TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#fay

fay haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, fay haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

İzmir, Aydın, Manisa ve Afyon'da diri fay hattı olduğu açıklandı Haber

İzmir, Aydın, Manisa ve Afyon'da diri fay hattı olduğu açıklandı

Maden Tetkik Arama Genel Müdürlüğü (MTA) diri fay hatları haritasını güncelledi. Kurum, yayınlamış olduğu harita aracılığıyla toplam 485 diri fay hattı olduğunu kamuoyuyla paylaştı. Haritada aralarında İzmir, Aydın, Manisa ve Afyonkarahisar’ın da olduğu 45 il diri fayların geçtiği alan üzerinde bulunuyor. Peki diri fay hatları İzmir ve Ege illerinin hangi ilçelerinden geçiyor. İşte İzmir, Aydın, Manisa ve Afyonkarahisar’dan geçen diri fayların geçtiği ilçeler: İZMİR: Kemalpaşa, Seferihisar, Tire MANİSA: Ahmetli, Alaşehir, Gölmarmara, Kırkağaç, Salihli, Sarıgöl, Soma, Turgutlu AFYONKARAHİSAR: Çay, Dinar, Kızılören, Sandıklı AYDIN: Bozdoğan, Germencik, İncirliova, Koçarlı, Köşk, Kuşadası, Nazilli, Söke, Sultanhisar, Yenipazar. İZMİR'E DİKKAT ÇEKTİ İzmir, son dönemde Buca fayında meydana gelen depremlerle sarsılırken deprem uzmanı Prof Dr. Hasan Sözbilir, geçtiğimiz günlerde gazetemize açıklamada bulunmuş ve 2 bin yıldır suskun olan Tuzla fayı tehlikesine dikkat çekerek, “2 bin yıldır suskun bir fay Tuzla fayı. 7.2’ye kadar çıkabilir. Sismik tehlikesi en yüksek fay Tuzla fayı olarak görülüyor” demişti. Ana fay olan Tuzla fayının deprem şiddet potansiyelinin yüksek olduğunu belirten Sözbilir, “Ana fayımız olan Tuzla fayı, 7.2’ye kadar çıkabilir. 1992’de o fayın en güney kolu kırılmıştı ve 6 büyüklüğünde bir deprem yaşanmıştı. Uzun zamandır orta ve kuzey yani Buca’ya dönen kollarında deprem olmamıştı. Tabii ki de gelecekte bir deprem tehlikesi taşıyor ama bu yarın öbür gün deprem olacağı anlamına gelmiyor. Şu anda 4.9’un artçıları tekrar ediyor. Ama bilimsel anlamda daha büyük bir deprem olacağına ilişkin bir şey yok” ifadelerine yer vermişti. EVİMİN ALTINDAN FAY HATTI GEÇİYOR MU? Bu paylaşımın yapılması üzerine vatandaşlar evinin altından fay hattı geçip geçmediğini sorgulamaya başladı. Sizler de evinizin altından fay hattı geçip geçmediğini sorgulamak için, e-Devlet ekranından, AFAD'ın hizmeti olan Türkiye Deprem Tehlike Haritaları İnteraktif Web Uygulaması üzerinden kolayca fay hattı sorgulama yapabilirsiniz. DİRİ FAY NEDİR? Diri fay veya aktif fay, tarihsel dönemde deprem oluşturmuş olan tüm faylara verilen isim. Yer kabuğundaki çeşitli ölçekteki kayma yüzeyleri, fay olarak adlandırılır. Fayların dirilikleri sadece yazılı tarihsel kataloglardan değil aynı zamanda tarihi yapıları etkileyen faylanma işaretlerinden de anlaşılabilir. Genç Kuvaterner çökellerini  kesen faylar, ötelenmiş genç akarsu yatakları, ötelenmiş akarsu – denizel sekiler, basınç sırtı ya da çöküntü gölcükleri, uzamış sırtlar gibi genç morfolojik şekiller oluşturmuş faylar, diri faylardır. BU HABER DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR: 2 bin yıldır suskundu: 7.2 şiddetinde deprem üretebilecek fayda hareketlenme

