TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#bornova

bornova haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, bornova haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Başkan Eşki: Güneş doğmadan sokakta olacağız Haber

Başkan Eşki: Güneş doğmadan sokakta olacağız

Göreve gelmeden önceki 4 aylık adaylık döneminde Bornova’yı karış karış gezdiğini, söyleyen Bornova Belediye Başkanı Ömer Eşki, “Şimdi önceden gezdiğimiz yerlere tekrar gidiyoruz. Siyasetçilerle ilgili oluşan,  “5 yılda bir gelirler oyları alır giderler” algısını yıkacağız. Bunun yıkmak için de söz verdiğimiz yatırımları başlatıyoruz. İnsanlar birbirlerine güvenirlerse başarılı olurlar, eğer vatandaşla belediyenin arsında bir güven yoksa yaptığınız işin hiçbir anlamı kalmaz” dedi. Belediyenin temel hizmetlerinde öncelikli olarak düzelme hedeflediklerinin altını çizen Başkan Eşki, “Kamulaştırmadan pazaryerine, asfaltdan temizliğe ne lazımsa her türlü hizmeti ve yatırımı yapacağız. Bornova’yı çeperlerinden başlayıp, merkeze doğru adım adım güzelleştireceğiz” diye konuştu. Bornova’ya “sanayi meclisi” geliyor Sanayi sitelerinin Bornova için büyük öneme sahip olduğunu belirten Başkan Eşki, “Bornova’da tüm sanayi sitelerinin, işletme kooperatiflerinin içinde yer alacağı ortak sanayi meclisi kuracağız. Tüm site ve kooperatif başkanlarını çağıracağız. İmar temizlik, fen işleri, park bahçeler müdürlerimiz, ilgili başkan yardımcılarımız ve esnaf sorumlularımız o mecliste olacaklar. Buralardaki istekleri hızla değerlendirip sonuca bağlayacağız. Çünkü buralarda ticaret yapıldıkça binlerce insan ekmek yiyor. Bu meclisten çıkacak istekler doğrultusunda çok hızlı bir şekilde hizmet vermeye çalışacağız” dedi. Ambarlar Sitesi’nde TÜMTİS (Tüm Taşıma İşçileri Sendikası) temsilciliğini ziyaret ederek İzmir Şubesi Başkanı Şükrü Günseli ve işçilerle de bir araya gelen Başkan Eşki, kendisinin de hayatını bir emekçi olarak kazandığını ve emeğin değerini iyi bildiğini belirterek, Bornova’da işçilerle emekçilerle halkın tüm kesimleriyle uyum içinde bir çalışma sergileyeceklerini söyledi.

