TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Diyanet İşleri

Diyanet İşleri haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Diyanet İşleri haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Diyanet İşleri Başkanı Erbaş'tan icazet Haber

Diyanet İşleri Başkanı Erbaş'tan icazet

Adapazarı ilçesi Karaosman Camii ve Akyazı ilçesi Recep Tayyip Erdoğan Spor Kompleksi'nde düzenlenen iki ayrı programa katılan Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, hafızlık eğitimlerini tamamlayan 46'sı erkek 25'i kız öğrenci olmak üzere toplam 71 hafıza icazet verdi. Programlarda konuşan Erbaş, dünya genelindeki Sudan, Somali gibi ülkelerde 1 milyonu aşkın hafızın olduğunu aktardı. Karaosman Camii'nde düzenlenen programda konuşan Başkan Erbaş, en hayırlı merasimde olduklarını belirterek, “Peygamber Efendimiz (s.a.s.) buyuruyor ki; ‘Sizin en hayırlılarınız Kur'an'ı öğrenen ve öğretenlerinizdir.' Bu işi yapmak en hayırlı olduğuna göre bu işin merasimini yapmak da en hayırlı merasimdir. Kur'an-ı Kerim'in korunma usullerinden birisi yazmak, birisi de ezberlemektir. Kur'an-ı Kerim, Allah Resulü Efendimizin (s.a.s.) mübarek zihnine, gönlüne inzal edildikten sonra vahiy katiplerine onu yazdırmıştı. Sonra hafızlık usulü ile Kur'an'ın korunması sağlandı. Demek ki Allah hafızlarının varlıkları ile Kur'an'ı Kerim'i muhafaza ediyor. Burada çok önemli bir haber var. Hafızlarımız Kur'an'ın muhafazasının vasıtalarıdır. İlk indiği andan itibaren günümüze kadar bir kelimesi, bir harfi değişmeden bugüne kadar gelmesinin vasıtaları hafızlarımızdır. Bugün yeryüzünde Kur'an-ı Kerim'in bir tane bile mushafı kalmasa milyonlarca hafızımız Kur'an'ın mushaflarını bir hattata yazdırabilecek nitelikte” dedi. “Ülke olarak hafızlarımızın kıymetini bilelim” Erbaş, hafızların kıymetinin bilinmesinin gerektiğine dikkati çekerek, “Hafızlarımızın aileleri, anneleri, babaları hafız evlatlarının kıymetini bilsinler. Komşuları ve yaşadığı mahallesindeki insanlar mahallemizde hafız yaşıyor diye kıymetini bilsinler. Hafızların sayesinde ailesi, mahallesi, yaşadığı apartman bereketleniyor. Ülke olarak biz de bunun kıymetini bilelim” diye konuştu. “Yeryüzünde bulunuş amacımız Allah'a kul olmak” Akyazı ilçesi Recep Tayyip Erdoğan Spor Kompleksi'nde düzenlenen programda konuşan Erbaş, “Bizim için yeryüzünde bulunuş amacımız Allah'a kul olmak. Allah'a kulluğun en önemli ifadesi, en büyük ifadesi Kur'an yolunda ve resulünün sünneti yolunda yürümektir. Kur'an'ı öğrenmekten, ezberlemekten, okumaktan gaye hayatımızda tatbik etmektir. Hayatımızı Kuran'a göre tanzim etmektir. Kur'an evimize girerse hanemiz mutlu olur. Hanemize bereket girer, mahallemizde Kuran'a göre yaşanırsa o mahallemiz Kur'an'ın bereketiyle bereketlenir” şeklinde konuştu. İHA

