TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#enflasyon rakamları

enflasyon rakamları haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, enflasyon rakamları haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Enflasyonun artış hızı endişe verici boyutlarda Haber

Enflasyonun artış hızı endişe verici boyutlarda

KEMAL ÖZKURT – ÖZEL HABER Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Haziran ayı enflasyon rakamlarını açıkladı. Bu verilere göre tüketici fiyat endeksi (TÜFE) yıllık bazda yüzde 38,21 olurken, aylık bazda ise bir önceki aya göre yüzde 3,92 oranında artış gösterdi. Diğer taraftan Enflasyon Araştırma Grubu (ENAG) verilerine göre ise Tüketici Fiyat Endeksi (E-TÜFE) Temmuz ayında bir önceki aya göre yüzde 13,18 arttı. E-TÜFE’nin son 12 aylık artışı yüzde 122,88 olurken 2023 yılı Ocak-Temmuz dönemi enflasyon oranı ise yüzde 69,21 olarak açıklandı. İki kurum tarafından açıklanan rakamların makas genişliğinin fazla olmasına dikkat çekerek ülkede yaşanan enflasyonun basite alınmaması gerektiğini vurgulayan Ekonomist Prof.Dr. Coşkun Küçüközmen, “Şu anda ekonomik krizde olan Venezuela ve Arjantin gibi Latin Amerika ülkelerinin geçmişine baktığınız zaman enflasyon oranlarının 30’larda 40’larda başlayıp sonrasında 70’lere çıktığını ve bir yerden sonra işin ucunu kaçırdıklarını görebilirsiniz. Türkiye’nin de bu duruma düşmemesi için şu anda acilen enflasyonu kontrol altına alacak bir program açıklaması gerekiyor. Çünkü enflasyon çocuk oyuncağı değil” dedi.  ENFLASYON ÇOCUK OYUNCAĞI DEĞİL Türkiye’nin öngörülebilir risklere karşı başına gelmeden önlem almadığına dikkat çeken Küçüközmen, “Şubat ayında çok büyük bir deprem yaşadık. Bu depremi yaşamadan önce uzmanlar sürekli olarak uyarılarda bulunuyordu. Ne oldu sonrasında? Önlem almadığımı için binlerce canı kaybettik. Şimdi enflasyonda böyle bir şey. Basite alırsanız ilerleyen süreçte ciddi sorunlar yaratır. Çünkü enflasyon çocuk oyuncağı değil. Şu anda ekonomik krizde olan Venezuela ve Arjantin gibi Latin Amerika ülkelerinin geçmişine baktığınız zaman enflasyon oranlarının 30’larda 40’larda başlayıp sonrasında 70’lere çıktığını ve bir yerden sonra işin ucunu kaçırdıklarını görebilirsiniz. Türkiye’nin de bu duruma düşmemesi için şu anda acilen