Köy Enstitüleri'nin 84. Kuruluş Yıldönümü'ne Bornova’da coşkulu kutlama Haber

Köy Enstitüleri'nin 84. Kuruluş Yıldönümü'ne Bornova’da coşkulu kutlama

Yeni Kuşak Köy Enstitülüler Derneği Mandolin Orkestrası konseri ile başlayan program, Araştırmacı Yazar Ahmet Gürel'in yapımcılığını üstlendiği "Köy Enstitüleri Destanı" ile devam etti. Anadolu Aşıklar Derneği'nin düzenlediği Aşıklar Atışması Bornovalılara duygusal anlar yaşatırken,Umay Birdem Derneği Halk Oyunları Ekibi, renkli gösterileriyle izleyecilerden tam not aldı. Selda Kesgi Dinç’in solistliğini yaptığı THM Konseri ise izleyicilere Türk Halk Müziği'nin güzelliklerini sunarak geceyi taçlandırdı. Cumhuriyet’e inançlı gençler yetiştireceğiz Kayıtlı olduğu tek derneğin Atatürkçü Düşünce Derneği olduğunu söyleyen Başkan Eşki, “Ben CHP’nin Gençlik Kollarında, Atatürkçü Düşünce Derneğinde yetişmiş bir genç olarak sizlere söz veriyorum: Sadece etkinliklerle değil, Atatürkçü bir genç olarak, Atatürkçülere nasıl hizmet edilmesi gerekiyorsa, sizlerin yetiştirdiği bir genç olarak üzerime ne vazife düşüyorsa yapmaya sonuna kadar hazırım. Aydınlık coğrafyamızda Mustafa Kemal'in ilkeleri ve değerleri asla solmayacak, Cumhuriyet asla yıkılmayacak. Canlı, hareketli, inançlı, gençler yetiştirmek için elimizden ne geliyorsa fazlasını yapacağız” diye konuştu. Köy enstitüleri aydınlanmayı sağladı Köy Enstitüleri’nin, Atatürk'ün eğitim devrimiyle Türkiye'nin aydınlanmasına büyük katkı sağladığını öne süren ADD Şube Başkanı Mübeccel Tilmaç, "ADD olarak kuruluşunun 84. yılında Köy Enstitüleri'nin fikir babası Büyük Atatürk’ü, Cumhurbaşkanı İsmet İnönü'yü, kurucusu Hasan Ali Yücel’i , İsmail Hakkı Tonguç’u ve köy enstitüsü öğretmeni olan babam da olmak üzere tüm Köy Enstitüsü öğretmenlerini  minnet ve şükranla anıyoruz” dedi. Mirası geleceğe taşıyacağız Yeni Kuşak Köy Enstitülüler Derneği Genel Başkanı Gökhan Bal, "Köy Enstitülerinin bugüne kadar sağladığı değerleri hatırlamak ve bu mirası geleceğe taşımak için bir aradayız. Köy Enstitüleri Cumhuriyet'in yeni insanı yaratma projesidir aslında. Bugünün eğitim sisteminde olmayan şey iş eğitiminin yöntemine doğru kavranmamasından ve uygulanamamasından kaynaklanmaktadır’’ dedi.

İzmir Büyükşehir adayı Dağ: Şimdi İzmir için daha fazlasını yapma zamanı Haber

İzmir Büyükşehir adayı Dağ: Şimdi İzmir için daha fazlasını yapma zamanı

