#emeklilik

emeklilik haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, emeklilik haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Ev hanımlarına müjde! 12 bin 500 lira maaşla emeklilik hakkı kapıda Haber

Ev hanımlarına müjde! 12 bin 500 lira maaşla emeklilik hakkı kapıda

Ev hanımları için Bakanlık düğmeye bastı. Ev hanımlarına emeklilik hakkı vermeyi öngören yasa Meclis’ten geçmeyi bekliyor. Yasanın onaylanması durumunda en hanımlarına erken emeklilik, çocuk sayısına göre prim ve 12 bin 500 liraya kadar emekli maaşı gibi haklar verilecek. Ev hanımları, gözü Bakanlık’tan gelecek açıklamaya çevirdi. İşte yasanın detayları… EV HANIMLARINA EMEKLİLİK HAKKI Daha önce hiç çalışma fırsatı bulamamış ve sigortası olmayan ev hanımları için emeklilik düzenlemesi yolda. Meclis’ten geçmesi beklenen torba yasa ile çalışmayan anneler ve ev hanımları emekli olabilecek ve 12 bin 500 liraya kadar emekli maaşı alabilecekler. Bu yeni düzenleme ile ev hanımlarına sosyal güvence sağlanması amaçlanıyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan müjdeli haberi duyurmuştu. Söz konusu torba yasanın onaylanması durumunda ev hanımlarının emeklilik başvuruları alınmaya başlanacak. Söz konusu düzenleme kapsamında, ev hanımlarının emeklilik primlerinin üçte birini devlet karşılayacak olup, çocuk sayısına göre de prim desteği de sağlanabilecek. ÖNCELİK HİÇ ÇALIŞMAMIŞ VE SİGORTASI OLMAYANA VERİLECEK Söz konusu torba yasanın, en geç Ekim ayında Meclis’ten geçmesi ve yürürlüğe girmesi bekleniyor. Yasanın onaylanması durumunda ev hanımları da sosyal güvence sahibi olabilecek. Yeni düzenleme kapsamında, ev hanımlarına çocuk sayısına bağlı olarak prim desteği sağlanacağı gibi, erken emeklilik hakkı da tanınacak. Sistemin yürürlüğe girmesi durumunda, öncelik daha önce hiç çalışmamış ve sigorta girişi olmayan ev hanımlarına verilecek. Sistemin sonraki aşamasında ise çocuk sayısına bağlı olarak prim desteği ve erken emeklilik hakkı tanınacak. Çalışan anneler için ise yıpranma payı düzenlemesi getirilmesi bekleniyor. Bu durumda çalışan annelere yaş düzenlemesi ve prim desteği sağlanacak. Çalışan anneler, kendilerine tanınan fazla primler sayesinde emeklilik yaşını erkene alabilecekler.