enflasyonu kontrol altına alacak bir program açıklaması gerekiyor. Fakat bunu yaparken de enflasyonu bir anda geriye çekmek yerine kontrol altına alıp önce yükselişini yavaşlatıp sonrasında ise durdurup geriye çekilmesi lazım. Çünkü enflasyon bu hızda yükselirken bir anda geriye çekmek için zorlamak yokuş aşağı inen bir arabayı bir anda geri vitese almak gibidir. Nasıl ki arabanız bu durumda ciddi hasarlar görecek enflasyonu da bir anda bu şekilde geriye çekmeye çalışmanın ekonomiye ciddi zararları olacaktır” diye konuştu.  EKONOMİDE KISIR DÖNGÜ VAR Piyasaların kritik bir eşikte bulunduğunu ve ciddi anlamda çeki düzen verilmesi gereken bir noktaya geldiğini vurgulayan Küçüközmen, “Merkez Bankası geçen hafta enflasyon raporunu paylaştı. Enflasyonu besleyen temel dinamiklerin vergi artışları ve ücretler gibi zaruri artışların olduğunu kabul ediyoruz diyorlar ama üzerine biraz daha talebi kısalım, sıkı maliye politikaları ile vergileri de arttıralım dediğimizde de bu da enflasyona yol açıyor. Şu anda müthiş bir kısır döngü var. En başta düşünülmesi gereken şey; biz enflasyona nasıl saplanıp kaldık sorusudur. Merkez bankasının bu nokta da yapacağı açıklamalar ve ortaya konacak ekonomik model ve bunu inandırıcılığı çok önemli. Hükümet enflasyonu kontrol altına almak yerine döviz girişini ve döviz likiditesini arttırmanın peşinde. Bunu yapmak istiyorlar ama doğru bir uygulama olmadığı için son olarak çıkan verilere de baktığımızda Türkiye’nin ithalatı dünyada en fazla artan ithalat noktasına geldiğini görebiliyoruz. Hal böyle olunca da ülkeye döviz girişi maalesef olmuyor ya da olduğu gibi gidiyor” ifadelerini kullandı.  VERİLER GERÇEK YAŞAMA UYMUYOR Konuşmasının sonunda TÜİK tarafından açıklanan verilerin piyasa realitesiyle uymadığını ifade eden Küçüközmen, “Merkez Bankası’nın açıkladığı rakamlar var. Enflasyonu tek haneye indireceklerini belirtiyorlar. Ben tek haneden falan vazgeçtim. Enflasyonun şu artış hızını yavaşlatmak ve durdurmak bile çok büyük bir başarıdır. TÜİK’in açıkladığı rakamlar çok önemli ama vatandaş bir TÜİK’in açıkladığı verilere bakıyor, bir de kendi yaşantılarına bakıyor ve hiçbir bağlantı kuramıyor. Çünkü enflasyonun gerçek ve en derinden hisseden vatandaş, esnaf, emekli ve memurdur” dedi.

