TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Fetullahçı Terör Örgütü

Fetullahçı Terör Örgütü haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Fetullahçı Terör Örgütü haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

15 Temmuz darbe girişiminin üzerinden 7 yıl geçti Haber

15 Temmuz darbe girişiminin üzerinden 7 yıl geçti

Kurulduğu günden beri, "devletin kılcal damarlarına" sızmak için her türlü yolu deneyen FETÖ, "cemaat" adı altında yaptığı hukuksuzluklar deşifre olunca 15 Temmuz gecesi darbe girişiminde bulundu. AA muhabiri, seçilmiş hükümete karşı 7 yıl önce silaha sarılan FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişiminde neler yaşandığını derledi. AK Parti'nin 1 Kasım 2015 genel seçimlerinde yüzde 49 oy oranıyla yeniden iktidara gelmesinin ardından hükümetin, Yüksek Askeri Şura (YAŞ) kararlarıyla FETÖ'cü askerleri tasfiye edeceğini bilen örgüt, İzmir Cumhuriyet Başsavcılığının, generallerin de aralarında olduğu örgüt mensubu askerlere yönelik gözaltı kararıyla sarsıldı. Süreçte, dönemin MİT Başkanlığı Müsteşarı Hakan Fidan ile teşkilatın üst düzey görevlilerinin ifadeye çağrılması, 17/25 Aralık soruşturmaları ve MİT tırlarının durdurulması gibi kumpaslarla hükümete geri adım attıramayacağını anlayan örgüt, son çare olarak darbe yapmaya karar verdi. Örgüt elebaşı Fetullah Gülen'in, 19 Mart 2016'da kamera karşısına geçerek yaptığı konuşmanın, darbe çağrısı olduğu belirlendi. Elebaşının bu talimatının ardından Türkiye genelinde darbe hazırlıklarını tamamlayan sivil ve asker örgüt mensupları, harekete geçmek için 16 Temmuz saat 03.00'ü beklemeye başladı. Ancak ihanet girişimine saatler kala helikopter pilotu bir binbaşı, MİT Başkanlığına giderek FETÖ'cülerin Müsteşar Fidan'ı alıkoymayı planladığını ihbar etti. Fidan, bu bilgiyi dönemin Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral Yaşar Güler'e bildirdi, daha sonra bir yardımcısını ayrıntıları aktarmak üzere Genelkurmay Başkanlığına gönderdi. Orgeneral Güler, MİT yetkilisiyle konuştuktan sonra dönemin Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar'a görüşmenin içeriğini aktardı. Bunun üzerine Akar, Türk Silahlı Kuvvetler Harekat Merkezine, havadaki araçların üslerine dönmesini, hava sahasının ise uçuşa kapatılması emrini verdi. Ayrıca Etimesgut Zırhlı Birlikler Okulu ve Eğitim Tümen Komutanlığından zırhlı araçların birlik dışına çıkarılmaması için dönemin 4. Kolordu Komutanı Korgeneral Metin Gürak'ı görevlendiren Akar, helikopter uçuşlarına karşı da dönemin Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Salih Zeki Çolak'ı Kara Havacılık Komutanlığına gönderdi. Aynı saatte Orgeneral Güler'in eski Özel Kalem Müdürü Kurmay Yarbay Bünyamin Tuner, darbe girişimini sevk edecek isimlerden eski Genelkurmay Personel Plan ve Yönetim Daire Başkanı Tuğgeneral Mehmet Partigöç'e, MİT Müsteşarı Fidan'ın, Akar ile görüştüğünü iletti. Akar ve Fidan'ın görüşmesi ile Çolak'ın Kara Havacılık Komutanlığına gittiği bilgisi, darbeciler arasında dolaşmaya başladı. DARBE SAATİ ERKENE ÇEKİLDİ Bunun üzerine Akıncı Üssü'nde darbeyi yönetecek Adil Öksüz ve diğer sivil imamların onayıyla 16 Temmuz 03.00'te başlaması planlanan darbe girişimi 15 Temmuz saat 20.30'a çekildi. Darbe girişimi için talimat verildikten hemen sonra Akıncı Üssü'nde toplanan Özel Kuvvetler Komutanlığından (ÖKK) seçilmiş teçhizatlı 33 bordo bereli, Genelkurmay Başkanlığı'na hareket etti. Eski Genelkurmay Strateji Daire Başkanı Tümgeneral Mehmet Dişli, Genelkurmay