TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#finans

finans haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, finans haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Finansal hizmetler güven endeksinde son durum Haber

Finansal hizmetler güven endeksinde son durum

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), Ekim ayı Finansal Hizmetler İstatistikleri ve Finansal Hizmetler Güven Endeksi (FHGE) verisini açıkladı. 2023 yılı Ekim ayında Finansal Hizmetler Anketi sonuçları, finansal sektörde faaliyet gösteren 143 kuruluşun yanıtlarının ağırlıklandırılıp toplulaştırılmasıyla elde edilerek değerlendirildi. Buna göre Ekim ayında FHGE, bir önceki aya göre 15,7 puan azalarak 152,5 seviyesinde gerçekleşti. Endeksi oluşturan anket sorularına ait yayılma endeksleri incelendiğinde, son üç aydaki iş durumu, son üç aydaki hizmetlere olan talep ile gelecek üç aydaki hizmetlere olan talep beklentisi olmak üzere tüm alt endekslerin FHGE’yi azalış yönünde etkilediği görüldü. İş durumu ve hizmetlere olan talebe ilişkin değerlendirmelere göre, son üç ayda iş durumunda iyileşme olduğu yönündeki değerlendirmelerin bir önceki aya kıyasla zayıfladığı gözlendi. Son üç ayda hizmetlere olan talepte artış olduğu yönündeki değerlendirmeler ile gelecek üç ayda hizmetlere olan talepte artış olacağı yönündeki beklentilerin de zayıfladığı görüldü. İstihdama ilişkin değerlendirmelere göre, son üç ayda istihdamda artış olduğunu bildirenler lehine olan seyrin azalış olduğunu bildirenler lehine döndüğü, gelecek üç aydaki istihdamda artış olacağını bekleyenler lehine olan seyrin ise güçlendiği gözlendi. Kârlılığa ilişkin değerlendirmelere göre, son üç aydaki kârlılıkta artış olduğunu bildirenler ile gelecek üç aydaki kârlılıkta artış olacağını bekleyenler lehine olan seyrin bir önceki döneme kıyasla güçlendiği gözlendi. Rekabet gücüne ilişkin değerlendirmelere göre, yurt içi piyasalardaki rekabet gücünde son üç ayda iyileşme olduğu yönündeki değerlendirmeler ile gelecek üç ayda iyileşme olacağı yönündeki beklentilerin zayıfladığı görüldü. Yurt dışı piyasalardaki rekabet gücüne ilişkin olarak son üç ayda iyileşme olduğu yönündeki değerlendirmelerin, hem AB içindeki hem de AB dışındaki yurt dışı piyasalarda güçlendiği gözlendi. Gelecek üç ayda yurt dışı piyasalardaki rekabet gücüne ilişkin olarak iyileşme olacağı yönündeki beklentilerin ise, AB içindeki yurt dışı piyasalarda bir miktar zayıfladığı, AB dışındaki yurt dışı piyasalarda ise güçlendiği gözlendi. 2023 yılı Ekim ayında, NACE Rev.2 sektör sınıflamasına göre, "Finans ve Sigorta Faaliyetleri" sektöründe güven endeksleri alt sektörler itibarıyla değerlendirildiğinde, bir önceki aya göre "64-Finansal Hizmet Faaliyetleri (sigorta ve emeklilik fonları hariç)” ve "66-Finansal Hizmetler ile Sigorta Faaliyetleri için Yardımcı Faaliyetler" sektörlerinde sırasıyla 17,1, ve 8 puanlık azalış olduğu, "65-Sigorta, Reasürans ve Emeklilik Fonları (zorunlu sosyal güvenlik hizmetleri hariç)" sektöründe ise 11,9 puanlık artış olduğu gözlendi. BU HABER DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR - Cumhurbaşkanı Erdoğan: İstanbul Finans Merkezi, yeni bir finansal ekosistem oluşturacak

