TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#fed

fed haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, fed haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Fed: Enflasyon en büyük finansal risk olarak görülüyor Haber

Fed: Enflasyon en büyük finansal risk olarak görülüyor

Fed, Amerikan finansal sistemindeki mevcut duruma ilişkin değerlendirmelerin yer aldığı Finansal İstikrar Raporu'nun nisan sayısını yayımladı. Raporda, inatçı enflasyonun ve sıkı para politikasının etkilerinin piyasa katılımcıları arasında en çok belirtilen risk olmaya devam ettiği kaydedildi. Piyasa katılımcılarının çoğunun enflasyonun yeniden hızlanmasının faiz oranlarını beklenenden daha uzun süre yüksek tutabileceğini belirttiği aktarılan raporda, "Kalıcı enflasyonist baskıların beklenenden daha kısıtlayıcı bir para politikası duruşuna yol açması riski en sık dile getirilen risk olmaya devam etti." ifadeleri kullanıldı. Orta Doğu ve Ukrayna küresel ekonomi için risk Katılımcıların yaklaşık üçte ikisinin politika belirsizliğini bir risk olarak gördüğü de belirtilen raporda, ticaret politikası ve artan jeopolitik gerilimlerle ilgili diğer dış politika konuları da dahil olmak üzere birçok belirsizlik alanına dikkat çekildiği kaydedildi. Raporda, ABD'de kasım ayında yapılacak başkanlık seçimleriyle ilgili politika belirsizliğinin de dile getirildiği aktarıldı. Fed'in raporunda, Orta Doğu'daki çatışmalar ve Rusya'nın Ukrayna'da devam eden savaşının, enerji ve emtia piyasaları ile küresel değer zincirlerinde sürekli aksama olasılığı da dahil olmak üzere küresel ekonomik faaliyetlere yönelik riskler oluşturduğu belirtti. Jeopolitik gerilimlerin veya politika belirsizliğinin daha da artmasının ekonomik aktiviteyi azaltabileceğine işaret edilen raporda, bunun enflasyonu ve finansal piyasalardaki oynaklığı artırabileceği ifade edildi.

Fed faiz oranını değiştirmedi Haber

Fed faiz oranını değiştirmedi

Fed'den yapılan açıklamada, faiz oranının sabit tutulması kararının oy birliğiyle alındığı vurgulanmıştır. Açıklamada, son göstergelerin ekonomik aktivitenin güçlü bir şekilde genişlediğine işaret ettiği belirtilmiştir. İstihdam kazanımlarının güçlü olduğu ve işsizlik oranının düşük seviyelerde seyretmeye devam ettiği aktarılmıştır. Bununla birlikte, enflasyonun geçen yıl boyunca gerilediği ancak yüksek seviyelerde kalmaya devam ettiği ifade edilmiştir. Açıklamada, maksimum istihdam ve uzun vadede yüzde 2 oranında enflasyon hedefine ulaşılmasının hedeflendiği vurgulanarak, Federal Açık Piyasa Komitesi'nin istihdam ve enflasyon hedeflerine ulaşmaya yönelik risklerin daha iyi bir dengeye doğru ilerlediği görüşünün dile getirildiği ifade edilmiştir. Açıklamada, ekonomik görünümün belirsiz olduğuna ve enflasyon risklerine karşı son derece dikkatli olunmaya devam edildiği vurgulanmıştır. Federal fon oranı hedef aralığının yüzde 5,25-5,50 aralığında sabit tutulmasına karar verildiği bildirilmiştir. Fed'in art arda 5 toplantısında faiz oranında değişikliğe gitmediği belirtilmiştir. ABD'de yüksek enflasyonla mücadele kapsamında, 2022'de varlık alım operasyonunu tamamlayarak faiz artışlarına başlayan Fed, Mart 2022'den bu yana toplam 11 faiz artırımı gerçekleştirmiş ve faiz oranını toplam 525 baz puan artırmıştır. Bankanın politika faizi, söz konusu artışlarla 2001'den bu yana en yüksek seviye olan yüzde 5,25-5,50 aralığına çıkmıştı. Fed, son kararıyla politika faizini art arda 5 toplantıda değiştirmeyerek mevcut aralıkta sabit bıraktı. Banka, politika faizinde en son Temmuz 2023'te 25 baz puanlık artışa gitmişti. ABD'de enflasyon, Haziran 2022'de yıllık bazda yüzde 9 ile 1981'den itibaren en yüksek seviyeyi görmesinin ardından son olarak şubat ayında yıllık bazda yüzde 3,2 ile beklentilerin üzerinde gerçekleşti.

