TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#eşitlik

eşitlik haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, eşitlik haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Kadınlar Mecliste Haber

Kadınlar Mecliste

Eşitlik İçin Kadın Platformu (EŞİK), kadınların eğitim hakkından çalışma hakkına, sanat yapmasından spor yapmasına kadar tüm haklarına açıkça yoğun saldırıların olduğu bir süreçte Meclis’in fiili açılış gününde Meclis’te olacak. EŞİK’ten yapılan açıklamada şöyle denildi: “Bugün 81 ilden Eşitlik İçin Kadın Platformu gönüllüleri olarak Meclis’teyiz. Eşitlik ve özgürlükten yana kadın vekillerle birlikte kadın erkek eşitliğinin bir demokrasi meselesi olduğunu, kadına ve haklarına saygı duymayanların yapacaklarını söyledikleri yasal değişikliklerle geleceğimizi belirlemesine, hayatlarımızı, umutlarımızı ve özgürlüğümüzü gasp etmesine izin vermeyeceğimizi dile getirmek üzere buradayız… Kadınlar, hayatlarımızdan, haklarımızdan, hayallerimizden vazgeçmeyeceğimizi tüm Türkiye’ye ve dünyaya bir kez daha hatırlatacak. Herkesi kadınların eşitlik ve özgürlük mücadelesine destek olmaya çağıracak. Kadınlar kadın vekillerle buluşarak kadınların dayanışmasını ve ortak mücadelesini bir kez daha gösterecek.” BİRLİKTE BAŞARACAĞIMIZDAN EMİNİZ Açıklamanın devamında şunlar yer alıyor: “Bu gidişe dur demek için yapılması gereken tek şey; amasız, fakatsız, hiçbir gerekçe öne sürmeden toplumsal muhalefetin tüm kesimlerinin ve muhalefet partilerinin ortak bir karşı duruş sergilemesidir. ‘Yok canım, o kadar da değil’ diyen; ‘İktidarın tek derdi ekonomik krizi gölgelemek’ diyerek olan biteni görmezden gelen; kadın haklarının tırpanlanmasını daha sonra, hiç gelmeyen uygun bir zamanda konuşulacak ikincil bir mesele olarak gören; laikliği çekinerek savunan ya da sözünü etmeyen tüm toplumsal kesimleri, tüm kadınları ve laiklik ve eşitlikten yana tüm milletvekillerini göreve çağırıyoruz. Eşit ve özgür bir gelecek için, Türkiye muhalefetini de ortak hareket ederek kadınların ve ülkenin geleceğine sahip çıkmaya çağırıyoruz. Türkiye Cumhuriyeti'nin ikinci yüzyılında nasıl yaşayacağımıza, ne giyip ne giymeyeceğimize biz kadınlar karar vereceğiz. Birlikte başaracağımızdan eminiz.” BU HABER DE DİKKATİNİZİ ÇEKEBİLİR: EŞİK: Önce anayasaya saygı