Yapay zeka, finans dünyasındaki rolünü anlattı Haber

Yapay zeka, finans dünyasındaki rolünü anlattı

Günümüzde birçok kurum ve kuruluş, iş akışını hızlandırmak ve verimliliği artırmak gibi nedenlerle yapay zeka uygulamalarından yoğun bir şekilde yararlanıyor. Bu kapsamda, "algoritmik trading" olarak bilinen yapay zekanın finansal danışmanlık yapması da en popüler yapay zeka destekli hizmetlerden biri olarak ön plana çıkıyor. Yapay zeka uygulaması ChatGPT ile gerçekleştirilen röportajda, yapay zeka uygulamalarının ekonomi ve finans alanında önemli dönüşümlere öncülük ettiğini belirten ChatGPT, "Özellikle endüstri 4.0 ile birlikte gündelik yaşamın her alanına nüfuz eden uygulamaların teknolojileri, iş dünyasından finans sektörüne kadar birçok alanda yeni ufuklar açıyor." değerlendirmesinde bulundu. Yapay zeka teknolojileri sayesinde yatırım danışmanlığı ve portföy yönetimi alanlarında önemli gelişmeler yaşandığına da dikkati çeken ChatGPT, "algoritmik trading"in, milyonlarca değişkeni anında analiz edebildiğine ve yatırımcılara anında geri bildirim sağlayabilen sistemlerle çalışabildiğine işaret etti. ChatGPT, finans sektöründe kredi değerlendirme süreçlerinin de yapay zeka sayesinde daha hızlı ve daha güvenli bir hale geldiğini belirterek, bu teknolojiler sayesinde bankaların; kredi başvuru sahiplerinin ödeme geçmişleri, gelir durumları gibi birçok parametreyi daha hızlı bir şekilde değerlendirebileceğini ifade etti. "Yapay zeka uygulamaları sayesinde işletmelerin maliyeti azalıyor" Yapay zeka algoritmalarının, finansal dolandırıcılık faaliyetlerini tespit etmede kritik bir rol üstlendiğini belirten ChatGPT, "Uygulama, saniyeler içinde milyonlarca işlemi analiz edebilir ve potansiyel dolandırıcılık aktivitelerini hızla açığa çıkarabilir." bilgisini paylaştı. Yapay zekanın işletmeler için maliyet azaltıcı etkileri bulunduğuna dikkati çeken ChatGPT, "Otomatikleştirilmiş sistemler sayesinde iş gücü maliyetleri düşüyor ve söz konusu durum, işletmelerin verimliliklerini artırmasına yardımcı oluyor." değerlendirmesinde bulundu. Yapay zeka uygulamalarının, eğitim ve istihdam dinamiklerinde de dönüşümlere ve yeniliklere imza attığını belirten ChatGPT, şunları kaydetti: "Yapay zeka, eğitim ve istihdam dinamiklerini de dönüştürüyor. Bu teknolojiler sayesinde yeni iş alanları doğarken, bazı geleneksel iş rolleri de yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalıyor. Bu nedenle, ekonomilerin bu dönüşüme uyum sağlayabilmesi için gerekli eğitim programlarına ve politikalara yatırım yapması büyük önem taşıyor. Sonuç olarak, yapay zeka, ekonomi ve finans dünyasında devrim niteliğinde değişiklikler yaratıyor. Hem iş dünyasında hem de günlük yaşamda daha akıllı, daha hızlı ve daha verimli sistemlerin oluşturulmasını sağlayan yapay zeka, geleceğin ekonomik dinamiklerini şekillendiriyor. " Finansal varlıkların yönetiminde yapay zeka ve robo danışmanlar öne çıkacak Smart Advice Finansal Teknolojiler Üst Yöneticisi (CEO) Onur Yurtsever de geleceğin finansal hizmetleri, güçlendirilmiş yatırımcılar, kitle fonlaması, alternatif kredilendirme, müşteri tercihlerinin değişimi, yeni pazar platformları, süreç otomasyonları, ve nakitsiz dünya gibi temalar etrafında şekillendiğini belirterek, "Bu alanlarda gerçekleşen inovasyonlar, finansal hizmetlerin geleceğini yeniden tanımlamaktadır." dedi. Finansal kuruluşların, servet ve finansal analiz yönetimini yapay zeka tabanlı uygulamalara entegre etmeye başladıklarına dikkati çeken Yurtsever, bu uygulamaları "sektörün geleceğini şekillendiren stratejik bir değer" olarak nitelendirdi. Yurtsever, Türkiye'nin söz konusu sektör açısından gelişime açık bir ülke olduğuna dikkati çekerek, "Dünya ile karşılaştırdığımızda gidecek çok yolumuz olduğunu görüyoruz. Önümüzdeki 3 yıl içinde dünyadaki varlıkların en az 50'sinin yapay zeka ve robo danışmanlar tarafından yönetileceğini düşünüyorum." diye konuştu. Yapay zeka uygulamalarının, tekrarlayan işleri otomatikleştirerek iş gücü maliyetlerini azalttığını ve verimliliği artırarak daha hassas tahminlerle kaynak yönetimini optimize ettiğini belirten Yurtsever, bu uygulamaların müşteri hizmetleri, kalite kontrol, risk analizi ve enerji verimliliği gibi birçok alanda maliyetleri düşürücü etkilere sahip olduğunu kaydetti. Yurtsever, yapay zeka entegrasyonu konusunda güvenlik kaygılarının olduğuna işaret ederek, "Ancak gerekli önlemler alındığında kaygılar ortadan kalkacaktır. Yapay zeka uygulamalarının güvenliğini sağlamak için veri güvenliği, güvenlik eğitimi, model güvenliği, erişim kontrolü ve izleme, saldırı tespiti ve önleme, güvenlik incelemeleri ve yedekleme/kurtarma gibi önlemler alınıyor." değerlendirmesinde bulundu. BU HABER DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR - Yapay zeka depremi önceden bildi!