Başkan Erbaş, TDV Kadın Kolları toplantısına katıldı Haber

Başkan Erbaş, TDV Kadın Kolları toplantısına katıldı

Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, "Diyanet İşleri Başkanlığı olarak ülkemizde ve dünyada, insanlığa barış ve huzuru getirecek, hak, adalet, merhamet ve barış mefkuresine, sahih bir inanca, bilgi, bilinç ve güzel ahlaka sahip nesillerin yetişmesi için gayret gösteriyoruz." dedi. Erbaş, Türkiye Diyanet Vakfı (TDV) Kadın, Aile ve Gençlik Hizmetleri Müdürlüğü (KAGEM) tarafından TDV Konferans Salonu'nda düzenlenen "TDV Kadın Kolları Değerlendirme ve İstişare Toplantısı"na katıldı. Toplantıda konuşan Erbaş, İslam'ın, getirdiği ahlaki ve hukuki ilkelerle bireysel, sosyal ve küresel boyutta huzurun yaşanmasını temin eden ilahi bir nizam olduğunu söyledi. Tarihten bugüne kadar Müslümanların, kurdukları vakıflarla eğitim, yardımlaşma, toplumsal huzur ve barış gibi birçok alanda nice hizmetler yaparak dünyaya örnek olduğunu belirten Erbaş, TDV'nin, Diyanet İşleri Başkanlığı ile dünyanın ihtiyaç duyulan her yerine din, dil, ırk, mezhep, düşünce ve meşrep farkı gözetmeksizin yardım eli uzattığına işaret etti. "Dünyanın yaklaşık 3'te 2'sine ulaşıyoruz" TDV'nin 149 ülkeye ulaşmasını çok büyük başarı olarak nitelendiren Erbaş, ramazan paketleri, kurban faaliyetleri, açılan kuyular ve eğitimler faaliyetleriyle dünyanın yaklaşık 3'te 2'sine ulaşıldığını anlattı. Erbaş, TDV'nin bilgi ve hikmet temeline dayalı bir iyilik medeniyeti inşa etme yolunda kalıcı yatırımlar yaptığını belirterek, "Diyanet İşleri Başkanlığı olarak ülkemizde ve dünyada, insanlığa barış ve huzuru getirecek, hak, adalet, merhamet ve barış mefkuresine, sahih bir inanca, bilgi, bilinç ve güzel ahlaka sahip nesillerin yetişmesi için gayret gösteriyoruz." diye konuştu. Müslümanların kendine, Rabb'ine, ailesine, çevresine ve tüm insanlığa karşı sorumluluğu olduğuna dikkati çeken Erbaş, şunları kaydetti: "Aklımızı hakikat, kalbimizi merhamet ve irademizi güzel ahlak üzere kullanmakla mükellefiz. Rabb'imize karşı sorumluyuz. Bu anlamda en büyük sorumluluğumuz Allah'ı hakkıyla bilerek ona tam bir teslimiyetle kulluk etmek. Ona itaat etmek ve onun bizler için takdir ettiği hayat ölçülerine riayet etmektir." "Adalet, merhamet ve sorumluluk duygusuyla yeryüzüne sahip çıkmalıyız" Erbaş, yeryüzünün imarı ve ıslahı için çalışmak, yeryüzünde iyiliğin hakim olması için mücadele etmenin Müslümanların sorumluluğunda olduğunu vurgulayarak, TDV'nin yurt içindeki insanlara yaptığı hayri ve eğitim hizmetlerinin geleceğe yönelik umutları her zaman artırdığını belirtti. Adalet, merhamet ve sorumluluk duygusuyla yeryüzüne sahip çıkmak gerektiğini kaydeden Erbaş, Müslümanların sadece yaşadıkları mahalle, ilçe, il ve ülkeden değil, yeryüzünün tamamından sorumlu olduğunu bildirdi. Erbaş, insanlığın yaşadığı zorlukların üstesinden gelebilmek ve daha güzel bir hayat, daha adil bir dünya kurabilmek için çalışmalarını kararlılıkla devam ettirmeleri gerektiğine işaret etti. TDV'nin hizmet ve çalışmalarıyla insanlığa örnek bir kuruluş haline geldiğine dikkati çeken Erbaş, "Gittikçe büyüyen, gelişen, hizmet ve faaliyet alanlarını genişleten bir vakfımız var. Milletimizin teveccühüne ve takdirine mazhar olmuştur. Nitekim milletin her geçen gün artan maddi desteğini, duasını, umudunu, hayallerini bir emanet bilinciyle alıp yurdumuzda, ülkemizde, her yerde ve dünyanın ulaşabildiğimiz kadarıyla pek çok yerinde ihtiyaç sahiplerine büyük bir titizlikle ulaştırmaya gayret ediyoruz." ifadelerini kullandı. Toplantıya, Diyanet İşleri Başkan Yardımcıları Doç. Dr. Burhan İşliyen, Prof. Dr. Huriye Martı, Rehberlik ve Teftiş Başkanı Hasan Güçlü ve TDV Genel Müdürü İzani Turan ile 81 ilin TDV Kadın Kolları sorumluları katıldı. AA

İzmir Barosu hakim karşısında! Haber

İzmir Barosu hakim karşısında!