Fed: Komite faiz oranını düşürmenin uygun olacağını öngörmüyor Haber

Fed: Komite faiz oranını düşürmenin uygun olacağını öngörmüyor

ABD Merkez Bankası (Fed), ülkede geçen yıl enflasyonun önemli ölçüde yavaşladığını, ancak hala yüksek seyrettiğini rapor etti. Fed Başkanı Jerome Powell'ın önümüzdeki hafta Kongre'de sunacağı rapora göre, "Enflasyon, Federal Açık Piyasa Komitesi'nin (FOMC) yüzde 2 hedefinin üzerinde kalmaya devam etmesine rağmen, geçen yıl önemli ölçüde gevşedi ve enflasyondaki yavaşlama işsizlikte önemli bir artış olmadan gerçekleşti." Raporda, pandemiden önceki on yılda uzun vadeli enflasyon beklentilerine ilişkin ölçümlerin FOMC'nin yüzde 2'lik uzun vadeli hedefiyle uyumlu olduğu ve genel olarak pandemi öncesindeki seviyelerde olduğu belirtildi. İş gücü piyasasının hala nispeten sıkı olduğu vurgulanan raporda, işsizlik oranının tarihsel olarak düşük seviyelere yakın olduğu ve açık iş pozisyonlarının hala yüksek olduğu ifade edildi. Raporda ayrıca, ekonomik büyümenin tüketici harcamalarındaki güçlü artışlarla desteklendiği ve iş gücü piyasasındaki sıkılığın hafiflediği belirtildi. Komitenin istihdam ve enflasyon hedeflerine ulaşmasına yönelik risklerin daha iyi bir dengeye geldiğine işaret eden raporda, Komitenin enflasyon risklerini dikkatle izlemeye devam ettiği vurgulandı. Raporda, "Komite, enflasyonun sürdürülebilir bir şekilde yüzde 2'ye doğru ilerlediğine dair daha fazla güven kazanana kadar faiz oranını düşürmenin uygun olacağını öngörmüyor." ifadesine yer verildi. Bankacılık sistemindeki bazı risk alanlarının izlenmesine devam edilmesi gerekiyor Finansal koşulların da değerlendirildiği raporda, finansal piyasalardaki koşulların yaz boyunca ve sonbaharın başlarında önemli ölçüde sıkılaştığı anlatıldı. Raporda, Fed'in son olarak geçen yıl temmuz ayındaki toplantısında faiz oranını 25 baz puan daha yükselttiği ve Mart 2022'den bu yana faiz oranını toplam 525 baz puan artırdığı anımsatıldı. Yüksek faiz oranlarının finansman faaliyeti üzerinde baskı yarattığına işaret edilen raporda, bankaların hanehalkı ve işletmelere verdiği kredilerin geçen yıl hazirandan bu yana önemli ölçüde yavaşladığı kaydedildi. Finansal istikrara ilişkin değerlendirmelerin de yer aldığı raporda, "Genel olarak bankacılık sistemi sağlam ve dayanıklı olmaya devam ediyor, her ne kadar bankacılık sistemindeki akut stres geçen yıl mart ayından bu yana azalmış olsa da bazı risk alanlarının izlenmesine devam edilmesi gerekiyor." ifadesi kullanıldı. Orta Doğu'daki jeopolitik gerilimin artması enflasyonun düşürülmesine yönelik ivmeyi bozabilir Fed'in raporunda, uluslararası gelişmelere ilişkin ise geçen yılın başındaki toparlanmanın ardından dış ekonomik aktivitedeki büyümenin 2023'ün ikinci yarısında yavaşladığı bildirildi. Para politikası sıkılaşmasının ekonomik faaliyet üzerinde oluşturduğu baskı ve yüksek enflasyonun reel hanehalkı gelirlerini aşındırması nedeniyle ekonomik büyümenin özellikle gelişmiş dış ekonomilerde zayıf olduğunun altı çizilen raporda, Avrupa'da yüksek enerji fiyatlarına yönelik yapısal uyum ekonomik performansı engellemeye devam ederken emlak sektörünün zayıflığı ve iç talebin yavaşlamasının Çin'in ekonomik faaliyetini sınırladığı belirtildi. Raporda, enflasyonun diğer ülkelerde de düştüğü kaydedilerek, enflasyondaki düşüş hızının ülkeler ve sektörler arasında değişiklik gösterdiği, çoğu yabancı merkez bankasının geçen yılın ikinci yarısında politika faizi artışlarına ara verdiği ve o zamandan beri faiz oranlarını sabit tuttuğu bildirildi. Ayrıca raporda, Orta Doğu'da artan jeopolitik gerilimler ve buna bağlı Kızıldeniz üzerinden gemi taşımacılığında yaşanan aksaklıkların genel olarak tüketici fiyatlarına, özelde ise küresel enerji fiyatlarına sınırlı düzeyde yansımasına rağmen gerilimin daha da artmasının enflasyonun düşürülmesine yönelik küresel ivmeyi bozabileceği uyarısında bulunuldu.

