#hayal

hayal haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, hayal haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Dans okulu hayali kuruyordu, ölümcül hastalığa yakalandı Haber

Dans okulu hayali kuruyordu, ölümcül hastalığa yakalandı

Antalya’da 22 yaşında dans okulu açmaya hazırlanırken ölümcül bir hastalığa yakalanan Halil Özçelik, 10 yıldır gözlerini kırpmadan yatağa mahkum şekilde yaşam savaşı veriyor. Göz kapaklarını oynatamadığı için gözleri kan çanağına dönen gencin gözlerini, annesi yara bandıyla kapatıyor. Oğlunun 6 yıldır da konuşamadığını ifade eden anne Gülsüm Özçelik, "En son sözü ‘Anne hiçbir şey istemiyorum, tamam mı?' oldu. Pes etti Halil" dedi.  Antalya’da yaşayan İbrahim-Gülsüm Özçelik çiftinin 3 çocuğundan en büyüğü Halil Özçelik (32), 2012 yılında İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Konservatuar Bölümü 2. sınıf öğrencisiyken, sağ gözünde görme bozukluğu yaşamaya başladı. İlk olarak Behçet hastalığı teşhisi konulan Özçelik, denge ve konuşma bozukluğu yaşadıktan sonra okulu bırakıp Antalya’daki ailesinin yanına döndü. Burada hastalığı daha da ağırlaşan Özçelik’e SSPE (Subakut Sklerozan Panensefalit) teşhisi konuldu. Bir süre sonra iki gözünde görme kabiliyetini kaybeden Özçelik, ardından konuşma, yemek yeme ve hareket fonksiyonlarını da tamamen kaybetti. Özçelik ailesi, hastalığın tıbben kesin tedavisi bulunmadığını öğrenince ise adeta yıkıldı. Yüzde yüz engeli bulunan genç Halil, dans okulu açmayı planladığı hayatını artık görmeyen gözleri hiç kapanmadan yatakta ölümle savaşarak geçiriyor. “Pes etti, son sözü ‘Hiçbir şey istemiyorum anne’ oldu” Durumu stabil olan oğlunun gözlerini bantla kapatmaya devam ettiğini belirten anne Gülsüm Özçelik, “Gözlerini bantla kapatıyorum çünkü dinlenmesi gerekiyor. 2017 yılına kadar konuşabiliyordu ama o zamandan bu yana konuşması. Pes etti Halil. En son sözü ‘Anne hiçbir şey istemiyorum, tamam mı?’ oldu. O pes etti ama ben etmedim. Sadece anne diyebiliyor şu an, o da ihtiyacı olduğunu belli etmek için. İnşallah bir gün düzelecek” ifadelerini kullandı.  “Ev arıyoruz” Anne Gülsüm Özçelik, şu anda ev konusunda sıkıntı yaşadıklarını ve Antalya'da kiralık ev bulmakta zorlandıklarını dile getirerek, “Kiramızı yükseltmeyi ev sahibimize teklif ettik ama bizim çocuklarımıza lazım dediler. Ev konusunda da Antalya’da fiyatlar çok yüksek. Ev bulmakta zorlanıyorum, kiralık ev yok diyebilirim. 8-10 bin lira arası ya da daha düşük olursa çok iyi olacak. En az 3+1 olması gerekiyor, çünkü Halil’in ayrı bir oda gerekiyor. 2 çocuğum daha var. İş yerimize yakın bir semtte olması bizim için uygun olacaktır” dedi. BU HABER DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR - Antalya'da elektrik kesintisi - 4 Ekim 2023 Çarşamba