Başkanı Başdanışmanı Albay Orhan Yıkılkan, Tuğgeneral Mehmet Partigöç ve Özel Kalem Müdürü Albay Ramazan Gözel, Genelkurmay Başkanlığındaki darbe girişimini organize etmek için bir araya geldi. Mehmet Dişli, saat 21.00'de Orgeneral Akar'a darbeyi tebliğ etti. Ancak Akar'ı ikna edemeyeceğini anlayan Dişli, makam odası dışında bekleyen ekibe müdahale emri verdi. Gözel, Yıkılkan, eski emir subayı Yarbay Levent Türkkan, eski emir subayı yardımcısı Yüzbaşı Serdar Tekin ve eski Başçavuş Abdullah Erdoğan, Orgeneral Akar'ı alıkoydu. GECENİN İLK ŞEHİDİ: BÜLENT AYDIN Karargahtaki darbecilerin talimatı üzerine Polatlı'da konuşlu 58. Topçu Tugay Komutanı eski Tuğgeneral Murat Aygün, Ankara'nın kritik noktalarını kontrol altına almak için aralarında füze rampa sistemlerinin de bulunduğu araçların kışladan çıkarılmasını emretti. Genelkurmay Başkanlığı Mesaj ve Evrak Dağıtım Sistemi (MEDAS) üzerinden "Hazırlık İkazı ve Birlik İntikali" başlıklı ihanet girişiminin ilk bildirisi gönderildi. Darbeciler Partigöç ile Turhan'ın imzasını taşıyan sözde sıkıyönetim atama listesi, MEDAS üzerinden birliklere gönderildi. Bu mesajdan sonra darbeciler, şehirlerin kritik yol ve kavşakları ile kamu kurumlarının işgali için aynı sistem üzerinden "Zırhlı Muharebe Aracı İntikali" konulu ikinci emri yayımladı. MEDAS üzerinden ardı ardına mesaj gönderen darbeciler, saat 21.53'te kışla dışındaki askerlerin birliklerine katılması emrini verdi. Bunun üzerine harekete geçen darbeciler, Kağıthane'deki "İstanbul'un gören gözü" olarak bilinen Afet Koordinasyon Merkezi'ni (AKOM) işgal etti. Kara Kuvvetleri Komutanı Çolak'ın koruma Astsubayı Bülent Aydın, Genelkurmay Başkanlığı Karargahı'nda darbecilerce şehit edildi ve Aydın, 15 Temmuz'un ilk şehidi olarak kayıtlara geçti. DARBE GİRİŞİMİNE KARŞI İLK SORUŞTURMA Akıncı Üssü'nden havalanan F-16'lar Ankara üzerinde alçak uçuşa başladı. Askeri hareketliliğe ilişkin gelişmeler, haber kanallarına saat 22.28'de yansıdı. Televizyonlar, İstanbul Boğaziçi ve Fatih Sultan Mehmet köprülerinden geçişlerin askerlerce engellendiğini "son dakika" olarak duyurdu. Dönemin Başbakanı Binali Yıldırım, saat 23.02'de NTV'ye telefonla bağlanarak, "Milleti temsil eden hükümet iş başındadır. Bu kalkışmayı yapanlar, bu çılgınlığı yapanlar, bu kanunsuz eylemin içerisinde olanlar en ağır şekilde bedelini ödeyeceklerdir." dedi. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, saat 23.05'te darbe girişimine ilişkin soruşturma başlattı. KRİTİK KURUMLAR BOMBALANDI Darbeci pilotlar, Gölbaşı'ndaki Emniyet Genel Müdürlüğü Havacılık Daire Başkanlığı'na, ardından Özel Harekat Başkanlığı'na saldırdı. Ayrıca darbecilerin kontrolündeki helikopterler, Yenimahalle'deki MİT yerleşkesini taradı. Eski Yarbay Ümit Gençer, TRT'yi işgal ederek darbe bildirisini okuttu. DİRENİŞ FİŞEĞİNİ ATEŞLEYEN AÇIKLAMA Saat 00.24'ü gösterdiğinde CNN Türk'e bağlanan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, darbe girişiminin seyrini değiştiren tarihi konuşmasını yaptı ve "Milletimizi meydanlara davet ediyorum." çağrısında bulundu. Jandarma Genel Komutanlığı Karargahı önünde darbecileri protesto eden vatandaşlara helikopterden açılan ateş sonucunda 9 kişi şehit oldu, onlarca kişi yaralandı. Darbeci pilotlar Mehmet Yurdakul ve İlhami Aygül saat 00.56'da Ankara Emniyet Müdürlüğü'nü, yaklaşık 10 dakika sonra eski pilot Mustafa Özkan burayı ikinci kez bombaladı. HALİSDEMİR, DARBECİ GENERALİ VURDU Diyarbakır'dan bir tabur bordo bereli askerle