Enflasyon rakamları açıklandı... İşte detaylar Haber

Enflasyon rakamları açıklandı... İşte detaylar

Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE), haziranda aylık bazda yüzde 3,92, Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi (Yİ-ÜFE) yüzde 6,5 artış gösterdi. Yıllık enflasyon tüketici fiyatlarında yüzde 38,21 ile son 18 ayın, yurt içi üretici fiyatlarında da yüzde 40,42 ile son 25 ayın en düşük seviyesine geriledi. Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre, haziranda 12 aylık ortalamalar dikkate alındığında, tüketici fiyatları yüzde 59,95, yurt içi üretici fiyatları yüzde 86,59 arttı. Aylık bazda TÜFE yüzde 3,92, Yİ-ÜFE yüzde 6,5 artış gösterdi. TÜFE YÜKSELDİ TÜFE, haziranda geçen yılın aralık ayına göre yüzde 19,77, Yİ-ÜFE ise yüzde 14,82 yükseldi. Yıllık enflasyon, tüketici fiyatlarında yüzde 38,21, yurt içi üretici fiyatlarında yüzde 40,42 oldu. Böylece yıllık enflasyon, TÜFE'de son 18, Yİ-ÜFE'de ise son 25 ayın en düşük seviyesi olarak kayıtlara geçti. TÜFE, Ocak 2022'de yüzde 48,69, Yİ-ÜFE de Haziran 2021'de 42,89 seviyesinde gerçekleşmişti. Yİ-ÜFE, haziranda yıllık bazda en fazla madencilik ve taş ocakçılığında yüzde 53,61 oldu Sanayinin 4 sektörünün haziranda yıllık bazda değişimleri, madencilik ve taş ocakçılığında yüzde 53,61, imalatta yüzde 42,09, elektrik, gaz üretimi ve dağıtımında yüzde 3,29 ve su temininde yüzde 59,68 artış olarak gerçekleşti. BAZI SEKTÖRLERDE ARTIŞ GÖRÜLDÜ Bu grupların aylık değişimlerine bakıldığında ise madencilik ve taş ocakçılığında yüzde 4,77, imalatta yüzde 6,15, elektrik, gaz üretimi ve dağıtımında yüzde 12,54 ve su temininde yüzde 2,71 artış görüldü. Ana sanayi gruplarının yıllık değişimleri incelendiğinde, ara malında yüzde 36,5, dayanıklı tüketim malında yüzde 47, dayanıksız tüketim malında yüzde 62, enerjide yüzde 10,26 ve sermaye malında yüzde 52,44 artış hesaplandı. Bu grupların aylık değişimlerine bakıldığında, ara malında yüzde 6,59, dayanıklı tüketim malında yüzde 2,53, dayanıksız tüketim malında yüzde 3,19, enerjide yüzde 12,67 ve sermaye malında yüzde 8,02 artış gerçekleşti. YILLIK EN YÜKSEK AZALIŞ GÖSTEREN GÖSTEREN SEKTÖRLER HANGİLERİ? Yıllık Yİ-ÜFE'ye göre 13 alt sektör daha düşük, 16 alt sektör daha yüksek değişim gösterdi. Yıllık en yüksek azalış gösteren alt sektörler yüzde 19,99 ile kok ve rafine petrol ürünleri, yüzde 3,66 ile ham petrol ve doğal gaz oldu. Buna karşılık diğer madencilik ve taş ocakçılığı ürünleri yüzde 95,38, temel eczacılık ürünleri ve müstahzarları yüzde 91,8, içecekler yüzde 81,97 ile endekslerin en fazla arttığı alt sektörler olarak kayıtlara geçti. Aylık Yİ-ÜFE'ye göre 17 alt sektör daha düşük, 12 alt sektör daha yüksek değişim gösterdi. Aylık en yüksek azalış yüzde 6,68 ile ham petrol ve doğal gaz, yüzde 0,08 ile kömür ve linyit alt sektörlerinde gerçekleşti. Buna karşılık kok ve rafine petrol ürünleri yüzde 18,15, metal cevherleri yüzde 13,65, elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme yüzde 12,54 ile endekslerin en fazla arttığı alt sektörler olarak kayıtlara geçti. BEKLENTİLER NELER? AA Finans Enflasyon Beklenti Anketi'ne katılan ekonomistler, TÜFE'nin haziranda aylık bazda yüzde 3,91 artacağını öngörmüştü. Ekonomistler, bir önceki ay yüzde 39,59 olan yıllık enflasyonun yüzde 38,20'ye gerileyeceğini hesaplamıştı. AA