Hamza Dağ, seçim çalışmalarına Bornova’da devam etti. Dağ, Cumhur İttifakı Bornova Belediye Başkan Adayı Cevdet Çayır tarafından ilçe meydanında verilen iftar programına katıldı. “ŞİMDİ İZMİR İÇİN DAHA FAZLASINI YAPMA ZAMANI” İftarın ardından bir miting havasına dönen programda Hamza Dağ, İzmir’i karış karış gezdiğini belirterek, “Sizlerin sözü, kulağı olmaya gayret ettim. Düşünce, inanç, kimlik, aidiyet farkı gözetmeksizin her bir hemşehrimin talebine koştum. Şimdi bu şehir için yeni bir şeyler yapma zamanı. Şimdi bu şehir için daha fazlasını yapma zamanı. İşte bu sebeple, daha fazlasını yapmak için güzel İzmir’imizin sadece belediye başkanı olarak değil, şehri emini olmak için yola çıktık. Bu yola 4.5 milyon hemşehrimizle birlikte çıktık.” ifadelerini kullandı. HAMZA DAĞ’DAN, ‘20 YIL’ VURGUSU Konuşmasında 20 yıl öncesini hatırlatan Hamza Dağ, “Birine mikrofon uzatılıp, ‘İhtiyaçlarımız nedir?’ diye sorulduğunda ne cevabı alıyorsak, ne yazık ki bugün de aynı cevabı alıyoruz. Tek fark geçici uygulamalarla halının altına süpürülen sorunların, üst üste birikerek artık kronik, kangren hale gelmesidir. İzmir hizmet anlamında çok farklı bir sözü her bir bölgesinde açık ve net bir şekilde ortaya koyacak.” şeklinde konuştu. “YAPAY ZEKA KULLANMADIK, İNSAN ZEKASINI ÇOK İYİ KULLANDIK” Hemşehrilerine seslenen Dağ, bir tercihte bulunurken büyükşehir, ilçe ayrımı yapılmamasını isteyerek, “Biz ilçe belediye başkan adaylarımızı belirlerken ince eleyip, sık dokuduk. O ilçeyi en iyi bilem kişileri tercih ettik. Yapay zekayı kullanmak aklımıza gelmedi. Ancak insan zekasını çok iyi kullandık. Seçime 3 gün kaldı. Bunlar her yerel seçimde 3 gün kaldığında ‘artık bu seçim bitti’ diye bakarlardı ama şimdi ateş paçalarını sardı.” dedi. “GENEL BAŞKANLIK YAPACAĞINA, ADAY OLUP KARŞIMA ÇIKSAYDI” Hamza Dağ, son dönemde sürekli İzmir’de bulunan ve kendisini hedef alan CHP Genel Başkanı Özgür Özel’e de değindi. Dağ, konuşmasında şunları söyledi: “İzmir’e kamp kurdu beyefendi. Aslında ben kendisine çok akıllar vermiştim de çok anlamadı. Genel başkanlık yapacağına gelip İzmir’e Büyükşehir Belediye Başkan Adayı olup karşıma çıksaydı, herhalde daha farklı bir durum olurdu. Korkuyor ki İzmir’deki sonuçlar tersine çıkarsa genel başkanlık elden gidecek. Bunun derdi için de, o yüzden de panikle sürekli bize saldırıyor. Bazen sayıyorum 15, bazen 20 defa Hamza da Hamza, Hamza Dağ da Hamza Dağ diyor. Sayın Özel, seçim yaklaştıkça bu panikliğiniz daha da artacak. Ancak biz İzmir’i çekmek istediğiniz yere çekmeyeceğiz. Bizim tek derdimiz var bu şehrin 30 ilçesine 1294 mahallesine, 4.5 milyon insanına hizmet etmek.” Hamza Dağ, konuşmasının ardından Kınık’taki mitinge katılmak üzere programdan ayrıldı.