O yatırım aracı altını ve doları salladı! İslam Memiş açıkladı! Haber

O yatırım aracı altını ve doları salladı! İslam Memiş açıkladı!

Son yıllarda yaşanan finansal durumlardan sonra altın ve dolar oldukça hızlı bir şekilde yükseliş göstermiştir. Bu yükselişin ardından vatandaşlar altına ya da dolara yönelmişlerdir. Bu durumdan dolayı da insanlar finansal alanda uzman olan kişileri izlemeye ve dinlemeye başlayarak altın ya da dolar yatırımına başlamıştır. Ancak İslam Memiş’in en son yaptığı açıklamaya göre bu yatırım aracı altın ve doları geçmiştir. Peki, altın ve doları sollayan yatırım aracı nedir? İslam Memiş hangi açıklamayı yaptı? Altın yatırımcıları için Fed faiz kararı nedir? Tüm merak edilen soruların cevapları haberimizde.. Altın ve doları sollayan yatırım aracı nedir? İslam Memiş hangi açıklamayı yaptı? Son yıllarda altına ya da dolara yatırım yapan kişi sayısı artmıştır. TL’nin hızlı bir şekilde değer kaybetmesinden dolayı insanlar parasının değer kaybetmemesini önlemek için altın ve dolara yatırım yapmaya başlamıştır. Ancak son zamanlarda başka bir yatırım aracı altın ve doları sollamıştır. Finansal piyasa uzmanı olan İslam Memiş ise bu konu hakkında sosyal medya hesabı üzerinden bir açıklama da gerçekleştirmiştir. yaptığı bu açıklamayla da yatırımcıları uyarmaktadır. İslam Memiş’in yaptığı açıklamaya göre; yakın zamanlarda yaşanan piyasa dalgalanmalarından dolayı dolar ve euroya yatırım yapan kişileri uyardı. Yakın zamanda da dolarda bir yükselme meydana gelebileceğini belirtti. İstanbul Menkul Kıymetler Borsası’nın ise yüzde 2 olarak bir değer kazandığını belirtti. Ayrıca euro’nun giderek Türk lirası karşısında da değer kaybettiğini açıkladı. Şimdilik sadece tahminde bulunan İslam Memiş, büyümenin gelecek günlerde gerçekleşeceğini de tahmin ediyor.  Altın yatırımcıları için Fed faiz kararı nedir? Finansal piyasa uzmanı olan İslam Memiş, yatırım araçları için birkaç açıklamada bulundu. Bu yaptığı açıklamalar dışında Fed faiz kararı hakkında da konuştu. Fed faiz kararı sonrası ons altın üzerinde baskının devam edeceğini söyledi. Bu karar sonrasında gram altının 2040 TL’den 2070 TL’ye kadar yükselebileceğini iletti.