Kadının eşit olabilmesi için önce zihinler değişmeli Haber

Kadının eşit olabilmesi için önce zihinler değişmeli

ESİAD tarafından, İzmir İş Kadınları Derneği (İZİKAD) ve Yaşar Üniversitesi iş birliğiyle düzenlenen “Toplumsal Cinsiyet Duyarlı İş Yerleri” konulu toplantıda, kadının iş hayatındaki yeri ve Avrupa Birliği’nin bu konudaki düzenlemeleri ele alındı.  İZİKAD Başkanı Betül Sezgin’in de katıldığı toplantının moderatörlüğünü Yaşar Üniversitesi Mükemmeliyet Merkezi Müdürü ve CALIPER-Cinsiyet Eşitliği için Araştırma ve Yenilikçilik Projesi Koordinatörü Prof. Dr. Gökay Özerim üstlendi. Toplantıda CALIPER Projesi Eğitmeni Doç. Dr. Ece Öztan, katılımcılara toplumsal cinsiyet eşitliğinin iş dünyası için neden önemli olduğunu anlattı. SÜRDÜRÜLEBİLİR KALKINMANIN TEMELİ Toplantıda konuşan ESİAD Yönetim Kurulu Başkanı Sibel Zorlu, ESİAD olarak toplumsal cinsiyet eşitliği konusuna özel bir önem verdiklerini vurgulayarak, “Bir ülkenin sosyo-ekonomik kalkınmasının sürdürülebilir olması için sağlam bir temel gerekiyor. Bu temel de toplumsal cinsiyet eşitliğine dayanıyor. Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları arasında yer alan ‘Toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlamak ve tüm kadınlar ile kız çocuklarını güçlendirmek’ başlığı son derece önemli. Ancak ülke uygulamaları birbirinden farklılıklar gösteriyor. Ülkemizde, hukuk sistemimizin uluslararası normlarla uyumlaştırılması yönünde adımlar atılmış olsa da uygulamada hala ciddi sorunlarımız var. Uluslararası sıralamalarda oldukça gerideyiz. Örneğin Dünya Ekonomik Forumu ‘Küresel Toplumsal Cinsiyet Uçurumu Raporu’na göre Türkiye, 146 ülke arasında 129. sırada yer alıyor. Bu kadar gerilerde yer almamızın nedeni ise kadınların istihdama, siyasete ve karar alma mekanizmalarına katılımının düşük olması” diye konuştu. AKUPUNKTUR NOKTALARINA DOKUNUYORUZ Global Compact Network Türkiye Ege Bölgesi Yürütücüsü olan ESİAD’ın aynı zamanda Global Compact Kadının Güçlenmesi İzmir Platformu’nun da yürütücüsü olduğunu hatırlatan Zorlu,  şöyle devam etti: “Özellikle kadınların işgücüne dahil olmasında özel sektöre büyük sorumluluk düştüğüne inanıyorum. ESİAD olarak yaptığımız tüm çalışmalarda eğitimi ön planda tutuyoruz ve toplumun akupunktur noktalarına dokunmaya çalışıyoruz. Toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda da hem STK’lar hem akademi hem de iş dünyasının ortak çalışmalar yapmasının daha verimli olacağını düşünüyorum.” CUMHURİYET BİR KADIN DEVRİMİYDİ İZİKAD Başkanı Betül Sezgin, iş hayatında kadının güçlenmesiyle ilgili yaptıkları çalışmalardan örnekler verdi. İzmir’de talep eden şirketlere toplumsal cinsiyet eşitliği eğitimi verdiklerini belirten Sezgin, “Şirketlere gidip, toplumsal cinsiyet eşitliği nedir, sadece bir kadın meselesi midir, erkekleri de kapsıyor mudur bunları ele alıyoruz. Konunun çok küçük yaşlardan başladığını, oyuncak seçiminden tutun da dizilerden reklamlara kadar toplumu nasıl etkilediğini anlatıyoruz. Cumhuriyet bence bir kadın devrimiydi. Atatürk 1923’te şöyle demiş: Kadın olmadan kalkınma olmaz. Bu konuda Atatürk’ü örnek almalıyız. 1923’te daha İktisat Kongresi oluşmadan bir kadın kongresi gerçekleştirmişti. Bunu da İzmir’de yapmıştı. Üzerinden 100 yıl geçmiş. Bizim bunları konuşmamız lazım. Sadece kadınlar olarak değil, kadın-erkek birlikte konuşmamız gerekir. Politikaları etkilemek için birlikte çalışmalıyız” dedi. İŞ DÜNYASI İÇİN ZORUNLU HALE GELDİ Yaşar Üniversitesi Mükemmeliyet Merkezi Müdürü Prof. Dr. Gökay Özerim ise İzmir’in toplumsal cinsiyet eşitliği açısından Türkiye’nin sembolik şehirlerinden biri olduğunu vurguladı. İş dünyasının neden toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda daha duyarlı olması gerektiğini anlatan Özerim, şöyle konuştu: ”Her şeyden önce sosyal sorumluluk, toplumun bir parçası olma, örnek model teşkil etme gibi nedenleri var. Fakat toplumsal cinsiyet eşitliği planları artık şirketler için zorunlu bir politika. Bunun birçok nedeni var. Eğer Avrupa iş ekosistemine entegre olmak istiyorsanız artık Avrupa Komisyonu bu konuda bir belgeniz olup olmadığını ön şart olarak görmek istiyor. O yüzden çok yönlü bir şekilde var olanları kağıda dökmeli, normlaştırmalıyız.” REKABETTE AVANTAJ YARATACAK İstanbul Yıldız Teknik Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ece Öztan da ‘Toplumsal cinsiyet duyarlı iş yerleri’ kavramını anlattı. Öztan, toplumsal cinsiyet eşitliğinin geçmişte insan haklarının bir parçası olarak dikkate alınan bir konu olduğunu belirterek, “Artık günümüzde sadece bir duyarlılıktan öte bir yükümlülük haline geldi. Toplumsal cinsiyet duyarlı iş yerleri meselesi da yumuşak bir yükümlülükten giderek zorlayıcı, regüle edici ve belli standartlara zorlayıcı bir sürece girdi. Artık kalp ilacı üretirken de, otomobil tasarlarken de toplumsal cinsiyete duyarlı bir ar-ge süreci yapmak zorundasınız. Buna kulaklarınızı kapatarak herhangi bir sürdürülebilirlik iddiasında bulunamazsınız. Bu konu, önümüzdeki dönemde şirketlerin rekabet avantajı elde etmek için mutlaka hazırlanmaları gereken bir alan. Şirketler, eylem planı hazırlamak, bütçe ayırmak, bununla ilgili taşın altına elini koymak zorunda. Avrupa ülkeleri önümüzdeki dönemde, bu konuya ilişkin tedarikçilerine ciddi yükümlülükler getirmeye hazırlanıyor. Yani toplumsal cinsiyet duyarlı iş yerleri artık sosyal sorumluluğun ötesinde stratejik bir öneme sahip. Bunu erken anlayan ve adapte olan şirketler ciddi şekilde fark yaratacak. “ BU HABER DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR - İzmir'de mahalle sakinleri Ada Bazlı Dönüşüm için dernekleşti