İzmir iş dünyası:  Seçim bitti, ekonomiye dönelim Haber

İzmir iş dünyası: Seçim bitti, ekonomiye dönelim

NURETTİN BAKİ Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın bir kez daha seçildiği Cumhurbaşkanlığı ikinci tur seçimleri dün itibariyle tamamlandı. Seçmenlerin yüzde 52,14’lük desteğini alan Erdoğan, ülkenin 13’üncü Cumhurbaşkanı oldu. Cumhur İttifakı, 14 Mayıs 2023 tarihinde yapılan 28. Dönem Milletvekili seçimlerinde de TBMM’de çoğunluğu kazanmıştı. İzmir iş dünyası seçim sonuçlarını gazetemize değerlendirdi.  ÇÖZÜM BEKLEYEN SORUNLARIMIZ VAR Yeni dönemde çözüm bekleyen sorunların bir hayli fazla olduğunu dile getiren İTB Yönetim Kurulu Başkanı Işınsu Kestelli, “Türkiye, demokrasi tarihi için çok önemli bir seçim sürecini daha olgunlukla geride bırakmış bulunuyor. Çok yüksek bir katılım oranıyla ve olaysız geçen iki turlu seçim sürecine katkı veren herkese teşekkür ediyoruz. Yüzde 52 oy oranıyla ve yaklaşık 28 milyon seçmenin teveccühüyle yeniden Cumhurbaşkanı seçilen Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ı tebrik ediyorum. Sonuçların ülkemiz ve milletimiz açısından hayırlara vesile olmasını diliyorum. Bu sonuçlara herkesin kayıtsız şartsız saygı duyması, demokrasinin gereğidir. Unutmayalım ki yeni dönemde beklentilerimiz de çözüm bekleyen sorunlarımız da bir hayli fazla. İş dünyası olarak bizler, ülkenin bir an önce gerçek gündemi olan ekonomiye dönmesini, belirsizliklerin hızla giderilmesini, zorlanan makro dengelerin sürdürülebilir bir dengeye oturtulmasını bekliyoruz” dedi.  YAPISAL ADIMLAR İVEDİLİKLE ATILMALIDIR Yapısal adımların ivedilikle atılması gerektiğini söyleyen Başkan Kestelli, “Türkiye artık bir reform seferberliğine girmeye mecburdur. Hedefi sürdürülebilir yüksek büyüme olan yapısal adımlar ivedilikle atılmalıdır. Deprem bölgesinde mağduriyetlerin giderilerek hayatın bir an önce eski ritmine kavuşturulması elzemdir. Dahası, ülkenin bir an önce seçim kutuplaşmasından sıyrılıp düzensiz göç başta olmak üzere güvenliğimizi ve sosyal dengemizi zorlayan problemlerini çözme ihtiyacı vardır” ifadelerine yer verdi.  100 YILDA HER ALANDA KAZANAN TÜRKİYE OLSUN Cumhuriyetin 100’üncü yılında her alanda kazananın Türkiye olmasının en büyük arzuları olduğunu da sözlerine ekleyen Başkan Kestelli, “Cumhuriyetimizin 100. yılında ekonomiden turizme, sanattan spora her alanda kazananın Türkiye olması en büyük arzumuzdur. Seçmen, Türkiye Yüzyılı vaadinin bir an önce gerçekleşmesi için hızlı çözümler bekler. Bunun gereğini yerine getirmek için hükümet başta olmak üzere demokratik düzenin tüm bileşenleri üzerine düşeni yerine getirmek için çalışmalıdır. İzmir Ticaret Borsası olarak biz bu yolda üzerimize düşen tüm sorumluluğu yerine getirme azim ve kararlılığındayız” diye konuştu.  ESKİNAZİ: DÖVİZİN ÜZERİNDEKİ BASKI KALDIRILMALI Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi, Türk seçmeninin tercihini yaptığını, bundan sonraki süreçte Hükümetin hızla kurulmasını ve Uluslararası camianın güvenini tesis edecek adımların ivedi şekilde atılmasını, gündemin ekonomi ve ihracat olmasını beklediklerini kaydetti.  