TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#denizanası

denizanası haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, denizanası haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Kanser tedavisinde yeni umut: Denizanaları Haber

Kanser tedavisinde yeni umut: Denizanaları

“Denizanası zehrinin kanser hücrelerinde etkili olduğunu bulduk” diyen Doç. Dr. Killi, Deniz suyu sıcaklıklarının yüksek seyretmesi, kirlilik, gemi trafiği nedeniyle yabancı türlerin gelişi ve kıyı yapılarının artışı nedenleriyle artan denizanalarının alternatif kullanım alanı olarak zehirlerinin kanser hücrelerini öldürücü özelliği olduğunun da altını çizdi. Muğla’nın Marmaris ilçesinde sahile vuran Rhopilema nomadica göçmen denizanası türü üzerine bilimsel araştırma yapan Killi, “Denizanası örneklerini araziden topluyoruz. Buradan laboratuvarımıza getiriyoruz. Belli aşamalardan geçirerek içerisindeki zehri izole ediyoruz. Elimdeki Rhopilema nomadica dediğimiz göçmen denizanası. Şu anda Marmaris Körfezi'nde, Datça’da, Antalya, İskenderun ve Mersin Körfezi'nde yoğun olarak gözlenen bir tür. Bu tür kuvvetli yakıcı özelliğe sahip bir tür. Biz burada denizanasının nematosist dediğimiz yakıcı hücreleri izole etmeye çalışıyoruz. Denizanasının zehirlerini izole ederek bir TÜBİTAK projesi çerçevesinde kanser hücrelerinde deniyoruz. Yani denizanası venomunun kanser hücrelerindeki sitotoksik etkisini araştırıyoruz. İlk aldığımız sonuçlar gayet güzel sonuçlardı. Aslında kanser hücrelerinde etkili olduğunu bulduk. Aynı zamanda sağlıklı hücrelerde de denedik. Sağlıklı hücrelerde kanser hücrelerine göre daha az öldürücü olduğunu tespit ettik. Bu bizim istediğimiz bir şeydi” diye konuştu.