Hayaliydi gerçek oldu Haber

Hayaliydi gerçek oldu

Yaşar Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Elektrik-Elektronik Mühendisliği’ni 2022 yılında bölüm birincisi olarak bitiren Ayça Akçapınar, Bilgisayar Mühendisliği Bölümü’nde de çift anadal yaptı. Hayali yurt dışında çalışmak olan Akçapınar, mezun olduktan hemen sonra dünyaca ünlü telekomünikasyon firması Ericsson’dan kabul aldı. İsveçli Ericsson firmasının Hollanda’daki fabrikasında '5G çekirdek mühendisi' olarak göreve başlayan Akçapınar, “Okulumuzun değerli hocaları ve onların bana kattıkları sayesinde başardım. Ericsson bu sektörde dünya liderlerinden biri ve burada çalışmak benim için gurur verici” dedi. Hollanda'daki mobil operatörlere destek Üniversite eğitiminde de telekomünikasyon üzerine çalışmalar yaptığını anlatan Akçapınar, “Üniversite hayatım boyunca okulumun değerli hocalarıyla çalışma fırsatım oldu ve IEEE-Akıllı Sistemlerde Yenilikler ve Uygulamaları Konferansı’nda (ASYU) yayınlanmış iki makalem var. Takım arkadaşlarımla ve üniversitemin Elektrik-Elektronik Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Volkan Rodoplu hocamla çalıştığımız makaleler telekomünikasyon alanıyla ilgiliydi. Ericsson’da dahil olduğum takımda '5G çekirdek mühendisi' pozisyonunda çalışıyorum. Hollanda’daki mobil operatörlere destek veriyoruz. 5G teknolojisinin çekirdek tarafında gerçekleşen problemlerle ilgilenip müşterilere destek vereceğim” şeklinde konuştu. Bilime katkı verecekler Öte yandan Yaşar Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Elektrik Elektronik Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Mustafa Seçmen, “Bölümümüzde; bilimsel ve çok boyutlu düşünebilen, insanlığa ve topluma bilimsel ve teknolojik yönlerden katkı sağlayabilecek mühendislere yönelik bir eğitim sunmayı hedefliyoruz. Özellikle son sınıftaki mezuniyet tasarım projelerimiz ile Ayça gibi daha lisans eğitimlerinde özgün akademik araştırmalar yaparak bilime ve mühendisliğe katkı veren ve ülkemizde ve dünyada sektörlerinde sayılı yerlerde çalışan mezunlar yetiştirmeyi amaçlıyoruz” dedi. BU HABER DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR - Yaşar Üniversitesi’ne yoğun ilgi

"Sınav, hayallerinize giden yolda bir basamak" Haber

"Sınav, hayallerinize giden yolda bir basamak"

Gaziemir Belediyesi’nin Pozitif Yaşam Merkezi’nde ihtiyaç duyan yurttaşlara Psikolojik Destek ve Danışmanlık Hizmeti sunan Psikolog Kübra Deniz, hafta sonu yapılacak Yükseköğretim Kurumları Sınavı’na girecek öğrencilere önerilerde bulundu. Sınavın öğrencileri ve ailelerini etkilediğini ifade eden Kübra Deniz, “Öğrencilerin ne kadar sınav tecrübeleri fazla olsa da sınavlara yükledikleri anlamın derecesi kaygı düzeylerini belirlemektedir. Sınavlara büyük emek ve özveri ile hazırlanan çoğu öğrenci ise sınav günü geldiğinde ‘bildiğim her şeyi unutacağım’ kaygısı duyar ve öğrendiği bilgileri hatırlamakta zorluk yaşayabilirler. Bu kaygı beraberinde çarpıntı, bulantı, baş dönmesi, terleme, ellerde uyuşma, ağızda kuruluk gibi fiziksel belirtilere neden olur” diye konuştu. Pozitif Yaşam Merkezi’nde yapılan çocuk, ergen ve ebeveyn görüşmelerinde sıklıkla başvuru konusu olan stres ve kaygı yönetimi hakkında öğrencilere danışmanlık hizmeti veren Deniz, öğrencilere sınav öncesi ve sınav sırasında heyecanlarını ve kaygılarını azaltacak önerilerde bulunarak şunları söyledi: “Bu hafta sonu yapılacak Yükseköğretim Kurumları Sınavı’na girecek öğrencilerimize buradan bir hatırlatmada bulunmak isterim. Bu sürecin artık sonuna geldiniz. Sınav anında duyduğunuz sıkıntı, kaygı ve streste ebedi değil. Sınav süresini verimli geçirmeye odaklanmalı, kontrolün sizde olduğunu, bu sınavın bir engel değil gelecek hayalleriniz için bir basamak olduğunu unutmamalısınız.” HABER MERKEZİ