Türkiye’nin seçime giderken döviz üzerinde büyük bir baskı oluşturulduğunu, finansmana erişimin zorlaştığını aktaran Eskinazi, “İhracatçılarımızın rekabetçiliğini olumsuz etkileyen döviz kurlarının kademeli bir şekilde ihracatçının rekabetçiliğini sağlayacak şekilde gerçek değerine gelmesi sağlanmalıdır. İş dünyasının krediye ulaşabilmesinin yolu açılmalıdır. Enerji fiyatları Türk ihracatçısının rekabetçiliğine katkı sağlayacak seviyelere düşürülmelidir. Bu adımlar hızlıca atıldığı takdirde 2023 yılının ikinci yarısında ihracat ve turizm gelirlerinin artmasıyla ülkemizin döviz sıkışıklığını giderebiliriz” şeklinde konuştu. YORGANCILAR: DESTEĞİMİZ DEVAM EDECEK Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a desteklerinin devam edeceğini söyleyen EBSO Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yorgancılar ise, “Demokrasi gereği yapılan seçimlerimiz sonunda Cumhurbaşkanımız tekrar seçilmiştir kendisini tebrik ediyorum. Ülkemizin kalkınması için hep birlikte mücadele etmemiz gerekiyor. Cumhurbaşkanımıza desteğimizi devam edeceğiz” dedi.  ÖNEMLİ BİR FIRSAT OLARAK GÖRÜYORUZ Ege Sanayici ve İş İnsanları Derneği (ESİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Sibel Zorlu da “ESİAD olarak, ülke gündemini uzun süredir meşgul eden seçimlerin başarıyla tamamlanmasını demokrasi ve uzlaşma kültürünün güçlenmesi bakımından önemli bir fırsat olarak görüyoruz. Öncelikle yeniden seçilen Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ı kutluyor; kendisine, kurulacak Cumhurbaşkanlığı Kabinesine ve tabi ki Türkiye Büyük Millet Meclisimize yeni dönemde  başarılar diliyoruz. Artık Türkiye’nin gerçek gündemine hızla dönme zamanı gelmiş bulunuyor. Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılına girmeye hazırlanırken, tarihimizden gelen gücümüzü siyasi ve ekonomik istikrarla bütünleştirmemiz gerekiyor. Bu inançla, Türkiye’nin gelişmiş ülkeler arasında yerini alabilmesi için vakit kaybetmeden stratejik adımlar atılmasını, öngörülebilir bir ekonomik ortamın yaratılmasını, ülkemizin geleceği için en uygun kararların hayata geçirilmesini temenni ediyoruz” dedi.  HIZLI ADIMLARIN ATILMASINI BEKLİYORUZ Zorlu, “İş dünyası olarak ülkemizin sürdürülebilir kalkınması ve refahı için dün olduğu gibi bugün de katkıda bulunmaya, hızla değişen dünya düzeninde uluslararası rekabet gücümüzün artırılması için devletimizle birlikte yan yana çalışmaya devam edeceğiz. Bu düşüncelerle, yüksek enflasyonla mücadele için yapısal tedbirler uygulanması, Ar-Ge ve inovasyona dayalı sanayi politikalarının güçlendirilmesi, yeşil ve dijital dönüşümün hızlandırılması, eğitim altyapımızın iyileştirilerek toplumsal dönüşümün sağlanması, yatırım ve istihdam imkanlarının artırılması gibi konularda hızla adımlar atılmasını bekliyoruz. Seçim sonrası dönemde, iş dünyasının görüşlerini ve ihtiyaçlarını dikkate alan bir diyalog ve iş birliği ortamının sürdürüleceğine yürekten inanıyoruz. ESİAD olarak, daha müreffeh bir Türkiye için çalışmaktan heyecan duyuyor, seçim sonuçlarının ülkemize hayırlı olmasını diliyoruz” diye konuştu.  