İzmir haber: Oğlunun ölümüyle ilgili gözaltına alınan baba için tutuklama kararı Haber

İzmir haber: Oğlunun ölümüyle ilgili gözaltına alınan baba için tutuklama kararı

Olay, saat 01.30 sularında ilçeye bağlı Barbaros Mahallesi'nde bulunan bir evde meydana geldi. Evden gelen çığlıkları duyan mahalle sakinleri, Harun Kıyak'ın (35) karnından yaralandığını fark ederek durumu 112 Acil Çağrı Merkezi'ne bildirdi. İhbar üzerine bölgeye gelen sağlık ekipleri tarafından yapılan incelemede, bıçakla yaralandığı ve durumunun ağır olduğu belirlenen Kıyak, ambulansla Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'ne kaldırıldı. Polis ekipleri, olayın yaşandığı ev ve sokakta incelemelerde bulundu. Hastanede tedavi altına alınan Harun Kıyak, burada yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayarak hayatını kaybetti. İzmir İl Emniyet Müdürlüğü ekipleri, meydana gelen cinayetle ilgili çalışmalar başlatarak cinayet şüphelisi olan babayı hastanede yakaladı ve gözaltına aldı. Zanlının emniyete götürülmesinin ardından suçunu itiraf ettiği öğrenildi. Hayatını kaybeden Harun Kıyak'ın, 65 yaşındaki babası A.K. ile yaşadığı bir kavga sırasında silahın patlaması sonucu kurşunun kendisine isabet ettiği belirlendi. A.K., emniyetteki işlemlerinin tamamlanmasının ardından adliyeye sevk edildi ve çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Baba Bülent Cihantimur ifade vermek için adliyede Eyüpsultan'da yazar Eylem Tok’un 17 yaşındaki oğlunun karıştığı kaza sonucu Oğuz Murat Aci’nın hayatını kaybetmesine ilişkin soruşturmada, baba Bülent Cihantimur 'şüpheli' sıfatıyla Savcılığa ifade vermek üzere adliyeye geldi. Eyüpsultan'da 1 Mart 2024'de yazar Eylem Tok’un 17 yaşındaki oğlu T.C.'nin karıştığı trafik kazasında 29 yaşındaki Oğuz Murat Aci'nin hayatını kaybetmesine ve anne oğulun ABD'ye kaçmasına ilişkin soruşturma sürüyor. Soruşturma çerçevesinde baba Bülent Cihantimur, 'şüpheli' sıfatıyla Savcılığa ifade vermeye geldi. Eyüpsultan'da yazar Eylem Tok'un 17 yaşındaki oğlunun karıştığı kaza sonucu Oğuz Murat Aci'nın hayatını kaybetmesine ilişkin soruşturmada adliyede ifade veren baba Bülent Cihantimur hakkında yurt dışı çıkış yasağına ek olarak imza yükümlülüğüne ilişkin adli kontrol talep edildi. "Oğlumun Türkiye’ye gelmesi ve adalet önünde hesap vermesi için elimden geleni yapacağım" Eyüpsultan'da Oğuz Murat Aci'nin hayatını kaybettiği kazanın ardından annesi yazar Eylem Tok ile birlikte ABD'ye kaçan T.C'nin babası Bülent Cihantimur'dan yazılı açıklama geldi. Eylem Tok'un telefonlarını açmadığını öne süren Bülent Cihantimur, "Oğlumun da Türkiye’ye gelmesi ve Türk hukuku önünde hesap vermesi gerektiğini düşünüyorum. Oğlumun Türkiye’ye gelmesi ve adalet önünde hesap vermesi için elimden geleni yapacağım. Tüm olanlardan dolayı çok üzgünüm" dedi. Eyüpsultan'da 1 Mart 2024'de yazar Eylem Tok’un 17 yaşındaki oğlu T.C.'nin karıştığı trafik kazası sonucu 29 yaşındaki Oğuz Murat Aci'nin hayatını kaybetmesine ve anne oğulun ABD'ye kaçmasına ilişkin soruşturma sürüyor. Soruşturma çerçevesinde 'suçluyu kayırma' suçundan ifade vermek üzere Çağlayan’da bulunan İstanbul Adalet Sarayı’na gelen şüpheli baba Bülent Cihantimur, ifadesinin ardından 'yurt dışına çıkış yasağı' şeklindeki adli kontrol tedbirine ek olarak 'imza atma' şeklinde adli kontrol tedbiri uygulanması talebiyle nöbetçi hakimliğe sevk edilmişti. Adliyede ifade veren Bülent Cihantimur'dan yazılı açıklama geldi. Timur Cihantimur’un babası olduğunu ve yazar Eylem Tok ile 13 yıl önce boşandığını, Timur’un annesi olduğunu söyleyen Bülent Cihantimur, "24 yıllık hekimim. Kazanın gerçekleştiği gün, uzun süren bir ameliyat sonrası evime gidip uyudum. Eski eşim Eylem Tok’tan gelen telefon ile kazadan haberdar oldum. Kazadan yaklaşık 1,5 saat sonra Eylem Tok beni aramış. Bana telefon geldiğinde saat gece yarısıydı. Evim Mecidiyeköy’de, kliniğe