Fed tutanakları ortaya koydu… Yetkililer para politikasını hızlı gevşetme konusunda endişeli Haber

Fed tutanakları ortaya koydu… Yetkililer para politikasını hızlı gevşetme konusunda endişeli

Federal Açık Piyasa Komitesi'nin (FOMC) 30-31 Ocak 2024 tarihlerinde gerçekleştirilen toplantısına dair tutanaklar açıklandı. Toplantının tutanaklarına göre, politika faizinde herhangi bir değişiklik yapılmamış ve yüzde 5,25-5,50 aralığındaki seviye korunmuş, bu da 22 yılın en yüksek seviyesi olarak belirlenmişti. Tutanaklarda, ekonomik görünümün aralık ayı projeksiyonundan biraz daha güçlü olduğu ifade edildi. Enflasyon tahminlerine ilişkin risklerin hafif yukarı yönlü olduğu belirtilen tutanaklarda, enflasyonun 2023 boyunca genel beklentilere yakın seyrettiği, ancak enflasyonun düşürülmesinde daha fazla ilerleme kaydedilmesinin beklenenden daha uzun sürebileceği ihtimaline değinildi. Ayrıca, tutanaklarda, politika kısıtlamalarının ve arz koşullarındaki iyileşmelerin devam ettiği, daha olumlu enflasyon verilerine işaret edildiği belirtilerek, FOMC'nin istihdam ve enflasyon hedeflerine ulaşmadaki risklerin daha iyi bir dengeye doğru ilerlediği, ancak Fed yetkililerinin ekonomik görünümün belirsiz olduğunu ve enflasyon risklerine karşı oldukça dikkatli davrandıkları vurgulandı. Fed'in tutanaklarına göre, yetkililerin bu sıkılaştırma döngüsü için politika faizinin muhtemelen "zirvede" olduğunu düşündüğü vurgulandı. Tutanaklarda, "Yetkililer, genel olarak enflasyonun sürdürülebilir bir şekilde yüzde 2'ye doğru ilerlediğine dair daha fazla güven kazanana kadar federal fon oranı hedef aralığını düşürmenin uygun olacağını beklemediklerini belirtti." ifadesine yer verildi. Bazı Fed yetkililerinin, özellikle toplam talebin güçlenmesi veya arz tarafındaki iyileşmenin beklenenden fazla yavaşlaması durumunda, fiyat istikrarına yönelik ilerlemenin durabileceği riskine dikkat çektiği belirtildi. Fed yetkililerinin kısıtlayıcı para politikası duruşunun ne kadar süre sürdürülmesi gerektiğine ilişkin belirsizliğin altını çizdiği kaydedilen tutanaklarda, "Çoğu yetkili, politika duruşunu gevşetmek için çok hızlı hareket etmenin risklerine dikkati çekti ve enflasyonun sürdürülebilir bir şekilde yüzde 2'ye düşüp düşmediğine karar verirken gelen verileri dikkatle değerlendirmenin önemini vurguladı. Ancak birkaç yetkili, aşırı kısıtlayıcı duruşun çok uzun süre sürdürülmesinin ekonomiye yönelik aşağı yönlü risklere işaret ettiğini belirtti." şeklinde ifadelere yer verildi.