Fatma hayallerine  eğitim ile ulaşacak Haber

Fatma hayallerine eğitim ile ulaşacak

SULTAN GÜMÜŞ KAYA 8 yıl önce Suriye’de yaşanan iç çatışmalardan etkilenerek Türkiye’ye sığınan Tayyavi ailesi, sürdürdükleri zorlu yaşam mücadelesinin ardından UNICEF sayesinde hayata tutundu. 5 çocuğundan ikisini UNICEF ve işbirliği yaptığı Sığınmacılar ve Göçmenlerle Dayanışma Derneği (SGDD-ASAM) Topluma Erişim Ekibi sayesinde eğitime kazandıran Baba Yusuf Tayyavi, çocuklarının geleceği için elinden geleni yapmaya devam ediyor. Ailesine sağlıklı bir hayat kurmak adına sivil toplum kuruluşları ile birlikte hareket eden Baba Tayyavi, Türkiye’ye sığınan diğer mülteci ailelerin de eğitimin tek çıkış yolu olduğunu bilmeleri gerektiğini söyledi. Baba Yusuf’un ilk çocuğu olan Fatma Tayyavi ise geleceğe dair şu cümleleri kurarak en büyük hayalinden bahsediyor: “Bir gün okulu bitirmeyi hayal ediyorum.” , OKULU BİTİRMEK EN BÜYÜK HAYALİ Fatma Tayyavi, anne-babası ve 4 kardeşi ile 8 yıl önce Suriye’deki çatışmalardan kaçarak Türkiye’ye geldi. İlk olarak Geçici Barınma Merkezinde yaşayan aile, sonrasında kendi evlerinde yaşam sürmeye başladı. Fatma’yı ve diğer çocuklarını okula göndermek isteyen baba Yusuf’a, SGDD-ASAM Topluma Erişim Ekibi destek oldu; Fatma’nın yakınlardaki bir okula kayıt yaptırmasına yardım ettiler. Tayyavi ailesi yaşadıkları bu süreçte büyük zorluklara göğüs gererken, Fatma’nın şu ana kadar ki en büyük hayali bir gün okulu bitirmek ve mesleğini icra etmek. Baba Yusuf, çocuklarının geleceğe dair bu hayalleri karşısında mücadele etmeye devam ediyor ve ailesine bir hayat kurmak için elinden geleni yapıyor. Ailesine sağlıklı bir hayat kurmak adına sivil toplum kuruluşları ile birlikte hareket eden Baba Tayyavi, Türkiye’ye sığınan diğer mülteci ailelerin de eğitimin tek çıkış yolu olduğunu bilmeleri gerektiğini söyledi. TAYYAVİ AİLESİ UNICEF’LE TANIŞTI Fatma’nın büyüyünce öğretmen olmak isteyen kardeşi Amar da UNICEF destekli Okula Kayıt İçin Destek Programı (OKP) sayesinde eğitimine başlamış. Program, en savunmasız durumdaki mülteci çocukların yaşlarına uygun eğitim fırsatlarına erişimini sağlamayı amaçlıyor. OKP UNICEF, Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) ve ulusal bir STK olan SGDD’nin işbirliği ile geliştirilmiş ve Avrupa Birliği – ECHO’nun mali desteği sayesinde hayata geçirildi.

Hayallerin peşinden  gelen öğrenme tutkusu Haber

Hayallerin peşinden gelen öğrenme tutkusu

Türkiye Yelken Federasyonu Başkanı, başarılı iş insanı Özlem Akdurak, içindeki hiçbir zaman bitmeyen eğitim aşkı ve öğrenme tutkusuyla uluslararası ilişkiler okumaya karar verdi. Geçtiğimiz yıl yeniden üniversite sınavına giren Akdurak, Yaşar Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümü’nü kazandı. Bu yıl ikinci sınıfta eğitimini sürdüren Başkan Özlem Akdurak, “Hayat boyu öğrenme” kavramını her zaman benimseyip desteklediğini belirterek, uzun yıllar profesyonel iş yaşamının ardından başladığı öğrencilik serüvenini ve bunun hayatına kattıklarını anlattı. Özlem Akdurak, “Güzel ülkemin eğitim olanakları en üst seviyede olan kurumlarından Bornova Anadolu Lisesi ve Boğaziçi Üniversitesi’nde eğitim aldım. İş hayatımın yarısını finans sektörünün değerli kurumlarında ve dünyanın önde gelen çok uluslu bankalarında farklı kademelerde çalışarak geçirdim ve üst düzey yönetici olarak bu süreci tamamladım. Ne kadar şanslıyım ki eğitim aldığım ve sonrasında çalıştığım kurumların bana kattığı ortak özelliklerden birisi, kişinin kendisini akıl, mantık ve strateji üçgeninde geliştirerek sosyal ilişkiler ile iş yapış modelleri geliştirme ve yönetiminde farklı bakış açıları ve öncelikleri belirleme ve uygulama yetisini kazanmam oldu. Dünya tarihi, dünyayı şekillendiren ülke ve kavramlar ile devletlerin siyasi analizleri, her zaman ilgimi çeken ve genel kültür olarak gündemi takip ettiğim konular oldu. Bahsettiğim kazanımlar ile ilgi alanımın birleşmesi, beni uluslararası ilişkiler konusunda daha donanımlı kılacak bir eğitim sürecine yöneltti” dedi. AİLESİ EN BÜYÜK DESTEKÇİSİ Başkan Akdurak, “Finans sektöründeki çalışmalarımdan sonra, ikinci hayatım olarak yorumladığım ve beni sporcu veliliğinden yelken kulübü yöneticiliğine, oradan da Türkiye Yelken Federasyonu Başkanlığı’na ve nihayetinde Dünya Yelken Federasyonu As Başkanlığı’na götüren spor sektöründeki çalışmalarıma hız kesmeden devam ederken her zaman desteklediğim hayat boyu öğrenme süreçleri kapsamında, uluslararası ilişkileri, lisans seviyesinde okuma kararı aldım. Eşim ve çocuklarım buna şaşırmakla birlikte bu yeni sürece de her zaman olduğu gibi gönülden destek verdiler” diye konuştu. Kısa süre önce 77 delegenin oyunu alarak Dünya Yelken Federasyonu Başkan Yardımcısı olarak seçilen Özlem Akdurak, “Dünya Yelken Federasyonu Başkan Yardımcısı olduğum günden itibaren sevincimi paylaştığım ve görüşlerine başvurduğum Uluslararası İlişkiler Bölüm Başkanımız Doç.Dr. Ayselin Yıldız hocamın önerisi ve desteği ile öğrencisi olduğum Yaşar Üniversitesi ile başkanlığını yürüttüğüm Türkiye Yelken Federasyonu arasında federasyonumuzun uluslararası faaliyetler departmanında üniversitemiz öğrencilerine staj imkanı sağlanacak. Bu iş birliği doğrultusunda Yaşar Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü öğrencilerinin benimle birlikte Dünya Yelken Federasyonu kapsamındaki çalışmalar ile deneyim kazanmalarına vesile olmaktan gurur duyuyorum” diye konuştu. İHA/İZMİR