BÜYÜK SORUNLARLA BOĞUŞUYORUZ Evrensel uygulamalara paralel ekonomi politikası uygulanması gerektiğini söyleyen Batı Anadolu Sanayici ve İş İnsanları Federasyonu (BASİFED) Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Ali Kasalı, “Öncelikle Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün ‘hakimiyet kayıtsız şartsız milletindir’ düsturuna bağlı olarak ülkemizin sandıkta verdiği karara saygımız sonsuzdur. Tüm ülkemize sonuçların hayırlı olmasını dilerim. Ülkemizin ekonomik durumu ortadadır, iş dünyası bir çok alanda büyük sorunlar ile boğuşuyor. Kurun durumu, Merkez Bankası’nın rezervlerinin seviyesi ve kısa vadede Türkiye Cumhuriyeti’nin ödemesi gereken dış borçlar gibi yakıcı problemlerimiz mevcut. Dolayısıyla seçim atmosferinden hızlıca çıkarak ekonomi yönetiminin belirlenmesi ve iktidarın hızlıca bu alanlara yoğunlaşması gerekmektedir. Tüm ekonomistlerin hemfikir olduğu konu, bilimsel kriterlere uygun, evrensel uygulamalara paralel ekonomi politikalarına dönüş zamanının geldiğidir. Bu anlamda yeni ekonomik yol haritasının güncellenerek açıklanması ve piyasalara güven verici mesajlar verilerek çalışmalara başlanmasını beklemekteyiz” dedi.  EKONOMİDEKİ SORUNLAR ACİLEN ÇÖZÜLMELİ Girişimci İş Kadınları Federasyonu (GİFED) Yönetim Kurulu Başkanı Huriye Serter de yaptığı değerlendirmede şu ifadelere yer verdi: “Türkiye bir seçim dönemini daha tamamladı. Seçim dönemi boyunca siyaset ülkemizin birinci gündemi oldu. Seçim sonucunda da halkımızın verdiği karara saygı duyuyoruz. Artık başta ekonomi olmak üzere birçok alanda yaşanan sorunların çözülmesi için adım atılma zamanının geldiğini düşünüyoruz. Döviz kurlarındaki oynaklık ve piyasada yaşanan döviz sıkıntısı, enflasyonun yarattığı hayat pahalılığı, Faizler, Merkez Bankası rezervleri başta olmak üzere ekonomide acil çözülmesi gereken sorunlar var. Bu sorunların hızlıca çözülmesi gerekiyor. Eğitim ve adalette yaşanan sıkıntıların çözümü ile gençlerin ülkelerini terk etmeyecekleri, refah dolu ve geleceğe umutla bakan insanların yaşadığı bir ülke için de yapılacak çok şey var. Biz iş dünyası olarak bu yönde atılacak her türlü adıma destek vermeye hazırız.”  EKONOMİ ODAKLI BİR ÇALIŞMA BEKLİYORUZ Ekonomi odaklı bir çalışma beklediklerini dile getiren İzmir İş Kadınları Derneği (İZİKAD) Yönetim Kurulu Başkanı Betül Sezgin, “Seçim sonuçlarının öncelikle ülkemize hayırlı uğurlu olmasını dilerim. Mevcut iktidarın devamı anlamına gelen bu sonuçlar ışığında ekonomi yönetiminin belirlenmesi ve yeni ekonomi politikası, iş dünyasının öncelikli konuları arasında bulunuyor. Mevcut ekonomimizin durumu, hepimizin de kabul ettiği üzere ciddi sorunlar barındırıyor. Yüksek enflasyon, düşük faiz, baskılanan döviz kuruna endeksli büyüme politikası devam ettirilecekse bunun enstrümanlarının hızlıca açıklanarak kamuoyu ile paylaşılması gerekmektedir.  Bu politikayı yürütecek olan kabinenin belirlenmesi, ekonominin başına geçecek olan yeni yönetimin hızlıca açıklanması, ciddi bir çaba bekleyen ekonomi için elzem bir durumdur. Dolayısıyla seçim atmosferinden hızlıca çıkarak ekonomi odaklı bir çalışma içine girilmesi, hükümetten öncelikli beklentimizi oluşturuyor” diye konuştu. 