Emeklilikten Londra’ya uzanan fotoğrafçılık hikayesi Haber

Emeklilikten Londra’ya uzanan fotoğrafçılık hikayesi

SEMİ TEKTAŞ-ÖZEL HABER- Birçok kişi emekli olunca köye yerleşmek, daha sakin bir hayat kurmak ister. Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) Makine Mühendisliği mezunu Ruhi Ödev ise emekli olur olmaz kendini fotoğraf çekmeye adamış biri… Fotoğrafçılık için 2014’te tekrardan üniversite okuyan Ödev, aynı zamanda kurduğu Ödemiş Fotoğraf Sanat Derneği ile 500 ila 600 kişiye eğitim bile verdi. Asya ülkelerine olan ilgisi nedeniyle Vietnam, Kamboçya ve Tayland’a giden Ödev’in yeni destinasyonu ise Nepal. Menderes Gençlik Festivali’nde eğitim veren Ödev, orada tanıştığı bir aile tarafından ise İngiltere’nin başkenti Londra’da aynı etkinliği yapmak için davet aldı. YENİDEN ÜNİVERSİTE MACERASI Emekli olduktan sonra fotoğrafçılığa başladığını belirten Ödev, kurs verdiği dönemde Ege’de fotoğraf çekmek için ayak basamadığı yer kalmadığının altını çizdi. Ödev, “ODTÜ’de makine mühendisliği okudum. Mesleğime devam ederken emekliliğime yakın canım sıkılmasın diye ne yaparım diye düşündüm. Bir arkadaşım fotoğraf çekiyordu. O arada da onun makineyle bir iki fotoğraf çektim. Ben de makine vardı ama ilkokul 3’te babam almıştı. Ama o filmli makineydi belli sayıda çekebiliyordun. Bu arada da Ankara’dan fotoğraf çekmek için Ödemiş’e fotoğrafçılar gelmişti. Bende gaza gelip fotoğraf çekmeye başladım. İlk etapta hiçbir bilgim yoktu. Sonra sonra öğrendim. İzmir’de bir kursa gittim. Orada öğrendim bir şeyler. 2005’te fotoğraf çekmeye başlamıştım. 2014’te böyle olmayacak dedim ve üniversitede 2 yıllık fotoğrafçılık eğitimi aldım. Bölümü 4 üzerinden 3.60 ortalama ile bitirdim. Günde bir saat çalışıyorum. Bir gün çalışamadıysam, ertesi gün iki saat, iki gün çalışamadıysam, iki gün ikişer saat çalışıyordum. Hanımı salondan attım, orada çalışmaya başladım. Emekliğimi dolu dolu geçiriyorum. Güzel portre çektiğim söyleniyor. O arada kurs da veriyordum. Ben öğrendim ama hiç kimse fotoğraf çekmesini bilmiyor. Sonra bana Ödemiş eşrafı ‘kurs ver’ dediler. Çıkıyorsun sokağa, çekiyorsun. Oymuş buymuş aldırmıyorsun, habire çekiyoruz. Sokak fotoğrafçılığı böyle başladı. Bu arada manzara sevmeye başladım. Manzara fotoğrafçılığına başladım. Bir ara kurs verirken öğrencileri götürmek için Ege bölgesinde gezemediğim yer kalamadı. Kaçkar Dağları’nda bir 10 gün kadar dağlarda kaldık. Dağcılık da yaptım. Hoşuma gitti böyle manzara fotoğrafları. 2018’de Vietnam, Kamboçya ve Tayland’da bir ay kaldım. Bu sene mart ayında bir ay daha kaldım. Zürafa boyunlu kadınlar vardı orada. Boyunları çok uzundu. Ben onların Afrikalı olduğunu sanıyordum ama Taylandlı olduklarını öğrendim. Köylerine gittim. Onların fotoğrafını çektim” diye konuştu. 500-600 KİŞİYE KURS VERDİM 7 yıl boyunca kuruculuğunu yaptığı dernekte kurs verdiğini söyleyen Ödev, “Arkadaşlar toplansın diye Ödemiş Fotoğraf Sanat Derneği’ni kurduk. 7 senede derneğin başkanlığını yaptım. Kursiyerler yetiştirdik. İyi fotoğrafçılar yetiştirdik. 