TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#enstrüman

enstrüman haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, enstrüman haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Karşıyaka’da atıklar müzik aletine dönüşüyor Haber

Karşıyaka’da atıklar müzik aletine dönüşüyor

Geri dönüşüm malzemeleri kullanılarak minyatür müzik aletlerinin yapıldığı kurslarda katılımcılar sosyalleşme imkânı bulurken, yeniden kullanım ve geri dönüşüm kültürleri de pekiştiriliyor. Karşıyaka Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, “İlgi alanları doğrultusunda sunduğumuz çeşitli kurslarla Karşıyaka’mızın sanat kenti kimliğini pekiştirirken vatandaşlarımızın da sanatla olan bağını güçlendirmek için çalışıyoruz” dedi. Karşıyaka Belediyesi’nin geçtiğimiz yıl Girne Kültürpark içinde açtığı Mahmure Handan Hanım Müzik Aletleri Yapım Atölyesi, vatandaşların yoğun ilgisiyle hizmet vermeye devam ediyor. Atölyede gerçekleştirilen ve kanun yapım ustası Burçin Bayar Babaoğlu eğitmenliğinde düzenlenen minyatür enstrüman yapım kursuna da vatandaşlar yoğun ilgi gösteriyor. HEM SOSYALLEŞİYORLAR HEM DE FARKINDALIK YARATIYORLAR Her yaştan katılımcının yer aldığı kurslarda ukulele, gitar, bağlama gibi müzik aletlerinin minyatürleri yapılıyor. Katılımcılar tercihlerine göre yine aynı malzemeler kullanılarak çeşitli dekoratif ürünler de tasarlayabiliyor. Kursiyerler ilgi alanlarına yönelik hobi edinebildiği gibi yeni iş imkanlarına da kavuşmuş oluyor. Üçer kişilik gruplar halinde devam eden derslerde mümkün olduğunca geri dönüştürülebilen atıklar ya da yeniden kullanılabilecek âtıl malzemeler kullanılıyor. Bu sayede kaynak tüketimi ve atık yönetimi konularında farkındalık oluşturuluyor. ATÖLYEDE YAPIYOR, İKİNCİ EL PAZARINDA SATIYOR Katılımcılar arasında bulunan emekli Hasan Sarıaslan, kurstan çok memnun kaldığını belirterek, “Zaten var olan ilgimi bu kurs sayesinde yeteneğe dönüştürdüm diyebilirim. Kursta öğrendiğim teknikler ile yaptığım tasarımları, Karşıyaka Belediyesi tarafından düzenlenen 2. el pazarında satışa sunuyorum. Hem atıkları değerlendiriyorum hem sosyalleşiyorum hem de kazanç sağlıyorum. Bize bu fırsatı sunan Karşıyaka Belediyesi’ne ve çalışanlarına teşekkür ederim” dedi. HER YAŞ VE İLGİ ALANINA YÖNELİK KURSLAR Karşıyaka Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, “İlgi alanları doğrultusunda sunduğumuz çeşitli kurslarla Karşıyaka’mızın sanat kenti kimliğini pekiştirirken vatandaşlarımızın da sanatla olan bağını güçlendirmek için çalışıyoruz. Belediyemize ait tesislerimizde uzman eğitmenlerimizle her yaş grubuna ve her ilgi alanına yönelik kurslar düzenliyoruz. Özellikle genç yaşlarda sanatla tanışan çocuklarımızın daha analitik bir bakış açısına sahip olduğuna inanıyoruz. Minyatür müzik aletleri yapım atölyemizde de hem aynı ilgi alanlarına sahip katılımcılar sosyalleşiyor hem de kullanılan malzemelerle farkındalık oluşturuyoruz” dedi. Kurslara ilişkin bilgi almak ve katılım için başvuruda bulunmak isteyen vatandaşlar, Karşıyaka Belediyesi’nin resmi sosyal medya hesaplarından yayınlanacak duyuruları takip edebilir. BU HABER DE DİKKATİNİZİ ÇEKEBİLİR: Bu tiyatroları kaçırmayın… Yeni sezonda iki oyun birden