Gümüldür fayı inceleme altında Haber

Gümüldür fayı inceleme altında

 Dokuz Eylül Üniversitesi Deprem Araştırma ve Uygulama Merkezi (DAUM) Müdürü Prof. Dr. Hasan Sözbilir, Üniversiteler arası iş birliği kapsamında Afyon Kocatepe Üniversitesi, Sivas Cumhuriyet Üniversitesi ve Çukurova Üniversitesi’nden bilim insanlarıyla birlikte eski deprem izleri ve sarsıntı potansiyelini araştırmak amacıyla Gümüldür Fayı’nda hendek açılarak inceleme başlatıldığını açıkladı. Fayın 6,8 büyüklüğünde deprem yaratabilecek güçte olduğunu kaydeden Prof. Dr. Sözbilir, “Yaptığımız bu çalışmayla fayın paleosismik özellikleri, geçmişte ürettiği depremler ve üretme sıklığı gibi sonuçlara ulaşılacak. Elde ettiğimiz sonuçlar kamu kurumları ile paylaşılarak etkili önlemler alınması sağlanacak” dedi. Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ), Afyon Kocatepe, Sivas Cumhuriyet Üniversitesi ve Çukurova üniversitelerinin paydaş olduğu, “İzmir İli Diri Faylarının Paleosismolojik Analizi ve Deprem Potansiyeli” konulu proje kapsamında, Gümüldür fayında hendek açılarak inceleme başlatıldı. Uzmanlar; daha önce üzerinde hiç araştırma yapılmayan Gümüldür Fayı’nın 6.8 büyüklüğünde deprem üretme potansiyeli olduğunu belirterek, hendeğin; İzmir’in ve çevresinde meydana gelebilecek olası bir büyük depreme ne kadar süresi kaldığına ilişkin ip uçları vereceğini kaydetti. Dokuz Eylül Üniversitesi’nin bu tür projelerde Araştırma Üniversitesi misyonu gereği öncü kurum durumunda olduğunu belirten Deprem Araştırma ve Uygulama Merkezi (DAUM) Müdürü Prof. Dr. Hasan Sözbilir, projede görev alan akademisyenlerin, İzmir'deki 17 diri faydan biri olan Gümüldür fayını ilk kez incelediğini söyledi. Prof. Dr. Sözbilir, kazılan hendeğin ve faydan alınan örneklerin, depremden daha az etkilenmek adına alınabilecek önemli veriler sağlayacağını kaydederek, “Gümüldür fayı, deprem üretme potansiyeli çok yüksek olan; Payamlı ve Özdere arasında kalan bölgede, 30 kilometre uzunluğunda ve Kuşadası Körfezi’nin kuzey sınırını oluşturan bir fay niteliğinde. Açtığımız hendek ile fay kesitinden örnek alarak eski depremlerin yaşını bulmak için inceleme yapacağız. Sonrasında ise fayın özellikleri, geçmişte ürettiği depremler ve üretme sıklıkları gibi sonuçlara ulaşmayı planlıyoruz. Kazılan hendek ve alınan örnekler; bizlere fayın ne büyüklükte deprem üretebileceğini, üretme periyodunu ve bunun sonucunda da alınabilecek önlemleri gösterecek” dedi. ‘SAMOS DEPREMİNE CEVAP VEREBİLİR’ Gümüldür fayının, 3 yıl önce Samos’ta meydana gelen büyük depremin en yakınındaki fay olduğunu belirten DAUM Müdürü Prof. Dr. Hasan Sözbilir, “Gümüldür fayının, 3 yıl önce meydana gelen Samos depreminin enerjisine cevap verme durumunu da araştırıyoruz. Elde edilecek veriler kamu kurumlarıyla paylaşılacak ve alınacak tedbirlerin temelini oluşturacak” dedi. Sözbilir, ülkemizde Paleosismoloji (depremler oluştuktan çok sonra eski deprem izlerinin araştırılması) eğitimi alan kişilerin çok az olduğunu ifade ederek, “son 10 yıldır yürüttüğümüz TUBİTAK projeleri ile Paleosismoloji alanında yüksek lisans ve Doktora öğrencileri de yetiştiriyoruz. Araştırma Üniversitemizin vizyonuna uygun olarak bölgesel araştırmalar yapıyoruz ve geleceğin bilim insanlarıyla birlikte kentimiz adına önemli bulgulara ulaşıyoruz” diye konuştu. BU İÇERİK DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR- Gümüldür tatil rehberi: Gümüldür'de yapılacak aktiviteler

Prof. Dr. Sözbilir'den korkutan uyarı! Haber

Prof. Dr. Sözbilir'den korkutan uyarı!

Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Deprem Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr. Hasan Sözbilir, 6 Şubat 04.17'de 7.7 büyüklüğündeki Pazarcık ile 9 saat sonra meydana gelen Elbistan merkezli depremlerin ardından 20 Şubat'ta Defne merkezli 6.4 büyüklüğünde bir ana şok daha yaşandığını anımsattı Ana şokların ardından 15 bini aşan artçı şokların bölgeyi belirli aralıklarla sürekli sarstığını belirten Sözbilir, "Arazideki gözlemlerimiz ve sismolojik veriler birlikte değerlendirildiğinde, artçı şok niteliğindeki bazı depremlerin 'Savrun Fayı' adı verilen fayın kuzey segmenti üzerinde yoğunlaştığını görüyoruz." şeklinde konuştu. DEPREM ÜRETEREK KIRILMAYA BAŞLADI Savrun Fayı'na ilişkin bilgi veren Sözbilir, şunları kaydetti: "Savrun Fayı ikinci ana şokta kırılan Çardak Fayı'nın doğu ucundan başlar, Göksun güneyinden geçerek Kadirli ilçesine kadar uzanır. Fay, 20 km ve 40 km uzunluğundaki 2 fay segmentinden yapılıdır. 6 Şubat tarihindeki ana şoklardan sonra Göksun tarafında önemli oranda stres birikimi nedeniyle, Savrun Fayı'nın kuzeydeki segmenti üzerinde 4.9'a varan büyüklükte çok sayıda deprem olmaktadır. Normal şartlarda 20 km uzunluğundaki bir fay segmenti 6.2 büyüklügüne varan deprem üretebilir. Benzer şekilde daha güneydeki 40 km uzunlugundaki fay segmenti ise 7.0 büyüklüğüne varan depremler üretebilir. Fakat şimdiye kadar güneydeki fay segmentinin tetiklendiğine dair sismolojik bir veri bulunmamaktadır. Bununla beraber Savrun Fayı'nın 20 km uzunluğundaki kuzey segmenti tetiklenmiş olup, 1,5 ay içinde 4'ün üzerinde çok sayıda deprem üretmiştir. Bu durumda normal koşullarda 6.2 büyüklüğünde deprem üretme potansiyeli olan Savrun Fayı'nın kuzey segmentinin 4 ve üstü çok sayıda deprem üreterek kırılmaya başladığını söyleyebiliriz." Sözbilir, "Şimdiye kadar ana şok niteliğinde 15 günde kırılan Amanos, Narlı, Pazarcık, Erkenek, Doğanşehir, Çardak, Antakya fayına 8'inci fay olarak Savrun Fayı'nın da eklendiği anlaşılmaktadır. Bu da bölgedeki fay tetiklenme mekanizmasının devam ettiğini göstermesi açısından çok önemli bir gözlem olarak değerlendirilebilir." diye konuştu. İHA

Prof. Dr. Naci Görür'den korkutan İstanbul depremi uyarısı:  İki fay birden kırılırsa 7.5, 7.6'yı bulabilir Haber

Prof. Dr. Naci Görür'den korkutan İstanbul depremi uyarısı: İki fay birden kırılırsa 7.5, 7.6'yı bulabilir

Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından gözler yıllardır beklenen olası İstanbul depremine çevrildi. Belediyelerin riskli yapıları boşaltma çalışmaları sürdürürken uzmanlardan da uyarılar gelmeye devam ediyor. Prof. Dr. Naci Görür, Kayseri ve Sivas'ta peş peşe yaşanan depremler sonrası o bölgedeki faylarda hareketlenme olabileceği konusunda uyarılar yaptı. Olası Marmara depremi için değerlendirme yapan Prof. Dr. Naci Görür, yalnızca deprem için değil iklim değişikliği konusunda da önlemler alınmasını talep etti. "MARMARA DENİZİ'NDE DEPREM ÇOK SIK OLUYOR" Prof. Dr. Naci Görür, Marmara Denizi'nde sık sık meydana gelen 3 ve 4 büyüklüğündeki depremlere ilişkin "Marmara Denizi'nde deprem çok sık oluyor. Özellikle Orta Marmara Çukurluğundan yani Silivri açıklarından itibaren batıya doğru Tekirdağ'da o arada denizde çok sık depremler oluyor. Bu depremler çoğunlukla 3'lü ve 4'lü olur. Bu depremlerin önemli bir kısmı da tektonik depremler değildir. Daha ziyade denizin dibinden çıkan doğalgaz çıkışlarına bağlıdır. Dolayısıyla doğalgaz çıkışları ve o yöredeki hareketlilik böyle depremler oluşturabilir. Bu 4.1 büyüklüğündeki depreme herhangi bir önem vermek doğru değildir. Çok sık olabilir." dedi. "ASYA YAKASI DAHA SAĞLAM" Görür, Avrupa yakasının zemininin Anadolu yakasına göre daha zayıf olduğunu belirti. "İstanbul'da ilçe bazında sağlamlıktan söz ediyorsak, Avrupa yakasında olan yerler göreceli olarak depremde daha zafiyeti olan yerler." diye konuşan Görür, bunun sebebinin Avrupa yakasındaki jeolojik formasyonlar ve özellikleri olduğunu ifade etti. Görür, "Asya yakasındaki ilçeler Avrupa yakasındaki ilçelere göre jeolojik formasyonlar itibarıyla göreceli olarak depremde daha iyi durumda olabilecek yerler. Avrupa yakası deprem yönünden Asya yakasına göre daha sorunludur çünkü oradaki jeolojik formasyonlar daha gençtir. Zemin özellikleri bakımından daha zayıftır. Asya yakasının zemini jeolojik olarak oradaki formasyonlar itibarıyla daha sağlamdır." diye konuştu. "İKİ FAY BİRDEN KIRILIRSA 7,5 ve 7,6'YI BULABİLİR" İstanbul Depremi için uyarılarda bulunan Prof. Dr. Görür, Marmara Denizi'nde beklenen depremin 7,2 ile 7,6 arasında değişeceğini belirtti. "Bütün senaryolar ve hazırlıklar 7.5 büyüklüğünde deprem için yapılıyor. Marmara'da deprem üretecek olan iki tane aktif fay kolu var. Bunlardan biri Adalar kolu, yaklaşık 45 kilometre uzunluğunda. Bu tamamen kırıldığı zaman 6'lar mertebesinde deprem üretir." ifadelerini kullanan Görür, "Bir diğeri ise Kumburgaz fay koludur. Yeşilköy açıklarında Silivri açıklarına kadar uzanır. Bu da 65 kilometre uzunluğundadır. Kırıldığı zaman minimum 7.2 üretir. İkisi birden kırılırsa 7.5, 7.6'yı bulabilir. Marmara'nın batısında Tekirdağ fayı muhtemelen 1912 Şarköy depreminde kırıldığı için orada büyük bir depremin üretileceğini düşünmüyoruz. Dolayısıyla Marmara'da depremin 7.2 ile 7.6 arasında değişeceğini düşünüyoruz." şeklinde konuştu.

Prof. Dr. Ahmet Ercan'dan İzmir için şok açıklama: "O ilçelerde çok az ev ayakta kalacak" Haber

Prof. Dr. Ahmet Ercan'dan İzmir için şok açıklama: "O ilçelerde çok az ev ayakta kalacak"

Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan, "Biz bu deprem olduğu zaman kendi içimizde bir tartışmaya girdik ve araştırmalar yaptık. Aynı zamanda yabancı bilim insanlarıyla hemen görüş alışverişi yaptık. Bu büyük bir felaketti.  'İlk görüntüler gelince hayretler içinde kaldık. Depremin yıkım gücünün yaklaşık 12 olduğunu gördüm. Bu, Erzincan ve Gölcük'te bile olmamıştı. Ben 8 gibi bir değer bulmuştum. Kırık işleyişiyle ilgili çalışmalar yaptığımız zaman, 2 değil de 3 deprem olduğunu gördük. İlk deprem Pazarcık ilçesinde oldu. Malatya'ya doğru bir yönseme gösterdi. Bu yönsemenin hızı önden bir kırmaya başladı. Bir de burkucu dalgalar gelmeye başladı. Öndeki giden kırıcı çok büyük bir hızla Malatya'ya doğru yöneldi ve orayı kırdı geçirdi. 20 saniye sonra 20 km ötede bir deprem daha oldu. Bu çok ender görülen bir olay. Sonra bir yönseme oldu. Tam karşısında Hatay vardı. 1999 Gölcük depreminde gördük biz bu tür bir yönseme olayını. Önden bir cephe kırarak gidiyor, arkasından da dalgalar geliyor.' 'İleride İzmir kırığı hareket ettiği zaman Melez Ovası'nda olan Bayraklı'da, Bornova'da, Özkanlar'da çok az ev ayakta kalacak. Aynı buradaki manzaraları göreceğiz orada. Kısa süre içinde orası boşaltılıp yeniden tarım alanı haline sokulmalı. Yoksa bunu deprem yapacak" diye konuştu.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.