havalanan darbeci Tuğgeneral Semih Terzi'nin uçağı Etimesgut Havalimanı'na saat 01.13'te indi. Dönemin Özel Kuvvet Komutanı Korgeneral Zekai Aksakallı, telefonla ulaştığı emir Astsubayı Ömer Halisdemir'den, Terzi'yi etkisiz hale getirmesini istedi. Komutasındaki askerlerle Etimesgut Özel Hava Alay Komutanlığı'na gelen Terzi, saat 02.14'te ÖKK'nın emir komutasını almak için helikopterle Gölbaşı'ndaki karargaha gitti. Karargah giriş kapısına kadar gelen Terzi, kahraman Astsubay Ömer Halisdemir tarafından vurularak etkisiz hale getirildi. Halisdemir, Terzi ile Diyarbakır'dan gelen askerlerden bazılarının açtığı ateşle şehit oldu. MECLİS BOMBALANDI Genelkurmay Başkanlığı Karargahı'nın önünde darbe girişimini protesto eden vatandaşlardan 36'sı şehit edildi. Vatandaşların direncini kırmak için her türlü yola başvuran darbeciler, bu kez Meclis'i hedef aldı. Eski pilotlar Hasan Hüsnü Balıkçı ve Uğur Uzunoğlu'nun kullandığı F-16'dan Meclis'e atılan bombayla 32 kişi yaralandı. Vatandaşlarca işgalden saat 03.00'te kurtarılan TRT normal yayınına dönerken darbeciler polise teslim edildi. Darbeci pilot Hüseyin Türk, televizyon yayınlarını kesmek için saat 03.14-03.19'da TÜRKSAT tesislerine dört bomba attı. Saatler ilerledikçe Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın çağrısıyla vatandaşların alanları doldurması darbecileri iyice panikletti. İstanbul Atatürk Havalimanı Kontrol Kulesini işgal eden darbeciler, polis özel harekat ekiplerince etkisiz hale getirildikten hemen sonra Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı taşıyan ATA uçağı piste teker bastı. Erdoğan'ı havalimanında binlerce vatandaş karşıladı. İstanbul'daki gelişmenin ardından TBMM bir kez daha darbecilerin saldırısına maruz kaldı. Eski pilot yüzbaşı Hüseyin Türk, saat 03.24 ve 03.25'te F-16 uçağıyla TBMM'yi ikinci kez bombaladı. Sokaklarda vatandaşların, kışlalarda ise vatansever askerlerin darbecilere karşı mücadelesi devam ederken saat 04.00'te Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, "FETÖ ile irtibatlı yargı görevlileri", "sözde Yurtta Sulh Konseyi üyeleri" ile "darbe teşebbüsüne katılanlar" hakkında gözaltı kararı verdi. DARBECİLER İÇİN YOLUN SONU GÖRÜNDÜ Saat 06.19'da eski pilot üsteğmen Müslim Macit, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi Kavşağı'na iki bomba attı. Saldırıda 15 vatandaş şehit oldu, 7 kişi yaralandı. Jandarma Genel Komutanlığı'nda alıkonulan TEM Daire Başkanı Turgut Aslan ile koruması Hasan Gülhan, elleri ve gözleri bağlı halde bina dışına çıkarılarak, darbeci Albay Erkan Öktem tarafından başlarından vuruldu. Aslan ağır yaralanırken, Gülhan şehit oldu. Başbakan Yıldırım, Korgeneral Ziya Kemal Kadıoğlu'na darbecilerin kontrolündeki uçakları düşürme yetkisi verdi. Girişimin başarısız olduğunu anlayan İstanbul Boğaziçi Köprüsü'ndeki darbeciler, teslim oldu. Saat 08.26'yı gösterdiğinde darbecilerin alıkoyduğu Genelkurmay Başkanı Akar, Akıncı Üssü'nden helikopterle Çankaya Köşkü'ne götürüldü. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Milli Savunma Bakanı Fikri Işık'ın talimatıyla uçakların kalkış yapmasını engellemek için Akıncı Üssü ana pisti vuruldu. Saat 12.57'de Başbakan Yıldırım, Bakan Işık ve Genelkurmay Başkanı Akar ile Çankaya Köşkü'nde düzenlediği basın toplantısında darbe teşebbüsünün bastırıldığını açıkladı. Böylece Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın liderliğinde, milletin gayreti ve vatansever güvenlik güçleri sayesinde 15 Temmuz 2016'da gerçekleştirilen ihanet girişimine geçit verilmedi ve asker sivil 252 kişinin örgüt mensuplarınca şehit edildiği darbe girişimi, tüm yurtta yaklaşık 21 saatte kontrol altına alındı. Darbe girişiminde, yaklaşık 9 bin askeri personel, 35 uçak, 37 helikopter, 74'ü tank 246 zırhlı araç ve 4 bine yakın hafif silah kullanıldığı kayıtlara geçti. AA