Merkez Bankası politika faizini sabit tuttu Haber

Merkez Bankası politika faizini sabit tuttu

TCMB'den faiz oranlarına ilişkin yapılan duyuruda, Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu başkanlığında toplanan Kurul'un, politika faizinin yüzde 8,50'de sabit kalmasına karar verdiği bildirildi. Duyuruda, yakın dönemde iktisadi faaliyete ilişkin açıklanan verilerin tahmin edilenden daha olumlu seviyelerde gerçekleşmesine rağmen jeopolitik risklerin ve faiz artışlarının da etkisiyle gelişmiş ülke ekonomilerinde resesyon endişelerinin sürdüğü belirtilerek, birbirini takip eden banka iflaslarının tetiklediği finansal istikrarı tehdit eden koşulların oluştuğunun gözlendiği aktarıldı. Türkiye'nin geliştirdiği stratejik nitelikte çözüm araçları sayesinde temel gıda başta olmak üzere bazı sektörlerdeki arz kısıtlarının olumsuz etkileri azaltılmış olsa da uluslararası ölçekte üretici ve tüketici enflasyonunun yüksek seviyelerini sürdürdüğü kaydedilen duyuruda, "Yüksek küresel enflasyonun, enflasyon beklentileri ve uluslararası finansal piyasalar üzerindeki etkileri yakından izlenmektedir." denildi. Duyuruda, ülkeler arasında farklılaşan iktisadi görünüme bağlı olarak gelişmiş ülke merkez bankalarının para politikası adım ve iletişimlerindeki ayrışmanın devam etmekle birlikte takas anlaşmaları ve yeni likidite imkanları ile finansal istikrarı öncelikleyen eş güdümlü adımların atıldığı belirtilerek, finansal piyasaların, merkez bankalarının faiz artırım döngülerini yakında sonlandıracağını beklentilerine yansıttığı vurgulandı. "DEPREMİN, EKONOMİNİN ÜZERİNDE KALICI BİR ETKİDE BULUNMAYACAĞI ÖNGÖRÜLMEKTEDİR" Duyuruda, "asrın felaketi" öncesindeki öncü göstergelerin 2023 yılının ilk çeyreğinde iç talebin dış talebe kıyasla daha canlı olduğuna ve büyüme eğiliminde artışa işaret etmekte olduğu hatırlatılarak, şunlar kaydedildi: "Depremin üretim, tüketim, istihdam ve beklentiler üzerindeki etkileri kapsamlı bir şekilde değerlendirilmektedir. Depremin yakın vadede ekonomik aktiviteyi etkilemesi beklenmekle birlikte orta vadede Türkiye ekonomisinin performansı üzerinde kalıcı bir etkide bulunmayacağı öngörülmektedir. Öncü göstergeler deprem bölgesinde ekonomik faaliyetin beklenenden hızlı toparlandığını göstermektedir. Büyümenin kompozisyonunda sürdürülebilir bileşenlerin payı yüksek seyrederken, turizmin cari işlemler dengesine beklentileri aşan güçlü katkısı, yılın tüm aylarına yayılarak devam etmektedir. Bunun yanında iç tüketim talebi, enerji fiyatlarındaki yüksek seviye ve ana ihracat pazarlarındaki zayıf iktisadi faaliyet, cari denge üzerindeki riskleri canlı tutmaktadır. Cari işlemler dengesinin sürdürülebilir seviyelerde