Karşıyaka Cumhuriyet Korosu'ndan anlamlı hareket Haber

Karşıyaka Cumhuriyet Korosu'ndan anlamlı hareket

Sahnelerin beyefendisi olarak tanınan Hüseyin Tolu yönetimindeki Karşıyaka Cumhuriyet Korosu’nun Karşıyaka Belediyesi Suat Taşer Sanat merkezinde verdiği “Enkaz Altında Kalan Enstrümanların Sesleri” konserini, Yusuf Nalkesen’in İzmir Devlet Klasik Türk Müziği sanatçısı kızı Ebru Nalkesen ve Nalkesen ailesinin de bulunduğu bin kişi izledi. Yusuf Nalkesen’in şarkılarının seslendirildiği konserde zaman zaman duygulu anlar yaşanırken, salonda büyük alkış aldı. O KADAR GÜZEL DESTEKLER ALDIK Kİ... Karşıyaka Cumhuriyet Korosu şefi Hüseyin Tolu depremde enstrümanı enkaz altında kalan müzisyen arkadaşlarına destek olmak için konserin düzenlendiğini belirterek şunları söyledi. “Karşıyaka Cumhuriyet Korosu ile 18. Yılımızda gerçekleştirdiğimiz Konserimizi Yusuf Nalkesen şarkıları ile depremde enstrümanı kaybetmiş ve daha sonra yerine kaliteli bir enstrüman alamamış evini sadece bu işten geçiren müzisyen kardeşlerimiz için gerçekleştirdik. Amacımız 2-3 en fazla 4 müzisyene ulaşıp iyi enstrümanlar temin etmekti. Ancak o kadar güzel destekler aldık ki her gün sabaha bir sponsor haberi ile uyanır hale gelmiştim. Bunun neticesinde 2-3-4 değil de tam 7 arkadaşımıza an itibariyle enstrüman yaptırıp gönderimini sağlayacağız. Suat Taşer Sanat merkezi için bin kişilik tüm biletlerimiz tükendi ve salon hıncahınç doldu. Bizi yalnız bırakmayan tüm sanatsever ve yardımseverlere teşekkür ederiz.” Konserin sonunda Vestel, Remax, En Gözde Restaurant ve Küçükavcı Kuru Kahve gibi çok sayıda sponsorluk yapan kurum yöneticilerine birer teşekkür plaketi verildi. HABER MERKEZİ  