çok yakın. Hemen bir taksiyle eski eşim Eylem ve oğlum Timur’un beraber yaşadıkları eve gittim. Oğlum üst kattaydı, şoktaydı ve konuşabilecek durumda değildi. Eylem de o sırada ev içinde dolaşarak telefon görüşmeleri yapıyordu. Oğlumun durumunu iyi görmediğim için onu öncelikle muayeneye götürüp acil müdahale gerektiren bir durumu olup olmadığını anlamak istedim. Bu sırada kazada yaralı ya da ölü olduğu tarafımca da bilinmemekteydi. Eylemin telefonunu kapattım ve öncelikle şokta olan Timur’un acil müdahale gerektiren bir sağlık sorunu olup olmadığını anlayalım, sonra da ehliyeti olmadığı için avukatlara bilgi verip yapılması gerekenleri yapalım dedim" diye konuştu. "Eylem’i defalarca kez aramama rağmen telefonlarını açmadı ve en son telefonunu kapattı" Oğlunu alıp orada bulunan elektrikli aracı kendisinin kullanarak, kliniğe gitmek için yola çıktıklarını ifade eden Bülent Cihantimur, "Bu sırada şirketimiz çalışanlarından Ayşe Ceren Saltoğlu’nu bahçede gördüm. Eylem Tok da Ayşe’nin aracına bindi ve arkamızdan gelmeye başladılar. Yolda Timur ile konuşmaya çalışsam da kazanın etkisiyle dış dünyaya kapalı vaziyetteydi. Bu sırada kullandığım elektrikli araç önce uyarı verdi sonra da şarjı bitti. Bizi izleyen Eylem’in içinde olduğu araç yanımızda durdu. Timur’u o araca geçirdik ve Eylem’e ‘siz kliniğe geçin çocuk hala şokta ben de şoförümüz Adem’i aradım onunla geleceğim hemen arkanızdan’ dedim. Adem yanıma geldi beni aldı ve kliniğe gittik. Kliniğe gittiğimizde kimse yoktu. Eylem’in Timur’u yurtdışına götürme planından, kazadaki yaralılardan kazanın büyüklüğünden ve ölüm olayının yaşandığından bu sırada haberim oldu. Eylem’i defalarca kez aramama rağmen telefonlarını açmadı ve en son telefonunu kapattı. Oğlum Timur, 16 yaşında; alkol, madde kullanmayan, kötü alışkanları olmayan bir çocuktur. Oğlum o gece yaşadığı şokun etkisinden çıktığında Türkiye’de yargılanmayı ve yaptığı bu hatanın hukuki bedelini ödemeyi kabul edecek bir çocuktur" ifadelerini kullandı. "Oğlum Türkiye’ye gelmeli ve Türk hukuku önünde hesap vermeli" Kazanın ardından hayatını kaybeden Oğuz Murat Aci’nin ailesiyle temasa geçtiğini olanlar için çok üzgün olduğunu belirttiğini söyleyen Bülent Cihantimur, "Kayıpların geri getirilemeyeceğini biliyorum. Bununla birlikte kazazede aile için elimden gelen ne varsa ömrümün sonuna kadar yapacağım. Oğlumun da Türkiye’ye gelmesi ve Türk hukuku önünde hesap vermesi gerektiğini düşünüyorum. Oğlumun Türkiye’ye gelmesi ve adalet önünde hesap vermesi için elimden geleni yapacağım. Tüm olanlardan dolayı çok üzgünüm" ifadelerini kullandı. Olayın geçmişi Eyüpsultan'da 1 Mart 2024'de iddiaya göre yazar Eylem Tok’un 17 yaşındaki oğlu T.C., saat 23.50 sıralarında 34 EEG 06 plakalı araçla seyir halindeyken yol kenarında arıza nedeniyle park halinde bulunan 3 adet ATV tipi araca çarpmış, kaza sonucu 29 yaşındaki Oğuz Murat Acı hayatını kaybederken orada bulunan diğer kişiler yaralanmıştı. Kazanın ardından polis ekiplerinden önce olay yerine gelen anne Eylem Tok, oğlu T.C.'yi olay yerinden kaçırmış, ekiplerce yapılan incelemeler sonucunda anne ile oğlunun ertesi gün saat 03.50 sıralarında İstanbul Havalimanı'ndan Mısır'a çıkış yaptıkları tespit edilmişti. Olaya ilişkin İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturma çerçevesinde ise aynı gün şüpheli Eylem Tok hakkında 'suçluyu kayırma' suçundan, şüpheli T.C. hakkında 'bir kişinin ölümü ile birlikte birden fazla kişinin yaralanmasına neden olmak' suçundan tutuklamaya yönelik yakalama kararı çıkarılırken, kırmızı bülten çıkarılması da talep edilmişti. Soruşturma çerçevesinde daha sonra şüphelilerin ABD'ye kaçtıkları ortaya çıkmıştı ve iade talebinde bulunulduğu da öğrenilmişti. Ayrıca baba Bülent Cihantimur'a 'yurt dışına çıkış yasağı' şeklinde adli kontrol tedbiri uygulanmıştı.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.