DEÜ'de fırsat eşitliği ön planda Haber

DEÜ'de fırsat eşitliği ön planda

Türkiye’nin köklü eğitim kurumlarından Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ), eğitimde fırsat eşitliği sağlamak, engelli öğrencilerin eğitim öğretim, sosyal ve kültürel faaliyetlere de katılımına destek olmak, alt yapının ve donanımların sağlanması ve tüm kampüslerinde engelsiz bir ekosistemin oluşturulmasını sağlamak için çalışmalarını sürdürüyor. Bu amaçla birçok önemli projeye imza atan DEÜ, 2023-2024 akademik yılında da tüm öğrencilere eşit imkanlar sunmak için çalışmalar yürütüyor. Dokuz Eylül Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nükhet Hotar, “Araştırma Üniversitemizde 2 bin 100 özel gereksinime ihtiyaç duyan öğrencimiz bulunuyor. Bu öğrencilerimizin yaklaşık 400 tanesinin yüzde 40 ve üzeri engeli bulunuyor. Bizim buradaki bütün çabamız 2 bin 100 öğrencimizin 70 bin öğrencimizle eşit şartlarda eğitim görmesini sağlamak” diye konuştu. Örnek projeler Yükseköğretim Kurulu (YÖK) tarafından düzenlenen 2022 Engelsiz Üniversiteler Ödülleri’nden 11 bayrak ve 7 nişan elde eden DEÜ’nün ‘Kitabımın Sesi Ol’, ‘Eylül Bebekler’, ‘ArtıBiz Kafe’, ‘Engelsiz Bülten’ gibi birçok proje ve etkinliği hayata geçirdiğini belirten Rektör Hotar, “Kamuoyunda farkındalık oluşturacak sosyal sorumluluk projelerine, bilimsel çalışmalara ve fiziki yatırımlara önem veren rektörlüğümüz, ulusal düzeyde ses getiren girişimlere imza atmaktadır. Üniversite üst yönetimimizin buradaki önceliği, toplumun her kesimine ulaşmak ve engel kavramının düşünceden kaldırılmasını sağlamaktır. Ayrıca rektörlüğümüz, üniversitemizin engelsiz eğitim, engelsiz yapı, engelsiz kampüs, engelsiz şehir gibi kavramlarda da örnek olmasını arzulamaktadır. Dolayısıyla da bu anlayışa uygun olarak; Aliağa’da Mesleki ve Çevresel Hastalıklar Hastanemiz inşa edilmiş; kentimizin ilk Veteriner Fakültesi kurulmuş; Diş Hekimliği Fakültemiz hizmete açılmıştır. Araştırma üniversitemiz, buradaki başarılarını hem insana hem de bilime yatırım yaparak göstermeye devam etmektedir” dedi. “Öğrencilerimize destek oluyoruz" DEÜ Rektörü Prof. Dr. Nükhet Hotar, “Öğrencilerimizin yoğun olarak kullandığı Dokuz Eylül Üniversitesi Prof. Dr. Fuat Sezgin Merkez Kütüphanesinde Braille alfabesi çıktı cihazı, kitap tarayıcı, grafik kabartma cihazı ile iki adet kitap seslendirme ve film betimleme kabini bulunmaktadır. Öğrencilerimizin taleplerine göre ders notları, kitap veya broşürler Braille alfabesiyle çıktı şeklinde hazırlanabiliyor. Kütüphanemizde aynı zamanda 350 adet seslendirilmiş kitabımız bulunmaktadır. Öğrencilerimize yönelik içerikler sürekli güncellenmektedir” diye konuştu. İnsana ve bilime katkı Son 20 yılda yapılan yasal düzenlemelerin ‘engelli, dezavantajlı ya da kırılgan’ olarak tanımlanan bireylere yönelik farkındalık oluşturduğunu ifade eden Rektör Hotar, “Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın bu konudaki hassasiyetleri ise üniversitelerimize ve kamu kurumlarımıza örnek olmuştur. Bizleri daha fazlasını yapmamız için teşvik etmiştir. Eşit eğitim hakkına ulaşamayan engelli bir kişinin sorunu, herkesin sorunu olmalıdır. Hiç kimse bunu görmezden gelmemelidir çünkü medeniyet, görmezden gelinerek inşa edilemez. Bu noktada empati ve hoşgörü ile yaklaşmak değişim için de fırsattır. Bu yüzden, konuyu anlamak, sorunların çözümündeki anahtardır. Araştırma üniversitemiz, buradaki başarılarını hem insana hem de bilime yatırım yaparak göstermeye devam edecektir” diye konuştu. BU HABER DE DİKKATİNİZİ ÇEKEBİLİR: Dokuz Eylül Üniversitesi'nden yapay zeka ile 9 Eylül videosu