Marmara Denizi'nde balıkçılığa yeni tehdit: Denizanası artışı Haber

Marmara Denizi'nde balıkçılığa yeni tehdit: Denizanası artışı

İstanbul Üniversitesi (İÜ) Su Bilimleri Fakültesi ve Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı iş birliğiyle yürütülen "Marmara Denizi'nde denizanası artışları: Sebep ve Sonuçlar" başlıklı proje kapsamında, denizanalarının balıkçılık üzerindeki etkileri incelendi. Marmara Denizi'nde faaliyet gösteren 150 balıkçıyla birebir görüşmeler yapılarak anketler düzenlendi. Ayrıca, "R/V Yunus-S" adlı araştırma gemisiyle denizanalarının balıklar üzerindeki olumsuz etkileri üzerine saha çalışmaları gerçekleştirildi. Yapılan araştırmalar sonucunda, denizanalarının aşırı miktarda artışının balıkçılığı olumsuz yönde etkilediği ve balık türlerinin azalmasına neden olduğu belirlendi. İstanbul Üniversitesi Su Bilimleri Fakültesi Balıkçılık ve Su Ürünleri İşleme Teknolojisi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Firdes Saadet Karakulak, AA muhabirine araştırmalarıyla ilgili bilgi verdi. Hem endüstriyel hem de küçük ölçekli balıkçılarla yapılan anket çalışmasıyla denizanalarının faaliyetler üzerindeki etkilerinin belirlendiğini ve tüm balıkçıların bu durumdan olumsuz etkilendiğini vurguladı. Ağların denizanası tarafından tıkanmasıyla hedefledikleri balık türlerini avlayamamalarının büyük bir sorun olduğunu ifade etti. Denizanası artışlarıyla ilgili olarak balıkçıların denizde daha fazla zaman geçirmeye başladığına dikkat çeken Karakulak, "Bu durum iş yüklerini artırıyor ve ağları denizden toplamakta zorlanıyorlar. Daha uzun süre denizde kaldıkları için daha fazla mazot tüketiyorlar ve ekonomik olarak da zor durumda kalıyorlar. Ancak endüstriyel balıkçılar, denizanalarıyla başa çıkabiliyorlar. Sahip oldukları teknolojiyi kullanarak ağlarına giren denizanalarını uzaklaştırabiliyorlar." şeklinde konuştu. Bazı denizanalarının balıklarla bir arada olması nedeniyle balıkların renklerinin solması ve bu durumun balıkçıların ürünlerini pazarlamasında zorluk çıkardığına da değinen Karakulak, şunları ekledi: "Marmara Denizi'nde denizanası artışının balıkçılığı olumsuz etkilediği açıkça görülüyor. Özellikle ilkbahar ve sonbahar aylarında balıkçılık faaliyetleri neredeyse durma noktasına geliyor. Balıkçılar en fazla yüzde 50 oranında avlanabiliyorlar. Ancak küçük ölçekli balıkçılar hiç faaliyet yapamıyorlar. Özellikle balık göçlerinin yoğun olduğu dönemlerde, yani balıkçılık sezonunun açıldığı eylül ve ekim aylarında faaliyetler durma noktasına geliyor. Bizim çalışma bölgemiz Doğu Marmara olduğu için İstanbul ve Kocaeli gibi bölgelerdeki balıkçılarla görüşmeler yaptık. Denizanası artışı nedeniyle İzmit Körfezi'nde balıkçılık yapamayanlar, genellikle İstanbul gibi uzak bölgelere gitmek zorunda kalıyorlar." Karakulak, projenin bir parçası olarak Doğu Marmara Denizi'nde balık yumurtaları ve larvalarının çeşitliliğine de odaklandıklarını ve geçmişe göre üreyen balıkların çeşitliliğinde azalma tespit ettiklerini paylaştı. Denizanalarının balık yumurtalarıyla beslenmesi sonucunda balık yumurtası bolluğunda azalma yaşandığını ve bu durumun ticari balık türlerinin azalmasına yol açtığını belirtti. Karakulak, denizanalarının tüm balık türlerini etkilediğini vurgulayarak, "Marmara Denizi'nde eskiden bol miktarda bulunan uskumru, kılıç balığı, orkinos gibi balıkların artık bulunmaması denizanalarının aşırı artışının bir sonucudur. Çünkü bu balıklar denizanalarıyla beslenirdi." şeklinde konuştu. İstanbul Üniversitesi (İÜ) Su Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Melek İşinibilir Okyar ise Marmara Denizi'nde gözlemlenen yeni denizanası türleri ile yerel türlerin hızlı ve yoğun üremesinin yanı sıra, balıkların besin kaynağı olan küçük deniz organizmaları, balık yumurtaları ve larvalarını tükettiğine dikkat çekti. Bu durumun balık stokları üzerinde ciddi baskılar oluşturduğunu belirten Okyar, "Ayrıca aşırı miktarda çoğalan ve kitlesel ölümlerle dağılan denizanaları, balıkçı ağlarının göz açıklıklarını tıkayarak balıkçılık faaliyetlerinde sorunlara yol açabilir." şeklinde değerlendirmede bulundu.