17 sene kurs verdim. İlk etapta belediyede kurslar vermiştim daha sonra derneği kurunca dernekte kurs vermeye başladım. İki sene önce arkadaşları yönetime aldık, şimdi dernek başkanlığına bir doktor arkadaş devam ediyor. Aynı zamanda benim kursiyerimdi. Bizim dernekte kursu bir kişi vermez birkaç kişi verir. Derneğin 40 üyesi var ama bunların 20 kişisi faal olarak çalışıyor. Dernek tarihi boyunca 500-600 kişiye kurs vermişizdir. Bazen 10 kişi olur, bazen 40 kişi olur. Bazen bazı yıllar tek kurs açmışımdır, bazı yıllar iki kurs, hatta üç kurs açmışımdır. Bir şey öğretmeye çalıştık. Benim verdiğim emek güzel, bir de alan kişilerde iyi değerlendirenler var. Benim kurstan geçmeyip fotoğrafçı olan en fazla 3-4 kişi vardır” değerlendirmesinde bulundu. İNGİLTERE’YE DAVET EDİLMENİN GÜZELLİĞİ Menderes Gençlik Kampı’nda verdiği eğitimlerde tanıştığı bir aile tarafından Londra’ya davet edilen Ödev ve Sokak Sanatları Atölyesi Yönetmeni Erdal Çoban en kısa zamanda çalışmalara başlayacaklarını belirtiyor. Ödev, “Fotoğrafçılığa devam ederken Sokak Sanatları Atölyesi Yönetmeni Erdal Çoban ile tanıştım. Onunda Kafası benim gibi kırık. Oda sokak tiyatrosu yapıyor. Öğretmeye gayret ediyor. Sokak fotoğrafları çekerken onları gördüm. Orada tanıştım. Daha sonra onlar Menderes’te gençlik kampı yapacaklarını söyledi. Bana da ‘insanlara nasıl fotoğraf çekiliyor, öğret’ dedi. Böylelikle Menderes Gençlik Kampı’nda eğitim vermeye başladım. Menderes’e geldim ve eğitim vermeye başladım. 10-15 kişilik bir ekip vardı. Herkesin yazın eğlenmeye geldiği bir yerde iyi bir sayıydı. Eğitim verirken 84 yaşında bir amca vardı. Bize ‘sizi takdir ediyorum. Çok güzel bir iş yapıyorsunuz’ dedi. Bu da bizi hoşnut etti. Orada bulunanlara fotoğraf nasıl çekilir, ışık nereden gelmeli ki fotoğraf güzel çıksın diye 2’şer saatlik eğitimler verdim. Eğitim verirken kendi fotoğraflarımı kullandım orada bir hanım efendi geldi ve bana ‘ne güzel işler yapıyorsunuz’ dedi. Sohbet etmeye başladık öyle meğerse ilk başta konuştuğumuz 84 yaşındaki adamın kızı imiş. Sonra hanımefendi bana ‘neden bu etkinliği Londra’da yapmıyorsunuz?’ diye sordu. Bu kadar kolay mı dedik. Hanımefendi ‘ben size yardımcı olurum’ dedi. İş böyle başladı. Telefonlarımızı aldık. Tarih belli değil ama yakında çalışmalara başlayacağız. Erdal’lar Rusya’ya İspanya’ya gittiler, bende Asya ülkelerine gittim. Ama tabi bizim böyle İngiltere’ye davet edilmemiz ayrı bir güzellik” açıklamasında bulundu. SIRADA NEPAL VAR Fotoğraf çekerken unutamadığı bir anısını anlatan Ödev, önümüzdeki durağının ise Nepal olacağını açıklıyor. Ödev, “Ordudan erken emekli olmuş, bir bacağını kaybetmiş bir ahşap oymacı vardı. Üç ay onunla çalıştım, onu çektim. Camilere ahşaplar üzerine yazı yazıyordu. Onunda bir projesi vardı. Hiç çivi olmadan oyma ve geçme ahşap kapı yapacaktı. Ben de onu fotoğraflayacaktım. Ama maalesef beklenmedik bir anda adam hayatını kaybetti. Bu beni çok etkiledi. Ölmese çok iyi işler yapabilirdik beraber. Ben de onunla olan çalışmalarımızı hüzün veriyor diye siyah-beyaza çevirdim. Bir sergi hazırladım. Sergi fotoğrafları hazır sonbaharda sergiyi açacağım. Asya ülkelerini tercih etmemin sebebi değişik farklı kültürler var. Farklı doğası var. Avrupa’da sadece eski binalar var mimari çekimler var onları çekiyorsunuz Asya’ya ise gittiğiniz zaman şaşırıyorsunuz. Her fotoğrafa, her gördüğünüzde şaşırıyorsunuz. Norveç’e gitmek istiyoruz ama orası da çok pahalı. Ama yine de fiyortlarda gemiye binip bir tur yapmak istiyorum. Benim oğlan geçen sene Amerika’ya göç etti. Önümüzdeki yıl onu görmeye gideceğiz. Sokak fotoğrafları çıkacağını sanmıyorum ama bir arkadaşımın anlattığına göre kanyonlar, büyük ormanların olduğunu söyledi. Onları çekmeye gidebilirim. Şehir hayatının yoğun geçtiği bir yer ama sokak fotoğrafçılığı için bir şey çıkabileceğini düşünmüyorum. Arkadaşlar Küba’ya gidiyor. Ama beni cezbetmiyor. Herkes gitti herkes çekti zaten. Nepal’i çok merak ediyorum oraya gitmeyi planlıyorum. Orayı merak ediyorum” diyerek sözlerini tamamladı.