Prof.Dr. Küçüközmen’den enflasyon değerlendirmesi: “Rakamları açıklamak artık önemsiz” Haber

Prof.Dr. Küçüközmen’den enflasyon değerlendirmesi: “Rakamları açıklamak artık önemsiz”

NURETTİN BAKİ-ÖZEL HABER Mart ayı enflasyon rakamları açıklandı. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) mart ayında yüzde 2,29 arttı. Yıllık TÜFE yüzde 50,51’e geriledi. Yurt İçi ÜFE (Yİ-ÜFE) martta yüzde 0,44 artarken, yıllık bazda yüzde 62,45 oldu. Açıklanan rakamlar üzerinden gazetemize değerlendirmeler yapan Ekonomist Prof.Dr. Coşkun Küçüközmen, enflasyon rakamlarını açıklamanın artık önemli olmadığının altını çizerek, hükümetin artık enflasyonla mücadele politikasını açıklaması gerektiğini vurguladı. TÜİK tarafından açıklanan açlık ve fakirlik sınırının önemine dikkat çeken Küçüközmen, dolar kurunu sabit tutmanın piyasalarda yarattığı sorunlara dikkat çekti. İNSANLAR İKİLEMDE KALIYOR Açıklanan enflasyon rakamlarıyla piyasadaki ürünlerin fiyatlarını kedi-ciğer hikayesine benzeten Ekonomist Prof.Dr. Coşkun Küçüközmen, insanların harcama konusunda ikilemde kaldığının altını çizerek “Enflasyon rakamları ile gerçek rakamların piyasada fiyatlara yansıması arasındaki tutarsızlık ister istemez insanları harcama konusunda bir ikilemde bırakıyor. Eğer gerçek enflasyon buysa fiyatlar neden böyle yüksek? Fiyatlar buysa; gerçek enflasyon niye bu şekilde düşük açıklanıyor? Bu durum kedi-ciğer hikayesine benziyor. Enflasyon sadece rakamlara bakarak değil, aynı zamanda piyasanın durumuna bakılarak da ölçülüyor. ‘Krediyle faizin bağlantısı koptu’ diye bir gazetenin manşetini okudum bu sabah. Kullanılan kredi oranlarına tahakkuk ettirilen faizle insanların mevduatına verilen faiz arasındaki farkın açılmasının yanı sıra, enflasyon oranının altında bir kredi faizi var ama o faizle insanlar kolay kolay kredi kullanmıyorlar. Yani çeşitli masraf komisyonlarına bağlandığı zaman kredi, daha da pahalıya geliyor” dedi. ÜRÜNLERİN GRAMAJI VE KALİTESİ DÜŞTÜ TÜİK tarafından açıklanan açlık ve fakirlik sınırının önemine dikkat çeken Küçüközmen, dolar kurunu sabit tutmanın piyasada yarattığı sorunlara vurgu yaparak “Ülkenin şu noktada kredi ve mevduatın dışında iki şeye daha bakması gerekiyor. TÜİK tarafından açıklanan iki tane rakam daha önemli. Bu iki rakama baktığımızda; bu ülkede açlık sınırı ne? Fakirlik sınırı ne? Asgari ücretin rakamına da baktığımızda bu rakamlar daha da önemli hale geliyor. Dolayısıyla enflasyonun bu ülkede insanları getirdiği noktayı görmüş oluyoruz. Ama bu sadece Türkiye’ye özgü değil. Kovid-19 sonrası özellikle büyük ülkeler tarafından uygulanan politikaların da bunda etkisi var. Her şey tam düzeldi derken Rusya-Ukrayna savaşının da enerji fiyatları üzerindeki etkisi var. Dolayısıyla küresel bir enflasyon sorunuyla karşı karşıyayız. Ama bizim gibi gelişmekte olan ülkeler bunu daha pahalıya ödüyorlar. Yani döviz kurunu tutmak pahasına bugün insanlar fiyatları artırmamak için malın ya gramajını düşürüyorlar ya da ambalaj kalitesini ya da içeriğin kalitesini düşürüyorlar. Çünkü bu işin başka çözüm yolu yok. Böyle bir sıkıntıyla karşı karşıyayız” ifadelerine yer verdi. ENFLASYONLA MÜCADELE Enflasyon rakamlarını açıklamanın artık önemli olmadığının altını çizen Küçüközmen, hükümetin artık enflasyonla mücadele politikasını açıklaması gerektiğini vurguladı. İnsanların paralarının enflasyon karşısında pula döndüğünü ifade eden Küçüközmen, “Enflasyon rakamlarını açıklamak artık çok önemli değil. Bence asıl mesele hükümetin bu enflasyondan nasıl kurtulacağımızı açıklaması gerekiyor. Yani enflasyon oranı zaten bir şekilde hesaplanıp, açıklanıyor. Uzun vadede enflasyonla mücadele politikasını görmemiz lazım. Merkez Bankası (MB) faiz oranlarını artırmış azaltmış nasıl önemli olmadıysa, çok önemli bir konu nasıl önemsiz hale getirildiyse; TÜİK enflasyonu yüzde 200 açıklasa bile ortada bir realite var. İnsanlar bu enflasyon altında hem eziliyor hem paraları pula dönüşüyor” diye konuştu.