FETÖ'nün yeni yapılanmasına yönelik davada mütalaa açıklandı Haber

FETÖ'nün yeni yapılanmasına yönelik davada mütalaa açıklandı

İstanbul 28. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, 2 tutuksuz sanık ve avukatları katılırken, 6 tutuklu sanık Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile bağlandı. Duruşmada esasa ilişkin mütalaasını açıklayan cumhuriyet savcısı, FETÖ/PDY silahlı terör örgütünün il seviyesindeki yapılanmanın "şirket, ova" olarak isimlendirildiğini, İstanbul'da ise "il imamı/hadimi, erkek eğitim sorumlusu, kadın eğitim sorumlusu, finans sorumlusu, mağdur aile mesulü, izdivaç sorumlusu ve sosyal medya sorumlusu" olarak tanımlandığını kaydetti. Mütalaada, ilçe seviyesindeki yapılanmanın "mağaza, yayla" olarak isimlendirildiği aktarılan mütalaada, ilçe yapılanması genel sorumlusunun, "ilçe imamı, hadimi" olarak aktarıldığı, onun altında mütevelli, müzahir esnaf ile görüşen "rehber" olarak adlandırılan örgüt mensuplarının faaliyet yürüttüğü ve toplanılan paraların rehberler aracılığıyla ilde faaliyet yürüten hadimlere veya finans sorumlularına ulaştırıldığı vurgulandı. "Hadim" olarak faaliyet yürüten örgüt üyelerinin farklı maskeleme yöntemleri kullanarak eski mütevelli heyeti üyesi kişilerle görüştüğü kaydedilen mütalaada, finans sorumlusu örgüt üyelerinin ise yurt dışında bulunan örgüte müzahir kişilerden gelen, mütevelli kişilerden toplanan ve örgüte münferit olarak para yardımında bulunan kişilerden para topladığı belirtildi. TOPLANAN PARALAR İLE MAAŞLAR ÖDENDİ Mütalaada, toplanan paralar ile yeni il yapılanması içerisinde faaliyet yürüten kişilerin maaşlarının ödendiği, ayrıca örgütün çözülmeyi önlemek ve örgüt içi dayanışmayı arttırmak amacıyla KHK ile ihraç edilen, akrabası cezaevinde olan "mağdur" olarak nitelendirdikleri ailelere "mağdur aile mesulü" tarafından para yardımında bulunduğu ifade edildi. Bu ailelerden, çocuklarını örgütün eğitim yapılanmasına dahil edenlere ve örgütsel aidiyet duygusu içerisinde olanlar ile örgütün ilerleyen süreçte (cezaevinden çıktıktan sonra) kendisinden istifade edeceği kişilerin ailelerine öncelik verildiği kaydedilen mütalaada, para yardımının dağıtımında çeşitli yöntem ve taktikler kullandıkları belirtildi. Mütalaada bu paranın dağıtımına ilişkin ise açık görüşte elden verme, toplu ödeme, ortak tanıdık üzerinden ulaştırma, önceden belirlenen iş yerlerine emanet bırakma, kartsız işlemler üzerinden ATM transferleri, internet alışverişleri ile gönderilen kargolar içine iliştirme ve kadın yapılanması sorumluları üzerinden ev ziyaretlerinde teslim etme gibi çok farklı yöntem ve taktikler geliştirildiği anlatıldı. Yapılan iletişim tespiti, dijital materyal incelemesi ve fiziki takiplerde, sanıkların sık sık bir araya gelerek eylem birliği içerisinde hareket ettiği vurgulanan mütalaada, FETÖ /PDY silahlı terör örgütü ve örgütün hiyerarşik yapılanması içerisinde bilerek ve benimseyerek yer aldıkları aktarıldı. Mütalaada, etkin pişmanlık beyanlarına ilişkin, sanıkların yeni yapılanma ile ilgili herhangi bir beyanda bulunmadığı ve bulundukları beyanın örgütün deşifresine herhangi bir katkı sağlamadığı, bu nedenle sanıklara etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmaması gerektiğinin altı çizildi. KAÇ YIL HAPİS CEZASI TALEP EDİLDİ? Mütalaada sanıkların, "silahlı terör örgütüne üye olma" suçundan 7'şer yıl 6 aydan 15'er yıla kadar hapisle cezalandırılmaları istendi. Sanıklar ve avukatları mütalaaya karşı savunma yapmak üzere süre talep etti. Ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, tutuklu sanıkların tutukluluk halinin devamına hükmederek, sanıklar ve avukatlarına mütalaaya karşı savunma yapmak üzere duruşmayı erteledi. İDDİANAMEDE NELER VAR? İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan 272 sayfalık iddianamede, FETÖ'nün kuruluşu, yapısı ve faaliyetleri anlatılıyor. Terör örgütünün 15 Temmuz 2016 sonrası yaşanan gelişmeler ve son zamanda örgüt yönetiminde yaşanan bölünme tartışmalarına karşı, Türkiye'deki tabanı toparlamak amacıyla FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in "Her ile bir peygamber, her koğuşa bir sahabe ve dışarıdaki her aileye bir melek" sözü üzerine yeni bir yapılanmaya gittiği kaydediliyor. Örgütün aldığı ağır hasarı onarmak ve yeniden taban oluşturmak için kolları sıvadığı belirtilen iddianamede, güncel yapılanmanın sırasıyla feda grubu, talebe yapılanması, cezaevi-mağdur aileler yapılanması, finansal yapılanma, gaybubet (hayalet) yapılanma, serdengeçti grubu, ibn-i erkam grubu, baş yüceler gruplarından oluştuğu, ayrıca popüler internet oyunu üzerinden mesajlaştıkları ifade ediliyor. İddianamede, FETÖ'ye yönelik faaliyet yürüten kişilerin deşifresi çalışmalarında, örgüt üyeleri arasında her şeyin düzeleceğine dair beklentinin yerini umutsuzluğa bıraktığı, yasa dışı yollardan yurt dışına çıkış için zemin aradıkları, cezaevindeki örgüt mensuplarının ailelere maddi destek sağlayarak moral ve motivasyonu arttırmaya çalıştıkları aktarılıyor. Örgüt mensuplarının çocuklarının anne babalarından ayrı kalmalarının psikolojilerini olumsuz etkilediği, bu yüzden anne ve babalarının örgütsel faaliyetlerden uzaklaşmalarını istedikleri vurgulanan iddianamede, örgüt içerisinde faaliyet gösteren kişilerin aile içi anlaşmazlıklarının çözümü için "Aile Danışmanı" biriminin bulunduğu, bu birimde görevli kişilerin psikolojik destek sağladıkları bildiriliyor. İddianamede, örgüt evi görünümünden uzak, evli olmayan birkaç kişinin yaşadığı evler için "spor evleri", yurt dışına çıkış anlamında "yüzme kursuna yazılmak", yurt dışına çıkış yapmak amacıyla harcanması planlanan para için ise "kurs fiyatı" tabiri kullanıldığı aktarıldı. Örgütün güncel faaliyetler kapsamında aktif ve pasif şahısların sayılarının güncellenerek tablo oluşturulduğu kaydedilen iddianamede, geçmişte örgütle iltisaklı olup irtibatı kesilen kişilerin yeniden kazanılmasına çalışıldığı vurgulanıyor. İddianamede, coğrafi bölgelere göre ayrılmış bölge yapılanmaları ve o bölgedeki ünite öğretmen yapılanması sorumlularının iletişim halinde olmalarının istenildiği ifade edilerek, sanıkların cezaevindeki FETÖ üyeleri için denetimli serbestlik süresinin 1 yıldan 3 yıla çıkarılması amacıyla sosyal medya üzerinde örgütlendiklerine yer veriliyor. Terör örgütünün yeni il yapılanmasında faaliyet gösteren firari bazı kişilerin takip edilmemek için bisiklet kullandıklarına, ters şeritleri, ara sokakları ve tek yön yolları tercih ettiklerine vurgu yapılan iddianamede, rehberlik fonu oluşturan örgütün bunu üyelerin motivasyonunda kullandıkları anlatılıyor. AA

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.