Yalçın Ata: Emekli maaşlarında eşitlik sağlanmalı Haber

Yalçın Ata: Emekli maaşlarında eşitlik sağlanmalı

Emekliler için açıklanan zam oranlarının eşitlik ilkesine aykırı olduğuna dikkat çeken İzmir Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği (İESOB) Başkanı Yalçın Ata, emeklileri arasındaki zam oranlarının eşitlenmesi gerektiğini söyledi. Türkiye’de her kesimin enflasyonun getirdiği yıpranmadan aynı şekilde etkilendiğini hatırlatan Ata, ‘Üstelik esnaf sanatkar emeklilerimiz en düşük emekli maaşı alan kesimi oluşturuyor. Bir de emekli maaşında yapılan zam oranının düşük olması esnaf emeklilerinin belini iyice bükecektir. Enflasyonun olumsuz etkilerinden aynı oranda etkilenen kesime, iyileştirme zamlarında da eşit oranda zam verilmesi gerekmektedir’ dedi. Yeni düzenleme bekliyoruz Bu şekilde sosyal huzurun da zarar göreceğini belirten Başkan Ata, ''Yılsonu enflasyon verilerinin açıklanmasıyla birlikte ülke genelinde 16 milyona yakın emekli için zam oranları belirlenmiştir. Ancak memur emeklisi ile Bağ-kur emeklilerinin zam oranlarının farklı olması camiamızda sıkıntı yarattı. Memur ve memur emeklisine yüzde 49,25 oranında zam yapılırken esnaf sanatkar emeklilerine yüzde 37,55 oranında zam yapılması toplumda adalet duygusunu zedelemektedir. Dolayısıyla vatandaşların emekli maaşlarının eşitlenmesi zaruridir. Yeni bir düzenleme ile esnaf sanatkar emeklilerimize refah payı eklenerek enflasyona ezdirilmemelerini mutlaka bekliyoruz.  Cumhurbaşkanımız Sn. Recep Tayyip Erdoğan’ın bu konudaki olumsuzlukları gidereceğine gönülden inanıyoruz'' ifadelerini kullandı Birikimleri yok Esnaf sanatkarların sınırlı sermaye yapıları ile adeta yaşam mücadelesi verdiklerini dile getiren İESOB Başkanı Ata sözlerini şöyle sürdürdü: ''Üyelerimiz günü kurtarmanın, ailesinin ve yanlarında çalışanların geçimini sağlamanın, yasal vecibelerini yerine getirebilmenin çabası içinde faaliyetlerini sürdürüyorlar. Geleceğe yatırım yapmak, yaşam koşullarını daha iyi hale getirebilmek gibi lüksleri yok. Dolayısıyla emekli oldukları zaman da ellerinin altında hatırı sayılır birikimler olmuyor. Bu zor şartlar altında bulunan emeklilere destek olunması gerekirken zam artışlarında düşük oran uygulanması onların hayat şartlarını daha da zorlaştıracaktır. En fazla prim günü ödeyen ve en düşük maaşı alan emekli üyelerimiz için bu haksızlığın giderilmesini bekliyoruz''

Emniyet mensuplarının emeklilik yaş sınırı uzatılacak mı? Haber

Emniyet mensuplarının emeklilik yaş sınırı uzatılacak mı?

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, İçişleri Bakanlığının 2024 yılı bütçesine ilişkin yapılan görüşmelerde konuşan Erbaş, İçişleri Bakanlığı bütçesinin hayırlı uğurlu olmasını diledi. Milletvekili Ahmet Erbaş, konuşmasında, "178 yıldır kurulu bir güç olan polisimizin bu cansiparane çalışmasının özellikle özlük hakları noktasında 3600'le bir kısmı halledilmeye çalışıldı. Ama 1949 yılında yürürlüğe giren 5454 sayılı Emekli Sandığı Yasası'nın bir an önce polislerle ilgili kısmının değiştirilmesi gerektiğine inanıyorum. Yaşam kalitemizin arttığı ve artık ortalama yaş ömrümüzün 77-78 olduğu bir dönemde 55 yaşında bir polis memurumuzun emekli edilmesi, 60 yaşında polis müdürlerimizin resen emekliliğe sevk edilmesi bize biraz tuhaf geliyor. Çünkü aynı konseptte bekçi kardeşlerimiz 60 yaşında emekli olurken polis memuru arkadaşlarımız 55 yaşında emekli oluyor. Bu yüzden hem polis memuru arkadaşlarımızın hem de rütbeli ve emniyet müdürü kardeşlerimizin emeklilik yaşıyla ilgili sınırlamalarının uzatılması noktasında bir çalışmanız var mı çok merak ediyorum. Ayrıca, 5682 sayılı Pasaport Yasası'nda bir değişiklik yapacak mısınız? Bu konuda herhâlde tek mağdur olan belediye başkanları. Bununla ilgili bir çalışmanız var mı? Bunda da bizi aydınlatırsanız sevinirim" ifadelerini kullandı. BU HABER DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR - Kütahya Simav Kaymakamlığı nerede? Kütahya Simav Kaymakamlığı iletişim bilgileri