Çeşme kıyılarında denizanaları panik oluşturdu Video Galeri

Çeşme kıyılarında denizanaları panik oluşturdu

İzmir'in turistik ilçesi Foça'da, geçtiğimiz ay bazı sahillerde görülen denizanası istilası vatandaşlarda korku uyandırırken, Çeşme'de de bazı koylarda benzer görüntüler meydana geldi. İklim bilimci Prof. Dr. Doğan Yaşar ise görüntülerin sebebi olarak deniz suyu sıcaklığındaki rekor artış ve denizlerdeki kirliliği işaret etti. Geçtiğimiz Ağustos ayında, İzmir'in turistik ilçesi Foça'nın birçok sahilinde görülen denizanası istilası vatandaşları tedirgin etmiş, denizanalarına temas nedeniyle hastanelere başvurular artış göstermişti. Aradan geçen kısa zamanın ardından benzer görüntüler, Çeşme ilçesinde de ortaya çıktı. Çiftlikköy Fenerburnu Koyu ve Dalyan kıyılarına gelen vatandaşlar, deniz yüzeyinde ve kıyıya vurmuş halde çok sayıda denizanasına rastladı. Mavi renkte olduğu gözlenen denizanalarının rüzgarla ve dalgalarla birlikte kıyıya vurdukları tahmin edildi. "Bu yıl denizanalarını çok daha sık görüyoruz" Görüntülerle ilgili açıklamalarda bulunan Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Enstitüsü Öğretim Üyesi ve İklim Bilimci Prof. Dr. Doğan Yaşar, sıcaklık artışı ve denizlerdeki kirlilikle birlikte denizanalarının daha sık görüldüğünün altını çizdi. Prof. Dr. Yaşar, "Her yıl bu denizanalarını, özellikle Ağustos aylarında görmeye alışmıştık. Ancak bu sene yoğun görüldü. Bunun nedenlerinden biri, Türkiye'de tüm zamanların deniz suyu sıcaklığı 32,7 derece ile İzmir'de kırıldı. Deniz suyu sıcaklığı seviyesi yüksek olunca bir de biz denizlerimize çok fazla atık bıraktıkça, bu tür canlıları denizlerimizde sıklıkla görüyoruz. Bizim denizleri foseptik olarak kullanmamız dolayısıyla oradaki atıklar, bu canlılar için besin anlamına geliyor. Bu nedenle biz bu yıl denizanalarını çok daha sık görüyoruz" dedi. "Foça'daki denizanaları Çeşme'ye ulaştı diyemeyiz" Foça'daki denizanalarının Çeşme'ye ulaşmasının mümkün olmayacağına dikkat çeken Prof. Dr. Doğan Yaşar, "Daha önceden Akdeniz'de yerleşim yerlerinde görebiliyorduk denizanalarını ancak şimdi sadece Foça değil daha kuzeyde de görebiliyoruz. Bu yıl sıcaklık rekorları kırıldı ama bu tabi ki tek başına neden değil. Hem yüksek sıcaklık hem de kirliliğin birlikte neden olduğu görüntülerdir bunlar. Foça'daki denizanaları Çeşme'ye ulaştı diyemeyiz çünkü bu canlılar yüzme kabiliyeti olan canlılar değildir ve akıntı da buna müsait değildir. Denizanaları akıntı ve rüzgarla yığılır ve bazı koylarda bunları görmemiz anormal değildir" diye konuştu. Tehlikeliler mi?  "Bu türler zehirli olmasa da dokunmak canı acıtıyor" diyen Prof. Dr. Yaşar, "Vatandaşlar denizanasına temas ettikleri anda, öncelikle o bölgeyi deniz suyuyla yıkaması daha sonra da bir sağlık kuruluşuna giderek tedavi olması gerekir. Bu denizanaları zehirli değildir ancak temas halinde can yakarlar" açıklamasında bulundu. İHA

Foça’da turizme denizanası darbesi Haber

Foça’da turizme denizanası darbesi

İlçe merkezindeki Büyükdeniz ve Küçükdeniz Limanları çevresindeki plajlarda görülen iri denizanaları denizden yararlanmak için ilçeye gelenlerin sayısını yüzde 70’lere varan oranlarda azalttı. İlçe merkezinde yoğunluk yaşanırken, 4-5 kilometre uzaklıktaki plaj ve koylarda denizanalarının yok, ya da yok denecek kadar az olduğu bildirildi. Foça’da bir buçuk ay kadar önce tek tek görülmeye başlayan, daha sonraki günlerde büyük gruplar halinde ve daha iri yapılı olarak çoğaldığı izlenen, ilçe merkezinde özellikle Büyükdeniz sahilini istila eden denizanalarının varlığı sürüyor. Mevsimsel olarak sahile vurarak ölmesi beklenen denizanalarının çokluğu denize girmek isteyenleri tedirgin ediyor. Bu nedenle ilçe merkezindeki plajlar mevsimi boş olarak geçiriyor.  İlçeye 4-5 kilometre kadar uzaklıktaki bazı plaj ve koylarda ise denizanaları ya hiç görünmüyor ya da yok denecek kadar az miktarda oldukları için vatandaşlar rahatlıkla denize girebiliyorlar.    Vatandaşlar ve turizmciler bazı bilim ve deniz insanlarının, iklim değişikliğine, balık popülasyonundaki azalmalara ve kirliliğe bağlı nedenlere bağladığı artışın ağustos ve eylül aylarında turizmi adeta vurduğunu, bu yılın turizm sezonunun büyük ölçüde kaybedildiğini, popülasyonun azalmamasının gelecek yıllar içinde tehlike oluşturduğunu dile getirerek gerekenin yapılması konusunda ilgililere çağrıda bulundular. “86 YAŞINDAYIM DAHA ÖNCE FOÇADA BU KADAR DENİZ ANASI GÖRMEDİM” 86 yaşındaki Mustafa Dinler, 50 yıldan fazla bir süre denizde çalıştığını, balıkçılık yaptığını, ama bu yoğunlukta denizanasını Foça sularında ilk kez gördüğünü söyledi. Mustafa Dinler, “Foçalıyım. 86 yaşındayım. Dokuz yaşından beri deniz üzerindeyim. Babamla yelkenli zamanlarından.  Annem, babam burada doğma. Annem, babam, teyzelerim, ben Foça’nın deniz fenerinde büyüdük. Şimdiye kadar bu çoklukta denizanasına hiç rastlamadım. Böyle bir vaka yok, İklim değişikliğinden olduğunu sanıyorum. Çeşitli şeyler var bunları etkileyen. Yapılacak bir şey yok gibi görünüyor. Okyanustan geliyorlar. Son zamanlarında çıkıyor, buralarda intihar ediyorlar.” dedi. FOÇA TURİZMİ YARA ALDI İlçede 50 yıldır turizme yönelik olarak çalıştığını belirten işletme sahibi Sebahattin Karaca daha önce hiç görülmediği kadar çok görülen denizanalarının ağustos ve eylül aylarında Foça turizmine büyük zarar verdiğini söyledi. Sebahattin Karaca; “Elli yıldır Foça’da turizm işletmeciliği yapıyorum. Foça turizmi son yıllarda son derece umut veren bir durumdaydı. Ama maalesef bu sene deniz analarının yaklaşık bir bir buçuk aydır körfezimizi istila etmesinden dolayı turizmde biraz yara aldığımızı söyleyebilirim. Bunlar yakın bir zamanda gider mi gitmez mi veya gitmesi için neler yapılır, hangi tür bilimsel çalışmalar yapılır bilemiyorum. Ama şu an için söyleyebileceğimiz tek gerçek var. O da şu; denizanası özellikle ağustos ve eylül ayında Foça turizmine maalesef çok zarar verdi.” dedi. BU İÇERİK DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR- İzmir’de nerede hangi semt pazarları var? İzmir’deki semt pazarları