Eşitlik peşinden koşan kadınlara SES’ten 5. yıl kutlaması Haber

Eşitlik peşinden koşan kadınlara SES’ten 5. yıl kutlaması

SULTAN GÜMÜŞ KAYA SES Eşitlik ve Dayanışma Derneği'nin yeni yönetim kurulu üyeleri, 31 Mayıs'ta düzenlenen Genel Kurul toplantısında seçildi. Toplantıda aynı zamanda dijital yayın platformu SES Eşitlik Adalet Kadın Platformu'nun beşinci yılı da kutlandı. Genel Kurul toplantısında yaptığı konuşmayla Türkiye ve Dünya’da son 10 yıldır kadın haklarındaki kazanımlarda gerilemeler yaşandığına değinen Gülseren Onanç şöyle dedi: “Biz beş yıldır Türkiye ve Dünya’da ataerkil sisteme karşı direnen kadınların, eşitliği ve barışı savunan kadın siyasetçilerin, dayanışmayı ören kadın sivil toplum temsilcilerinin, uğradıkları ayrımcılığa karşı direnen cesur LGBTQ+ aktivistlerinin ilham veren hikâyelerinin izini sürdük. Bütün bu hikâyeler bana bir dünyanın mümkün olabileceğini müjdeledi, geleceğe ilişkin umudumu her daim canlı tutmamı sağladı… SES Eşitlik ve Dayanışma Derneği çatısı altında kurduğumuz dayanışma ekosistemi içinde her gün eşitlik idealinin peşinden koşarak geleceğe umutla bakmayı başarabildim.”     KURULDA KİMLER VAR? Derneğin kurucu başkanı Gülseren Onanç, kuruluştan bu yana yönetim kurulu üyesi olarak destek veren Asuman Bayrak, Ayla Sevand, Aylin Şahin, Emel Şensezgin, Hande Karakülah, Hande Orhan, Meral Tamer, Merve Emek ve Servisimin Cömert ve Zeynep Miraç Taner'e teşekkürlerini iletti. Gülseren Onanç'ın yönetim kurulu başkanı olarak devam edeceği 2023-2025 döneminde yönetim kurulunda Akan Abdula, Alev Akın, Ayşe Yorgancıoğlu, Gülin Yücel, Melek Birsel ve Tuğçe Erçetin görev alacak. DERNEK HAKKINDA SES Eşitlik ve Dayanışma Derneği, toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlamak ve Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları'na ulaşmak üzere aktif vatandaşlığı destekleme misyonuyla eşitlik ve dayanışma değerlerini savunan, bu doğrultuda projeler geliştiren bir sivil toplum kuruluşudur. SES, kadının eşitlik mücadelesini dijital medyada sürdürmek üzere SES Eşitlik, Adalet, Kadın Platformu adlı dijital kadın haber sitesini yayınlıyor.   

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.