Esnaflar erken emeklilik için gün sayıyor Haber

Esnaflar erken emeklilik için gün sayıyor

Sosyal Güvenlik Başuzmanı İsa Karakaş, Bağ-Kur ile SSK prim eşitlemesinden sadece küçük esnafları yararlanabileceğini belirterek, “Şirket sahibi olan, bilanço esasına göre defter tutan büyük işveren sahiplerinin bu düzenlemeden faydalanamayacak” dedi.   Milyonlarca küçük esnaf, Bağ-Kur SSK prim günü eşitlemesiyle ilgili gelişmeleri yakından takip ediliyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan 14 Mayıs seçimleri öncesi esnafa erken emeklilik müjdesi vermişti. Buna göre, küçük esnafın prim ödeme gün sayısı düşürülecek ve SSK'lılarla eşitlenecek. Meclis'e gelecek yeni torba yasa ile Bağ-Kur'luların prim şartı 9 bin günden 7 bin 200 güne inecek. Böylece bin 800 gün kazanan Bağ-Kur'lular 5 yıl daha az prim ödeyebilecek. Bu düzenleme kapsamına göre EYT'lileri de ilgilendirecek. Seçimlerin hemen ardından çalışmaya başlayan TBMM çok önemli yasaları çıkartmaya hazırlanıyor. Konuyla ilgili ise SGK Başuzmanı İsa Karakaş İhlas Haber Ajansı’na (İHA) açıklamalarda bulundu. “1 Ekimde torba yasa meclise sunulacak” Karakaş, prim düzenlemesine bakıldığı zaman Bağ-Kur’luların SSK’lılara oranla emekli olmalarının daha zor olduğunu belirterek,” Bağ-Kur’lunun emekli olması için tam olarak 9 bin gün prim yatırması gerekiyor. Eğer 9 bin günün altında prim günü varsa normal şartlar altında o kişi emekli olamıyor. Bu durumda özellikle küçük esnafın primlerinin ödemekte zorluk çektiğini görüyoruz. Hükümetin ise neredeyse her sene prim yapılandırması ve kolaylıklara rağmen esnaf ve sanatkarların bu borçlarını ödeyemediğini, bu nedenle EYT’li olmalarına rağmen çok sayıda Bağ-Kur’lunun emekli olamadığını görüyoruz. Dolayısıyla bu düzenlemenin yapılmasıyla birlikte özellikle esnaf ve sanatkar kesimi için önemli kolaylıklar getirebileceğini söyleyebiliriz. Bununla ilgili düzenleme ne zaman yürürlüğe girecek diye bekleyen çok sayıda vatandaş bulunmakta. TBMM 1 Ekim’de açılır açılmaz gelecek olan torba yasada, yapılan açıklamalarda da anlaşılacağı üzere SSK ve Bağ-Kur’la ilgili prim eşitlemesinin gündeme geleceğini öngörüyoruz” diye konuştu. “Esnaf ve Sanatkarlar Odalarına kayıtlı olanlar yasadan yararlanacak” Bu düzenlemeden tüm Bağ-Kur’luların faydalanamayacağının altını çizen Karakaş, “Özellikle Esnaf ve Sanatkarlar Odalarına kayıtlı olanlar yani bakkal, kıraathane sahipleri, kasap, kuaför, ayakkabıcı gibi küçük esnaf diye tabir edilen kesim bu düzenlemeden faydalanacaktır. Ancak şirket sahibi olan, bilanço esasına göre defter tutan büyük işveren sahiplerinin bu düzenlemeden faydalanamayacağını söyleyebiliriz” ifadelerini kulandı. “Bağ-Kur prim günü 7 bin 200’e düşecek” Karakaş, düzenlemeyle birlikte küçük esnafın 5 yıl daha erken emekli olacağını dile getirerek, ”Düzenlemenin avantajlarına da bakıldığı zaman, bir Bağ-Kur’lu erkek 9 bin prim günü ile emekli olurken, eşitleme yapılması halinde prim gün sayısı 7 bin 200 güne düşecektir. Yani 25 yıl byunca prim ödemesi gerekirken, sadece 20 yıl prim ödemesi yeterli olacaktır. Burada bin 800 günlük bir avantajdan yararlanacaklar. Dolayısıyla Bağ-Kur’lunun 7 bin 200 prim günü varsa ve diğer şartları karşılıyorsa emekli olabilecektir” açıklamasında bulundu. Prim eşitlemesinin olduğu gibi bütün Bağ-Kur’luların emekli olacağıyla ilgili kamuoyuna yanlış bir algı olduğundan bahseden Karakaş, sadece 8 Eylül 1999 tarihinden önce sigorta girişi olan ve gerekli koşulları sağlayan Bağ-Kur’luların erken emekli olacağını dile getirdi. "7 bin 200'den fazla prim günü olanlar geri ödeme alamayacak" Karakaş, düzenlemenin yasalaşması halinde 7 bin 200 prim günü yatıran vatandaşların da geri ödeme alamayacağı bilgisini vererek, “Örneğin 8 bin, 8 bin 500 gibi olanlar 7 bin 200’den fazla olan primlerini geri almaları mümkün değil. SGK uygulamasında primlerin geri alınması ancak ve ancak askerlik borçlanması, yurt borçlanması söz konusu olunca yapılır” değerlendirmesinde bulundu. BU HABER DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR - Milletvekilleri Ankara’da dostluk maçında buluştu