Uzayda tatil hayali Haber

Uzayda tatil hayali

İzmir’de bulunan Uzay Kampı Türkiye’ye video konferansla bağlanan NASA Uçuş Yöneticisi Ed Van Cise, yaptığı açıklamada, son 10 yılda uzayla ilgili bilimsel çalışma gerçekleştiren ülke sayısının artığını söyledi. Uzay çalışmalarında en önemli basamağın Mars’a insan göndermek olduğuna işaret eden Cise, “İnsanlar, 2040’lara kadar bunun gerçekleşmeyebileceğini duyduklarında biraz hevesleri kırılıyor. Bu kadar zaman alacak olmasının sebebi Mars’ın çok uzak olması ve orada nasıl yaşayabileceğimizi çözmenin gerçekten zor olması. Umarım 2040’larda Mars’a gitme hayalimiz gerçekleşir” diye konuştu. Cise, insanların dünya dışında uzun süreli nasıl yaşayabileceği konusuna odaklandıklarını dile getirdi. MARS’TA HAYAT Uluslararası Uzay İstasyonu sayesinde uzayda aylarca yaşayarak deneyim kazandıklarını anlatan Cise, şöyle devam etti: “Bir sonraki adım ayda uzun süre yaşamak olacaktır. Tabii ki yine ayda yaşama ve çalışmayı hatırlamış olacağız ve bunu birkaç gün için değil aylar süren bir proje olarak yapmalıyız. En sonunda insanları Mars’a göndermeye başlayabiliriz. Bu yolculuk da yaklaşık 6 ay sürecektir. Belki bir ya da 2 yıl insanlar orada yaşayacaktır. Daha sonrasında yine 6 aylık bir yolculuk sonunda dünyaya geri dönebilirler. Aslında çok uzak olduğu için hem riski yüksek hem de çok daha fazla bilinmeyenin olduğu bir görev. İnsanlar uzayı çok merak ediyor. Uzay, eninde sonunda otel ve laboratuvarların olduğu bir tatil yeri haline gelecektir.” SIFIR YERÇEKİMİ Cise, uzayın tanınmasında özel şirketlerin yaptıkları ticari çalışmaların çok önemli olduğuna dikkati çekti. Bu turizm hamlesinin, insanoğlunu dünyadan daha uzaklara gönderme fikrinin de çok önemli bir parçası olduğunu belirten Cise, “Bu konuyu daha sonra özel şirketlere devrederek, alçak yörüngeye gitmeyi genel ulaşıma açık bir konu haline getirip isteyenlerin araştırmalarını yapabildiği ya da otellerde kaldığı bir uzay turizmi faaliyetine dönüştürebiliriz. Henüz alçak yörüngeye turist çıkarmadık ancak çok sayıda firma insanları kısa süreli olarak sıfır yerçekimine götürmenin yollarını araştırıyor. Bazı şirketler, dünyanın yörüngesinde bulunan ve şişirilebilen oteller konusunda çalışmalar yapıyor. NASA, firmalarla görüşmeler yapıyor ve onlardan Uluslararası Uzay İstasyonu’nda kullanılmak üzere modüller eklenmesi konusunda teklifler alıyor. Ticari firmalar da bu modülleri turistler için bir yaşam alanı olarak kullanmayı tercih edebilirler” şeklinde konuştu. ABD’de insanları uzaya taşımak için kullanılacak araçlar konusunda çalışmalar yürüten firmalar olduğunu anımsatan Cise, önümüzdeki birkaç yıl içinde test uçuşlarının da yapılacağını sözlerine ekledi. AA/İZMİR  

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.