Fed faiz indirimini mart ayı için azalttı Haber

Fed faiz indirimini mart ayı için azalttı

Fed, Federal Açık Piyasa Komitesi (FOMC) toplantısının ardından politika faizini değiştirmeyerek yüzde 5,25 ile 5,50 aralığında sabit tutma kararı aldı, bu da 23 yılın en yüksek seviyesini korudu. Banka, para politikası karar metninde bazı değişikliklere gitmiş olup, "ek politika sıkılaştırması" ifadesinin metinden çıkarıldığı gözlendi. Fed'in açıklamasında, ekonomik görünümün "belirsiz" olduğu ve FOMC'nin enflasyon risklerine karşı son derece dikkatli olmaya devam ettiği vurgulanırken, enflasyonun sürdürülebilir bir şekilde yüzde 2'ye doğru indiğine dair daha fazla güven duyulana kadar politika faizinde indirime gitmeyeceği ifade edildi. Fed Başkanı Jerome Powell, para politikası kararlarının ardından düzenlediği basın toplantısında, politika faizinin muhtemelen zirvede olduğuna ve ekonominin beklendiği gibi seyretmesi durumunda bu yıl faiz indirimlerine başlamanın uygun olabileceğine inandıklarını ifade etti. Ancak, mart ayı toplantısına kadar faiz indirimi için gerekli güven düzeyine ulaşılmasının muhtemel olmadığını düşündüğünü belirtti. Powell'ın açıklamalarının ardından, yatırımcıların mart ayında faiz indirimlerinin başlayacağı umutları boşa çıktı ve piyasalarda olumsuz bir seyir izlendi. Para piyasalarındaki fiyatlamalarda, Fed'in politika faizini mart ayında da sabit tutacağına yönelik beklentiler yüzde 64'e yükselirken, faiz indirimi beklentisi yüzde 36'ya geriledi. Oxford Economics Başekonomisti Nancy Vanden Houten, Fed Başkanı Powell'ın açıklamalarını değerlendirerek şunları söyledi: "Finansal piyasalar, mart ayında faiz indirimlerini fiyatlama konusunda çok agresif davrandı." Nancy Vanden Houten, "Aralık ayından bu yana finansal piyasaların mart ayında faiz indirimlerini fiyatlama konusunda oldukça agresif davrandığını söylüyoruz. Bizim öngörümüz, ilk faiz indiriminin mayıs ayında gerçekleşeceği yönündeydi ve Powell'ın açıklamalarının da bu öngörüyü desteklediğini düşünüyorum." şeklinde konuştu. Vanden Houten, mayıs ayındaki toplantıya kadar enflasyonla ilgili daha olumlu haberlerin Fed'e faiz indirimine geçmeden önce ekstra güven sağlayabileceğine işaret etti. American Enterprise Institute (AEI) Kıdemli Uzmanı Desmond Lachman, Fed'in geriye dönük ve verilere bağımlı olarak hareket etmesinin tehlikeli olduğunu belirterek, bankanın resesyonu engellemek için faiz oranlarını düşürmekte geç kalabileceğini ifade etti. İş verenlerin uzaktan çalışmaya izin vermesiyle ofislerin boş kalmasının ticari emlak sektöründe ciddi bir sorun oluşturmaya başladığına dikkat çeken Lachman, bu durumun ticari emlak kredilerine oldukça açık olan bölgesel bankalara da zarar verebileceği uyarısında bulundu. Lachman, özellikle Orta Doğu'da toparlanmaya yönelik aşağı yönlü jeopolitik risklerin arttığına dikkat çekti. Bu yılın ilk Fed toplantısından çıkan kararları ve Powell'ın açıklamalarını değerlendiren Lachman, "Fed, yılın ilerleyen dönemlerinde faiz indirimlerine kapıyı açarak bugün doğru olanı yaptı. Ancak faiz indirimlerinin yıl ortasına kadar başlamayacağını ima ederek muhtemelen hata yaptı. Faiz indirimine en erken haziran ayında başlanacak gibi görünüyor." şeklinde konuştu. S&P Global Ratings ABD Başekonomisti Satyam Panday da Fed'in verilere bağlı olarak "bekle-gör" stratejisi izlemeye devam ettiğini belirtti. Artık resmi olarak faiz oranlarındaki bir sonraki hareketin aşağı yönlü olması beklense de, zamanlamasına yönelik hala soru işaretleri bulunduğunu vurgulayan Panday, "Mevcut dezenflasyon ivmesinin bir süre devam ettiğini görmeleri gerekiyor." dedi. Panday, para politikasındaki ilk gevşeme zamanlamasını haziran olarak korumaya devam ettiklerini ifade etti. "Fed'in faiz indirimi konusunda acelesi yok gibi görünüyor" diye ekledi. Öte yandan ING ekonomistleri James Knightley, Padhraic Garvey ve Chris Turner tarafından Fed toplantısının ardından yayımlanan analizde, Fed'in sıkılaştırma eğilimini ortadan kaldırdığı belirtilerek, "Fed'in faiz indirimi konusunda acelesi yok gibi görünüyor" değerlendirmesinde bulunuldu. Analizde, politika gevşemesinin mart yerine mayıs ayında daha muhtemel bir başlangıç noktası olduğunun düşünüldüğü ifade edildi.