Foça denizanası ardından Çeşme denizanası Haber

Foça denizanası ardından Çeşme denizanası

Geçtiğimiz Ağustos ayında, İzmir'in turistik ilçesi Foça'nın birçok sahilinde görülen denizanası istilası vatandaşları tedirgin etmiş, denizanalarına temas nedeniyle hastanelere başvurular artış göstermişti. Aradan geçen kısa zamanın ardından benzer görüntüler, Çeşme ilçesinde de ortaya çıktı. Çiftlikköy Fenerburnu Koyu ve Dalyan kıyılarına gelen vatandaşlar, deniz yüzeyinde ve kıyıya vurmuş halde çok sayıda denizanasına rastladı. Mavi renkte olduğu gözlenen denizanalarının rüzgarla ve dalgalarla birlikte kıyıya vurdukları tahmin edildi. "BU YIL DENİZANALARINI ÇOK DAHA SIK GÖRÜYORUZ" Görüntülerle ilgili açıklamalarda bulunan Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Enstitüsü Öğretim Üyesi ve İklim Bilimci Prof. Dr. Doğan Yaşar, sıcaklık artışı ve denizlerdeki kirlilikle birlikte denizanalarının daha sık görüldüğünün altını çizdi. Prof. Dr. Yaşar, "Her yıl bu denizanalarını, özellikle Ağustos aylarında görmeye alışmıştık. Ancak bu sene yoğun görüldü. Bunun nedenlerinden biri, Türkiye'de tüm zamanların deniz suyu sıcaklığı 32,7 derece ile İzmir'de kırıldı. Deniz suyu sıcaklığı seviyesi yüksek olunca bir de biz denizlerimize çok fazla atık bıraktıkça, bu tür canlıları denizlerimizde sıklıkla görüyoruz. Bizim denizleri foseptik olarak kullanmamız dolayısıyla oradaki atıklar, bu canlılar için besin anlamına geliyor. Bu nedenle biz bu yıl denizanalarını çok daha sık görüyoruz" dedi. "FOÇA'DAKİ DENİZANALARI ÇEŞME'YE ULAŞTI DİYEMEYİZ" Foça'daki denizanalarının Çeşme'ye ulaşmasının mümkün olmayacağına dikkat çeken Prof. Dr. Doğan Yaşar, "Daha önceden Akdeniz'de yerleşim yerlerinde görebiliyorduk denizanalarını ancak şimdi sadece Foça değil daha kuzeyde de görebiliyoruz. Bu yıl sıcaklık rekorları kırıldı ama bu tabi ki tek başına neden değil. Hem yüksek sıcaklık hem de kirliliğin birlikte neden olduğu görüntülerdir bunlar. Foça'daki denizanaları Çeşme'ye ulaştı diyemeyiz çünkü bu canlılar yüzme kabiliyeti olan canlılar değildir ve akıntı da buna müsait değildir. Denizanaları akıntı ve rüzgarla yığılır ve bazı koylarda bunları görmemiz anormal değildir" diye konuştu. TEHLİKELİLER Mİ? "Bu türler zehirli olmasa da dokunmak canı acıtıyor" diyen Prof. Dr. Yaşar, "Vatandaşlar denizanasına temas ettikleri anda, öncelikle o bölgeyi deniz suyuyla yıkaması daha sonra da bir sağlık kuruluşuna giderek tedavi olması gerekir. Bu denizanaları zehirli değildir ancak temas halinde can yakarlar" açıklamasında bulundu. BU HABER DE DİKKATİNİZİ ÇEKEBİLİR: Foça sahilini denizanası istila etti!