kalıcı hale gelmesi, fiyat istikrarı için önem arz etmektedir." Kredilerin büyüme hızı ve erişilen finansman kaynaklarının amacına uygun şekilde iktisadi faaliyet ile buluşmasının yakından takip edildiği belirtilen duyuruda, "Kurul, 2023 Yılı Para Politikası ve Liralaşma Stratejisi metninde belirttiği üzere, parasal aktarım mekanizmasının etkinliğini destekleyecek araçlarını kararlılıkla kullanmaya devam edecek ve fonlama kanalları başta olmak üzere tüm politika araç setini liralaşma hedefleriyle uyumlu hale getirecektir." denildi. Duyuruda, Kurul'un, yaşanan felaketin etkilerinin en düşük seviyelere indirilmesi ve gerekli dönüşümün desteklenmesi amacıyla uygun finansal koşulların oluşmasını önceliklendireceği bildirildi. Uygulanan bütüncül politikaların desteğiyle enflasyonun seviyesinde ve eğiliminde iyileşmeler görülmeye başlanmakla birlikte depremin yol açtığı arz-talep dengesizliklerinin enflasyon üzerindeki etkilerinin yakından izlendiği aktarılan duyuruda, "Sanayi üretiminde yakalanan ivmenin ve istihdamdaki artış trendinin sürdürülmesi açısından finansal koşulların destekleyici olması deprem sonrasında daha da önemli hale gelmiştir." ifadelerine yer verildi. "DEPREMİN İLK YARIDAKİ ETKİLERİ YAKINDAN TAKİP EDİLECEK" Bu çerçevede Kurul'un, politika faizinin sabit tutulmasına karar verdiği aktarılan duyuruda, "Kurul, para politikası duruşunun fiyat istikrarı ve finansal istikrarı koruyarak deprem sonrası gerekli toparlanmayı desteklemek için yeterli olduğu görüşündedir. Depremin 2023 yılının ilk yarısındaki etkileri yakından takip edilecektir." denildi. TCMB duyurusunda, TCMB'nin, fiyat istikrarı temel amacı doğrultusunda enflasyonda kalıcı düşüşe işaret eden güçlü göstergeler oluşana ve orta vadeli yüzde 5 hedefine ulaşıncaya kadar elindeki tüm araçları kararlılıkla kullanmaya devam edeceği belirtilerek, şunlar kaydedildi: "TCMB, fiyat istikrarının kalıcı ve sürdürülebilir bir şekilde kurumsallaşması için Liralaşma Stratejisi'ni tüm unsurlarıyla uygulayacaktır. Fiyatlar genel düzeyinde sağlanacak istikrar, ülke risk primlerindeki düşüş, ters para ikamesinin ve döviz rezervlerindeki artış eğiliminin sürmesi ve finansman maliyetlerinin kalıcı olarak gerilemesi yoluyla makroekonomik istikrarı ve finansal istikrarı olumlu etkileyecektir. Böylelikle yatırım, üretim ve istihdam artışının sağlıklı ve sürdürülebilir bir şekilde devamı için uygun zemin oluşacaktır." Kurul'un, kararlarını şeffaf, öngörülebilir ve veri odaklı bir çerçevede almaya devam edeceği aktarılan duyuruda, Para Politikası Kurulu toplantı özetinin 5 iş günü içinde yayımlanacağı bildirildi. AA

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.