Fed faiz kararını açıkladı Haber

Fed faiz kararını açıkladı

ABD Merkez Bankası (Fed), politika faizini beklentiler dahilinde değiştirmeyerek 22 yılın en yüksek seviyesi olan yüzde 5,25-5,50 aralığında sabit tuttu. İki gün süren Federal Açık Piyasa Komitesi (FOMC) toplantısının ardından Fed'den yapılan açıklamada, faiz oranının sabit tutulması kararının oy birliğiyle alındığı belirtildi. FOMC'nin maksimum istihdam ve uzun vadede yüzde 2 enflasyon hedeflediği kaydedilen açıklamada, bu hedeflerin desteklenmesi amacıyla federal fon oranının yüzde 5,25-5,50 aralığında tutulmasına karar verildiği aktarıldı. Açıklamada, son göstergelerin ekonomik aktivitenin üçüncü çeyrekte "güçlü" bir hızda büyüdüğüne işaret ettiği bildirildi. İstihdam kazanımlarının yıl başından bu yana ılımlı hale gelerek güçlü kalmayı sürdürdüğü belirtilen açıklamada, işsizlik oranının düşük kaldığı ve enflasyonun yüksek kalmaya devam ettiği ifade edildi. Fed'in para politikası karar metninde fazla değişiklik yapmadığı dikkati çekerken, daha önce "sağlam" olarak tanımlanan ekonomik faaliyetteki büyüme "güçlü" olarak nitelendirildi. İstihdam kazanımlarının ise yılbaşından bu yana ılımlı hale geldiği karar metnine eklendi. Açıklamada, ABD bankacılık sisteminin sağlam ve dayanıklı olduğu vurgulanarak hane halkı ve işletmeler için daha sıkı mali ve kredi koşullarının ekonomik aktivite, işe alım ve enflasyon üzerinde baskı oluşturmasının muhtemel olduğu aktarıldı. Bu etkilerin boyutunun belirsizliğini koruduğu ifade edilen açıklamada, FOMC'nin enflasyon risklerine karşı son derece dikkatli olmaya devam ettiği belirtildi. Fed faiz oranını Mart 2022'den bu yana toplam 525 baz puan artırdı ABD'de yüksek enflasyon karşısında geçen yıl varlık alım operasyonunu tamamlayarak faiz artışlarına başlayan Fed, Mart 2022'den bu yana toplam 11 faiz artırımı gerçekleştirmiş ve faiz oranını toplam 525 baz puan artırmıştı. Bankanın politika faizi söz konusu artışlarla 2001'den bu yana en yüksek seviye olan yüzde 5,25-5,50 aralığına çıkmıştı. ABD'de enflasyon, geçen yıl haziranda yıllık bazda yüzde 9 ile 1981'den itibaren en yüksek seviyeyi görmesinin ardından son olarak eylülde yıllık bazda yüzde 3,7 olarak kaydedilmişti. BU HABER DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR: Sigaraya bir zam daha geliyor!

Küresel piyasada son durum ne? Haber

Küresel piyasada son durum ne?