TENZİLE AŞÇI İzmir Barosu 2020 yılı başkanı Özkan Yücel ve dönemin yönetim kurulu Diyanet İşleri’nin taraflarına açtığı dava için bugün hakim karşısına çıktılar.  24 Nisan 2020 tarihinde Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, Cuma hutbesinde LGBTİ+’lara, resmi evlilik niteliği taşımayan bazı ilişki pratiklerine ve HIV’le yaşayan kişilere yönelik “Eşcinsellik hastalığı beraberinde getiriyor, nesli çürütüyor” ifadelerini kullanmış ve ardından İzmir Barosu, Erbaş’ın sözlerine tepki gösteren bir açıklama yapmıştı. Diyanet İşleri açıklama hakkında suç duyurusunda bulunurken açıklama ile ilgili kovuşturmaya yer olmadığı kararı alındı ancak bakanlığın kovuşturma izni vermesi ile iddianameye döndü. Yaşanan gelişmelerin ardından dönemin İzmir Baro Başkanı Özkan Yücel ve o dönem görev yapan on yönetim kurulu üyesinin ‘dini değerleri alenen aşağılama’ suçlaması bugün hakim karısına çıktılar. Mahkemede, tüm sanıklar için ’beraat kararı’ verilirken duruşma sonrasında İzmir Barosu, basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamaya İzmir Baro Başkanı Sefa Yılmaz’ın yanı sıra Türkiye Barolar Birliği Başkanı Erinç Sağkan, sanık avukatlar, baro avukatları ve Türkiye İşçi Partisi İzmir 2. Bölge Milletvekili Adayı İrfan Değirmenci de katıldı. YILMAZ: İZMİR BAROSU YARGILANAMAZ Davada adaletin yerini bulduğunu ifade eden İzmir Baro Başkanı Sefa Yılmaz, “Tam 3 yıl önce bugün bir Cuma hutbesinde Diyanet İşleri Başkanı’nın yaptığı konuşma sebebiyle hemen ertesi günü 25 Nisan 2020 günü İzmir Barosunun o dönemde görevde bulunan meslektaşlarımız ve baskınımıza yapmış oldukları açıklama nedeniyle aklarında açılan kamu davası bugün görüldü ve arkadaşlarımız hakkında beraat kararı verildi. İzmir Barosunun geçmişten bugüne bütün açıklamaları, özellikle nefret diliyle ötekileştirilen ve dışlanan bireyler adına yapılan açıklamalara karşı gösterdiği direnç bugün de karşılığını buldu ve meslektaşlarımız beraat ettiler. Unutulmamalıdır ki düşünce, ifade özgürlüğü ve İzmir Barosu yargılanamaz” dedi. SAĞKAN: BİZİ TEK BAŞINA MUTLU EDECEK BİR GELİŞME DEĞİL TBB Bakanı Sağkan ise beraat kararının gerekçesine dikkat çekerek “3 yıl önce bugün Diyanet İşleri Başkanının hutbesindeki nefret söylemine karşı İzmir Barosunun yaptığı, hukuk sınırları içerisinde bir hak savunuculuğu rolündeki açıklama sebebiyle bugünden itibaren başlayan ve üzerinde çok yoğun bir siyasi baskının olduğunu gördüğümüz soruşturma ve kovuşturma süreci, bugün itibariyle beraatle sonuçlanmıştır. Kararın gerekçesi de öyle delil yetersizliği falan değil, suçun unsurlarının oluşmamasıdır. Bu bizi tek başına mutlu edecek bir gelişme değil. Çünkü aslında burada, bu tür yargılamalarla yapılmak isteneninin sadece bu yargılamaya özgü mağduriyetler olmadığını çok iyi biliyoruz. Burada yapılmak istenen kamuoyuna gözdağı vermektir. Ancak bugünkü duruşmadan da edindiğim izlenim… Bu ülkede barolar olduğu müddetçe, özgür demokratik kitle örgütleri olduğu müddetçe bu tür baskılar bizi yıldıramaz. Biz bu mücadeleyi sonuna kadar vermeye devam edeceğiz. Nefrete inat, yaşasın hayat” diye konuştu. YÜCEL: DURUŞMADAN SONRA ALİ ERBAŞ’A HABER VERDİM Davanın açıldığı dönem İzmir Baro Başkanı olan Özkan Yücel ise ‘davada siyaset’ göndermesi yaptı ve şunları söyledi; “Başından beri şunu söyledik. Biz bu yargılamanın ve davanın hukuk işi olmadığına inanıyoruz. Siyasetten beslenen ve siyasetten kaynaklanan bir yargımaydı. Şu ana kadar savunma yapmadık. Soruşturma evresinde suçlamaya ilişkin tek bir söz söylemedik. Bir sebebi vardı. Söylediklerimiz, o kadar insanca o kadar avukatça o kadar hukukçaydı ki açıklamaya ihtiyacı yoktu. Bugün de mahkemede unu söyledik; Bu belayı başımıza asıl açtılarsa kararı sizi verin. Biz sizden karar falan istemiyoruz. Aslına bakarsanız bugünkü yargılama yargılama faaliyetinin tersine döndüğü ve işlediği bir süreç oldu. İfade özgürlüğünü kullananlara, nefret söylemine karşı çıkmalara karşı açılmış dava, bu davayı açtırmak için çaba gösterenlerin yargılandığı bir davaya dönüştü. Adın daha önce koymuştuk. Bugün Türkiye’de faşizm koşullarında yaşıyoruz, yargı asla bağımsız hareket edemiyor. Cumhuriyet savcısının ‘kovuşturmaya gerek yok’ dediği dosyada Adalet Bakanı, ‘Olsun, siz yine de bir dava açın’ diyerek mahkemenin karşısında kadar gönderebiliyor dosyası. O baskılar, 2’ye 1 oyla mahkemenin karşısına getiriyor avukatları. Topluma parmak gösteriyorlar ‘Avukatları yargılarsak sizi hayli hayli yargılarız’ diye. Ama bugün bir kere daha gösterdi ki biz dik durdukça, pes etmedikçe başarılı olmalarının imkanı yok. Ceza verebilirlerdi, ne gam! Çünkü söylediklerimizin haklı, doğru ve söylenmesi gerektiğine o kadar inanıyoruz ki bugün olsa yine aynını yaparız. Duruşmadan sonra Ali Erbaş’a haber verdim. ‘Kötü bir haberim var sana’ dedim. İzmir Barosu nefrete inat mücadele etmeye devam ediyor. Nefrete inat yaşasın hayat demeye devam ediyor ve devam edecek. Ne yaparsanız yapın… Sonunda kazanan biz olacağız. Çünkü haklıyız.” DEĞİRMENCİ: YALNIZ DEĞİLİZ, YANLIŞ DEĞİLİZ Değirmenci, dava sonucunun ötekileştirilen bireylerin hak arayışına umut olacağını belirterek “Bugünden sonra bu ülkenin LGBTİ+ bireyleri kendini yalnız hissetmeyecek. LGBT+ bireyler artık yaşam hakları için mücadele ederken bugünden sonra adaletin ve hukukun kendileriyle ilgili kararlarda bugün İzmir’de verilen kararı göz önünde bulundurulacağını düşünecekler ve kendilerini yalnız hissetmeyecekler. Yalnız değiliz, yanlış değiliz” ifadelerini kullandı.