1 gün ile emekliliği kaçırdılar Haber

1 gün ile emekliliği kaçırdılar

Emeklilikte Adalet Derneği temsilcileri, Bursa 15 Temmuz Meydanı'nda tanıtım standı açarak Bursalılara derneklerini tanıttılar ve sürdürdükleri mücadele hakkında bilgi verdiler. Derneğin Genel Başkanı Mihriban Uğurlu ve Dernek Bursa İl Temsilcisi Gürkan Şimşek ile birlikte çok sayıda dernek yöneticisi ve üyenin hazır bulunduğu stantta, sabah saatlerinden itibaren Bursalılara dernek faaliyetleri hakkında tanıtım faaliyetinde bulunuldu. Vatandaşların ve özellikle de EYT'den faydalanamayarak emekli olamayan, mağdur çalışan kesimin yoğun ilgi gösterdiği stantta, broşür dağıtımı gerçekleştiren dernek üyeleri, çok sayıda yeni üye kaydı da gerçekleştirdiler. Burada konuşan Dernek Başkanı Mihriban Uğurlu, gayelerinin EYT düzenlemesi sonrası ortaya çıkan emeklilikteki adaletsizliği ortadan kaldırmak olduğunu söyledi. Belirlenen tarihten sadece bir gün geç sigortalı olsa bile erkeklerde 17 yıl, kadınlarda 20 yıl gibi bir geç emeklilik durumunun asla kabul edilemez olduğunu vurgulayan Mihriban Uğurlu, bu noktada tüm güçleri ile mağduriyetleri giderilene kadar mücadele edeceklerini kaydetti. Dernek olarak altı ay gibi kısa bir süre önce kurulmalarına rağmen, tüm Türkiye'de 81 ilde örgütlendiklerini belirten Uğurlu, üye sayılarının her geçen gün arttığına dikkat çekerken, ekim ayında İstanbul'da büyük bir miting de gerçekleştireceklerinin altını çizdi. Tüm Türkiye çapında dernek temsilcilikleri vasıtasıyla tanıtım standı çalışması, broşür dağıtımı ve üye çalışması yaparak, haklı davalarının tüm toplum tarafından fark edilmesi için gayret ettiklerini ifade eden Uğurlu şöyle devam etti: "EYT sonrası belirlenen milat olan 8 Eylül 1999 tarihi sonrası sigorta girişi olan bir çalışanın, akranlarından hem sigorta primi hem de sigortalılık süresi fazla iken, 17-20 yıl daha fazladan çalışmaya zorunlu edilmesi asla kabul edilemez. Biz bunun kademeli bir emeklilik sistemi ile çözülebileceğine inanıyoruz. İnşallah bu konuda güzel gelişmeler bekliyoruz. En son Çalışma Bakanımız Sayın Vedat Işıkhan'a dosyamızı teslim ederek, kendisine mağduriyetimizi ilettik. Kendisinden de bu konuda bir çalışmanın sürdürüldüğü hususunda bilgi aldık. İnşallah meclis açıldıktan sonra bize destek verecek çok sayıda parti konunun çözüme kavuşturulması için kanun teklifi verecek. Biz yerel seçimler öncesi bu konun çözüleceği hakkında büyük bir beklenti içerisindeyiz" şeklinde konuştu. Bursa'nın kendileri için çok önemli olduğunu ifade eden Mihriban Uğurlu, bir sanayi şehri olan Bursa'da çok sayıda mağdur çalışan olduğunu kaydederken, tüm çalışan kesimlerinin ortadan kalkan çalışma barışının yeniden tesis edilebilmesi için kendilerine destek vermeye çağırdı. BU HABER DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR - ‘TES’ ile ikinci emeklilik şansı yolda