Enflasyon rakamları açıklandı Haber

Enflasyon rakamları açıklandı

Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE), Aralık 2022'de aylık bazda yüzde 1,18 artarken, Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi (Yİ-ÜFE) yüzde 0,24 azalış gösterdi. Yıllık enflasyon tüketici fiyatlarında yüzde 64,27, yurt içi üretici fiyatlarında yüzde 97,72 olarak gerçekleşti. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, Aralık 2022 itibarıyla 12 aylık ortalamalar dikkate alındığında, tüketici fiyatları yüzde 72,31, yurt içi üretici fiyatları yüzde 128,47 arttı. Aylık bazda TÜFE yüzde 1,18 yükselirken, Yİ-ÜFE yüzde 0,24 düşüş gösterdi. Yıllık enflasyon, tüketici fiyatlarında yüzde 64,27, yurt içi üretici fiyatlarında yüzde 97,72 oldu. Yıllık enflasyon, son 9 ayın en düşük seviyesi olarak kayıtlara geçti. Yıllık enflasyon Nisan 2022'de yüzde 69,97 seviyesinde gerçekleşmişti. Aylık enflasyonda da son 16 ayın en düşük seviyesi kaydedildi. Aylık enflasyon, Eylül 2021'yüzde 1,25 olarak kayıtlara geçmişti. Sanayinin 4 sektöründeki değişimler Sanayinin 4 sektörünün Aralık 2022'deki yıllık bazda değişimleri, madencilik ve taş ocakçılığında yüzde 122,92, imalatta yüzde 78,66, elektrik, gaz üretimi ve dağıtımında yüzde 284,99, su temininde yüzde 130,34 artış olarak gerçekleşti. Bu grupların aylık değişimlerine bakıldığında ise madencilik ve taş ocakçılığında yüzde 1,94, imalatta yüzde 2,29, su temininde yüzde 9,44 artış olurken elektrik, gaz üretimi ve dağıtımında ise yüzde 11,78 azalış görüldü. Ana sanayi gruplarının yıllık değişimleri incelendiğinde, ara malında yüzde 70,91, dayanıklı tüketim malında yüzde 78,57, dayanıksız tüketim malında yüzde 101,63, enerjide yüzde 224,67 ve sermaye malında yüzde 65,16 yükseliş oldu. Bu grupların aylık değişimlerine bakıldığında ise ara malında yüzde 1,66, dayanıklı tüketim malında yüzde 3,20, dayanıksız tüketim malında yüzde 4,56, sermaye malında yüzde 2,36 artış gerçekleşirken enerjide yüzde 10,63 azalış hesaplandı. Yıllık Yİ-ÜFE'ye göre 20 alt sektör daha düşük, 9 alt sektör daha yüksek değişim gösterdi. Yıllık en düşük artış yüzde 33,10 ile ana metaller, yüzde 49,70 ile metal cevherleri, yüzde 54,97 ile bilgisayarlar, elektronik ve optik ürünler alt sektörlerinde gerçekleşti. Buna karşılık elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme yüzde 284,99, diğer madencilik ve taş ocakçılığı ürünleri yüzde 180,52, diğer metalik olmayan mineral ürünler yüzde 173,20 ile endekslerin en fazla arttığı alt sektörler oldu. Aylık Yİ-ÜFE'ye göre 3 alt sektör daha düşük, 26 alt sektör daha yüksek değişim gösterdi. Aylık en yüksek azalış yüzde 12,49 ile kok ve rafine petrol ürünleri, yüzde 11,78 ile elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme, yüzde 2,88 ile ham petrol ve doğal gaz alt sektörlerinde gerçekleşti. Buna karşılık temel eczacılık ürünleri ve müstahzarları yüzde 23,52, su ve suyun arıtılması ve dağıtılması yüzde 9,44, içecekler yüzde 7 ile endekslerin en fazla arttığı alt sektörler oldu. Ana harcama grupları Ana harcama grupları itibarıyla aralıkta bir önceki aya göre azalanlar yüzde 4,14 ile ulaştırma, yüzde 1,34 ile giyim ve ayakkabı olurken, en az artış gösteren ise yüzde 0,07 ile alkollü içecekler ve tütün oldu. Aralıkta artışın yüksek olduğu ana gruplar sırasıyla yüzde 5,91 ile sağlık, yüzde 4,56 ev eşyası, yüzde 2,84 ile konut olarak belirlendi. Yıllık değişimler TÜFE'de yıllık bazda en az artış yüzde 25,87 ile giyim ve ayakkabı ana grubunda gerçekleşti. Bir önceki yılın aynı ayına göre artışın düşük olduğu diğer ana gruplar sırasıyla yüzde 32,58 haberleşme, yüzde 37,27 ile eğitim olarak kayıtlara geçti. Yıllık bazda artış en fazla yüzde 79,83 ile konut, yüzde 77,87 ile gıda ve alkolsüz içecekler, yüzde 73,02 ile ev eşyasında oldu. 2022 yılı Aralık ayında, endekste kapsanan 144 temel başlıktan (Amaca Göre Bireysel Tüketim Sınıflaması-COICOP 5'li Düzey), 24 temel başlığın endeksinde düşüş gerçekleşirken, 9 temel başlığın endeksinde değişim olmadı. 111 temel başlığın endeksinde ise artış gerçekleşti. Beklentiler AA Finans Enflasyon Beklenti Anketi'ne katılan ekonomistler, aralıkta TÜFE'nin yüzde 2,61 artacağını öngörmüştü. Ekonomistler, bir önceki ay yüzde 84,39 olan yıllık enflasyonun yüzde 66,59'a gerileyeceğini hesaplamıştı. AA