Küresel piyasalarda, dün ABD'de açıklanan verilerin iş gücü piyasasına ilişkin "soğuma" sinyalleri vermesinin ardından risk iştahı artarken, yarın ülkede açıklanacak istihdam raporunun iş gücü piyasasına daha fazla ışık tutacağı ve bunun ABD Merkez Bankasının (Fed) atacağı adımlarda belirleyici olacağı öngörülüyor. Fed'in yılın geri kalanında daha çok veri odaklı hareket etmesi beklenirken, ABD'de açıklanan makroekonomik veriler piyasalarda oynaklığı artıyor. Ülkede dün açıklanan verilere göre, ADP özel sektör istihdamı, eylülde 89 bin kişiyle piyasa beklentilerinin altında artarken, Ocak 2021'den bu yana en düşük istihdam artışı gerçekleşti. Eylülde yıllık ücretler ise yüzde 5,9 artarken, üst üste 12'nci ayda yavaşlama gösterdi. ABD'de Tedarik Yönetim Enstitüsü (ISM) hizmet sektörü Satınalma Yöneticileri Endeksi (PMI), eylülde aylık bazda 0,9 puan azalışla 53,6'ya gerileyerek piyasa beklentilerine paralel gerçekleşti. S&P Global'in açıkladığı eylül ayı hizmet sektörü PMI verisi de 50,2'den 50,1'e revize edildi. Analistler, ADP özel sektör istihdamının beklentilerin altında kalması ve ISM hizmet sektörü PMI'ın bu yılın en düşük seviyesine gerilemesinin iş gücü piyasasında soğumaya işaret ettiğini belirterek, yarın açıklanacak tarım dışı istihdam rakamlarının da eylülde işe alımların yavaşladığını göstermesinin beklendiğini ifade etti. Fed'in iş gücü piyasasının durumunu yakından izlediğine işaret eden analistler, Banka'nın para politikası kararlarında, istihdam verilerinin en önemli belirleyici etkenlerden biri olduğunu bildirdi. Ülkede 30 yıl vadeli mortgage (konut kredisi) için ortalama faiz oranı da geçen hafta yüzde 7,53 ile Kasım 2000'den bu zamana kadarki en yüksek seviyesine ulaştı. Mortgage başvuruları ise faizlerdeki yükselişin etkisiyle 1996'dan bu yana en düşük seviyesine indi. ABD'de sanayi sektörünün yakın gelecekteki performansına ışık tutan fabrika siparişleri ise ağustos ayında yüzde 1,2 ile piyasa beklentilerinin üzerinde artış gösterdi. Söz konusu gelişmelerin ardından yüzde 4,9 civarına çıkarak son 16 yılın en yüksek seviyesini test eden ABD 10 yıllık hazine tahvili getirileri, yüzde 4,7 seviyelerine gerileyerek pay piyasalarında risk iştahının artmasını destekledi. Dolar endeksi, düşüş eğilimini üst üste üçüncü işlem gününe taşıyarak yüzde 0,2 azalışla 106,5 seviyesinde bulunurken, altının ons fiyatı 8 günlük düşüş serisinin ardından bugün yüzde 0,4 artışla 1.828 dolardan işlem görüyor. Suudi Arabistan ve Rusya'nın temmuz itibarıyla uyguladıkları gönüllü petrol üretimi kesintilerini yıl sonuna kadar sürdüreceklerini yinelemelerine karşın dünya genelinde ekonomik aktivitedeki yavaşlama belirtileri ve ABD'de petrol stoklarının son 2 ayda ilk kez artış göstermesi petrol fiyatlarında sert düşüşe neden oldu. Dün yüzde 5,6 azalışla günü 85,6 dolardan tamamlayan Brent petrolün varil fiyatı, son bir ayın en düşük seviyesine inerken, şu sıralarda önceki kapanışının yüzde 0,4 üzerinde 86 dolardan alıcı buluyor. Öte yandan, ABD'de Birleşik Otomotiv İşçileri Sendikasına (UAW) bağlı işçiler grevi sürdürürken, en büyük sağlık kuruluşlarından Kaiser Permanente'nin de 75 binden fazla çalışanı kötü iş koşulları nedeniyle greve başladı. New York borsasında dün Nasdaq endeksi yüzde 1,35, Dow Jones endeksi yüzde 0,39 ve S&P 500 endeksi yüzde 0,79 değer kazandı. ABD'de endeks vadeli kontratlar, yeni güne ise karışık bir seyirle başladı. Avrupa borsaları da karışık bir seyir izledi. Enflasyon ve resesyon ikileminin en çok görüldüğü bölge olarak öne çıkan Avrupa'da açıklanan veriler de karışık sinyaller vermeye