Diyanet İşlerinden Kadir Gecesi mesajı Haber

Diyanet İşlerinden Kadir Gecesi mesajı

Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, Kadir Gecesi dolayısıyla mesaj yayımladı. Ramazan ayının sonuna yaklaşırken Allah’ın rahmetinin yeryüzüne tecelli ettiği Kadir Gecesi’ne kavuşmanın sevinç ve huzurunu yaşadıklarını belirten Erbaş, Kur'an-ı Kerim inmeye başladığı için bu gecenin müstesna değere sahip olduğunu vurgulayarak, "Kur'an-ı Kerim, indiği geceyi bir ömre bedel kılmıştır. Bu hakikat, Kur'an-ı Kerim'in indiği, yaşandığı ve yaşatıldığı yere Allah'ın rahmetinin tecelli edeceğinin ve orayı esenlik yurduna dönüştüreceğinin müjdesidir” ifadelerini kullandı. "BU GECEYİ YENİDEN DİRİLİŞE VESİLE KILALIM" Kur’an-ı Kerim’le irtibatın pekiştirilmesi için Kadir Gecesi’nin fırsat bilinmesi gerektiğine dikkati çeken Erbaş, şunları kaydetti: “Kendimizi muhasebe ederek samimi bir yönelişle halimizi Allah'a arz edip hata ve günahlarımızın affı için çokça istiğfar edelim. Yaratan ve yaratılanlarla ilişkilerimizi gözden geçirerek bu geceyi ibadetlerimiz ve iyiliklerimizle yeniden dirilişe vesile kılalım. Bu gece ülkemizin huzur ve selameti, milletimizin birlik ve beraberliği, insanlığın hidayet ve selameti için dua edelim. Her türlü afet ve musibetten bizleri koruması için O'nun sonsuz kudretine sığınarak dua ve niyazda bulunalım. Bu vesileyle selam yurdu Kudüs'te, Mescid-i Aksa'da, rahmet günlerinde bile zulüm ve baskı altında tutulan Filistinli kardeşlerimize, dünyanın farklı bölgelerinde acı ve ızdırap çeken, baskı ve zulüm gören bütün Müslümanlara da dualarımızda yer açalım. Bu duygu ve düşüncelerle milletimizin ve İslam aleminin Kadir Gecesi’ni tebrik ediyorum. Bu gecede yapılan dua, niyaz ve yakarışların İslam aleminin birlik ve beraberliğine, insanlığın barış ve huzuruna vesile olmasını Yüce Rabbimizden niyaz ediyorum.” İHA

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.