“Emekliler, ikinci emeklilik değil maaşlarının artmasını istiyor!” Haber

“Emekliler, ikinci emeklilik değil maaşlarının artmasını istiyor!”

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İzmir Milletvekili ve Adalet Komisyonu Üyesi Deniz Yücel, AK Parti iktidarının yeni bir algı peşinde olduğunu belirtti. Yücel, emeklilerin açlık sınırının altındaki maaşlarını artırmak yerine alt yapısı hazırlanmamış vaatlerle toplumun büyük kısmını ilgilendiren bu sorunu unutturmaya çalıştığını ifade etti. İzmir Milletvekili Yücel, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz tarafından açıklanan Orta Vadeli Plan’da 2024 yılının 4’üncü çeyreğinde çıkarılacak kanun ile tamamlayıcı emeklilik sistemi kurulacağını, ikinci emekli maaşı olarak kamuoyuna cazip gösterilmeye çalışılan bu sistemin mevcut durumu daha da ağırlaştıracağını belirterek konuyu Meclis gündemine taşıdı. Konuyla ilgili yaptığı açıklamada ikinci emeklilik sisteminin mevcut sisteminde büyük değişiklikler yapacağı ve mağduriyetler yaratacağını vurgulayan Yücel şunları söyledi: “Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’ın açıkladığı Orta Vadeli Plan’da “Politika ve Tedbirler” başlığı altında, “Otomatik Katılım Sisteminin (OKS) işverenlerin de katkısı ile ikinci basamak emeklilik sistemine dönüşeceği tamamlayıcı emeklilik sistemi kurulacaktır” ifadesi sosyal güvenlik sisteminde bir değişiklik yapılmasının hedeflendiğini göstermektedir. Kamuoyuna yansıyan haberlere göre tüm çalışanlar karma tamamlayıcı emeklilik sistemine dâhil olacaktır. Ancak sosyal güvenlik sistemi açısından son derece önemli olan emeklilik yaşı, emekli aylıkları, çalışanların sahip oldukları hak ve güvencelerin bu sistem içinde nasıl yer alacağı konuları belirsizdir. Şu anda ülkemizde,1999 öncesinde sigortalı olanlar, 1999 ile 2008 arasından sigortalı olanlar ve 2008 sonrasında sigortalı olanlar olmak üzere 3 ayrı dönem bulunmaktadır. Yıllar içinde sosyal güvenlik yasasında yapılan her düzenleme emekli aylıkları açısından bir gerilemeye neden olmuştur. ANAYASA İHLAL EDİLEMEZ! Özellikle 2008 yılında AK Parti tarafından değişiklik ile emeklilik yaşı yükseltilmiş, emekli aylık bağlama oranları düşürülmüş, emekli aylığına hak kazanma koşulları ağırlaştırılmıştır. Farklı sosyal güvencelere göre prim ödeyen herkes tek bir çatı altında toplanmış ancak bu durum benzer çalışma gün ve prim ödemesine sahip olan emeklilerin aldığı maaşlar arasında ciddi farklar ortaya çıkarmıştır. İkinci emekli maaşı olarak kamuoyuna cazip gösterilmeye çalışılan bu sistemin mevcut durumu daha da ağırlaştırma riski yüksektir. Bunun yanında yeni düzenleme ile sosyal güvenlik sistemi bireyselleştirilmekte, çalışanların emeklilik dönemlerine ilişkin kendi güvencelerini oluşturması istenmektedir. Oysa Anayasa'nın 60'ıncı maddesindeki "Herkes, sosyal güvenlik hakkına sahiptir. Devlet, bu güvenliği sağlayacak gerekli tedbirleri alır ve teşkilatı kurar' düzenlemesi, sosyal güvenliği iktidarlar açısından bir görev, vatandaşlar açsından ise bir hak olarak tanımlamıştır. Dolayısıyla yıllarca ülke ekonomisine katkı sunan çalışanların emeklilik dönemindeki sosyal güvencelerini sağlama yükümlülüğü iktidara aittir. KIDEM TAZMİNATI İŞÇİNİN GÜVENCESİDİR, KALDIRILAMAZ Bunun yanında işçiler açısından son derece önemli olan kıdem tazminatı konusunda da bir belirsizlik vardır. Geçmiş dönemde AK Parti İktidarları tarafından kıdem tazminatını uygulamasına son verilmesi gerektiğine dair açıklamalar yapılmıştır. Getirilmesi planlanan bu sistem içinde kıdem tazminatının korunup korunmayacağı belli değildir. Basına yansıyan açıklamalarda bu sistem içinde öngörülen sigorta primlerinin kıdem tazminatı ile takas edilmesinin planlandığı ifade edilmektedir. Oysa kıdem tazminatı iş ve çalışma hayatı içinde işçiler açısından maddi bir güvence olmasının yanından işverenin işten çıkarmadaki keyfi uygulamaları karşısından da bir iş güvencesi anlamına gelmektedir. Bu nedenle kıdem tazminatı işçiler açısından maddi ve hukuki bir güvence olup, mutlaka korunması gereken bir haktır.” BU HABER DE DİKKATİNİZİ ÇEKEBİLİR: Başkan Yücel Yılmaz; “Teknolojinin öncülüğünü yapacağız”