İzmir'de tulumu yaşatan adam: Oğulcan Özcan Haber

İzmir'de tulumu yaşatan adam: Oğulcan Özcan

KEMAL ÖZKURT - ÖZEL HABER  Tulum, Karadeniz kültürü için çok önemli bir yere sahip ve nesillerdir özel günler başta olmak üzere hemen her yerde karşılaşabileceğimiz bir enstürman çeşidi haline geldi. Cadde ve sokaklarda da sıkça karşılaştığımız tulumun İzmir'deki en önemli temsilcilerinden biri de yaklaşık 10 yıldır tulumu hem çalan, hem de icrasını yapan Oğulcan Özcan isimli sanatçı oluyor. Çalmasının yanı sıra tulumu geliştirerek farklı boyutlara taşıyan Özcan, "Tulum yapım aşamasında bazılarıyla gerçekten özel bir bağ kuruyorum. Ticari anlamda getirisi yüksek bir iş değil ama ben işimi aşkla yapıyorum" dedi. TULUM ÇALMA SEVDASI, ÜRETİME DÖNDÜ Göçmen bir ailenin çocuğu olan 29 yaşındaki Özcan, 2010 yılında çalmaya başladığı tulumun bir yıl sonra ise yapımına başladı. 2012 yılında evinin bir odasını atölye olarak kullandığını ve son iki yıldır da Karşıyaka'da açtığı atölyede tulum yapımını icra eden Özcan, "2011 yılında memleketim Artvin’den çalmak için bir tulum getirttim. Henüz öğrenme aşamasında tulumun akordu sürekli bozuluyordu ve benim de tamir ettirmem gerekiyordu. İzmir'de de bu işi yapan biri olmadığı için bende tekrar Artvin'e göndermek zorunda kalıyordum. Tulumun onarımı, akort yapımı gibi şeyleri Artvin’e yollamak zaman ve maddi açıdan zorlayıcıydı. Bende zaten ağaç işlerini sevdiğim için daha iyi bir çalgı yapmak üzere bu işe merak sardım. 2012’den bu yana da üzerine bir şeyler ekleyerek tulum üretiyorum" diye konuştu. TULUMUN SERÜVENİ Tulum yapımı aşamasında bazılarıyla arsında bağ kurduğunu söyleyen ve tulumun yapım sürecini anlatan Özcan, "Artvin’de mizmak çibun, Rize’de ise çibun veya çibon olarak adlandırılan çalgıların yanı sıra Güneydoğu ve Mezopotamya bölgesinde çalınan 'düzele' dediğimiz çalgıların da yapımına başladım. Tulum 3 ana materyalden oluşuyor; Ağaç, toprak kamışı ve oğlak derisi. İlk aşamada ağızlık denilen tulumun derisini havayla dolduran aparatı tornada yapıyorum. 2. aşamada oğlak derilerini tabaklama işlemini uyguluyoruz. 3. Aşamada ise klavye bölümün iç oymalarını ve dış teşviyesini yaptıktan sonra son olarak, ağızlık, tulumun derisi ve nav birleşiyor, derisinin üzerine bir kılıf dikiyoruz ve tulum ortaya çıkıyor. Hepsi benim elimden çıkmasına rağmen bazılarının sesi beklediğimden daha iyi çıkıyor. Ticari anlamda getirisi yüksek bir iş değil ama ben işimi aşkla yapıyorum" dedi. "GELENEKSEL İCRACILAR AZALDI" Şu an Türkiye genelinde tulum çok popüler olduğunu fakat geleneksel icracıların sayısında düşüş yaşandığını dile getiren Özcan, "Tulumu klavyeden çalmak yöre halkı tarafından çok kabul gören bir şey değil. Zaten sonradan insanlar da anladı ikisinin aynı şey olmadığını ve tulumun kendisine döndü. Tulumu popüler müzikle bir arada kullanmak, tulumun yanında gitar çalmak garipsenirdi. Sadece Karadenizliler değil birçok yörede çalmak isteyen ve dinleyen insanlar var fakat popülerleşmenin getirdiği sıkıntılardan dolayı geleneksel icracılar çok azaldı. Ben geleneksel kısmına odaklıyım. Bu konuda da tuluma her gün bir şeyler ekleyerek geliştirmek için çalışıyorum" dedi. 4 FARKLI ÇEŞİT TULUM Sadece yurt içinde değil, yurt dışına da şimdiye kadar bir çok tulu ihraç eden Özcan, "Benim diğer yapımcılardan farkım şu ki; inovatif ve özel çalışmalar yapıyorum. Türkiye’de ilk ve tekim" diyerek şöyle devam etti;  “Amerika, Asya ve Avrupaya çok sayıda tulum ihracatı yaptım. Fakat daha çok yurt içinde ve gurbette yaşayan insanımıza tulum gönderdim. Ben diğer tulumlardan farklı olarak, 'analık' dediğimiz klavye kısmında karbonfiber ve camfiber kamışlar kullandım. Tek yapan ben olduğum için ve işçiliğime de güvendikleri için benden istiyorlar. Bir tulum yapımcısını aradığınız zaman “tulum istiyorum” dersiniz ve en fazla tonunu belirtirsiniz. Beni aradıklarında 4 farklı seri yaptığım için ne istediklerini belirtmeleri gerekiyor. Birincisi lazer seri, ikincisi konik kalaklı seri, üçüncüsü geleneksel oyma seri ve geleneksel boynuz seri olarak 4 farklı seri yaptığım için özellikle ne istediklerini belirtmeleri gerekiyor."

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.