devam ediyor. Dün açıklanan verilere göre, Avro Bölgesi'nde Üretici Fiyat Endeksi, ağustosta aylık bazda yüzde 0,6 yükselirken, aynı dönemde perakende satışlar aylık yüzde 1,2 düşüşle beklentilerin altında kaldı. Analistler, bölge genelinde açıklanan hizmet sektörü ve bileşik PMI verilerinin beklentileri aşmasına rağmen Almanya'da hizmet sektörü PMI hariç, geri kalanın 50 seviyesinin altında kalmasının bölgede ekonomik aktiviteye dair endişelerin devam etmesine neden olduğunu bildirdi. Avrupa Merkez Bankası (ECB) Başkanı Christine Lagarde, dün yaptığı konuşmada, "Gelecekteki kararlarımızı üç kritere bağlı hale getirdik; enflasyon görünümü, enflasyonun altında yatan dinamikler ve para politikası aktarımının gücü" ifadesini kullandı. Lagarde, Banka'nın temel faiz oranlarını yeterince uzun süre boyunca koruduğunda, enflasyonun orta vadeli hedeflerine zamanında dönmesi için önemli bir katkı sağlayacağını düşündüklerini söyledi. Dün Almanya'da DAX 40 endeksi yüzde 0,10 artarken, Fransa'da CAC 40 endeksi yatay bir seyir izledi. İngiltere'de FTSE 100 endeksi yüzde 0,77 ve İtalya'da MIB 30 endeksi 0,17 azalış kaydetti. Avrupa'da endeks vadeli kontratlar, yeni güne de karışık bir seyirle başladı. Asya pay piyasalarında ise pozitif seyir öne çıkıyor. ABD'de açıklanan verilerin iş gücü piyasasına ilişkin "soğuma" sinyalleri vermesinin ardından artan risk iştahı Asya piyasalarına da taşındı. Analistler, söz konusu verilerin ardından ABD hazine tahvil getirilerinin düşüşe geçmesiyle pay piyasalarında risk iştahının arttığını belirtti. Doların başta Japon yeni olmak üzere diğer önemli para birimleri karşısında değer kaybetmesiyle Japonya pay piyasalarındaki yükseliş dikkati çekti. Devam eden tatil nedeniyle Çin piyasalarında işlem gerçekleşmezken, kapanışa yakın Japonya'da Nikkei 225 endeksi yüzde 1,5, Hong Kong'da Hang Seng endeksi yüzde 0,6 ve Güney Kore'de Kospi endeksi yüzde 0,3 artış kaydetti. Yurt içinde, dün satıcılı bir seyir izleyen Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, yüzde 2,12 değer kaybıyla günü 8.333,14 puandan tamamladı. Dolar/TL, dün yüzde 0,3 artışla günü 27,5680'den kapatmasının ardından bugün bankalararası piyasanın açılışında 27,5670 seviyesinden işlem görüyor. Öte yandan, dün Birleşmiş Milletler Ticaret ve Kalkınma Konferansı, Türkiye ekonomisine ilişkin büyüme tahminini bu yıl için yüzde 2,6'dan yüzde 3,7'ye yükseltti. Ayrıca, dün Hacı Ömer Sabancı Holding AŞ'nin, Kamuyu Aydınlatma Platformu'nda (KAP) yayımlanan açıklamasında, sermayesinin tamamı dolaylı olarak Hacı Ömer Sabancı Holding AŞ'ye ait olan Sabancı Renewables'ın, ABD'nin Teksas eyaletinde 232 megavat kapasiteli güneş enerjisi santrali ve 60 megavat kapasiteli enerji depolama tesisi yatırımından oluşan Oriana Solar LLC'nin yüzde 100 hissesini satın aldığı bildirildi. Analistler, bugün yurt içinde haftalık para ve banka istatistikleri, yurt dışında ise Almanya'da dış ticaret fazlası, ABD'de dış ticaret açığı ve haftalık işsizlik başvurularının takip edileceğini belirterek, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 8.400 ve 8.500 seviyesinin direnç, 8.300 ve 8.200 puanın destek konumunda olduğunu kaydetti. Piyasalarda bugün takip edilecek veriler şöyle: 09.00 Almanya, ağustos ayı dış ticaret dengesi 14.30 Türkiye, haftalık para ve banka istatistikleri 15.30 ABD, ağustos ayı dış ticaret dengesi 15.30 ABD, haftalık işsizlik başvuruları BU HABER DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR - Başekonomist Brooks: Türk lirası sabitken ortodoksluk mümkün değil

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.