Denizin gübresi arttıkça denizanası da çoğalıyor! Haber

Denizin gübresi arttıkça denizanası da çoğalıyor!

İzmir’de özellikle Foça sahilinde yoğunlaşan denizanası yeniden gündeme geldi. Sosyal medyada paylaşılan denizanası fotoğrafları ve videoları endişe yaratırken, temas edildiği takdirde tehlike oluşturup, oluşturmayacağı da merak ediliyor. Hastanelerde her geçen gün vaka sayısı artarken, ‘Denizanası nedir, sahillerde çok sık görülmesinin sebepleri nelerdir, iklim değişikliği ve kirlilik denizanasının ortaya çıkmasında ne derece etkili?’ soruları da zihinleri meşgul etmeye başladı. Konuya dair görüşlerine yer verdiğimiz İzmir Dokuz Eylül Üniversitesi Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Enstitüsü Öğretim Üyesi ve İklim Bilimci Prof. Dr. Doğan Yaşar, “Doğadan denizlere zaten belirli miktar nutrient geliyor ve üzerine biz de içinde nutrient olan atık sularımızı arıtmadan denize verince bu kez ortamda çok oluyorlar. Yani Halil İbrahim sofrası!” dedi. DENİZLERİMİZİ FOSSEPTİK OLARAK KULLANIYORUZ Aslında her yıl Ağustos ayında sayılarının arttığını kaydeden Prof. Dr. Yaşar, “Çünkü hem sıcaklığın artması hem de maalesef denizlerimizi fosseptik olarak kullandığımız için ortamda besin de çok artıyor. Sonuçta sıcaklık ve ortamdaki besin arttığı için denizanası da çoğalıyor. Genelde her yıl Ağustos'ta kronikleşti” dedi. HALİL İBRAHİM SOFRASI… ‘Denizin gübresi’ olarak adlandırılan ‘Nutrient’ biçimindeki elementlere de değinen Yaşar, “Doğadan denizlere zaten belirli miktar nutrient geliyor ve üzerine biz de içinde nutrient olan atık sularımızı arıtmadan denize verince bu kez ortamda çok oluyorlar. Yani Halil İbrahim sofrası! Örneğin eğer bir tarlaya gereğinden fazla gübre verirseniz o tarlayı yakarsınız. İşte biz ortama gereğinden fazla nutrient (besleyici element de denir) attığımız için ortamda besin çok zenginleşiyor” bilgisini paylaştı.   FOÇA’DA YOĞUN GÖRÜLMESİNİN SEBEBİ AKINTI Denizanasının bazı türlerinin zehirli olduğunu hatırlatan Prof. Dr. Yaşar, “Dokununca ciltte olumsuz etkiler yaratabiliyor, bu nedenle uzak durmak gerekiyor… Foça’da çok sık görülmesinin sebebi ise akıntı ile ilgili. Denizanasının hareket kabiliyeti azdır ve bu nedenle akıntılarla, rüzgarla hareket eder. Yani Foça’da görülen denizanasının yoğunlaşmasına akıntı ve rüzgar neden olur” sözlerine dikkat çekti. Önlem alma noktasında da bilgi paylaşan Yaşar, “Denizlere arıtmadan su vermeyi bırakacağız, tüm sular arıtıldıktan sonra denizlere verilmeli” dedi. Bu içerik de ilginizi çekebilir: Ev kirasını ödeyemeyen köyüne dönüyor

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.