse 2 bin yıldır kırılmadı, büyük bir enerji birikimi var. Tıpkı Kahramanmaraş’taki gibi bir deprem üretebilir” dedi. Çözüm önerisi olarak güvenli alanlarda yapılaşma, uydu kentler ve dönüşümü sunan Önalan, “2020’de meydana gelen deprem, İzmir için önemli bir uyarıydı. Denizde meydana gelen bir deprem böyle bir hasar yarattıysa, merkezde oluşacak bir depremde halimiz beter olur” ifadelerini kullandı. İKİ AY SONRA UNUTULACAKTIR Kahramanmaraş merkezli yıkıcı depreme değinen Önalan, “Gerekli tedbirleri alsaydık, olmazdı. Bilim insanları dinlenseydi, olmazdı. Kent alanlarını planlamaya çalışsaydık, fay hatlarının üzerine bina yapmaya çalışmasaydık, öncelikli yerleşim alanlarını belirleyip kentleri o öncelikli yerleşim alanlarına taşısaydık, sulak alanları ve ovaları imara açmasaydık, o alanlarda imarın önünü kesseydik bunlar bizim başımıza gelmezdi… Tüm bunlara rağmen bir önceki depremden ders almadığımız gibi bu depremden de ders alacağımızı sanmıyorum. İki ay sonra bütün bunlar unutulacaktır, Türkiye ta ki yeni bir depreme uyanana kadar… Umarım ki yanılırım, umarım ki ülkemizdeki paradigmalar değişir. Umarım ki meslek odalarının söyledikleri dikkate alınır. Umarım ki meslek odaları yine düşman edilmez. Umarım yapı denetimi sistemi artık yeniden elden geçirilir. Umarım yapı denetim sisteminin içerisinde jeoloji mühendisleri, jeofizik mühendisleri, yer bilimciler de yer alır. Umarım Meclis’ten Fay Yasası çıkar ve fayın üzerinde bulunan 24 kentimizdeki yine fayın üzerinde bulunan binalar bir şekilde başka alanlarla taşınır veyahut da o alanlar boş ise imara açılmaz” dedi.

Uzmanlar İzmir'de deprem riski yüksek olan ilçeleri ve fay hattının geçtiği bölgeleri açıkladı Haber

Uzmanlar İzmir'de deprem riski yüksek olan ilçeleri ve fay hattının geçtiği bölgeleri açıkladı

Jeoloji Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Alim Murathan, 2020 yılında İzmir için kritik bir uyarısında bulunmuştu. İzmir'de 7,0 büyüklüğünde deprem üretebilecek 13 fay hattının olduğunu ifade eden Murathan, "daha önce yaşanan İstanbul depreminin ardından önemli açıklamalarda bulunarak, İstanbul’da bir fay hattı varken, İzmir’de 13 ayrı fay hattının olduğuna dikkat çekmişti. Murathan, kıyı bölgelerinin risk altında olduğunu, söz konusu 13 fayın önemli bir kısmının kent yerleşiminden geçtiğini vurguladı.İstanbul depremi kadar İzmir’in de konuşulması gerektiğini dile getiren Murathan, "İstanbul’da deprem üretme potansiyeli olan tek bir fay hattı var. Kuzey Anadolu Fay Hattı bunun İstanbul segmenti. İzmir’de 7,0 büyüklüğünde deprem üretebilecek 13 fay hattı var. Bunlar güncel, aktif, diri fay dediğimiz deprem üreten faylar. İzmir aslında tektonik bir kent yani bir fay kenti. İzmir’de 13 fayın önemli bir kesimi kent yerleşiminin içinden geçiyor” dedi. "Alüvyon zemin üzerine kurulan tüm ilçeler risk altında" Şu anda İzmir’in kıyıyla bağlantılı güncel alüvyonlar üzerinde kurulan hemen hemen bütün ilçelerinin risk altında olduğunu söyleyen Murathan “Özellikle bu ilçelerimiz; Karşıyaka, Çiğli, Bayraklı ve aynı şekilde Menemen. Denizle bağlantılı olan ve gevşek zeminler diye tanımladığımız, bizim alüvyon zeminler üzerinde kurulu olan kentler daha risk altında. Daha sağlam kaya üzerine kurulu olan kentler, yerleşim yerleri, daha az risk taşıyor. Bu risk haritalarının oluşturulması talep edilmiş ve bunların ivedi olarak çıkartılması ve yapı inşaat sistemi ile haritalar üzerinde kurgulanması tasarlanmış. Temel riskler, alt yapı riskleri tanımlanmış, enerji hatları, trafo merkezleri ile doğal gaz hatlarının özellikle aktif fay hatlarının geçtiği yerlerdeki kesişme noktalarında özel güçlendirme projelerinin yapılması talep edilmiş. Murathan, "İzmir deprem master raporunun yani 99’da hazırlanan raporun, şu anda revize edilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Günün koşullarına uyarlanması gerektiğini ve bu raporun üzerine bir afet planlaması yapılması gerektiğini düşünüyoruz" diye konuştu. "İzmir'deki yerli kaynak kullanılarak yapılan en büyük inceleme olacak"  Afet İşleri Genel Müdürlüğü Deprem Araştırma Dairesi ile Dokuz Eylül Üniversitesi Deprem Araştırma ve Uygulama Merkezi'nin (DAUM) Müdürü Prof. Dr. Zafer Akçığ, İzmir Metropolü ile  Aliağa ve Menemen'de 16 noktaya deprem kayıt istasyonu kurulduğunu belirtti.Projenin 4 milyon TL'ye mal olacağını ifade eden Zafer Akçığ, 4'ten büyük depremleri tespit etmeye başladıklarını, elde edilecek sonuçların 3 yıl sonra rapor halinde resmi kurumlara verileceğini vurguladı. Araştırma alanındaki depremleri kayıt altına almakla kalmadıklarını söyleyen Akçığ, suni depremler de yarattıklarını ve inceleme yaptıklarını ifade etti. Dünyada deprem açısından en riskli 20 yer arasında İstanbul ve İzmir'in yer aldığını bildiren Akçığ, "İstanbul'da dış kaynaklı deprem incelemesi yapılıyor ama İzmir'deki yerli kaynak kullanılarak yapılan en büyük inceleme olacak" diye konuştu. (Haber merkezi)

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.