Enflasyon rakamları açıklandı Haber

Enflasyon rakamları açıklandı

Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre, kasım itibarıyla 12 aylık ortalamalar dikkate alındığında, tüketici fiyatları yüzde 70,36, yurt içi üretici fiyatları yüzde 128,94 arttı. Aylık bazda TÜFE yüzde 2,88, Yİ-ÜFE yüzde 0,74 yükseldi. TÜFE, kasımda geçen yılın aralık ayına göre yüzde 62,35, Yİ-ÜFE ise yüzde 98,20 arttı. Yıllık enflasyon, tüketici fiyatlarında yüzde 84,39'a, yurt içi üretici fiyatlarında yüzde 136,02'ye geriledi. Yıllık enflasyonda en son Mayıs 2021'de gerileme görülmüştü. Yİ-ÜFE, kasımda bir önceki aya kıyasla yüzde 0,74, geçen yılın aralık ayına göre yüzde 98,2, geçen yılın aynı ayına kıyasla yüzde 136,02 ve 12 aylık ortalamalara göre yüzde 128,94 arttı. Sanayinin 4 sektörünün kasımda yıllık bazda değişimleri, madencilik ve taş ocakçılığında yüzde 146,43, imalatta yüzde 107,64, elektrik, gaz üretimi ve dağıtımında yüzde 442,97 ve su temininde yüzde 114,41 artış olarak gerçekleşti. Bu grupların aylık değişimlerine bakıldığında ise madencilik ve taş ocakçılığında yüzde 4,99, imalatta yüzde 2,01, su temininde yüzde 3,39 artış, elektrik, gaz üretimi ve dağıtımında ise yüzde 5,17 azalış görüldü. Ana sanayi gruplarının yıllık değişimleri incelendiğinde, ara malında yüzde 103,78, dayanıklı tüketim malında yüzde 93,87, dayanıksız tüketim malında yüzde 124,66, enerjide yüzde 337,34 ve sermaye malında yüzde 86,41 yükseliş oldu. Bu grupların aylık değişimlerine bakıldığında ise ara malında yüzde 1,88, dayanıklı tüketim malında yüzde 2,62, dayanıksız tüketim malında yüzde 2,68, sermaye malında yüzde 2,83 artış gerçekleşirken enerjide yüzde 4,24 azalış hesaplandı. Yıllık Yİ-ÜFE'ye göre 21 alt sektör daha düşük, 8 alt sektör daha yüksek değişim gösterdi. Yıllık en düşük artış yüzde 64,45 ile ana metaller, yüzde 65,31 ile diğer ulaşım araçları, yüzde 74,89 ile metal cevherleri alt sektörlerinde gerçekleşti. Buna karşılık elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme yüzde 442,97, diğer metalik olmayan mineral ürünler yüzde 203,36, ham petrol ve doğal gaz yüzde 202,77 ile endekslerin en fazla arttığı alt sektörler oldu. Aylık Yİ-ÜFE'ye göre 6 alt sektör daha düşük, 23 alt sektör daha yüksek değişim gösterdi. Aylık en yüksek azalış, yüzde 5,17 ile elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme, yüzde 2,02 ile kok ve rafine petrol ürünleri, yüzde 0,7 ile ana metaller alt sektörlerinde gerçekleşti. Buna karşılık diğer madencilik ve taş ocakçılığı ürünleri yüzde 7,04, deri ve ilgili ürünler yüzde 4,92, kağıt ve kağıt ürünleri yüzde 4,1 ile endekslerin en fazla arttığı alt sektörler olarak sıralandı. TÜFE'de, kasımda bir önceki aya göre yüzde 2,88, geçen yılın aralık ayına göre yüzde 62,35, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 84,39 ve 12 aylık ortalamalara göre yüzde 70,36 artış gerçekleşti. Ana harcama grupları itibarıyla kasımda bir önceki aya göre azalan ana grup yüzde 1,42 ile giyim ve ayakkabı olurken, en az artış gösteren ana gruplar yüzde 0,25 ile eğitim, yüzde 1,02 ile sağlık oldu. Kasımda artışın yüksek olduğu ana gruplar sırasıyla yüzde 5,75 ile gıda ve alkolsüz içecekler, yüzde 3,19 ile alkollü içecekler ve tütün, yüzde 3,18 ile lokanta ve oteller olarak belirlendi. Yıllık değişimler TÜFE'de yıllık bazda en az artış yüzde 35,87 ile haberleşme ana grubunda gerçekleşti. Geçen yılın aynı ayına göre artışın düşük olduğu diğer ana gruplar sırasıyla yüzde 36,96 ile giyim ve ayakkabı, yüzde 37,18 ile eğitim olarak kayıtlara geçti. Geçen yılın aynı ayına göre artış en fazla yüzde 107,03 ile ulaştırma, yüzde 102,55 ile gıda ve alkolsüz içecekler, yüzde 92,83 ile ev eşyasında oldu. Kasımda endekste kapsanan 144 temel başlıktan 17 temel başlığın endeksinde düşüş gerçekleşirken 8'inde değişim olmadı, 119'unda ise artış gerçekleşti. Özel kapsamlı TÜFE göstergeleri Özel kapsamlı tüketici fiyatları endeksi göstergelerine bakıldığında, kasımda aylık bazda en az yükseliş yüzde 1,88 ile "enerji, gıda ve alkolsüz içecekler, alkollü içkiler ile tütün ürünleri ve altın hariç TÜFE" göstergesinde oldu. Yıllık bazda da en yüksek artış yüzde 87,02 ile "mevsimlik ürünler hariç TÜFE" göstergesinde kaydedildi. AA

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.