SGK avukatlar için kolları sıvayacak Haber

SGK avukatlar için kolları sıvayacak

SULTAN GÜMÜŞ KAYA  İzmir Barosu, bünyesindeki avukatların emeklilik başvurularında yaşanan gecikmeler nedeniyle Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) ile görüşme gerçekleştirdi. Görüşmenin ardından Baro tarafından yapılan yazılı açıklamada, “Sosyal Güvenlik Müdürlüğü tarafından özellikle 2008 yılı öncesi topluluk sigortası ödemelerine ilişkin kayıtlara ulaşılması sırasında yaşanan güçlükler, staj süresinin borçlanılması ya da ilk tescil tarihinin değişmesi ve tüm sicil dosyalarının tekrar oluşturulması nedeniyle emeklilik işlemlerinde uzamalar olduğu; ellerinden geldiği kadar süreci kısaltmaya çalışacakları; buna ilişkin çalışma yapacakları hususu belirtildi” denildi. AVUKATLARDAN GELEN YAKINMALAR İzmir Barosu tarafından yapılan açıklama şöyle: “Meslektaşlarımızın emeklilik başvurularında yaşanan gecikmelere ilişkin SGK ile görüşme yapıldı. Meslektaşlarımızdan kendileri ile ilgili emeklilik başvurularında gecikmeler yaşandığına ilişkin gelen yakınmalar nedeniyle İzmir Barosu Başkan Yardımcısı Av. Zöhre Dalkıran, Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğünü ziyaret etti. Ziyaret sırasında meslektaşlarımızın emeklilik başvurularının ivedilikle tamamlanması konusunda gerekli çalışmaların yapılması istendi. Görüşme sırasında ayrıca meslektaşlarımızın il müdürlüklerinde yapacakları dosya incelemeleri ve benzeri mesleki faaliyetleri sırasında yaşanan sorunların çözümüne ilişkin öneriler aktarıldı.”  ELLERİNDEN GELDİĞİ KADAR… Açıklama şöyle devam ediyor: “Sosyal Güvenlik Müdürlüğü tarafından özellikle 2008 yılı öncesi topluluk sigortası ödemelerine ilişkin kayıtlara ulaşılması sırasında yaşanan güçlükler, staj süresinin borçlanılması ya da ilk tescil tarihinin değişmesi ve tüm sicil dosyalarının tekrar oluşturulması nedeniyle emeklilik işlemlerinde uzamalar olduğu; ellerinden geldiği kadar süreci kısaltmaya çalışacakları; buna ilişkin çalışma yapacakları hususu belirtildi.”

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.